bir bu eksikti yani... nereye gidiyor bu dünya ya?...
yok yok, anladim ben... bu dünyakesinlikle bana göre degil...
kendi elimizle daha da yasanilmaz kiliyoruz çevremizi...
Nükleer santralin adresi Sinop
Hükümet, nükleer enerji santralinin Sinop?ta insa edilmesine karar verdi. Sinop?ta, 3 adet reaktörün yer aldigi nükleer ada kurulacak.
ANKARA - Nükleer santralin Sinop?a yapilmasi kararlastirildi. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Baskani Okay Çakiroglu, nükleer santral konusunda 8 yer önerdiklerini, Basbakan Recep Tayyip Erdogan?in bu yerler içinde bulunan Sinop?u ilan ettigini söyledi. TBMM KIT Komisyonu?nda konusan TAEK Baskani Çakiroglu, nükleer santralin nereye yapilacagi konusunda Türkiye genelinde detayli teknik incelemelerde bulunduklarini anlatarak, deniz suyu sicakligindan, iklim, rüzgar ve havanin durgunluguna kadar 43 kritere göre 7 yer belirlediklerini ifade etti.
Çakiroglu, nükleer santral yapilacak yerde bir de teknoloji merkezinin kurulmasinin öngörüldügünü, Sinop?un bu açidan da uygun olacagini vurguladi.
............ Yozgat Milletvekili Emin Koç?un Sinop disinda nereleri önerdiklerini sormasi üzerine Çakiroglu, Eskisehir?deki Sariyer Baraji?nin kenarindaki göl alanini, Konya?da birkaç yer, Trakya?da da Kirklareli?nde bir yer önerildigini belirtti.
Bunlar içerisinde de Sinop?tan sonra ikinci olarak öne çikan yerin Sariyer Baraji kenarindaki göl alani oldugunu anlatan Çakiroglu, bu yerin 8-9 tonluk reaktörlerin tasinmasinin göz önüne alinmasi sonucunda tercih edilmedigini söyledi.
HANGI ALTERNATIFLER VARDI?
Nükleer santral için alternatif bölgeler sunlardi:
Beysehir-Seydisehir
Nallihan-Beypazari
Akçakoca-Eregli
Mersin-Akkuyu
Kirklareli-Igneada
Kirikkale-Nevsehir
ÖZEL SEKTÖRLE GÖRÜSME YAPILACAK
Nükleer santral için yer belirlenirken, model konusunda da önemli adimlar atilacak. Enerji Bakanligi, yarin 10 özel sektör firmasinin üst düzey yöneticileri ile toplanti yapacak. Toplantiya, Koç Holding , Sabanci Holding, Dogus Holding, Enka, Gama, Zorlu Holding, Tekfen, Alarko, Çalik ve Akkök Grubu davet edildi.
Enerji Bakanligi, söz konusu firmalarin nükleer santral yapimi için yurtdisinda yaptiklari görüsmelerin sonucunu soracak. Yatirim için devam etmek isteyen tek bir firma bile kalsa görüsmelerin sonucu beklenecek.
ISBIRLIGI IHTIMALI YÜKSEK
Tüm firmalar görüsmelerin sonuçsuz kaldigini bildirip nükleer yatirimdan çekilirse, kamu devreye girecek. Ya kamu-özel sektör isbirligi ile ya da kamu eliyle nükleer teknolojiye geçis karari alinacak.
Özel sektörün tek basina Hazine?ye yük olmadan, satis garantisi almadan nükleer santral kurabilmesinin zor oldugu düsünülüyor. Bu nedenle toplantidan kamu-özel sektör isbirligi ile devam edilmesi kararinin çikmasi bekleniyor.
ntvmsnbc.com
nükleer e karsi sinop platformu:
www.sinopbizim.org
birlik olalim ülkemizi nükleer çöplük olmaktan kurtaralim
bir bu eksikti yani... nereye gidiyor bu dünya ya?...
yok yok, anladim ben... bu dünyakesinlikle bana göre degil...
kendi elimizle daha da yasanilmaz kiliyoruz çevremizi...
çok komiksiniz yav.eys_61 Nickli Üyeden Alıntı
nükleeer güç ne demek bilmiyorsunuz herhalde nükleer santral bi ülke için tehdit malzemesidir.
iran a kimse niye dokunamiyor. sikiyosa dokunsunlar.
böle basit seylerle nükleer santral projesini elestirmeyelim
gelsinler benim mahalleme yapsinlar ma yeterki yapsinlar.....
nükleeer saantrallere karsi olan her ülke bu teknolojiye sahip tabiki baska ülkelerin yapmasini istemeyecekler ama onlara soran yok......
bak ben eregli de oturuyorum gelip yapsalarmis keske hiç fark etmez.......
sizde saygi duyun Edited by: bodehter
Türkiyede nükleer santrale karsi olanlara hayretler içinde sasiyorum.hele çevreci söylemlerle hiç bir b.ktan anlamayip muhalif olanlara uyuz oluyorum.bir gün açip okumuslarmi acaba nukleer enerji nedir,riskleri nedir?diger enerji kaynaklariyla kiyaslaninca ne kadar tehlikeli?birileri çevrecilik adina Türkiyenin önünü kesmeye çalisiyor,benim sözde çevrecilerim de ayaklaniyor,isin bilimsel boyutuna kimse bakmiyor...
ülkemiz adina çok hayirli bir karar,bir devrim.hayirli olsun,çabuk bitsin ve faaliyete geçsin dileklerimle...
Geç bile kalindi.Ancak orta anadolunun uçsuz bozkirlari dururken neden sinop gibi bir yere yapiliyor anlamadim.
Ülkemiz için hayirli olsun..
@eys_61
yorumunu simdi okudum,çok sasirdim.güzel kardesim sen nasil mühendissin,yakistimi böyle bir yorum bilim insani olmaya aday birine.fazlasiyla yadirgadim seni...
fincher_se7en Nickli Üyeden Alıntı
keske herkes senin gibi bilinçli olsa.....
millete vermisler yok nükleer santral böle tehlikelidir söle tehlikelidir millette kalmis yok oraya yapmayin yok buraya yapmayin...
nükleer santralin ne demek oldugunu arastirirsa arkadaslar.bi ülke için ne kadar önemli oldugunu ögrenirler.....
stratejik olarak önemli bir yer olabilir...tigin Nickli Üyeden Alıntı
bodehter Nickli Üyeden Alıntı
Ben saygi falan duymuyorum.
karadeniz insani olarak bu projeye halk bazinda "dur" dememiz lazim....
birakin karadenizi bu santral tüm türkiye için bir tehlike ve bunu bize kakalamaya çalisan hükümete de tepkimiz sert olmali...
Nukleer santrale ileride olabilecek sorunlar nedeniyle karsi geliniyor ama sanirim komsu ulkelerimizde var olan (sadece iranda degil diger ulkelerdede var) santralleri tam bilmiyoruz.
eger ilerde orada bi sorun olursa ; direkman bundan turkiyede zarar gorur. nuyuyen turkiyenin nukleer santrale ihtiyaci var.. hayirli olsun
ve yine basliyoruz.
birçok yerde bunun tartismasini defalarca yaptik.neden nükleere hayir burdan baslamak lazim sanirim.
nükleer santrallerin birincil tehlikesi kaza riski degil atik depolama sorunudur.(nükleer atigin bahçenize gömülmesine razi geliyorsaniz o da sizin sorununuz ben kabul etmiyorum)santralden çikan radyoaktif çöp yerin metrelerce altinda kursun plakalar içinde yillarca kalirsa radyoaktiligini büyük oranda kaybediyor.
olasi bir nükleer santral kurulmasi durumunda atik sorunu nasil çözümlenecek belirsiz.
gelismekte olan türkiyenin enerji ihtiyaci oldugu malum ama nükleere alternatif yenilenebilir enerji kaynaklari dururken (bkz. rüzgardan elektrik elde edilmesi)sirf birilerini zengin etmek için insan hayatinin tehlikeye atilmasina tepki göstemeliyiz.
rüzgari bu kadar bol birmemlekette rüzgardan enerji eldesi neredeyse0 (yaziyla sifir).su anda gaziantep üniversitesi bünyesinde makine ve elektrik elektronik mühendislikleri isbirligiyle rüzgardan elektrik elde edilmeye baslandi bile.
demem odur ki tek çare nükleer degil dahazararsiz yollar da var gözünüzü açin.
not:@fincherseven fizik mühendisi olmaniz dolayisiyla nükleer konusunda genis bilgi birikiminiz oldugunu biliyorum ama lütfen sizinle ayni seyi düsünmeyenlere de biraz saygi.
saygilarimla
"Nükleer Santralin Savunulabilir Yani Yok"
Enerji Bakani ve Atom Enerjisi Kurumu üyeleri Türkiye'de nükleer santral kurulmasini isterken; MÜ Enerji Anabilim Dali Baskani Doç. Dr. Uyar "Dünyada nükleer santraller artik insa edilmiyor. Bilim insanlari temiz ve saglikli enerjiyi savunmali" diyor.
BIA Haber Merkezi
27/07/2004Özge GÖZKE
BIA (Istanbul) - Basbakan Recep Tayyip Erdogan'in Fransa gezisinde nükleer enerji kullanimini destekleyen açiklamalari ve Türkiye'nin nükleer santral kurma projeleriyle ilgili tartismalar devam ediyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanliginca hazirlanan Yenilenebilir Enerji Kaynaklarinin Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçli Kullanimina Iliskin Kanun Tasarisi ise Eylül'de meclis genel kurulunda görüsülecek.
Uluslararasi Atom Enerjisi Ajansi (IAEA) verilerine göre halen dünyada 440 nükleer santral faaliyette. 31'i ise yapim halinde. Litvanya, Fransa ve Belçika gibi ülkeler elektrik enerjisinin yüzde 70'e varan kismini nükleer santrallerden karsiliyor.
Konunun uzmanlarindan Doç. Dr. Tanay Sidki Uyar, "Bu veriler dünyada enerji konusunda ne kadar yanlis yapildigini kanitliyor" diyor. Basta Almanya olmak üzere tüm dünyada nükleer santrallerin kapatildigini ve yeni santral yapimlarinin durdugunu söylüyor.
Uyar, Türkiye'de nükleer santrallerin kurulmasi çalismalarini "Avrupa ülkelerinin nükleer santral yapimindan vazgeçmeleri varolanlari kapatmalarina karsin, eski teknolojilerini satmak için pazar yaratmasina" bagliyor.
Bogaziçi Üniversitesi Nükleer Mühendislik Bölümünde yüksek lisansini tamamlayan, halen Marmara Üniversitesi Enerji Anabilim Dali Baskanligini yapan Doç. Dr. Uyar, Türkiye'de enerjisi ihtiyacinin tamamina yakininin yenilenebilir enerji kaynaklari olan rüzgar ve günes enerjisiyle saglanabilecegine dikkat çekiyor.
Uyar'a göre nükleer santrallerin atiklari için dünyada hala sürekli depolama alanlari kurulamiyorken, bu atiklar milyonlarca yilda yok olmazken, Çernobil kazasi gibi olasi bir kaza ya da sizintida can kaybi ve genis bir çevrenin etkilenmesi söz konusuyken; nükleer santrallerin bakim ve güvenlik maliyetleri kurulus maliyetlerini asiyorken, nükleer santrallerin bilimsel olarak savunulabilir bir yani yok.
Uyar, bu kosullarda, nükleer santral kurulmasinin konunun uzmanlarinca ayrintilariyla tartisilmasi gerektigini vurguluyor:
"Çevreye ve insan sagligina zarari olmayan ve adina uygun olarak dogal kaynaklari yok etmeden 'yenilenebilir' olarak kullanilan, maliyeti düsük enerji kaynaklarina yönelmek gerekiyor"
Fosil yakitlarin yarattigi sera gazi etkisi ve küresel isinmaya da dikkat çeken Uyar, Türkiye'nin enerji açigi olup olmadigi, nükleer santrale ihtiyaç duyulup duyulmadigi konularinda sordugumuz sorulara su yanitlari verdi:
Türkiye'nin enerji ihtiyacinda disa bagimli oldugu ve nükleer santrale mutlaka ihtiyaç oldugu yolundaki açiklamalari nasil degerlendiriyorsunuz? Türkiye'nin enerji açigi var mi?
Uyar: Enerji kullanimi derken, ulasim, konut, sanayi ve tarimda ne kadar enerji kullandiginiz, bu enerjiyi kullandiginiz alet ve makinelerin ne kadar enerji tükettigi akla gelir. Evinizde daha çok enerji tüketen buzdolabini kullanirsaniz, daha çok enerji harcarsiniz.
Pek çok ülke daha az enerji harcayan teknolojiler kullanirken, küresel sermaye eski teknolojileri satmaya çalisiyor. Ne kadar enerji kullandiginiz; ihtiyaciniz disindaki enerjinin etkin kullanilip kullanilmadigini tartismaniz gerekiyor.
Yedi buçuk milyon dolara düsük enerji tüketen ampulleri üreten bir fabrika kurarsaniz ve örnegin Istanbul'da ücretsiz dagitirsaniz, dört buçuk milyar dolar maliyetli bir kömür santrali yapmaktan kurtulursuz. Böylece daha az insan kanser olur, kanser tedavisine daha az para ayirirsiniz.
Türkiye'nin bir önceki hükümet döneminden baslayarak yaptigi dogalgaz antlasmalari 30 yila varan, uzun vadeli antlasmalardir. Türkiye, ileriki yillarda ihtiyaci olmadigi halde dogalgaz alip, borç ödüyor gibi gözükmemek için, dogalgaz kullanimini desteklemek durumundadir. Bu da, enerjinin etkin kullanimindan çok, daha çok dogalgaz tüketiminin yollarinin arastirilmasi anlamina geliyor.
Türkiye, Avrupa ülkelerine daha az enerji tüketen ev aletlerini pazarliyor. Yani gerekli teknolojiye sahip. Ancak daha az ve temiz enerji kullanmak, kisa ve uzun vadede o ülke için yararliyken, enerji politikalari, petrol sirketlerinin, nükleer teknoloji uzmanlarinin, dogalgaz üreticilerinin kendi çikarlarina göre düzenleniyor.
Petrol ve kömür gibi fosil yakitlarin çevre ve insan sagligina zarari var mi?
Petrol, kömür ve dogal gaz gibi fosil yakitlar yandiktan sonra karbon dioksit açiga çikariyor ve atmosferde sera etkisi yaratarak dünya isisinin artmasina neden oluyor. Dogalgaz kokusuz ve renksiz olmasi nedeniyle, akcigerlerin koruma mekanizmalarindan daha kolay geçerek nitrit aside dönüsüyor. Ayrica dünyadaki fosil yakitlar önümüzdeki yillarda tükenecek.
Enerji Bakani Güler, nükleer santral konusunda diger ülkelerle yarisa gireceklerini söylüyor. Dünyada nükleer enerji kullanimi ne kadar yaygin?
Nükleer santralde de eski, çöp olarak adlandiracagimiz teknolojinin diger ülkelere pazarlanmasi söz konusu. Avrupa'da ve dünyada artik nükleer santral yapimi durmus durumda. Basta Almanya olmak üzere pek çok ülke santralleri kapatmaya çalisiyor.
Türkiye gibi Avrupa Birligi'ne uyumdan söz eden, gelismeyi hedefleyen bir ülkeyseniz, en az çevreyi kirleten, dogaya en çok uyum saglayan, az maliyetli teknolojilerin kullanilmasi gerekiyor. Bu maliyetlere toplumsal maliyetler de dahil. Çevreyi kirleten bir teknolojiyi satin aldiginizda, kanser ilaçlarina da müsteri oluyorsunuz. Hem o çöpü aliyor, hem de pisligini temizlemenin bedelini üstleniyorsunuz.
Türkiye nükleer santral kurmaya karar verdikten sonra, güvenlik altyapisi, bakim, kontrol gibi konularda sürekli teknoloji almak zorunda kalacak. Pazar degeri olmayan eski teknolojinin bu sekilde satilmasi, dis doktorunun lokanta açip, müsterilere tasli pilav vermesine benziyor. Tabii burada yeni santrallerin kurulmasi, diger ülkelerdeki santrallerin kapanmasindan dolayi issiz kalan mühendislere de is imkani sagliyor.
Nükleer enerjinin Çernobil'deki kazayi da düsünürsek tehlikesi çok fazla. Bu nedenle güvenliginin saglanmasi için yapilan harcamalar, santral kurma maliyetlerini katliyor.
Türkiye enerji ihtiyacini hangi kaynaklarla karsilayabilir?
Türkiye'nin toplam elektrik enerjisi ihtiyacini rüzgardan saglayacak kadar potansiyeli var. ABD'de bir milyon, Avrupa'da 500 bin çati, günes enerjisini kullaniyorsa, Türkiye'de bu sistemden çok daha fazla yararlanma sansi vardir.
Marmara Üniversitesi Enerji Anabilim Dali ögretim üyeleri ve ögrencileriyle, Türkiye enerji, ekonomi, çevre, entegre karar destek modelini olusturuyoruz. Önümüzdeki 30 yil içinde Türkiye'nin hangi enerji sistemlerinin kullanabilecegini arastiriyoruz. Bu modelin, mevcut enerji politikalarindan farki, çevreyi en az kirleten ve maliyeti en düsük olan enerjinin kullanimini öngörmesi.
Yenilenebilir enerjinin kullanimiyla ne nükleer santrale ne de fosil yakitlara ihtiyaç kalmayacak.
Basbakanligin, çevre kuruluslarini nükleer enerjinin temiz ve güvenilir oldugu konusunda halki bilgilendirmesini istedigi seklinde haberlere rastladim. Meslek odalarinin, bilim insanlarinin, ögretim üyelerinin yapmasi gereken, ileride büyük bedellere neden olabilecek nükleer santraller konusunda bir tartisma baslatmak.
Bu santrallerin kurulup da kullanilmamasi durumunda gelecek maliyeti de yine hazine yoluyla vatandaslar karsilayacaktir. Enerji Bakanligi ve hükümet yetkilileri gibi karar vericiler, bu konu tartisilmadan nükleer santral yapimini baslatirlarsa, sorumlulugu da üzerlerine almis olurlar.
"Bilim insanlari temiz ve güvenilir enerjiyi savunmali"
Eneri Bakani'nin nükleer santralin deprem bölgesinde yapilmasinin sorun yaratmayacagina iliskin açiklamalari gazetelere yansidi. Nükleer santrali ve enerji politikalarini tek yönden yansitan haberler yoluyla da bu yönde bir kamuoyu olusturulmaya çalisiliyor.
Atom Enerjisi Kurumlarinin görevi, nükleer enerjiyle ilgili sorunlar ve bu konudaki denetimlerdir, nükleer enerjinin çok güvenli oldugunu söylemek degil. Bilim insanlari kendi uzmanlik alanlarinda dogrulari söylemiyorlarsa toplumu savunmasiz birakirlar. Dünyanin terk ettigi, pahali, pahali oldugu kadar çevreye zarar veren enerji kaynaklari yerine, insanlar ve ülke için en etkin ve temiz enerjiyi savunulmalidir. (ÖG/BB)
Nükleer Teknoloji Geçmisin Teknolojisidir ve
Gelismis Ülkelerin Gelecek Enerji Planlamasinda Yeri Yoktur!
Çünkü;
Ülkemizde Nükleer Santralleri Savunmak teknik bir zorunluluk degil siyasi bir tercihtir. Çünkü; Ülkemiz risksiz enerji kaynaklarinin sinirlarinda degildir ve 2005?te devreye girecegi söylenen Akkuyu Nükleer Santrali devreye girdiginde de sinirlarda olmayacaktir.
- Ülkemiz ekonomiklik analizi yapilmis olan 125.000.000.000(yüzyirmibesmilyar) kwh?lik hidrolik potansiyelinin sadece %30?unu kullanmaktadir. Buna karsin henüz ekonomiklik analizi yapilmayan hidrolik potansiyelimiz de vardir.
[/list]
- Yillik 114.000.000.000 kwh olan linyit potansiyelimizin ise yine % 20?isi kullanmaktadir.
[/list]
- Elektrik enerjisi olarak yararlanilabilecek jeotermal potansiyelimiz 2.450 MW?tir bunun ancak % 2.97?sini kullanmaktadir.
[/list]
- Rüzgar potansiyelimiz ise yillik 83.000 MW?tir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanligi olur verdigi projelerle 2000 yili içinde 1.700 MW?lik kurulu güce ulasilacaktir.
[/list]
- Dünyada en çok günes alan ülkelerden olmamiza karsin günes enerjisinden yeterince yararlanilamamaktadir.
[/list]
- Geçtigimiz on yilda daha önce gündemde olmayan dogal gaz seçenegi ortaya çikmistir.
[/list]
Nükleer Santraller Ilk Kurulus Asamasinda Çok Pahalidir.
Kullanim kolayligi, sanayide vazgeçilmezligi ve yasamsal önemi nedeniyle, elektrik enerjisi üretiminde tüm dünyanin kabul ettigi genel ilkelerden birincisi, ?elektrik enerjisinin olabildigince ucuza üretilmesidir.? Bu açidan bakildiginda ucuzluk siralamasinda nükleer enerji en sonda yer almaktadir.
Kilowatt basina ilk kurulus maliyetleri
Hidrolik Santraller
(baraj gövdesine bagli olarak degisir)
750 ? 1.200 US$
Linyit Santralleri
1.600 US$
Ithal Kömür Santralleri
1.450 US$
Dogalgaz Santralleri
680 US$
Nükleer Santraller
3.500 US$
Rüzgar Santralleri
1.450 US$
Nükleer Enerji Isletme Asamasinda da En Pahali Enerjidir.
Marjinal maliyetler yani isletme asamasinda bir kwh enerjinin üretilmesi için gerekli maliyet siralamasi kilowattsaat (kwh) basina asagidaki sekildedir.
Hidrolik Santrallerde
0.0005 US$
Linyit Santrallerinde
0.0250 US$
Dogalgaz Santrallerinde
0.0300 US$
Ithal Kömür
0.0350 US$
Rüzgar Santrallerinde
0.0450 US$
Nükleer Santrallerde (ABD)
0,0750 US$
ABD gibi çok yüksek teknolojiye sahip bir ülkede kwh basina ortalama elektrik enerjisi maliyeti kwh basina 2.5 cent iken ABD nükleer santrallerinde ortalama elektrik enerjisi maliyeti 7.5 centtir. Avrupa nükleer santrallerinde ise kwh basina ortalama maliyet 8 ? 12 centtir.
Dünyadaki Uranyum Rezervleri 6.000.000 tondur ve
hiç yeni santral kurulmasa bile su anda mevcut olan santrallere
ancak 50 yil yetecek kapasitededir.
Buna karsilik dünyanin kömür rezervi 250 yillik, dogalgaz rezervi 100 yillik ve petrol rezervi de 100 yilliktir. Su, rüzgar ve günesin ise zamana bagli bir siniri yoktur.
?Ülkemizin 10.000 ton Uranyumu ve 380.000 Toryumu var bunlari degerlendirecegiz ve enerjide disa bagimli kalmayacagiz? demek gerçek bir kara cahilliktir. Çünkü;
10.000 ton Uranyum rezervi içinde sadece 100 ton Nükleer Santralde kullanilabilen Uranyum 235 vardir. Gerisi Uranyum 238?dir ki Nükleer Santralde kullanilamaz. Toryum ise tipki Uranyum 238 gibidir ve Nükleer Santralde kullanilamaz. Ayrica ülkemizde Uranyumu Nükleer Santralde kullanmaya yönelik yakit hazirlama teknolojisi yoktur. Yakit isleme teknolojisine sahip bir kaç ülkeye bagli kalinacaktir.
Dünya Nükleerden Vazgeçiyor. Çünkü;
Nükleer Santraller basta güvenlik ve atik sorununu çözememis olmasi nedeniyle gelecegin degil geçmisin teknolojisidir. Gelecek ise geçmisin sorunlu teknolojisiyle degil gelecegin sorunsuz teknolojileriyle planlanir.
Nükleer Santrallerin atik sorunu çözülememistir.
Atiklarin güvenli bir sekilde saklanabilmesini bugünkü teknoloji çözememistir.
Çözüm diye sunulan model ise mali bir felakettir.
Daha önce nükleer silah teknolojisinde kullanilmasi nedeniyle göze batmayan atiklar, soguk Savas döneminin sona ermesiyle ortalikta kalmistir. Yarilanma süreleri binlerce yilla ölçülen radyoaktif elementleri içeren bu atiklarin insana ve çevreye zarar vermeden korunabilmesi ABD bütçesinin dahi kaldiramayacagi boyuttadir.
Nükleer enerjinin en yaygin olarak kullanildigi Amerika'da, radyoaktif atik sorunu had safhalara ulasmistir. Toplam 45.000 depolama sahasindan üç milyon metreküpten fazla yer kaplayan bu radyoaktif maddelerin depolandigi sahalarin temizlenmesi için ortalama üç yüz ila bes yüz milyar dolarlik bir bütçenin ayrilmasi gerekmektedir ki, bu da bugüne kadar nükleer enerji santralleri için yapilan harcamaya hemen hemen esittir. Bu konu ile ilgili olarak 1990 yilina kadar ABD'de üç milyar dolar harcanmis ve 1983'ten beri %80 artan nükleer atik maliyeti ton basina üçyüzyirmibesbin dolara çikmistir. 1000 MW gücündeki tipik bir nükleer santralin devre disi birakilmasi islemi sirasinda ise yaklasik onsekizbin metreküp atik yakit ve malzeme ortaya çikmakta, bu miktardaki atigin yalitim bedelinin ise yaklasik olarak bes yüz ila yedi yüz milyon dolar arasinda olacagi tahmin edilmektedir.
1987 yilinda yüksek seviyeli radyoaktif atiklarin depolanmasi için Yucca Daglari'nda çalismalara baslanmistir. Toplam insaat maliyetinin yirmi alti milyar dolar oldugu bu tesiste, sadece yer seçimi için alti milyar dolar harcanmis ve 1998'de tamamlanmasi planlanan sahanin açilisi 2010 yilina ertelenmistir.
1970?lere kadar sorunsuz oldugu gibi görünmez kuralin belirledigi Nükleer Teknoloji ile ilgili ciddi tepkiler 1986 Çernobil kazasi ile baslamistir.
sadece enerji için degil. nükleer santraller ülkelerin gücünü gösterireys_61 Nickli Üyeden Alıntı
http://arsiv.hurriyetim.com.tr/agora/00/03/20/nuke.htmburadanda okuyabilirsiniz diger yazilari
fincher_se7en Nickli Üyeden Alıntı
ortada sasirilacak birsey oldugunu sanmiyorum.tabi ki farkli seyler düsünebiliriz ki sizin de mezunu oldugunuz gaziantep üni. fizik mühendisliginden birçok arkadasla da bu konuyu defalarca tartistik(hala daha atik depolama konusunu bir çözüme ulastiramadik)
birbilim insaninindan önce çevresine duyarli bir insan olmak gerektigine inaniyorum.
Degisik Ülkelerdeki Nükleer Enerjinin Durumu Asagidaki Gibidir.
ABD
- Yapilan anketlerde halkin %65?I nükleere karsidir.
- Son 17 yilda hiç nükleer santral yapilmamistir.
- Çernobil?den sonra projelendirilen 128 santral iptal edilmistir.
- 1978?den beri hiç siparis yok.
[/list]
ISPANYA
- 56 nükleer santral planlamis ancak 8 tane yaptiktan sonra geri kalanlari iptal etmistir.
- 1984?te hükümet yüksek maliyetli oldugu için projelendirilen bes santrali durdurmustur.
[/list]
ITALYA
- 1987?de yapilan referandumla 3 santral kapatildi.
[/list]
ISVEÇ
- 1980?de yapilan referandumla 2010 yilindan sonra nükleer santraller tasfiye edilecek.
[/list]
INGILTERE
- Çernobil?den sonra yapimi süren üç santral iptal edilmistir.
[/list]
ISVIÇRE
- 15 yildir hiç nükleer santral yapilmiyor.
- 1990?da yapilan referandumla 2000 yilina kadar tüm nükleer program askiya alindi.
[/list]
ALMANYA
- Yapilan kamuoyu yoklamalarinda halkin %69?u nükleer santrale karsi.
- 1986?dan sonra dört santral kapatildi. Planlanan bir santralden de vazgeçildi.
[/list]
AVUSTURYA
- Tamamlanmis olan nükleer santralleri çalistirmiyor.
[/list]
FILIPINLER
- Tamamlanmis olan nükleer santralleri çalistirmiyor.
[/list]
AVUSTRALYA, IZLANDA, IRLANDA, DANIMARKA, NORVEÇ, PORTEKIZ ve YENIZELENDA
- Kesinlikle anti-nükleer politika uygulaniyor.
[/list]
http://www.antimai.org/cv/emonukrp.htm çok genis ve yararli bir yazi var ...
sadece size iran örnegini veriyorum.....
adamlara kimse bise diyemiyor. çünkü nükleer santralleri var.yoksa ortadoguyu birakirmi bu ............ler....
nytre buradan neyden bahsettiginin hiç bir önemi yok... ama sunu belirtmeliyim ki sana helal olsun... [img]smileys/smiley32.gif[/img][img]smileys/smiley32.gif[/img][img]smileys/smiley32.gif[/img]
"neden?" diyecek olursan, neyden bahsedersen bahset belirli bir çizgiyle yaziyorsun... yani kendi görüsünden olmayanlara da tahammül edebiliyorsun ve çizgini bozmuyorsun... [img]smileys/smiley32.gif[/img]
fincher_se7en Nickli Üyeden Alıntı
sevgili renkdasim sanirim isin bilimsel boyutuna altini çizdigim kelimelerle dikkat çekmek istemissin... ama bence bunu yaparken "bilim" e haksizlik etmissin... [img]smileys/smiley2.gif[/img] sevgilerimle... [img]smileys/smiley1.gif[/img]
bodehter Nickli Üyeden Alıntı
iste ben de buraya takiliyorum genellikle.nükleer enerjiyle ne yapacagiz?-nükleer silah.
ee artik büyüyünce de amerika oluruz millete bomba yagdiririz
eys_61 Nickli Üyeden Alıntı
yoo silah yapmayacagiz. kimseyi bombalamayacagizda.
sadece orda öle bosuna dursa bile yeter.
kimsede bize yaptirim uygulayamayacak.....
sümela61 görüslerin için tesekkür ediyorum . sagolasin....
arkadaslar bir önceki sayfada dünyadaki devletlerin nükleer santralleri hakkinda bir bilgi verdim bu sizin kafanizda bir resim çizmeye sebep olmuyor mu?
bazi arkadaslar nükleer santral=ülke gücü diyor.. yani bizi irana benzetiyorsunuz ama biz ki abd.den izinsiz nefes alamiyoruz ki silah üretecegiz öyle mi
Nükleer santral belki bize zararli degildir ancak onun artiklari topragi suyu havayi zehirliyor ve bunu durmadan yapiyor... kendinizi düsünmüyorsaniz ogullarinizi kizlarinzi torunlarinizi düsünün!...
yatagandaki insanlarin neler çektigini ne çabuk unuttuk???
oradaki insanlarin hepsi hasta arkadaslar ...
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)