simal yildizi Nickli Üyeden Alıntı
Yahu bir maç daha kaybettik. Diyelim ki hoca degisti. Ya da diyelim Tayfun, Gökdeniz, veya Tekke takimdan gönderildi.
Olur mu, olur. Bu sene Trabzonspor kalan 7-8 maçi kaybetmeyecek garantisi var mi? Yok. Yahu bu konuyu dallandirip budaklandirmanin anlami ne!
Takim kötü. Bu kötü durumdan kimse kendini siyiramaz. Futbolcusu da, teknik kadrolari (ne yazik ki her sene birden çok kadro oluyor), yönetimi de, taraftari da. Basarisizliktaki payi baskasina keserken gösterdigimiz hassasiyeti kendimize gösterince de birden delleniyoruz.
Bu durumun "TEK SUÇLU"su yoktur. Siz kabul etseniz de yoktur, etmeseniz de. Herkesin, hepimizin payi var.
Bu arada kimse kimseye "taraftar kizamaz" demiyor. Ama taraftar naklen yayinlanan bir maçta keni oyuncusuna, hatta rakip takim oyuncusuna küfür ederek, hem kendine, hem de takimina zarar veriyor.
Bu forumda her tartismanin, birbirimizin Trabzonsporlulugunu sorgulamasini anlayamiyorum. Ama gene bu forumda, antu'da yedigimizden daha fazla küfür yedigimiz de bir gerçek. Bu ne kin yahu.
Tepki mi diyorsunuz söyleyeyim. Taraftar organize olur maç öncesi bir önceki maçta iyi mücadele eden oyuncuyu tribüne çagirir, digerlerini es geçer. Mesaj gidecegi yere ulasir. Dahasinin takima yarar vermek bir tarafa, Konya maçinda yedigimiz ikinci gol gibi bir de ekstra zarari olur.
O maça gidip de tribünde Tayfun'a küfür eden, "Konya" diye inletenlerin: "Tepemiz öyle bir atti ki ne yapacagimizi sasirdik" demesi durumunda zaten bir infial olmayacakti. Ama bir de kendi evimde, rakibe yapilan tezahürat, bu olmuyor iste.
Çikmamis candan ümit kesilmez. Ben her maçi seyrederken, ister istemez takim 3-0 bile maglup olsa, bir umutla seyrediyorum. Tribünümüz durum 1-1 olunca basliyor protestoya. Yahu bu kulübün bu senebasina gelenler pismis tavugun basina gelmedi. Bir de biz mi vuracagiz simdi sendeleyenlere.
Ben Halilodziç'in de, Fatih'in de, hatta Gökdeniz'in bile bu konuda, basarili olabilme konusunda samimiyetine inaniyorum. Bu sene tarihimizde hatirlamak istemeyecegimiz bir sene olacak. O zaman bize bu igrenç seneyi tekrar tekrar hatirlatacak eylemlerden kaçinalim.
Simdi Denizli maçina gidip de, gol yiyince gene basliyacaksaniz "Denizli, Denizli" diyen tempo tutmaya, gitmeyin kardesim maça. Paraniz da cebinizde kalsin.
Bir baska tehlike daha var. Simdi Çilginlar ile maratondakilerin arasi açilmis gibi gözüküyor. Bu da dogru degil. Çok yanlis isler yapiyoruz çok.
Beyler, Bayanlar,
Takimimiz oyundan ve mücadeleden düsmüs olabilir, ama bu camiayi ayakta, DiMDiK tutmak bizim elimizde. Bizim bizden baska dostumuz yok. Bu isin Istanbul'u Trabzon'u da yok. Memleket hasreti duyan Trabzonsporlular burada takimlarina hasretli olmalari nedeniyle çoook hosgörülüdür. O kadar. Yani kisasi yok birbirinden farkimiz. Simdi durduk yerde dagılmanin anlami da yok. Zaten azinliktayiz, bir de daha da bölününce ufalip kayboluyoruz.