Cakar da buna benzer birsey ima etti, sanirim koku yayiliyor
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
bu hafta büyük ihtimallen cas karari gelecek, ondan simdiden 5 yil disari kapanalim söylemi
korku, gerilim her dakika
"Şairin dediği gibi, ben artık şarkı dinlemek değil, şarkı söylemek istiyorum."
Ünal Karaman
ONUR KALACAK ONURSUZLAR GIDECEK
Cakar da buna benzer birsey ima etti, sanirim koku yayiliyor
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
azizin böyle konuşma sebebi UEFA'nın açıkladığı mali kriterler yönünden riskli takımlar sıralamasında fenein 1. sırada yer almasıdır. 5 yıl gençlerle oynayalım demesinin sebebi de bu. Mali yönden topu atmak üzereler ve şikede gerekirse 5 yıl avrupaya gitmeyelim diyenler gibi transfer yasağı geleceği için gerekirse 5 yıl transfer yapmayalım diye bahaneler üretmeye başlamış...Yakında maskesini takan taraftarı bile kovalayacak kendisini...
Marka değerini sevdiğimin Türk futbolu....
s.a. bu hafta burdan ayrılmamakta fayda var her an her şey olabilir...
2010 - 2011 Süper Lig Şampiyonu <<< Trabzonspor >>>
<<< Ey düşmanım, sen benim ifadem ve hızımsın. Gündüz geceye muhtaç, sende bana lazımsın. >>>
Aziz Petrus ilk maçtan kendi ürünü federasyonu baskı altına almaya başladı, bir anda Türkiye'nin en büyük sorunu vatan millet meselesi fenere verilmeyen penaltı oldu.Ligin sonuncusu Adanaspor'a karşı.
@duyumcu_ 'nun yazdıkları ve en riskli 20 kulüp içinde olmaları da stres yapmış olabilir.
Bu başlık önümüzdeki günlerde çok yoğun olur.
Umbrella is loading...
Özkan SÜMER
Ben 3 Temmuz sürecini atlatmış adamım diyor,
nasıl atlattın be şerefsiz diyen de yok,
ölmeden en büyük dertlerle tanışın inşallah,
ve aklınıza hep yaptıklarınız gelsin,biz gelelim.
Şike yapanın,şikecileri kollayanın,şikeye şike diyemeyenlerin Allah bin türlü belasını versin inşallah.
aziz'e zerre kızmıyorum artık...
O hep böyleydi...
Arafilboylu
Ve mikrofonlarımız Avni Aker'de...
Hiçbirimiz masum değiliz! Neden mi? Trabzon şehri ve insanı olarak bir kere başka kültürlere saygımız yok.Sansasyonel olayları severiz,yeri gelir en iyi milliyetçi oluruz yeri gelir en iyi yalaka.İşimize geldiği gibi konuşuruz.Düşüncelerimizle davranışlarımız tutarsız.Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın misaliyle hareket ederiz.Doğruluk ve dürüstlükte mangalda kül bırakmayız ama birilerinin hatırı için sürekli susarız.Duygu ve düşüncede hür değiliz başkalarının duygularıyla hareket ederiz.Bizi biz yapan değerlerle değil şovenist duygularla besleniriz.Yeri geldiğinde en milliyetçi,hümanist yeri geldiğinde en inatçı ve azgın.Ne diyeyim normal ''YURDUM İNSANI''
İçimden bir ses sona yaklaştığımızı söylüyor hadi hayırlısı .
"5 yıl yabancı transferi yapmayalım"
kilit...![]()
Forum Kurallarına aykırı gördüğünüz mesajları ve üyeleri kullanıcı panelinde bulunanAyağa KALK!(ikaz tuşu) tıklayarak raporlamanızı rica ediyoruz..
Cas da uzun etti açıklasa artık.
Aziz Yıldırım, benim hala futbola ilgi duymamı sağlayan birkaç öğeden biri, eğlence gibi![]()
Bertrand Russell : "İstediğiniz bazı şeylere sahip olamamak, mutluluğun bir parçasıdır."
Umarım bir cisim yaklasiyordur.
5 yıl Avrupa'ya gitmeyelim kupayı da vermeyelim mı olacak sonu göreceğiz
2010-2011 sezonu şampiyonu Trabzonspordur.
Aksini söyleyen ahlâksızdır.
Ahlâksızlara itibar edilmez!
Mali kriterlerden dolayı çenesi düştü çenesini eşşekler kovaladığının adamı. Ama hep diyoruuuum bu adamda zerre suç yok. Tırnağım kadar kızmıyorum kendisine. Onu böyle konuşturanlarda suç. Normal bir ülkede bu adam gibilerinin esamesi okunmazdı bizde herkes baş tacı etti.
Hakan KULAÇOĞLU: "Sabırlı, sistemli ve ekonomik, tüketen değil üreten bir Trabzonspor oluşturmak."
Murat
bakın bakalım neler demişşşşşş şu adamı ülkede birde kahraman ilan edip ne derse yapmaya çalışıyorlar ah ülkem ahhhhh
http://www.hurriyet.com.tr/aziz-yild...alksin-3485307
Aziz Yıldırım: Yabancı sınırlaması kalksın
A.A.05 Kasım 2005 - 13:57Son Güncelleme : 05 Kasım 2005 - 13:57
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Türk futbolunda uygulanan yabancı oyuncu sınırlamasını eleştirerek, “Önümüzün açılmasını istiyoruz” dedi.
“KEŞKE MİLLİ TAKIMA ALIP OYNATABİLSEK”
Aziz Yıldırım, dünyada artık sporun bir kavram haline geldiğini ve sen-ben meselesinin kalmadığını kaydederek, “Hangi oyuncu nerede oynuyorsa, nerede mutluysa orada oynamalı. Keşke imkan olsa da Anelka gibi oyuncuları milli takıma alıp oynatabilsek. Türk Milli Takımı dünya şampiyonu olsa. Bunlardan kaçmamak lazım. Bunlardan kaçmak spora ihanettir” şeklinde konuştu.
samanyolu yerine rafet el romanın şampiyonluk için yazdığı şarkısı söylenebilir:..metehants
Verin şu şampiyonluğumuzu Allah belanızı versin...
Başıboş sokak itleri toplanıyor...
Bu başlık yaratıcılığımı geliştiriyor. Yazıp yazıp siliyorum yanlışlıkla gönderirsem ceza alacağım.
Onca nimet varken, kul hakkı yemeyin!
Bu şikeciler topluluğu hiç ölmeyeceklerini mi zannediyorlar, çoğunun yaşı hayatının son noktalarına gelmiş belki 10 sene yaşacaksınız ondan sonra halinizi hiç düşünmüyor musunuz? hiç kendinize sormuyor musunuz? bu kadar yanlış işler yapıyoruz nereye kadar böyle gidecek diye kendinize bir sorun şikeciler...
2010 2011 Şampiyonu Trabzonspor gerçekten şuana kadar Trabzonspor'umuzun kazandığı en değerli ve önemli Şampiyonluk 2010 2011 şampiyonluğudur, bu şampiyonlukta insan üstü bir emek,mücadele,başarı var...
Şike ve şuç örgütü öyle bir yapılanmış ki devlet makamlarında genel kurmay makamlığını bile boş bırakmıyorlar sadece şurada bile nasıl yapılandığını gösteriyor bu şike ve suç örgütünün bu yüzden evrensel kuralların işlemesi için dünya futbolunu yönetenler buraya büyük bir operasyon yapılması ve şike ve suç örgütünün çökertilip şikenin cezalandırılması lazım....
Arkadaş ne Cas'mış, sözde yıl sonu diyorduk Ocak sonuna geldik bir şey yok. He o da diyecek ki yetkim yok bilmem ne, FİFA'ya veya başka bir yere topu atacak öyle sönüp gidecek bu mevzu da gibi geliyor bana.
Ocak sonu ve ya şubat başı diye biliyorum ben kararın açıklanmasını.
Hakan KULAÇOĞLU: "Sabırlı, sistemli ve ekonomik, tüketen değil üreten bir Trabzonspor oluşturmak."
Murat
BİR KOMİK HİKAYE!
17 Ocak 2017Evvel zaman içinde, bir ülkenin futbol ligini iki takım zirvede aynı puanda bitirir. Averajla ligi birinci olarak tamamlayan takım şampiyonluğunu henüz kutladığı sıralarda bir şike operasyonu patlar. Sanıklar “şike yapmak, teşvik primi vermek için organize suç örgütü kurmak” suçlamasıyla gözaltına alınır. Futbol federasyonu başkanı önce dosyayı görmek ister. Dosya hakkında bilgi alır, inceler ve ülkenin televizyon kanallarına şok olmuş bir yüz ifadesiyle “durum göründüğünden daha vahimmiş” şeklinde bir de açıklama yapar. Şike ile suçlanan takımın teknik direktörü basın toplantısı yaparak “evet hız sınırı aşılmıştır fakat radar sadece bir takıma tutulmuştur” diyerek evet biz yaptık ama başka takımların da yapma ihtimali var diyerek olayı kabullenir. Asbaşkanları ve yönetim kurulu yine aynı şekilde bir basın toplantısı düzenleyerek bir alt ligde onurlu bir şekilde oynamayı talep edeceklerini dile getirir. Bunu yine aynı kanaldan bir sonraki hafta öyle bir şey demedik diyerek inkar ederler. Yazılı belgelerde din adamından şike için fetva isteyen ahlaksız futbolcudan, gol yemek için son model araba isteyen utanmaz kaleciye kadar her çeşit iğrençlik vardır. Şike yaptığı yazılı telefon konuşması kayıtlarıyla ispat edilen başkanın ilk ifadeleri şu şekilde olur.”Ben şike yaptıysam bütün takımlar şike yapmıştır. Konuşursam yer yerinden oynar, beni konuşturmayın. Bu ülkeye şikeyi ben getirmedim, başka bir takım getirdi. Şike yapmayan mı var? Yaptıysak sahaya yansımadı ve şayet yaptıysam da zaten bu takım için yaptım. Arabayı çalmaya gittiniz, anahtarı sokup vazgeçtiniz, bu hırsızlık mı şimdi? Sadece teşebbüs ettik” diyerek teşebbüsün de cezai müeyyide olarak şike ile eşdeğer sayıldığından habersiz olduğunu belli eder. “Biz teşebbüs ederken suç değildi, kanun sonradan çıktı” diye de ekler. Yani lafı eveleyip gevelese de şike yapmadık diyemez. Bütün telefon konuşmalarının kendisine ait olduğunu mahkemede itiraf eder. Altı yıl üç ay hapis cezası alır ve diğer ceza alan sanık arkadaşlarıyla birlikte cezalandırılır.
Tüm bunlar olurken ülkenin meclisinde panik havası hakimdir. Şike yaptığı ayan beyan ortada olan ve bir türlü “ben şike yapmadım” diyemeyerek suçunu dolaylı yoldan itiraf eden başkanı ve dolayısıyla kendince o ülkenin en büyük futbol camiasını korumak amacıyla, şikeyi içeren kanunun cezai müeyyideleri içeren bir maddesi hemen değiştirilir. Siyasi irade tarafından “kişilerin yaptığı kurumları bağlamamalı” şeklinde bir görüş emrivaki olunur. Manzara göründüğünden daha vahim diyen federasyon başkanı tüm delilleri yetersiz görmeye başlar. Yine tüm bunlar olurken ligi averajla ikinci bitiren futbol takımı şampiyon kabul edilerek şampiyon olan takımların gitmeye hak kazandığı UEFA Şampiyonlar Ligi’ne çoktan davet edilmiştir. Yine tüm bunlar olurken dosyayı inceleyen UEFA disiplin kurulu şike yapan takımları turnuvalarından sırayla ikişer yıl men eder.
Tüm bunlar olurken o ülkenin televizyonlarının spor programlarında konu eski futbolcuların şike itiraflardır. Şikenin yıllardır yapıldığı halkın bilinçaltına “şike ahlaksızlık değildir” algısıyla bir güzel yerleştirilir. Yıllardır işlenen suç halk tarafından artık kötü bir alışkanlığın tespitiymiş gibi basit görülmeye başlanır. O güne kadar ortada suçlu yokken suçlu arayan ülkede yakalanan suçlular ve tespit edilen suç niyeyse görmezden gelinir. Konu şike yapan kişilerin masum olduğu düşüncesiyle değil başkalarının da şike yapmış olma ihtimaliyle değerlendirilip bir güzel üzeri örtülür. Tüm bunlar olurken delilleri yetersiz görerek şike yapan takımı küme düşürmeyen eski federasyon başkanı o takıma başkan adayı olur ve seçim konuşmasında “ben olmasaydım bu takım küme düşerdi” diyerek taraftarına, küme düşmemize yetecek kadar delil vardı bana dua edin itirafıyla da alkış alır ama başkan seçilemez. Yine aynı şekilde ülkeyi UEFA komitesinde temsil eden kişi “ben olmasaydım ülke futbolu bitmişti” diyerek daha fazla ceza almamak için elinden geleni yaptığını da itiraf eder.
Tüm bunlar olurken ceza alan takımın yerine turnuvaya katılan futbol takımı ülkede hain ilan edilmiştir. Bir anda ligin istenmeyen takımı oluverir. Öyle ki davet edildiği şampiyonlar liginde en önemli maçını oynadığı gece ülkede derbi maçı oynatılır. O günden itibaren sağladığı hiçbir başarı ülkesi tarafından başarı olarak kabul görmez ve başarısı sahiplenilmez. Kendi liginde oynadığı tüm maçlarda hakkı yenmeye başlar. O yıldan itibaren ülkenin futbol federasyonu her yıl daha da pervasızlaşarak acı bir şekilde bu futbol takımından intikam almaya çalışır. Bunca şike itirafı varken ve suçlular da ortadayken hani benim mükafatım diyen takım her yerde görmezden gelinir. Hemen hemen her maçı hakemler tarafından katledilen bu takımın taraftarına artık mevzuyu unutun yoksa sizi küme düşürmesini de biliriz şeklinde aba altından sopa gösterilir. Tüm bunlar olurken şikeye delil olarak gösterilen yazılı telefon konuşmalarının ses kayıtları da çıkar ama ülkede hiç yankı uyandırmaz. Şikeyi hiçbir şekilde inkar edemeyen kişinin “o konuşmalar bize ait” itirafına rağmen konu kayıtların birer montaj olduğuna bağlanır. Montaj olduğu düşünülen kayıtlara şike ile suçlanan takım tarafından sahip çıkılır, telif hakkı alınıp tüm mecralardan sildirilir. Yani işin özü, o yıla kadar o ülkede hep var olan şike ne hikmetse suçun tespit edildiği o yıl hiç yapılmamıştır.
Bütün bu yazılanları dünyadan komik haberler paylaşan bir sayfadan okuyor olsaydınız muhtemelen “bu ne saçmalık” der okumayı çoktan yarıda bırakırdınız. Bunların tümü bu ülkede oldu ve hepiniz izlediniz. Okurken komik buldunuz mu bilmiyorum. Bence son derece komik ama biz hiç gülmedik. Güldürmediniz.
Saygılar…
http://61medya.com/tr-TR/kose-yazila...r-komik-hikaye
2010 - 2011 Şampiyonu Trabzonspor'dur
Gerçek budur. ☆
Bugün ailecek haberleri izliyorduk ve şehit polisimizin cenazesine denk geldik. Şehit polisimizin kardeşi "Daha Trabzonspor'u şampiyon yapacaktık" diye bağırıyordu. Herkes ağlamamak için kendine çok zor hakim oldu. Yaklaşık 10 dakika önce bu yazıyı gördüm ve yatmadan okuyayım dedim son cümlede gözümden akan yaşlara engel olamadım ama çok iyi oldu rahatladım kim yazdıysa ellerine sağlık.
Sevincimizi kursağımızda bırakanlar en içten dileklerimle Allah belanızı versin!
Onca nimet varken, kul hakkı yemeyin!
Şu anda 200 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 200 misafir)