Ne Malum belki yalan söylüyoruzdur. O zaman Buyrun,
O kadar sanalız ki, o kadar kötüyüz ki... o kadar olsun,
Aslında yalnız olduğumuz için sanalız biz.
Bu sanallar ve kötüler öyle işler yaptılar ki.
Yaptıkları ilk organizasyonla başladı bu sanal kötülükler.
Trabzonspor berbat halde, taraftar umutsuz, inanç ise hak getire… Bu kötüler sayılarının azlığına bakmazsınız çıkıyor kendi aralarında para toplayıp, lisanslı Trabzonspor formalarından alıyorlar. Kime alıyorlar? Kendilerine mi? Hayır. Kötü bunlar dedik ya, bir galatasaray maçı öncesi tribündeki 8–9 yaşındaki çocuklara dağıtıyorlar aldıkları Trabzonspor formalarını... Sevinçten deliye dönen, o gün gözlerinin içi gülen çocuklar bugün 20 yaşında delikanlı oldular. İşte her şey böyle başladı...
Bu sanallar, Trabzonspor’u konuşmaya, yorumlamaya devam ederken “kötü durumdayız, ihtiyacı var Trabzonspor’un” diyerek yollara düştüler. Deplasman otobüsünde bu kötü insanların adı o zamanlar “internetçiler” di. O internetçiler maçların sonunda günlerce sesleri kısık dolandılar evlerinde, iş yerlerinde...
Sonra bu kötüler, bir gün “ayıp bir şey mi yapıyoruz şurada, Trabzonsporluyuz lan biz, girelim sosyal hayata, gelelim hep bir araya” dediler. Film -ne yalan söyleyelim- biraz da burada koptu. Başladılar maçlardan arta kalan zamanlarda kahvaltıydı, yemekti, iftardı, geziydi, konserdi sürekli bir arada olmaya... İşin kötü tarafı sayıları arttıkça da artıyordu...
Bu sanallar, kimilerinin ressamlar gibi öldükten sonra pek bir değer verdiği sanatçılara hakkını yaşarken verdiler. Sevdiler sevildiler, öldükten sonra ki en anlamlı fotoğrafının olduğu dev pankartı Avni Aker tribünlerine “ne yapay bunlar” sesleri arasında astılar. Komiktir, o gün bu sözleri söyleyenler şimdi en büyük destekçisi, seveni oldular bu sanatçının. Öldükten sonrasının bir kısmını boşuna aramayın bulamazsınız, çünkü bu kötüler o ismin maddi herhangi bir şeyle anılmasını istemedikleri için yaptıkları iyiliğin cakasını satmak yerine gözlerini kırpmadan bir çırpıda denize attılar. Detay bilmek isteyenleri maalesef bu kötüler, sanatçının ailesine sormak zorunda bıraktılar.
Bu kötüler, spor medyasının Trabzonspor Taraftarını ısrarla farklı göstermesine karşılık Ankara’da huzurevleri, Trabzon’da çocuk esirgeme kurumunu ziyaret ettiler. Eksiklikleri var mı yok mu? diye sordular. Baktılar ki var, acilen çözüm buldular, hayır dua aldılar. Çocukların hüznünü sevince döndürdüler. Yaşlıların ellerinden öpüp hal hatır sordular. Kaç kere mi yaptılar? Göstermelik olsun diye bir kere değil, defalarca.. Ne zaman ziyaret ettiler? “yok mu kapımızı çalacak ?” dedikleri en hassas oldukları günlerde... yani “bayramlarda...”
Bu sanallar, kendi kan bankalarını oluşturdular, kendilerine iftira atan, küfür edenlere bile kanlarını verdiler...
Bu kötülerin bir de kız kardeşleri, ablaları var. Onlarda rahat durmadılar. Lösev’e can suyu, destek olma konularında kendilerini paraladılar. Üstüne üstlük o yoğunlukta bir de Trabzonspor'un örnek futbolcularından İsmail Gökçek’i unutmadılar, unutturmadılar...
Bu sanallar, ülkemizin hassas olduğu konulara ayrıca önem verdiler. Şehitler için yürüdüler. Herkes şehitler için bir şey söylerken unutulan gazilerimizi Gata’da ziyaret ettiler. Ülkemizin en ücra yerinde çok zor şartlar altında görev yapan ve arkadaşları Şehit olan askerlerimize mektup yazıp Tugay komutanlıklarına gönderdiler. Komutanlar hiç beklemedikleri bu durum karşısında duygularına hâkim olmakta zorlandılar. İlk defa sporla ilgili bir cenahtan böyle mesajlar ve mektuplar aldığını söylerken son sözlerinde “Vatan Sağ Olsun” derken seslerinin titrediğini belli etmemeye çalıştılar.
Bu kötüler, ülke sınırını aşarak Afganistan’a, Pakistan’a bile hiç utanmadan yardım gönderdiler.
Bu sanallar, Trabzonspor kötü giderken “bir tekmede ben vurayım” diye düşünmediler. Trabzonspor daha fazla yıpranmasın diye olabilecek en iyi en nazik şekilde ulusal gazetelerden birinde “Genel Kurula Gidilmesi” yönünde çağrıda bulundular. Ve maalesef bunu da kimseye minnet etmeden kendi imkanlarıyla yaptılar.
Bu kötüler, Trabzonspor’un hakkı yenince sokaklara döküldüler, Futbol federasyonun karşısına dikildiler. Darbeyi de en olmayacak yerden "Trabzonsporlulardan" yediler.
Bu sanallar bir yanda da ameliyat olan Trabzonsporlu futbolculara şifalar dilemek için hastaneye koştular.
Bu kötüler, Trabzonspor için asla yılgınlık göstermediler. Baktılar ki yayınlarda adaletsizlik var. 60 tane callcenter’ı olan kurumun fakslarını ve telefonlarını kilitlediler.
Bu sanallar, Trabzonspor’un sezon öncesi kamplarının önemli olduğunu bilerek, kamp yapılan otelleri “asla yalnız değilsiniz” diyerek bayram yerine çevirdiler.
Bu kötüler, "Trabzonspor geliyor!" diye havalimanlarını mahşer yerine çevirdiler.
Bu sanallar, TS Clup lisanslı ürününün ne demek olduğunu ısrarla anlattılar. Yine rahat durmadılar. Mağazalar nefes alsın, kapanmasın diye “TS Clup Alış Veriş Günleri” düzenlediler. İşin sevindirici yanı o mağazayı çok çabalasalarda kurtarmayı başaramadılar.
Bu kötüler, “Ben Trabzonspor Kaptanıyım, başka takımın kaptanın ardından sahaya çıkmak bana yakışmaz” diyen yürekli efsaneye saygı duruşunda bulunsun diye binlerce fidan ektiler Zigana yolu üzerine. Adını da “Cemil Usta Hatıra Ormanı” koydular kendi adlarına yaptırmaktansa...
Bu sanallar, Trabzonspor’a olan aşklarını, Trabzonsporluluğun özgünlüğünü, özelliğini anlatabilmek için iki kitap yazdılar. Türkiye’de bu anlamda ilk oldular...Üçüncüsü de yolda dediler.
Bu kötüler, hayatlarını Trabzonspor yolunda kaybeden 19 canı da unutmadılar. En çok canın verildiği şehre “bir sevda uğruna” diyerek bir orman oluşturmak istediler. Alçakça, haince engellendiler, Hem de üzerinde sözde Trabzonsporluluk etiketi olan bir namussuz tarafından. Hazmedemedi Trabzonspor Kulübü “boş verin o şerefsiz(ler) yaptıklarıyla kalsın(lar), göreceksiniz Trabzon’un en güzel yerine aynı isimle yapacağız fidanlığımızı, hem bir de anıt dikeceğiz üzülmeyin” diyerek aynı gün karar almasına yol açtılar. Bugün Trabzon’un en güzel yerlerinden birinde bir anıt ve fidanlık durmakta...
Bütün bunları yapan kötüler, hiç utanılmadan kendilerine “sanalcı” denilerek güya aşağılanmalarına rağmen, yoğun iftiralara rağmen yılmadan yollarına devam ettiler.
Bu kötüler, "Çanakkale ruhu yaşasın" diyerek, Çanakkale şehitliklerine koştular.
Bu sanallar, Trabzonspor formalarıyla halı sahada maçlara çıktılar, o gün bugündür her hafta maçlarını bordo mavi formalarıyla oynamaya devam ediyorlar. Diğer takım taraftarlarını da formalarıyla taciz ediyorlar.
Aynı kötüler, Trabzonspor’a kötülük olsun diye 156 adet projeyi Trabzonspor’a teslim ettiler. Trabzonspor’un ilan ettiği birinciliğe teşekkür edip, Trabzonspor’un vermiş olduğu maddi ödülü ve VİP kombinesini de almadılar. Dedik ya kötü bunlar...
Bu sanallar, “eleştirinin olduğu yerde teşekkür neden olmaz?” diye sordular. Türkiye’de sadece Trabzonspor Taraftarının yapabildiği ödül törenleri düzenlediler. Bu törenlerde spor medyasında önemli konumları olan insanların Trabzon’a, Trabzonspor’a karşı bakış açılarını değiştirip, tabularının yıkılmasına sebep oldular. Bu yıl utanmadan 5. sini düzenleyecekler...
Bu sanallar var ya bu sanallar, herkes futbol takımıyla haşır neşir iken Trabzonspor Atıcılık Kulübü ile ilgili “hop bir dakika!” diyerek başka bir yöne baktılar. Baktılar ki Türkiye rekorlarını elinde bulunduran Trabzonspor Atıcılık Şubesinin poligonu yıkılıyor, şubesi de sallantıda. Her biri cevher olan keskin ve rekortmen nişancılar çalışacak yer olmadığını için Trabzon Limanında çalışıyorlardı. “Trabzonspor Atıcılık Takımımızın kapanmasına da poligonsuz kalmasına da asla izin vermeyiz” diyerek var gücüyle destek oldular. O gün destek olunan şampiyonlar bugün Türkiye’yi temsilen ISSF Dünya Şampiyonasına gidecekler. Poligonu da hala unutmuş değiller.
Bu kötüler, başarılı olanları daha çok başarılı olsun diye kıymet vermesini, yüreklendirmesini bildiler.
Bu sanallar, İstanbul'dan sonra en çok Avrupa Kupası maçı oynanmış, 5 bin yıllık tarihi olan Trabzon şehrini, 2016 Avrupa futbol şampiyonası aday şehirlerarasına almayan TFF'ye karşı kayıtsız kalınmasına çok içerlendiler. Ama inattılar, herkesin enteresan şekilde sustuğu, uyuştuğu Trabzon’da “ya sen? sen de mi susuyorsun?” diyerek kendi imkanları ile ilan verdiler. İstanbul’da TFF’nin karşısına çıktılar.
Bu kötüler, geleceği düşündüler. Onlarca okula milyarlarca lira değerinde yardımda bulundular. Trabzon’un T’si Türkiye’nin T’sidir diyerek Suriye sınırına kadar gidip Trabzonspor Kütüphanesini kurdular. Kurarken yine rahat durmadılar, fidanlarını da ektiler.
Bu sanallar, kimseye minnet etmeden, eğilmeden, bükülmeden kombinelerini aldılar. Yetmedi Avni Aker’e bir kez olsun gidemeyecek olanlar bile kombinelerini aldılar ve öğrenci kardeşlerine “al bu kombineyi benim yerime git o tribünlere, bir tek koltuk boş kalmasın Avni Aker’de” diyerek genç kardeşlerine verdiler.
Bu kötüler, Sürmene'deki çocuklarımıza sirayet ettirilmek istenen fenerbahçe sempatizanlığının farkına varır varmaz derhal müdahale de bulundular.
Bu sanallar, Türk futbolunun gerçek efsanesi olan Trabzonspor'un, doğduğu statta bulunan koltukların, çimlerin anlamını dosta düşmana açtıkları pankartla bir kez daha hatırlattılar.
Bir koltuğun üstüne bağlanmayan, bağlanamayan bu "sanallar ve kötüler", bundan sonrada Trabzonspor adına akla gelmeyen daha bir sürü kötülükler yapacaklar ve bunları yaparken her zaman ki gibi ''Önce ve Sadece Trabzonspor" diyecekler.
Ne Malum belki yalan söylüyoruzdur. O zaman Buyrun,
Maçlara Gidip Garip Garip İşler Yapan Sanallar
“Allah Kabul Etsin” Diyen Sanallar
ANKARA
KOCAELİ
ZONGULDAK
BURSA
Hem Çevik Hem de Ahlaklılara Destek Olan Sanallar
“Kazım Koyuncu Kalbimizdesin” Diyen Kötüler
Yaşlılarına Hürmet Gösteren Kötüler
Yetim Çocuklarımıza Sahip Çıkan Kötüler
İsmail Gökçek’e Moral Veren Hastalığına Dikkat Çekmek İsteyen Sanallar
LÖSEV'E DESTEK OLAN KÖTÜLER
“Konu Şehitler ve Gaziler Olunca Akan Sular Durur” Diyen Sanallar
Kamp Ziyaretlerindeki Sanallar
Konu admin tarafından (29.06.2011 Saat 08:49 ) değiştirilmiştir.
Havalimanlarında Aniden Ortaya Çıkan Sanallar
Tsclup’lara Destek İçin Alışveriş Yapan Sanallar
Anıt Park’a Sebep, Destek Olan Kötüler
Çanakkale’de Yürüyen Sanallar
Halısahalarda Forma Giyen Kötüler
Proje Üreten Sanallar
Trabzonspor Taraftarının Seçimini Organize Edip Ödül Töreni Düzenleyen Sanallar
Okul Yardımı Yapan Kötüler
(Diğer Okul Yardımı Fotografları Sığmaz Diye Sadece İki Okul Fotografı)
Şırnak
Şanlıurfa
Trabzon Sürmene’de Fenerium Rezaletine Engel Olan Kötüler
VE ONLARIN SANAL VE KÜÇÜK PANKARTLARI...
Konu Külünkoğlu tarafından (16.09.2011 Saat 07:29 ) değiştirilmiştir.
Süper bir çalışma..
Arşiv de baya genişmiş, ellerinize sağlık.
Konu ozturk tarafından (29.06.2011 Saat 08:57 ) değiştirilmiştir.
BMN iyi ki var ...
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)