İzlediğiniz Sinema Filmleri Hakkındaki Yorumlarınız

[Tunç Tosun]

https://seyler.eksisozluk.com/izledikce-zihninizi-acacak-kitap-gibi-500-felsefi-film

güzel liste.

[kursat1313]

Dün akşam Jack Reacher ı seyrettim fena film değil ama ara ara duraksamalar var enteresan olmuş

C6903 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[Faruk BERBER]

Dün akşam "Filler ve Çimen" filmini izledim. Derviş Zaim filmi olduğundan direkt yönetmenden dolayı izlenilmesi gerektiğini düşünüyorum. Altın Portakal, Siyad, Altın Lale gibi ödülleri kazanmış bir filmdir. Derin devlet yapılanması ince detayına kadar enjekte ediliyor filmde. Ali Sürmeli, Haluk Bilginer gibi üstadlar oynuyor, başrolde ise Sanem Çelik var.

[Faruk BERBER]

"Sürü" filmini izledim bugün de. Sürü; bir aşireti, bir ikiliyi, bir sürüyü ve daha birçok şeyi anlatır. Aşiretler arası çatışmalar, kişiler arası hesaplaşmalar, insan-doğa, insan-insan, insan-toplum ilişkileri dramatik bir kuruluşun içine yerleştirilen malzemenin salt bir kısmını oluşturur. Filmin tümü ise temelde ekonomik zorlamalarla çağdışı kalmış bir toplumun, ezilen kişilerin ve doğan çatışmaların çok geniş bir panoramasını sergiliyordu. Bir yanda kadınların sadece bir nesne gibi kullanıldığı, geleneklere bağlı pederşahi bir toplumu, diğer yandan genç bir çiftin bu baskıcı toplum modelini kırmaya çalışmasını görmekteyiz. Oğul Şivan, onu sınırlayan ve ailesine bağlı olmasına neden olan geleneğe isyan etmektedir. Filmde Melike Demirağ hiç komuşmayan gelini canlandırıyor. Kocası şivanı çok sevmesine rağmen o'da dahil hiç kimseyle konuşmuyor. Şivan filmin başından sonuna kadar babası (Tuncel Kurtiz) ile anlaşamıyor, Berivan'ın hasta olduğuna onu inandıramıyor.

[Murat']

"Sürü" filmini izledim bugün de. Sürü; bir aşireti, bir ikiliyi, bir sürüyü ve daha birçok şeyi anlatır. Aşiretler arası çatışmalar, kişiler arası hesaplaşmalar, insan-doğa, insan-insan, insan-toplum ilişkileri dramatik bir kuruluşun içine yerleştirilen malzemenin salt bir kısmını oluşturur. Filmin tümü ise temelde ekonomik zorlamalarla çağdışı kalmış bir toplumun, ezilen kişilerin ve doğan çatışmaların çok geniş bir panoramasını sergiliyordu. Bir yanda kadınların sadece bir nesne gibi kullanıldığı, geleneklere bağlı pederşahi bir toplumu, diğer yandan genç bir çiftin bu baskıcı toplum modelini kırmaya çalışmasını görmekteyiz. Oğul Şivan, onu sınırlayan ve ailesine bağlı olmasına neden olan geleneğe isyan etmektedir. Filmde Melike Demirağ hiç komuşmayan gelini canlandırıyor. Kocası şivanı çok sevmesine rağmen o'da dahil hiç kimseyle konuşmuyor. Şivan filmin başından sonuna kadar babası (Tuncel Kurtiz) ile anlaşamıyor, Berivan'ın hasta olduğuna onu inandıramıyor.

Çok güzel filmdir, keşke restore edilse de bir de öyle izlesek.

[Oğuz ZEYTİN]

Dün akşam "Filler ve Çimen" filmini izledim. Derviş Zaim filmi olduğundan direkt yönetmenden dolayı izlenilmesi gerektiğini düşünüyorum. Altın Portakal, Siyad, Altın Lale gibi ödülleri kazanmış bir filmdir. Derin devlet yapılanması ince detayına kadar enjekte ediliyor filmde. Ali Sürmeli, Haluk Bilginer gibi üstadlar oynuyor, başrolde ise Sanem Çelik var.

Soundtrack'i Kurban'ın mıydı sanki?

[Faruk BERBER]

Soundtrack'i Kurban'ın mıydı sanki?

[-Samet]

Bir platform için yazmıştım.Sizlerle de paylaşmak istedim.



TOP SECRET (1984)

Aylardır bilgisayarımdaki film klasöründe duran, ama biraz da eski olması sebebiyle bir türlü cesaret edip de izleyemediğim, ancak şu sıralar kim izlemek için teklif ederse etsin geri çevirmeyeceğim absürt komedi dehası bir filmi sonunda izledim.
Açıkçası bu filmle ilgili pek bir beklentim yoktu. Bu kadar eski bir filmin bu denli kaliteli olabileceğini pek düşünmüyordum, daha doğrusu absürt komedinin bu yıllara kadar dayanabileceğini de pek düşünmüyordum. Belki de beklentiyi yüksek tutmadığım için hoşuma gitmiş olabilir. Ancak izleyeceklere tavsiyem ; beklentiyi gönül rahatlığıyla yükseltebilirler.



Doğu Almanya-Batı Almanya Vurgusu

İkinci Dünya Savaşı sonrası aslında savaşın bitmediğini bir kez daha görüyoruz. Cephede biten savaş , yaşamda , sanat dünyasında form değiştirerek devam ediyor. Soğuk Savaş olarak da adlandırmak mümkün bu savaşı. Film de bu bağlamda , bir Fransız direnişçisi ajanın Doğu Almanya’ya giderek babası Dr.Frammond ‘u kurtarmaya yönelik serüvenini ve bu serüven sırasında da Amerikalı bir rock sanatçısı olan Nick Rivers ile olan aşkı sonucu yaşadıkları olayları ele alıyor. Ancak olaylar devam ederken , Soğuk Savaş’ın vazgeçilmez unsurlarından olan “Nükleer Savaş” ın da konu alındığını görebiliyoruz. Yer yer, Doğu Almanya’nın geri kalmışlığı , düz mantık oluşu ve düşünce sistemi gibi durumlar yine vurgulanıyor.



İnceliklerle Dolu 1 saat 30 dakika

Film bittikten sonra gerçekten bir tebriği hak ettiğini düşündüm. Çünkü sahneler arası bağlantılar , göndermeler , hicivler ve övgüler ve daha birçok olay , üzerine düşünülmüş ve kafa yorularak yazılmış belli ki. Günümüz sinema sektörünün ortalama 2 saat sürdüğünü düşünürsek , bu incelikleri tekrar bir süzgeçten geçirerek 1 saat 30 dakika gibi bir sürede dolu dolu ve filmden sizi koparmadan , ortalama aralıklarla gülümsediğiniz , kahkahaları eksik etmeyeceğiniz bir film haline getirmişler.Film sonrası kritiğimizde arkadaşlarımla uzun uzun sahneleri ve göndermeleri , incelikleri tartışıyorduk ki bitiremeyeceğimizi fark ettik ve bıraktık.



Oyunculuklar ve Müzikler Başarılı

Val Kilmer(Nick Rivers) ve Lucy Gutteridge(Hillary Flammond) başrolde karşımıza çıkıyor.Amerikalı bir rock sanatçısı olan Nick Rivers , Doğu Almanya’ya kültürel etkinlikler kapsamında giderek konser vermek üzere yola çıkıyor. Konseri veremese bile , birkaç sahnede rock müziğe ilgi duymasam da , performansıyla takdiri hak ediyor. Açıkçası rock müziğe pek ilgi duymasam da birkaç kez daha söylese ve dans etse de izlesek diyebileceğim kalitede bir performans sergiliyor. Tabi seyircinin de bu performansa eşlik etmesiyle birlikte izleyiciyi sıkmayan dans sahneleri ortaya çıkıyor.
Hillary Flammond ise biraz utangaç , biraz da saf ve kendini bir anda olayların içinde bulmuş direnişçi tiplemesine tabiri caizse “cuk” diye oturmuş. Zaten filmi izlerken de bu utangaçlıkları , saflıkları tatlı tatlı hissettiriyor size. Ama Hillary bu durumun farkında bile değil ; çünkü onun doğal hali böyle ve sadece rolüne devam ediyor.

Ya Kurgu ve Senaryo ?

Senaryo beklentisi filmden önce türe göre oluşan bir unsurdur.Açıkçası ben filmin türüne bakar ve ona göre karar veririm biraz da.Dolayısıyla filmden kurgu ve senaryo olarak pek bir beklentiniz olmasın. Bir ölçüde sonu belli olan , sonu mutlu sonla biten ve tahmin etmesi hiç de zor olmayan bir komedi film izleyeceksiniz. Filmi parça parça , sahne sahne değerlendirerek , inceliklerini yakalamaya çalışarak izlemeye çalışmanız tavsiyemdir. Bu şekilde çok daha fazla keyif alacaksınız diye umuyorum.

Sonuç: Tekrar Tekrar İzleyebileceğiniz, Rahatlıkla Tavsiye Edebileceğiniz Bir Film !

Bana öyle geliyor ki, yıllar geçse bile tekrar tekrar izleyebileceğim bir film edindim ve tavsiye edebileceğim. Çünkü bu tarz yapıtlarda, ilk seferde fark etmediğiniz ayrıntıları bir sonraki izleyişinizde fark edebiliyorsunuz. Çünkü daha önce de belirttiğim gibi inceliklerin tümünü bir anda yakalayabilmeniz ilk seferde mümkün olmayabiliyor.


Bonus : ZAZ Kardeşler !
Filmden sonra filmle ilgili kaçırdığım bir şey var mı diye okumak âdetim üzere olduğundan, yaptığım araştırma sonucu, filmin ZAZ Kardeşler yapımı olduğunu öğrendim. Eğer siz de benim gibi yönetmen serisinden film izlemeyi seviyorsanız ( Coen Kardeşlerin filmlerini sıradan izleyip bitirmek gibi) , Airplane filmini sıraya koyarak ZAZ Kardeşleri izlemeye başlayabilirsiniz belki de . Yani izlediğiniz bir film size farklı kapılar açıp, farklı şeyler öğrenmenizi de sağlayabiliyor.ZAZ Kardeşler de böyle bir genel kültür bilgisi olsun ; ben de yeni öğrenmiş oldum.

[Faruk BERBER]

Mads Mikkelsen döktürmüş yine. Filmi izlemeyen varsa, tavsiye ederim. Cinsen istismar ile suçlanan bir adamı anlatıyor. Oldukça sürükleyici bir film.

[İlker Yazıcıoğlu]

Tipik İsveç filmi.
Film güzel ilerliyor ama sonunda beklediğim aksiyon gelmedi.
Daha bitirici bir sonu olsa film tavan yapardı ama buna rağmen hoş film...

Kötü diyebileceğim İsveç filmine rastlamadım,yalan yok...

[omondoles]

İzlediğiniz Sinema Filmleri Hakkındaki Yorumlarınız

Dün tom cruise-never go back filmini izledim. Beğenmedim. Klişe dolu bir filmdi. Yaşı 50'nin üzerindeki adamlara yakışmıyor aksiyon filmi. Oynayacaksa bile aksiyonun içinde olmamalı. Her ne kadar yaşını göstermese de yaşlı olduğu baya belli oluyor. 55 yaşında adam 20'li yaşlarda 5 adamı dövüyor. Aynı duyguyu denzel washington'un ekolayzır filminde de yaşadım. Gerçi o filmi genel olarak beğenmedim ama yaş konusuna takmış durumdayım.

Konu tom cruise'den açılmışken "edge of tomorrow" filmini tavsiye ederim.


Loading %61..

[Faruk BERBER]

Guguk Kuşu filmini izledim. Film tımarhanede geçiyor, kitabı da var. Okumayı sevenler önce kitabını okusun, daha sonra filmini izlesin. Tavsiye ederim her ikisini de

Filmde Jack Nicholson başrolde oynuyor.

[omondoles]

Guguk Kuşu filmini izledim. Film tımarhanede geçiyor, kitabı da var. Okumayı sevenler önce kitabını okusun, daha sonra filmini izlesin. Tavsiye ederim her ikisini de

Filmde Jack Nicholson başrolde oynuyor.

Filmini izlemiştim. Gerçekten güzel film.


Loading %61..

[Enes Başkaya60]

Sonunda oha diyeceğim gizem dolu yeni film önerileri bekliyorum acil

[Faruk BERBER]

Sonunda oha diyeceğim gizem dolu yeni film önerileri bekliyorum acil

The Life of David Gale.

İzle, izlettir.