Paris-Istanbul

[A.Hilal Çakıroğlu]

Paris-istanbul 14 Aralik 2005 Yakin zamanda kaybettigimiz Attila Ilhan ?Zenciler Birbirine Benzemez? adli eserinde Yankoviç adli kahramaninin dilinden su sözleri söyler: Paris?te ******luk güzel sanatlarin sekizincisidir? Cumhuriyetle birlikte büyüyen futbol rekabetimiz aslinda iki ?esas oglan? üzerine kurulmus ve bu temel ilke bugüne kadar degismemis. Hasköy?ler, Yesildirek?ler, Vefa?lar ve Süleymaniye?lerin yerini; Antep?ler, Samsun?lar, Denizli?ler Elazig?lar almis ama sahneye konan oyun hiç degismemistir: Beyaz Oglanlar ve ötekiler. Iki beyaz oglan?in yaninda zaman zaman gördügümüz bir de melez oglan olagelmistir. Saray çalisanlarindan yakinlari sayesinde zaman zaman sahneye çikmasina izin verilen melez oglan; sporun etik degerlerine diger iki rakibine göre daha çok bagli kalmasinin bedelini sürekli ödemis ve ödemeye devam etmektedir. Her sey üç oglana göre sekillenmis ve yerli yerinde giderken, 70? li yillarda Anadolu?nun kuzey kiyilarindan nasirli eller düzene çomak sokmus ve tabii senatörler gibi sirayla icra-i faaliyette bulunan 3 kardeslere ?durun bakalim? demis. Bu nasirli eller futbolda Anadolu devrimini gerçeklestirmis ve günümüze kadar bu baskaldirisini sürdürmüs ve sürdürmektedir. Iste Türk futbolu dedigimiz orta oyununun tüm kahramanlari bunlardir; yani iki esas oglan bir melez oglan bir de kuzeyin nasirli elleri. Genellikle 18 takimli olan cicili bicili ligimizde bu dördünü çikardigimiz da geriye ne kaliyor dersiniz: Tabi ki HIÇ. Ya da bir baska deyisle ömürleri boyunca figüran kalmayi içsellestirmis hayalleri sifirlanmis çesitli takimlar. Peki bu tabloyu nasil yorumlamak gerekiyor dersiniz? Bir ülke kent düsününki; kendi sehrinin takimi ile esas oglanlardan birinin maçinda kendi tribünlerinde azinlikta kalabiliyor ve karsi tribünü dolduranlar da ayni apartmandan kapi komsusu veya bakkal riza amcasi olabiliyor. Dünya?da baska hiçbir cografyada rastlanamayacak bu ucube sosyal ve kentsel dokudan ; kurulu sisteme baskaldiran ve hayaller kurup ?ben de varim? diyecek bir yapinin çikmasi düsünülemez. Sosyal ve psikolojik açidan sorgulanmasi gereken bu durumu uzmanlarina birakip kendimize su soruyu soralim: Rekabet ortami olmayan bir yapidan, yani ligimizden, saglikli ve enternasyonal arenada basimizi dik tutmamizi saglayacak bir futbol kültürü yaratabilir miyiz? Bu sorunun yanitini yakin zamanda esas oglanlarin yasadiklari ?son? fiyaskolarla aldik zaten. Neymis? Demek ki, kendi liginizdeki rekabete, beyaz oglanlar lehine sürekli müdahale ederseniz elin oglunun karsisinda ?öteki? durumuna düser, hiçbir önemli maçta hakemleriniz deger olarak görülmez ve federasyon olarak fifa?nin sanik sandalyelerinden öteye geçemezsiniz. Paris?te ******luk güzel sanatlarin sekizincisiymis. Ya Istanbul?da, Türkiye?de? yukaridaki makale TRABZONSPORlu bir abimiz Sedat Tunali'ya ait. Eger daha önceki yazilarini da görmek yada yorum yapmak isterseniz; http://www.sonsayfa.com/cat.php?categories_id=305

[onurts61]

Ders alinmasi gereken muhtesm anlamlar iceren harika bir yazi

[Emre B.]

Güzel yazmis

[eys_61]

yerinde tespitler,güzel bir anlatim.tesekkürler

[İ.Öztel]

Ülke futbolunun durumunu 1 e 1 yansitmis. Kalemine saglik..

[A.Hilal Çakıroğlu]

eger sitede de yorum yazarsaniz sahip çiktigimizi digerlerine de göstermis oluruz[img]smileys/smiley2.gif[/img]

[Emre B.]

Ben yazdim Emre Can Bulut benim

[U.Sadıkoğlu]

eger sitede de yorum yazarsaniz sahip çiktigimizi digerlerine de göstermis oluruz[img]smileys/smiley2.gif[/img]

[BDiler61]

gerçekten güzel bir yazi

[Çebi]

Sedat Tunali'nin varligindan bu yaziyla haberdar olduk...Bakabildigim kadariyla akli basinda yorum yapan, Trabzonspor'u suan bulundugu ortamda degil,daha çok kitleye hitap edebilecegi yerlerde temsil edebilecek kapasiteye sahipbir yazar...Yazilarinin bundan sonra da takipçisi olacagim...

[My]

Vaay! Harika yazmis TUNALI. Takipçisi olacaz bundan sonra.

[A.Hilal Çakıroğlu]

Tunali'nin son yazisi Cavcav'in utanci 23 Aralik 2005 Türk futbolunun duayen isimlerinden Gençlerbirligi Kulübü Baskani Ilhan Cavcav?in Türkiye gündemini degistiren açiklamalarina biz de kayitsiz kalamazdik, kalamadik, yazdik..Buyrun! Sayin Cavcav?in ismini, spor muhabirligine basladigim Hürriyet Gazetesi spor servisinde sik olmasa da duyardim. Zaman zaman da at yarisi sevdalisi bir agabeyimizin ?Bu at Cavcav?larin bu yarisi kesin kazanir? türü cümleleri konugu olurdu kulaklarimin. Bunlar; Cavcav kelimesinin bellegimdeki çok da güçlü sayilamayacak karsiliklariydi. Ama bir gün geldi ve Cavcav kelimesi, alelade bir kelime olmaktan çikip bellegime adeta kazindi! Artik Ilhan Cavcav, Ankaragücü tribünlerinden yedigi hakaretlere karsilik olarak sol eliyle sag kolunun ölçüsünü alan ve yüzündeki ifadeyle de ?birakin sportmenligi, yöneticiligi, etigi filan ben aslinda buyum iste? dedirten biriydi! Sözlesmeli futbolcusu Deniz Baris?in Fenerbahçe?ye transferi ile baslayan polemik ve bu süreçte yasananlari biraz tebessüm ama çokça da ibretle izliyordum. Bir yanda sözlesmeden dogan haklarini arayan Gençlerbirligi Kulübü diger yanda hukukun gücünden degil de, gücün hukukundan referans alan bir Fenerbahçe vardi ve tüm Türkiye bu kavganin sonunu merak ediyordu. Mahkemelerin de devreye girmesiyle ?zoraki? bir antlasmayla biten bu davanin aslinda bitmedigini, Ilhan Cavcav?in Fenerbahçe kulübünü PKK ile benzes kilmasi ortaya koydu ve kiyamet burada koptu. Hukukun gücünü isine geldigi gibi yorumlayan, mesela kendi lehlerine olan hakem hatalari konusunda tek bir objektif görüsü seslendirmeyen Kadiköy kulübü yetkilileri sirt nahiyesinden domdom kursunu yemisçesine feryada basladi. Böylesi bir suçlamanin benzer etkiler yaratmasi, suçlamaya muhatap olanlarin bunu kabul edilemez bir hakaret olarak algilamasi, bizim gibi memleket sevdalilarini üzmez, bilakis sevindirir. Bu isin bambaska bir boyutu, yeri degil. Lakin, benim buradan Sayin Ilhan Cavcav?a retorik olmaktan öteye geçemeyecek bir sorum olacak. Fenerbahçe Kulübüne yönelik açiklamalarinizin pek çoguna katilabilirim, eyvallah. Ama bu açiklamalari yapmak için, ille de Deniz Baris olayiyla baslayan süreçte oldugu gibi caninizin yanmasi mi gerekiyordu? Siz; bir Ankara, baskent, takiminin ?tek sahibi? olarak bir utanci tasidiginizi ne zaman fark edeceksiniz? Utancin nedenini sorma ihtiyaci bile duymayabilirsiniz, zira ,? acaba ne? diyebilirsiniz kendi kendinize. Utancinizin adi su sayin Cavcav: Su anda Dünya?daki futbol liglerinde sampiyon çikaramayan tek baskent, maalesef bizim baskentimiz Ankara?dir. Siz, ve benzerleriniz, parasal kaygilardan beslenen üslup ve içerik garabeti açiklamalari bir yana birakip bu utanci ortadan kaldirmaya çalisin. Yapacaginiz ilk islerden birini, müsadenizle, söyleyebilirim: Istanbul takimlarindan renkleri sari-kirmizi olaniyla iliskinizi kesin mesela. Ve hayal etmeye baslayin sayin Cavcav. Göreceksinzi ki, hayallerinizin gücü banka hesaplarinizdan çok daha fazladir.

[uslanmazlaz]

çok güzel olmus fanatik kiz tebrikler[img]smileys/smiley32.gif[/img] Edited by: uslanmazlaz

[A.Hilal Çakıroğlu]

tsk. ederim ama yazi[img]smileys/smiley2.gif[/img]lar bana degil Sedat Tunali'ya ait. ben sadece buraya tasidim