Bu tip başlıkları "Genel" kategorisine değil, "Ganita" kategorisine açalım lütfen.
Hepimiz biliriz. Böyle maç izlerken hani olmaz şeyler olur: mesela takımınız geride ve nadir pozisyon yakalıyorsunuz, o sırada ender gelişen atakta top direkten dönüyor, veya takımınız 1-0 geride son dakikalar ve top taca çıktığında veya oyuncu değişikliği olunca zaman kaybeden hem rakip hem de kendi takımınızın oyuncusu...
Hakemin olmaz kararları, veya rakip takımın taraftarı olan arkadaşınızla maç izlerken size sürekli hava atması mı?
Veya tuttuğunuz takımın teknik direktörünün :'' Hoca al artık şu adamı oyuna!'' diye haykırmanızın hoca tarafından kaale alınmaması mı?
Veya geçen sene olduğu gibi şampiyonluğa oynarken son dakikada 2 metreden ofsayt olan pozisyonun gidip gol olması mı?
Trabzonspor Başkanı Nasıl Olmalıdır?
-Birilerinin adamı değil,Trabzonspor'un adamı olmalıdır!
Trabzonspor Teknik Direktörü Nasıl Olmalıdır?
-Hiçbir şey olmasa da korkak olmamalıdır!
Bu tip başlıkları "Genel" kategorisine değil, "Ganita" kategorisine açalım lütfen.
Türkçe, Turkche olmasın! Dilimizi koruyalım! Türkçeye 29 harf yeter!
“Ben basit bir 'iyi futbol dilencisiyim'. Elimde şapkam, dünyanın dört bir yanını geziyor ve stadyumlarda yalvarıyorum:
“Tanrı rızası için, güzel bir maç lütfen!” Eduardo Galeano
"İhaneti severim, ama hainlerden nefret ederim." Cesar
ben hemen yazayım.
İstanbul takımlarına karşı oynadığımız maçlarda gol yedikten veya yenildikten sonra telefonuma en az 15 mesaj gelmesi beni gıcık ediyor.Kendi kendime düşünüyorum bu milletin tek TS li tanıdığı ben miyim diye.
Dallas Mavericks
.................................................. ............ 41-Dirk Nowitzki
maclari hakem hakemler yuzunden kaybedersek yada Antranör
Mesela ben futbolun görsel yanını çok seven birisiyim. Bunu her yerde söylerim. Skor benim için sonra gelir. Mesela hangi futbolcu olursa olsun rakibi geçerken dribbling yaparsa ya da güzel bir hareketle geçmeyi denerse ve geçemezse o an kahrolurum. Keşke geçseydi diye.
Mesela aklıma hep İlhan Mansız'ın Carlos'a attığı çalım gelir.
Bizim maçlarda da öyle. Mesela Selçuk'un topun üzerinde dönerken 2-3 adamın boşa gidişini, Yattara topla fake yapınca 1-2 adamın sağa sola boş boş gitmesi, Tayfun ve Serkan bindirme yaparken ver kaç yapıp 2-3 adamı oyundan düşürmesi, Alanzinho'nun daha rakip karşısına gelmeden çalım atması gibi hareketleri görmeyi seviyorum. İşte bunlar olmayınca kahroluyorum.
Türkçe, Turkche olmasın! Dilimizi koruyalım! Türkçeye 29 harf yeter!
“Ben basit bir 'iyi futbol dilencisiyim'. Elimde şapkam, dünyanın dört bir yanını geziyor ve stadyumlarda yalvarıyorum:
“Tanrı rızası için, güzel bir maç lütfen!” Eduardo Galeano
"İhaneti severim, ama hainlerden nefret ederim." Cesar
Yerde yatan adamlara, zaman çalan kalecilere öyle sinir oluyorum ki arkadaş. Kalkıp dövesim geliyor yeminle.
Sâhipsiz olan memleketin batması haktır;
Sen sâhip olursan bu vatan batmayacaktır!- Eomer -
3 pas yapmaktan aciz, uzun şişirme toplarla pozisyon aradığımız zamanlar maç izlerken en rahatsız olduğum anlar olur genelde..
Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu ?
**Latocan**
Maçı izlerken birinin zile basması...
Maç esnasında anlamsız farklı konulardaki muhabbetler...
Hal böyle olunca maça odaklanamıyor insan...
Ne kaderime küstüm Ne Devlete küstüm…
Çünkü inanmak, iman etmek varsa bir şeye, bedel neyse onada katlanır. Yarabbi Kahrında hoş, Lütfunda hoş dedik… iki saniye sonrasına garantimiz olmayan bir hayatımız için fırıldak olmaya gerek yok, ben fırıldaklık istemem…( M . Y )
yattarayı yine yedekte görmek veya tribünde çekirdek çitlerken görmek
Profesyonel faul yapıldığı andır. Bana kalırsa profesyonel faul yapan adama değil sar/kırmızı kart vermek, futbol hayatını bitireceksin.
Futbolu katleden bir şeydir profesyonel faul.
Annemin ben mac izlerken gelip "Noldu yeniliyor muyuz?" diye sorup ve ben ona hayir galibiz $u an da dedigimde "Hayret nasil oldu o?" diye sormasidir
Tabi genellikle böyle dedikten sonra kesin yeniliriz o ayri
Yenildiğimiz dakikalarda ya da gol yediğimiz dakikalarda gelen aramalar.. Sanki Trabzonspor'un başkanı benim
tayfun corayı ilk 11 de gördüğüm zaman
Türkiye'de Futbol'un Tanrısı TRABZONSPOR...
#20 COLMAN
önümde oturan hıyarın sigara içip beni dumana boğması. zıkkım iç.
Siyasetin "bizden olduğu sürece" yer aldığı, karşıda olduğu zaman "siyasete bulaştığı" büyük kulüp/taraftar camiası Trabzonspor
Üst solunum yolu temizliğini sahanın orta yerinde yapan futbolcunun 2 sn sonra hiç bişey olmamış gibi arkasını dönüp gitmesi,bir başka oyuncunun tamda gelip orada yerlerle bütünleşmesi.
TSira- Şükran
"Ne mutlu "insanım" diyene. Ne mutlu "Türk'üm" diyene. Ne mutlu "bordooo" sesine "maviiii" diyerek karşılık verene."
Maçı 2-2'ye, 4-3'e getirip de çevirememek kahrediyor beni.
Şöyle adam gibi 3-0 yenilelim, valla daha az üzülürüm. Ama maçı çevirme şansımız varken kaybetmek çok kötü..
Üç metre öteye bile yapılan pas hataları, komik top kayıpları beni en çok deliye çeviren şeyler...
Bir futbol takımı şov yapamayabilir ama süper lig seviyesindeki bir takımın bir maçta ondan fazla komik top kaybı/pas hatası yapmasını ve bu takımın benim takımım olmasını kabullenemiyorum. Hele hele Colman gibi çok beğendiğim bir futbolcu yaptığında...
Hürriyetimi kaybettim, cesaretimi asla kaybetmeyeceğim!
Rakip karşısında baskı yediğimiz,aciz durumlara düştüğümüzde,topu almak için bir gayret göstermediğimizde kahroluyorum..
''ŞAMPİYONLUK YAKIŞACAK ŞEHRİME''
Tabi ki maçı kaybetmemize sebep olan kaçan goller.
(bkz: serkan balcı)
yenilen son dk. golüyle galibiyeti kaçırmak.
Sahada ayagı kırılan bir futbolcunun görüntüleri TV de defalarca gösterildiği zaman kahroluyorum...
aynı zaman da küfür de ediyorum, hem faulu yapana hem de Tv ye...
Arkamda yürüme, ben öncün olmayabilirim.
Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim.
Yanımda yürü, böylece ikimiz eşit oluruz.
Maçı çevirme gücümüz olduğu anlarda gol yemek veya atamamak, maçın bitimide rakibin yavaş hareketleri top saklaması... Önemli bir maçta 1 gol atıp tur atlayacağımız anlarda gol yiyip Veya o golü atamayıp bir çuval incirin heba olması...
Haha Aynen... Ulan ortam açık falan değil, Fatihte malum kahveyi bilen bilir TADAL'ın yanı. Arka tarafta açık diye yutturulan bir kısım var. üstü etrafı branda ile çevrili ve açık alan diye sigara içmek serbest. ve illaki bu sigara fabrikası zıkkım içicilerden biri benim yanıma gelip oturuyır kesinlikle. Sonra başlıyor üstüm başım kokmaya.
Konu Selim Turan tarafından (22.10.2009 Saat 12:42 ) değiştirilmiştir.
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)