Yüzyillar boyunca ülkelerin gelismislik seviyesi, o ülkelerin ürettigi çelikle ölçülürdü. Çünkü çeligi eritmek ve ondan "Çelik gibi güçlü" malzemeler üretmek o dönemlerin en önemli teknolojisini yansitmaktaydi.
En iyi çeligi üreten devletler savaslarda en önemli silahlara sahip oluyorlar, gemi, denizalti, uçak gibi ileri dönem hayallerini kurmaya hak kazaniyorlardi.
O dönemlerde elektrik teknolojisi olmadigindan çelik üretimindeki en önemli girdi kömürdü. Yani elinde demir cevheri ve bunun yaninda kömür de varsa çok önemli bir devlet oluyordunuz.
Örnegin Isveç, geçmis zamanda elindeki çok yüksek cevher oranli demir cevheri sayesinde, günümüzde ancak elektrik gücü ile rafine edilebilen yüksek saflikta demirden çelik üretiyordu ki, günümüzde hala Isveç çeligi marka gibi kaliteli çeligi tarif etmekte kullaniliyor.
Isveç'te bahsettigim bu demir cevheri yaklasik %99 safliktaki demir cevherinden elde edilmektedir. Ülkemizin en verimli demir rezervleri ise yaklasik %68 oraninda bir safliga sahiptir. Ama en önemlisi demir rezervleri yaninda zengin kömür rezervlerimiz ile dünyada önemli çelik ülkelerinden biriyiz.
ÇELIK ve TEKNOLOJI
Hizla ilerleyen teknoloji sayesinde artik daha hafif çeliklerle daha güçlü yapilar üretmek mümkün. Devletlerin gelismislik seviyesi de hala çelikle ölçülüyor. Ama artik üretilen çeligin miktariyla degil,o ülkenin kullandigi çelik miktari gelismislik ölçütü olarak kullaniliyor. Özel gelistirilmis çeliklerle artik daha hafif çeliklerden daha güçlü yapilar (binalar, gemiler, petrol borulari,i su borulari, denizaltilar, tanklar, vb.) üretiliyor.
Çelik imalatini üretilen çeligin ürün sekline göre ikiye ayirabiliriz.
1- Yassi ürünler (sac, levha, plaka, rulo)
2- Uzun ürünler (yuvarlak, kare, dikdörtgen çubuklar)
Uzun ürünler açisindan bakildiginda, ülkemizdeki üretim miktari, yillik ihtiyacimizin tam iki kati. Bu ürünleri üreten baslica firmalar: ASILÇELIK, ÇOLAKOGLU, KROMAN, IZMIR DEMIR ÇELIK, IÇDAS, KAPTAN DEMIR ÇELIK, KARABÜK DÇ, vb.
Yassi ürünler için ise durum tamamen farkli. Ülkemizdeki TEK YASSI ÜRÜN ÜRETICISI olan ERDEMIR (Eregli Demir Çelik T.A.S.), ülkemizin yillik yassi ürün ihtiyacinin sadece 3'te birini karsilamakta.
Yassi ürünlerin nerelerde kullanildigina kisaca bir bakalim:
Otomotiv ürünleri (kaporta dahil hemen hemen tüm aksamlarda, konserve kutulari, gemi saclari, silah imalatinda [uzun menzilli roketler, tanklar, füzeler, vb.], binalarda, beyaz esya sektöründe, elektronik sektöründe, bilgisayar imalatinda, boru [yeralti yerüstü su, kanalizasyon, petrol, dogalgaz borulari] imalatinda, radyatörlerde, çelik kapilarda, firinlarda, fabrika insalarinda, ve daha nice kullanim alanlarinda...
Ülkemiz gibi gelismekte olan (!) ya da en azindan gelismeye niyeti olan diyelim, ülkelerde gelisme için en önemli etken etkin imalat kaynaklarina, yani hammadde, enerji gibi kaynaklara ulasabilme en önemli stratejik adimdir. Ülkeler 10-15-50 yillik projeksiyonlarinda bu kaynaklara ulasilabilirligi en önemli plan kademesi olarak görmekte. Bazi ülkeler için enerji digerleri için ise hammadde stratejik önem tasimakta.
Atalarimizin bize bahsettigi bu inanilmaz verimli topraklar ve yurdumuzun enerji kaynaklarina olan yakinligi, üzerinde yasam sürdügümüz bu ülkenin en önemli nimeti. Ve biz bu ülke üzerinde FAKIR olmayi becerebilmisiz. HORTUMCULAR, YABANCI HAYRANLARI, ISBIRLIKÇILER derken, ülkenin kaynaklarini, bu sinirli kaynaklari hizla tüketmisiz. Bu kaynaklari sinirsiz zannetmisiz. Ne yanilgi!
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde belki de en önemli yatirim hamlesi olarak, elindeki hammadde gücünü kullanmak, atalarimizdan aldigimiz kaliteli çelik üretim düsturunu paraya, yani gelecege çevirmek için ERDEMIR'i kurma karari alinmis ve o dönemde bu konuda en ileri konumda bulunan Amerikan Teknolojisiyle, ülkemize kazandirilmistir.
Günümüzde bile birakin yerli sermayeyi, yabanci sermayenin bile sifirdan kurmasinin mümkün olmadigi bir tesise sahibiz. ERDEMIR çelik üretiminin yaninda sanayide çokça kullanilan oksijen, çimento hammeddesi olan curuf gibi oldukça nitelikli ürünlerin de Türkiye'deki en büyük üreticisi konumundadir. ERDEMIR Limani Karadeniz'in en büyük limanidir. Ayni zamanda ERDEMIR sadece ürettikleriyle degil, yan sanayisi sayesinde ülkemizde dogrudan 1.000.000 kisiye ekmek vermektedir.
Bir metalurjist olarak bizleri onurlandiran ve yabanci meslektaslarimizla karsilastigimizda ülkemizin gurur duyulan en büyük abidesi olarak koltuklarimizi kabartmaktadir.
ERDEMIR yanlizca demir çelik sektörünün degil, tüm sektörler içinde Avrupa'daki en büyük fabrikalardan birisidir.
Simdi maalesef bu DEGERIMIZ, bedeli ne olursa olsun özellestirilmektedir. Ayni zamanda Ortadogu ve Balkanlarin en büyük ikinci fabrikasi olan ISDEMIR de ona baglandiktan sonra. Ayni zamanda Türkiye'nin tek çekme boru üreticisi ÇELBOR da ona baglandiktan sonra. ERDEMIR'in sadece özellestirilecek bir kamu kurulusu olarak görülmesi büyük bir yanilgidir.
ERDEMIR diger istirakleriyle birlikte bu ülkenin GURURU, DEMIR - ÇELIGI ve GELECEGIDIR. Gelecegimizi yabancilara birakmak ise nedir? Siz verin cevabini...
ERDEMIR su an Türkiye'nin KARI EN BÜYÜK KURULUSUDUR. ÜRETIMDEN SATISLARDA ISE PETKIM'den sonra gelmektedir. EN BÜYÜK SANAYI TESISIDIR. TÜrkiye'de en çok aileye geçim kapisi olan kurulusudur. Ülkenin çelik teknolojisinin gelismesinde lokomotifidir.
Ülkede gerek özel sektör kuruluslari, gerekse de ihracatçi Türk firmalarinin tamami, meslek kuruluslari ve bu gerçekleri bilen tüm vatanseverler ERDEMIR'in özellestirilmesine karsidir. Peki bu kadar önemli bir kurulusu bu kadar hizli özellestirmek niyedir?
Ülkemize yabanci sermayenin gelmesi elbette önemlidir. Ancak bizler onlarin buraya yatirim yapmaya gelmelerini, demode olmus tesislerimizi alip isletmelerini, yeni tesisler kurmalarini istiyoruz. Mevcut teknolojide en ileri kurulusunu yagmalayama degil!
ERDEMIR'in özellesmesi ile yukarida adini vermeye çalistigim tüm sektörlerimiz için en önemli girdi olan hammadde girdisi tamamen yabanci firmalarin tekeline girecektir. Dolayisiyla ülkemizin ihracat gücü de yabanci firmalarin insiyatifine birakilacaktir.
Kamu kurumlarinin verimli bir sekilde isletilmedigine gelince:
ERDEMIR'i almaya talip kurumlardan biri ve belki de en ciddisi olan Fransiz ARCELOR gurubu, BIR FRANSIZ DEVLER ISTIRAKIDIR. TIPKI RENAULT gibi. Hadi buyrun buradan yakin!
Bir diger ciddi talipli ise HINTLI dünyanin en büyük çelik grubu olan ISPAT (eski adi) yani MITTAL STEEL'dir. Bu grup ilk tesisi disinda hiçbir tesisi kurmamis, kendisini dünyada bir numara yapan tüm tesisleri özellikle de eski Rus Cumhuriyetlerindekileri özellestirerek almistir.
Üçüncü bir aday olan UNITED STATES STEEL firmasi Kösice de kurulu fabrikasiyla bugün ülkemizde ERDEMIR'den sonraki en önemli çelik kaynagidir. Yani ERDEMIR'in ciddi rakiplerinden biridir.
ERDEMIR'in özellestirilmesinden elde edilmesi beklenen gelir, firmanin 3 yillik satis rakamina esittir, ki bu en iyimser ihtimalle...
DAUM'u dahi, Senol'u salak (96'daki maçtan dolayi) ilan eden zihniyet maalesef yaz - kis mesaisine ara vermiyor. Daha görün bakin ne dolaplar dönecek. Bu topic'te ülkemizideki çok önemli enerji ve hammadde kaynaklari hakkinda yazilar yazmaya devam edecegim.
Bundan sonraki konularda ülkemizdeki kobalt cevheri, titanyum cevheri (karadeniz sahillerinde), uranyum ve de en popüleri BOR hakkinda (ki bu benim 1995'te bitirme tezimdir).
ÜLKEMIN GELECEGI GIDEBILIR..
AZ SONRAEdited by: simal yildizi
Sevgili Kardesim,
Üsenmeden oturup bu hayati öneme sahip konuyu çok güzel özetlemissin.Umarim bu yazdiklarin Kurtlar Vadisi topigi kadar ilgi çeker!! Maalesef 1980 senesinden beri ülkemiz çok büyük ve bana göre olumsuz bir dönüsüm içerisinde.Bu dönüsümle ,siyasal ve sosyal alanda inanilmaz bir yozlasma.Ekonomik alanda ise katmanlar arasi inanilmaz bir uçurum yaratildi.Orta sinif kalmadi.Zenginler ve fakirler diye adlandirabilecegimiz 2 sinif kaldi ortada.Son 20 yildir siyasilerinde göz yummasi ile önce hayali ihracatla,devaminda bankerlerle ve en sonundada banka hortumlari ile 200milyar dolar civari bir para buharlasti.Ve bu soysuzluklardan kaynaklanan açiklar bu ülkenin yurttaslarina ait kurumlar peskes çekilerek kapatilmaya çalisiliyor.Ve en acisida bu peskesin özelestirme adi altinda yapilip toplumun genis kisimlarinca kaniksanmis olmasidir.Yarin çok geç olabilir....
Bu baslik altinda siyasi tartismalara girlmemesinisimdiden rica ediyorum.
tigin Nickli Üyeden Alýntý
Bu hassasiyetinizi anliyorum. Bence de bu isi politiklestirmek yerine ülkemiz adina olaya bakabilelim. Çünkü yasadigimiz ülke hakkinda bilmedigimiz o kadar çok sey var ki!
Bu isi saga sola çekip politiklestirmek ancak konunun agirligini hafifleterek bizi konudan uzaklastiracaktir.
Tesekkürler..
Arkadaslar, bu topic'e yazi yazmak için belki de profesyonel olarak bu konu ile alakali olmak gerekebilir. Ama neden bu kadar az insanin okudugunu da anlamak zor.
Bu kadar hazir bilgi, bir arada armut pismis agziniza dogru ilerlerken agzinizi neden kapatirsiniz anlamadim.
Türkiye'nin en güzide tesisi gidiyor. Hadi hayirlisi.
Olaya sadece Erdemir diye bakmak yanlis olur.Elimizde Erdemir gibi birçok zengin kaynaklar mevcuttur.Ama önemli olan bunlarin nasil bize kâr getirecegidir.Özellestimeye bir Türk olarak bende karsiyim.Bende elimizdeki hazinenin baskalari tarafindan degil kendimiz tarafindan kullanilmasini isterim.Ama görünen köy kilavuz istemez atasözü herseyi ortaya koyuyor.Yillar ilerledikçe mevcut dis borçlarmizi ve buna binen faizler yüzünden belkide 10 yil geriden hareket etmek durumda kaliyoruz.10 yil önce yapmamiz gereken isleri ancak bugün planliyoruz.Zamaninda sadece bir degerimizi özellestirmis olsaydik mevcut borcumuzun 2 kati fazla parayi almis olacaktik ve böylelikle dis borç sifirlanacak ne simdi Ab ye girmek için kendi örf ve geleneklerimzden olacaktik nede bir erdemir bir petkim gibi degerlerimizi özellestirme çabasinda olacaktik.Ama simdi Degil erdemir onun gibi 10 tane yer satmamiz lazim ki borçlar sifirlansin.Ama insanin içi elvermiyor iste bu durumada.Yani biyik sakal muhabbeti gibi içinden çikilmasi zor bir durum.Edited by: Harun
Bence özellestirlme degilde, özerklestirme yapmak daha iyi, bugün devlet kurumlarinin %90 inda iyi hizmet verilememekte ve kurumlar büyük ölçüde zarara ugratilmaktadir. Gereksiz kadrolasma ve istihdam, hesabi sorulmayan gereksiz harcamalar bu kurumlari zarar ettirmekte ve devletimizin, milletimizin sirtina ek bir yük olarak binmektedir.
Ve bir örnek veriyim; kütahya emetteki asitborik fabrikasinda üretilen bor madeni yeni yapilan tesiste yari islenmekte daha önce ham halde satilmaktaydi ama su anda yeni tesisin yapilmasiyla yari islenip satilmakta.
Bir gün yeni tesisi gezmeye gelen japon ekibi yari islenip artigi çikan bor artiginin ne yapildigini sorar; Türk yetkililerde atisdigi seklinde bir cevap verince japon yetkililer ve mühendisler adeta alvarir sekilde bize satin diye Türk yetkililere söylemislerdir.
Bu örnek herseyi açikça ortaya koymaktadir.
Crazy_OfLu61_ Nickli Üyeden Alýntý
Görüşüne katılmakla birlikte ERDEMİR'in durumunun özel olduğunu ve de ERDEMİR'in kamunun sırtına yük olmanın yerine tam tersine, ülkenin kalkınmasında bir öncü görevi gördüğünü belirtmek isterim.
Zaten 2004 yılı verilerine göre en karlı Türk kuruluşu olması da bunun göstergesi.
Yani bak istendiginde oluyomus demek ki??
Bugün özel kuruluslarin ilk amaci karsa devlete ait kitlerinde hizmetle birlikte kar olmalidir. Gereksiz kadrolasmadan kaçinilmali, özel bir sirket tarzinda yönetilmelidir.
Bakin dünyada zarar eden bikaçtane saglik kurulusundan bir tanesi ssk' dir. Ssk nin her geçen gün büyüyen zarari gerçek anlamda devletimize agir bir yük getirmektedir.
Ayrica benim bildigi erdemir sembolik bir rakamla özellestirilmistir.
Crazy_OfLu61_ Nickli Üyeden Alýntý
ERDEMİR henüz özelleştirilmedi. Mart ayında bununla ilgili şartnameyi açıklayacaklar.
İşte ERDEMİR'in sermaye yapısı:
%46,2 ÖİB (Özelleştirme İdaresi Başkanlığı)
% 3,81 Türkiye Kalkınma Bankası (Devlet Kuruluşu)
%0,9 ERDEMİR Mensupları Vakfı
% 2,9 ERDEMİR Portfoyü (Şirket kendi hisselerini borsadan satınalmış)
%46,27 Diğer (Özel kişiler, borsada işlem gören kısım)
ERDEMİR'de ÖİB elindeki %46,12'yi alacak olanlar, ERDEMİR'in kendi elindeki %2,9'un da sahibi olacaktır. Bu durumda yeni patron %49,02 paya sahip olacaktır.
ERDEMİR bu başarıya (en karlı Türk Kuruluşu) devlet imkanlarıyla, ama ÖZERK çalıştırılarak kavuşmuştur. Yani senin de dediğin gibi kuruluş "Pazarın Zorlamasıyla" yarı özerk çalıştırılmaktadır. Her hükümet değişikliğinde üst düzey yönetimi değişse de "Pazarın ERDEMİR'e olan ihtiyacı nedeniyle" hep verimli çalışmak zorunda kalmıştır.
ERDEMİR Satış Teşkilatı bir devlet kuruluşu olmasına rağmen özel kararnamelerle Sözleşmeli Kaliteli Personel çalıştırabilmiş, bu sayede de Avrupa'nın sayılı çelik firmalarından biri olmuştur.
Tesekkür ederim böylece aydinlanmis olduk.
Iste tüm devlet kurumlari bu yapida olsa ne devlet özellestirme yapabilir nede halk buna izin verir. Bu ülke bugüne kadar yapilan yanlislara çok agir bedeller ödedi ama bu halkinartik bedel ödemeye dermani yok, olamazda. Esnaf kan aglarken vergiyi essek yüküyle gönderenler, esnaf siftahsiz kapatirken haciz gönderenler kafasini iki elinin arasina alip çok iyi düsünmeli....
Darisi diger devlet kuruluslarinin basina.
ben özellestirmeye karsi degilim. güzel yapilirsa yararli olur. mesela özellestirme yapilirken özellesecek kurumlar yok pahasina birilerine peskes çekilmemeli. bunun yani sira kurumu korumak adina özellestirilirken belirli kosullar öne sürülmeli. bu ko sullar kurumun üretim kapasitesini, gelismisligini, teknolojik açidan ileri seviyeye yükselmesini kapsmali, bunlari tesvik edici kosullar olmali.
böyle olursa heryer özellessin ama geçmiste ve simdiki gibi özellestirme yapilacaksa bende karsiyim.
artik görülüyorki bir kurum özellestirilirken getirdigi kara falan bakilmiyor. türkiyenin 1 numarasi tüpras i özellestirmeye çalisanlar karina bakarak mi bu karari verdiler?
Ya petrol ofisi resmen aydin dogana peskes çekildi.
Crazy_OfLu61_ Nickli Üyeden Alýntý
dogrudur. hangi özellestirilen kurum birine peskes çekilmediki?
ama simdikiler digerlerinden farkli olrak bu iste sinir tanimiyor. her yeri yok pahasina satiyolar babalarinin mali gibi.
ne yapabilirsinki. protesto yürüyüsüne çikarsin. ertesi gün bu basbakan çikip cevap verir. yediginle kalirsin.
Bakin çok dikkat edin özellestirilen petrol ofisinin özellestirme bedeli gene devlet tarafindan aydin dogana kredi olarak verilmistir yani devlet elindeki altin bilezigini satmak için üstüne birde para vermistir.
Bakin ben bir esnafim size sadece su kadar söylüyorum benim isyerim ister kar yapsin ister zarar etsin ben 3 ayda 1 1 milyar Tl vergi ödemek zorundayim. Bana kazandinmi diyen yok ama nitekim devleti dolandirip halki kaziklayanlar ufak cezalarla veya para cezalariyla kurtulabiliyor bana kalsa onlari ben direkman asardim.
Merak ettigim baska bir hususta devlet geçen hafta telekomu 6.550 milyon dolara özellestirdi sirada tekel ve diger kurumlar var ya bu kurumlar bittikten sonra devlet neyi özellestirecek???
Bundan sonra insALLAH kurumlarimiz özellestirilmezde hakettigi gibi yönetilir.
Erdemir'in özeLLestiriLmesinin iyi yanida var.Erdemirde suan biLeginin hakkiyLa para kazanmayan adamLar var.Ama özeLLesirse aLan sirket sadece çaLisanLara maas verir...
Crazy_OfLu61_ Nickli Üyeden Alýntý
Aydin Dogan ile yabanci sermaye arasinda ne fark var?
ThE_s2d Nickli Üyeden Alýntý
ERDEMİR'in özelleştirilmesinin iyi yanı da var tabii: FRANSIZLAR için...
Sen sanıyor musun ki yabancılar devraldıkları şirketleri verimliliği arttırmak için çalışacaklar.
Tam tersine belki 10, belki 20 yıl sonunda fabrikanın verimliliği yok diyerek, onu kapatabilirler. Zira şu an mevcut fabrikalarındaki atıl kapasiteyle yerli piyasaya çelik sürebilecek güçteler.
Küçük ve orta ölçekli, metal sektöründe çalışan firmalara yönetim ve ürün gelişştirme danışmanlığı yapıyorum. Gittiğim her10 firmadan 9'unda istihdam fazlası var. Yani bu firmalardan %20-30 arasında bir oranda istihdamda azaltma sağlansa da satışlar düşmediği gibi karlılık da artıyor.
Ammaa:
Bu bu ülkenin gerçeği. Yatırım yapacak sermaye gücü artmadığı sürece maalesef işin sadece finansal değil, sosyal boyutuna da bakmak gerekiyor. Böyle olunca da kalitesiz de, vasıfsız da olsa hantal ve kabartılmış bir iş gücü ile çalışılıyor.
Yani bu ERDEMİR'e has bir durum değil.
TEKRAR EDİYORUM: ERDEMİR'in özelleştirilmesi sıradan bir özelleştirilme değil. ERDEMİR, Tüpraş gibi yabancı bir hammadde'yi işlemiyor. Yerli imkanları üretime kazandırıyor.
Bu konuyu başlatırken amacım, ülkemizde bugüne kadar yapılan özelleştirmeleri savunmak-yermek değildi. Yani:
Özelleştirmeye karşı da olabilirsiniz, taraf da. Bu ayrı konu. Ama tekrar ediyorum. ERDEMİR'i diğer kuruluşlarla kıyaslamayın! Aksi hald çok yanılırsınız!
sametaydin Nickli Üyeden Alýntý
ERDEMİR şu an yerli piyasanın ihtiyacı olan çeliğin ancak 1/3'ünü karşılayabiliyor. Yani satışlarının düşmesi, dolar ve dünya piyasalarındaki çelik fiyatlarının düşmesi dışında (ki bu tüm çelik üreticilerini ilgilendiriyor) neredeyse mümkün değil. Bu biiir.
İkincisi de ERDEMİR şu anda Avrupa'da ve dünyada çelik üretimi yapan en modern tesislerinden biri ve hala 100 milyonlarca dolarlık da yatırım yapıyor. Dolayısıyla ERDEMİR'in yeni patronu kim olacaksa, onun yapabileceğinden çok daha büyük yatırımları halen yapmış ve yapmakta. Yani bu özelleştirmede teknolojik yatırımdan da bahsetmek mümkün değil. Zira ERDEMİR taliplileriyle aynı hatta daha iyi bir teknolojiyle çelik üretimi yapıyor.
Şahsen ben bu özelleştirmede, ERDEMİR'i alacak gücü olan bir yerli yatırımcıya BEDAVA bile verilmesine ses çıkarmam. Yeter ki Fransız ya da ABD işbirlikçisi olmasın. Yani ERDEMİR yerli kalsın. Tıpkı çok yakında yaşanan Seydişehir Alüminyum Tesisleri gibi (kaldı ki onun için iyi de bir bedel yakalandı).
Ama tekrar ediyorum: ERDEMİR farklı. Böyle bir tesisi sıfırdan kurmak şu anda neredeyse mümkün değil.
Üç otuz paraya, neyse artık, günlük siyasi ve ekonomik hesaplar yüzünden satılırsa, o zaman 10-15 sene sonra çok yanacağız.
Tekrar hatırlatıyorum: ERDEMİR'i almaya en yakın iki firmadan biri olan ARCELOR bir Fransız Devlet iştirakidir.
Erdemir Tesisleri, Cumhuriyet'in 1950'li yillardan irtibaren kurulmasi için büyük çaba harcadigi,Önce SSCB,sonra Arap Sermayesi(Zannedersem eski Irak Prensi),ABD kredisi ve tabi Türk Halkindan toplanan paralarla olusmus yeryüzündeki tek kurulustur büyük ihtimalle.Türkiye'de yassi çelik üreten tek kurulus oldugu gibi bu üründe dünyada pazar liderligine oynamakta,bu durum diger rakipleri Fransiz ve Hint firmalarini tedirgin etmektedir.
Erdemir'in özellestirmesi bir yabanci sermaye yatirimina firsat tanimak bile olamaz.Çünkü bu tesisi alacak yabanci firmanin iki seçenegi vardir.1-Ayni sekilde üretime devam etmek 2-Tesislerin bir kismini yabanci bir ülkeye tasiyip fabrikanin kapisina kilit vurmak.Eger özellestirmeye iliskin sözlesmede bir bosluk olursa ikinci ihtimal de gözden uzak tutulmamalidir. Çünkü bu opsiyonda sirket hem Erdemir'in pazarini oldugu gibi kendi eline geçirecek,ayni zamanda eksik techizat ve makine parkini yenileyebilecektir.Mevcut kapasitenin kullanilmasi veya yerli kapasitenin yok edilmesi seklinde bir yabanci sermaye girisiminin bir ''yatirim'' degil,''imha'' veya ''isgal'' sözcükleriyle açiklanmasi gerekir.
Hal böyleyken kamuoyunun tepkisiz kaldigi tespiti dogrudur da Eregli halkina ne demeli?Bu tesis Eregli'yi kisi basi gelir hesabiyla Türkiye'nin en zengin ilçelerinden biri yapmistir.Tesisin A kadrosundaki bir isçinin aylik geliri ortalama 10 milyardan asagi düsmemektediR(Yani milletvekili maasinin yaklasik iki kati) en düsük isçi sinifi olan C kadrosu isçilerin kazanci da aylik 4,5 - 5 milyarin altina düsmemektedir.Ana muhalefet partisi ve sendikanin ortaklasa düzenledigi bir eylem disinda Eregli halkinin hiçbir tepkisi olmamistir takip ettigim kadariyla.
Bu arada verdigi bilgiler için Simal Yildizi'na tesekkürler.
Bu ülkede gurur duyacagimiz seyler olmuyor mu?
Mutlaka izleyin!
http://www.erdemir.com.tr/tr/erdemir_tr.wmv
Þu anda 1 kullanýcý bu konuyu görüntülüyor. (0 kayýtlý ve 1 misafir)