Hoca bir futbolcuya taktımı takıyor herhalde.
Takımdaki her oyuncu kendisinin istediği, mevkisinde 1 ya da 2. Tercih olarak takıma kazandırılan futbolcular.
Bari futbol olarak karşılığını alsak.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Yazdırılabilir Görünüm
Ne alaka bilmiyorum ama Ballo-Toure TS'yi reddetmiş diye haberler gördüm bugün.
şu tm değerlerinin ne kadar garip olabileceğine güzel bir örnek herhalde Rasmus Falk olsa gerek bu adam TR'de oynasa en 7-8 yapardılar değerini. Şu an 1 milyon. Şaka gibi. Tr'de bir tane Rasmus Falk yok.
Ömür en iyi 10 numara pozisyonda oynar
G301 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Takım topu ileri taşımakta bu kadar zorlanırken, Forvet isteğini anlamıyorum. Yabancı sayısı dikkate alırsak merkez orta alan ve sağ kanat transfer ihtiyacı bu denli elzemken forvet olayı mantıksız duruyor. Djaniny giderse o ayrı tabi.
Sivas’a selam bile vermemeliyiz
Elimizde cornelius harici santrfor yok bak santrfor diyorum zira djanini 9, 5 numara yardımcı forvet ve kanat forvet oynuyor santrfor almak zorundasın sağ kanat almak zorundasın mecburiyetler arasında merkez oyuncusu 3 cu sırada zira iyi kötü orta sahada dorukhan siopis dogucan bardhi bakasetas hamsik omur var... kanat olarak trezege kouassi lahtimi yusuf trezege hariç hepsi yetersiz forvette djanini cornelius emre can zaten buraların oyuncusu değil
Valla ne diyeyim kardeşim, hayırlısı diyelim. Hiçbir Türk hoca yönetim tarafından bu denli el üstünde tutulmamıştır. Belki bir dönem F. Terim böyle bir süreç yaşamıştır ancak başka da bir örneği yoktur. Abdullah hoca takımı şampiyon yaptı, bu değeri hak ediyor mu? Ediyor. Bakalım kalan süreçte transferde neler yapılacak görelim. Bence en az iki oyuncuya daha ihtiyaç var ama maddi imkanlar neyi gösterir bilemiyoruz.
https://www.fotomac.com.tr/trabzonsp...k-gelir-kapida
Bu inanılmaz bir fırsat.Futbolcular bu maça özel olarak hazırlatılmalı ve kesinlikle futbolculara prim verilmeli ki ayak topuna bile kafa sokacak hale getirilip,laubali laubali sahada dolaşmak yerine 90 dk boyunca pes etmeden koşup,sürekli mücadele edecek hale getirilmeliler.Yönetiminden,hocasına,oyuncusuna eşiği geçme şansı.Bu bugün oldu oldu,yoksa bir daha böyle bir fırsatı ne zaman buluruz kim bilir!
Wakaeme de ilk geldiği maçlarda aşırı verimsizdi sonra efsane bir galatasaray maçı oldu ve başladı. Biraz sabır
Yanılmıyorsam , efsane galatasaray maçına kadar 1 maça çıktı zaten. Onda da 2. yarının sonlarına doğru oyuna girmişti
Yani öyle ilk maçlar denilecek kadar maçta etkisiz görünmedi.
İlk 90 dakika maçı da galatasaray maçı. Yani 2. Maçı.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Evet öyleymiş ilk 2 hafta süre alamamış 3. hafta 17 dakika almış 4. hafta galatasaray maçı
Sonraki 9 hafta da varlık gösterememiş hiç. Tam hatırladığım gibi değilmiş hafızamızı tazelemiş olduk
Sonrasında ise resmen istatistik yapmadığı maç olmamış nerdeyse. Büyük oyuncuydu
Kopenhag (ilk maç planı) = yüksek tempo + seyirci baskısı + kapılacak toplarla rakip kalede çoğalarak pozisyon arama
Trabzonspor (ilk maç planı) = topa sahip olarak tempoyu düşürme/belirleme + böylece seyirci coşkusunu düşürme + anları kovalayıp yetenekli ayaklarla yakalanacak bir kaç pozisyonda sonuca gitme.
Bence planımız doğruydu. Kouassi tercihini de anlıyorum, Djaniny tek ciddi hamle oyuncumuzdu.
Golü hatalar zinciriyle yedik. Golde Denswil 3 hata birden yapıyor: sert pas + önde karşılayıp müdalale edememe + Siopis yerini almışken demarke adamı kapatmama.
İkinci gol duran top. Hugo Vavro'ya rahat vurdurdu, arkaya indi top, Larsen direkte kaldı.
Rakip 2-0'ı bulmuş, seyirci coşmuş olmasına rağmen dağılmadık, POZİSYON VERMEDEN POZİSYONA GİRDİK. Az buz bir şey değil.
2-1 sonrası bile rakip zaman geçirmeye çalıştı, kramplar girdi, yerlede yattılar. HANİ MAKİNA GİBİ KUZEY AVRUPA TAKIMI? Pasla yorduk çünkü, koşturduk.
Göztepe’nin Southampton’un da sahibi olduğu şirkete satışı gerçekleşmiş
Plan doğru ama uygulayacak oyuncular yok. Geri pastan başka uygulanan bir plan yok. Orta saha bypass olmuş.
İlk golde ters ayaklı stoper ve ayağı iyi olmayan 6 numara yüzünden yedik golü ve prese bir çözüm üretemedik. Yönetimin geç hamleleri bizi yaktı. İkinci goldeki duran topun oluşumu da sıkıntılı ve tesadüf değil.
79'da 2-1 oldu hemen skora ikna olduk. Bastıracak gücümüz yoktu.
Gidenlere yönelik muhabbetleri hala anlamıyorum ben. Yönetim elinden gelenin en iyisini yapmasına rağmen Nwakaeme başka bir kariyer çizdiyse kendine önüne geçemiyorsunuz. Ben kendim çok severim şahsen Wakame dedemi ama tercihini farklı yönde gerçekleştirdi. Yönetime bu taraftan sürekli vurulmasını sevmiyorum. Yıllarca da bu muhabbeti dinlemek istemiyorum.
Yönetimin ne kadar uzatma isteği hakkı ve isteği varsa dedemin de o oranda geri çevirme insiyatifi var.
ben bu soruya cevap verebilirim. kaynağım önümüzdeki kopenhagen maçı var, tüm ilgi ve konsantrasyonumuzu bu maça vereceğiz. bu maçtan sonra isim düşer dedi . ismi sordum. grilishden bile daha iyi bir orta saha ile anlaştık. ben ısrar ettim. az kaldı hele maç geçsin duyarsınız dedi. ben forvet işi ne olacak dedim. o da umut yedek de bekliyor. onu bugün çağırsak, uçağı Trabzon’a indiririz dedi. Asıl uğraştığımız 2 isim var. biri tüm Türkiye’yi hoplatacak bir isim… bununla rakamsal farklılıklarımızı asgari düzeye indirdik. ancak başkanın sörloth takıntısı var. başkan olaya şöyle bakıyor . biz tüm Türkiye’yi hoplatacak adamı aldığımız zaman sörlotha şikeciler çöker. o da bizim işimize gelmez dedi başkan. kaynağıma bari bunun ismini ver dedim. o da undicii + vingt dedi. bana saçma sapan italyan ve fransız sayılar verdi. sabahtan beri şifreyi çözmekle meşgulüm . kaynağımı size açık edemem, kusura bakmayın
Rasmus Falk ismini 3-4 sezon boyu araliksiz yazdim buraya, bu sezon haric cünkü takip etmemistim ama hala ayni performansta. Aslinda Basaksehir´i dagitirken herkes görmüstü, uyaniriz dedik ama biz nerde kazik bir futbolcu varsa onun pesinde kosuyoruz.
Yillardir Kuzey Ülkelerinden Oyuncu almaliyiz diye yirtindik, Cornelius´un alinmasina en cok sevinenlerdenim! Falk´a gelince, Abdülkadir´den bekledigimiz herseyi yapan, bu kadar piyasasi düsük bir futbolcu bulamazdik!!
Topu ayağında tutmak mı, yoksa presle topu kapıp anı hücum yapmak mı?
Presle topu kapıp hızlı hücum yapan takımlar, hücum yaparken takım boyu uzar, savunma yaparken takım boyu kısalır. Biz bunu uygulayan bir takım değiliz.
Topa sahip olmak üzerine, set hücumunu benimseyen takımlarda ise savunmada olduğu gibi hücumda da takım boyu kısa olmalı. Bizde top kaleciden kısa pasla çıkarken dikkat edin, stoperler ile cornelius arasında 60-70 metre mesafe oluşuyor. Eğer bu şekilde oynayacaksak Liverpool türü oyun tarzına yönelmeliyiz.
Liverpool gibi dizilip, City prensibi ile hücum yapıyoruz. Olmuyor. :)