Kobe şütör guard pozisyonunda oynuyor.Alıntı:
Gökhan KAN Nickli Üyeden Alıntı
Yazdırılabilir Görünüm
Kobe şütör guard pozisyonunda oynuyor.Alıntı:
Gökhan KAN Nickli Üyeden Alıntı
Bunlar çok yönlü adamlar, 1/2/3 birçok pozisyonda oynayabilirler ama asıl pozisyonları;
Kobe 2 (SG)
Lebron 3 (SF)
Playmaker 1 numara oluyor değil mi..örneğin:Petar Naumoski..
aynen öyle oluyor :) hatta basketbolda ''guard'ın kadar oyna'' diye de bir tabir vardır, yani takımın beyni oyun kurucudur...Alıntı:
magicyattara Nickli Üyeden Alıntı
FIBA Dünya’nın, ülkemizde gerçekleştirilecek olan 2010 Dünya Şampiyonası’ndan sonra yürürlüğe koyacağı yeni kurallar şu şekilde;
1) Kısıtlamalı alan (3 saniye koridoru) dikdörtgen şeklinde olacak.
2) Üç sayı çizgisi 6.75 metreye çekilecek. Şu an 6.25 metre.
3) Hakem masasının karşısındaki kenar çizgiye, dip çizgiden ölçüldüğü zaman 8.325 metre (3 sayı çizgisinin tepe noktasına eşit) iki çizgi çizilecek. 4. periyodun ve uzatma periyodunun son 2 dakikasında kendi sahasından topu oyuna sokma hakkı olan takım mola alırsa, ön sahadaki bu yeni çizgilerden oyuna başlayacak. Şu an mola sonrası top orta sahadan oyuna sokuluyor.
4) Çemberin altı, yarım daire şeklinde işaretlenecek. Bu yarım dairenin uzaklığı, çemberin orta noktasından 1.25 metre olacak. Eğer savunma oyuncusu bu yarım dairenin içinde ise hücum oyuncusu savunma oyuncusuna şarj (hücum faul) yaparsa, hiçbir zaman hücum faul çalınmayacak.
Özellikle 2. ve 4. madde çok ciddi değişiklikler, bakalım nasıl sonuç verecek. Bende ölçülerle ilgili birkaç bilgi vereyim;
Dikdörtgen biçimindeki basketbol alanının tabanı sert tahtadan yapılır. Alanın boyutları değişiklik göstermekle birlikte, ideal boyutlar 28 m x 15 m'dir. Oyun alanı bir orta çizgiyle ikiye ayrılır. Bu çizginin tam ortasında, orta yuvarlak denen bir daire çizilidir. Basketbol alanının karşılıklı olarak kısa kenar çizgilerinde birer pota bulunur. Pota, kenar çizgisinden 1,2 metre içeridedir ve 1,8 m x 1,2 m boyutlarındadır ve çoğunlukla panyalarda cam beyazı plastik kullanılır. Pota üzerinde, yerden 3,05 metre yükseklikte bir sepet bulunur. Sepet, 45 cm çapında demir bir çember ile buna asılı, alt kısmı açık, beyaz bir fileden oluşur. Basketbol elle oynanır ve atılan top yukarıdan çembere girip fileden geçerek aşağıya düşünce sayı olur. Basketbol topunun çevresi yaklaşık 75-78 cm, ağırlığı 300-350 gramdir(doğrusu 600 gr olacaktı)•
Kaynak : wikipedia
Yalnız top ağırlığını yanlış yazmışlar, top 600 gr civarındadır.(567 g - 650 g arası)
FIBA- NBA yakınlaşması işte...
ben az biraz biliyorum ama yüksek post, alçak post ne oluyor ?
Yüksek post çemberin tam karşısnda serbest atış çizgisi civarı yaklaşık 3-5 metre arası uzaklıkta çembere, alçak post çemberin çaprazı ve yanı boyalı bölgenin kenarında yaklaşık 1-2 metre uzaklık çembere.Alıntı:
Cengiz Çubukcu Nickli Üyeden Alıntı
Biraz da ligimizden bahsedelim.
TBL'nin sponsoru BEKO. Lig 16 takımla, iki devre lig usulü oynanıyor. Normal sezonda ilk 8'de yer alanlar, 1-8, 2-7, 3-6, ve 4-5 eşleşmesi ile 3 galibiyet üzerinden ilk tur oynuyorlar. Ardından yarı final ve 4 galibiyetlik final serisi oynanıyor.
2010-2011'de TBL'de yer alacak takımlar:
Trabzonspor MP
Efes Pilsen, İstanbul
Bjk Cola Turka ( Sponsor değişebilir)
Galatasaray Cafe Crown
Fenerbahçe Ülker
Banvit, Bandırma/Balıkesir
Türk Telekom, Ankara
Pınar Karşıyaka, İzmir
Erdemir, Ereğli/Zonguldak
Bornova Belediye, İzmir
Aliağa Gençlik Petkim, İzmir
Oyak Renault, Bursa
Tofaş, Bursa
Mersin Büyükşehir Bld.
Antalya Büyükşehir Bld.
Olin Gençlik, Edirne
TBL'ye ev sahipliği yapan/yapacak salonlar:
Oyak Renault ve Tofaş: Bursa Atatürk Spor Salonu (2900 kişilik)
Mersin BŞB: Edip Buran S.S. (2500 kişilik)
Antalya BŞB: Antalya Atatürk S.S. (2500)
Aliağa Petkim: ENKA S.S. (2500)
Bornova Bld. : Halkapınar S.S. (10000)
Pınar KŞK: Karşıyaka S.S. (5000)
Edirne Olin Gençlik: Mimar Sinan S.S.
Türk Telekom: Atatürk S.S. (3500) *** Dünya Şampiyonası için yeni salon yapılmakta.
Banvit: Kara Ali Acar (2500)
Erdemir: Erdemir S. S. (2500)
Bjk CT: Akatlar Cola Turka Arena (3500)
Gs CC: Abdi İpekçi'de oynuyorlar. Gerçi göçebe haldeler, her sene başka yerde oynadılar. Bu sene Abdi İpekçi'de devam ederler büyük ihtimalle.
Fb Ülker: Kendi salonlarını yapıyorlar Ataşehir'de. Yeni sezona yetişir mi bilmiyorum ama bu sezonu Abdi İpekçi'de geçirdiler.
Efes Pilsen: Efesliler.org, sporcu aileleri, altyapı oyuncuları ve aileleri dışında izleyicisi olmadığından ligi Ayhan Şahenk'te; Euroleague'i ise Abdi İpekçi'de oynadılar. Hazırlık maçlarını ise MErter'de yapıyorlar ( dayanamadım yazayım, yok şu kadar yatırım yapmış, yok şunları yetiştirmiş... İyi de bir salon yapmadı Efes şu ülkeye... Bana ters geliyor. Neyse, paylaşmak istedim sadece)
Efes konusu açıldı mı dayanamıyorum atlıyorum konuya.Katılıyorum salon konusundaki yorumlarınıza.Ama sanırım nasıl olsa oynayacak bir salon buluruz, kendi salonumuzu yapsak ne değişecek diye düşündüler yıllardırAlıntı:
bigben Nickli Üyeden Alıntı
Bu konu da çok da haksız değiller. Darüşşafaka Efes'in salonu sayılır yıllrdır ya da Merter'de bir salon yapıldığını düşünelim 7.500 kişilik.Yine 100 kişiye oynar maçını.Tıpkı futbolun İstanbulspor'u gibi.
Efes'in önünde iki seçenek vardı.Ya ülker gibi bir camia takımı ile birleşilecekti ya da kulüp özellikle basketbol takımı olmayan büyük ve potansiyelli bir şehire taşınacaktı.Mesela Eskişehir ya da Trabzonspor'dan önce Trabzon.İkisi de yapılmayınca salon konusu biraz ayrıntı kaldı.
Palaverde hep örnek verildi yıllarca.Kendi salonu, kupalar sergileniyor,tam gün zaman geçirilebilir vs. Ama Treviso gibi bir basketbol şehrinin takımı Benetton.Kıyas kabul etmez.
tekrar edeyim salonu konusu Efes yönetimin hatasıdır ama bugünkü sorunları kapatacak her şeyi güllük gülistanlık yapacak kadar değil.
Anladım abi.Alıntı:
winner Nickli Üyeden Alıntı
Efes'le çok zaman geçirdim. Neredeyse tüm maçlara gidip, taraftar organizasyonlarına katıldım İstanbul'a geldiğim zamandan beri. Altyapı takımlarını takip ettim. Sadece şunu sordum: Merter yakışıyor mu bu takıma?
A. Şahenk'te Efes'ten başka oynamak isteyecek takım yoktur herhalde? Ama Efes için ideal.
Bunda taraftar organizasyonsuzluğu ve sayısının azlığı da etkili belirttiğiniz gibi...
İçimde uktedir yani salon yatırımının yapılmaması. Dilim döndüğünce açıklamaya çalıştım. Umarım yanlış anlaşılmamaıştır.
Bu Efes neden taraftar bulamıyor..
İstanbul'daki taraftar profili belli. Üç spor kulübü ve bizler gibi Trabzonsporlular var.
İstanbul kulüplerinin bazı ve bizlerin de (şahsen benim bu yaza kadar) Avrupa maçları olsun TBL maçları olsun destek verdiği bir takımdır Efes. Hani lokomotif derler ya... O hesap.
Ama eski sempatisi kalmadı. Kulaktan dolma Efes sevdası da kalmadı insanlarda; çünkü başarı yok.
efesliler.org diye bir oluşum var. Efes Pilsen'i her yerde destekleyen 80-90 kişilik bir grup (ben kovuldum :) Sayısın arttı mı bilmiyorum. Aile gibiler. Küfür yok. Çok iyi biliyorlar basketbolu. Ama sayıları az.
Avrupa maçlarına kulüp otobüs ve bedava bilet veriyor, üniversitelere,liselere ve ilköğretim okullarına. Ona rağmen ilgi yok.
Salon yapmamak kabul büyük hatadır, peki salon yapsalardı taraftarları olur muydu? bence yine hayır ..
Haklısınız abi, ama tesisleşmenin önemini vurgulamak için söyledim. Efes Pilsen gibi kulübün altyapıları ve pilot takımlarıyla birlikte çalışabileceği bir salonu olmaması bana garip geliyor. Devasa bir şeye gerek yok. Küçük olur. Kendi bandosu olur, efes kızları var. Organizasyon daha düzenli olurdu.Alıntı:
Cengiz Çubukcu Nickli Üyeden Alıntı
Ayrıca hafta sonu Ayhan Şahenk, hafta içi A.İpekçi oyuncuların motivasyonunu da etkiler. Şut ritimleri oturmaz.
Doğru tesisleşme için, basketbola yatırım için salon gerekliydi.Belki de şehrin merkezinde ya da merkeze yakın böyle bir salon olsaydı, çok değil 5.000 kişilik, kendi gerçek taraftar profilini bile oluşturabilirdi en azından o salonu doldurabilecek.Bu hamle hiç yapılmadığı için bilemiyoruz sonucun ne olacağını.Ama böyle bir basketbol markası yapmalıydı bu hamleyi.En azından "bakın yaptık yine olmadı" bahanesi bu durumda geçerli olabilirdi.Şimdi TBL'de salonda sadece sporcu ailelerine, Euroleaguede ise okullardan toplanan ve maça molalarda çalınan şarkılara eşlik etmek için giden, kendi takımı faul atarken susmayıp tempo tutacak kadar basketbolu bilmeyen kitlelere mahkum vaziyette kalındı.Alıntı:
bigben Nickli Üyeden Alıntı
Step diye bir kural var mı bu oyunda?
Topa sahip oyuncu topu iki eliyle tuttuktan sonra ya pas vermek ya da şut atmak zorundadır. İki elle top tutulduktan sonra tekrar sektirilemez. Bu hareket sokakta az çok basketbol oynayanların sıklıkla duyduğu “steps” veya “top taşıma” adı verilen hataya sebep olur ve top kaybı ile sonuçlanır.Alıntı:
Deniz TELCİ Nickli Üyeden Alıntı
Kaynak : http://afer.in/basketbol-kurallari/
Ayrıca topu tuttuktan sonra bir ayağınızı oynatma hakkınız vardır diğer ayağınızla(sabit ayak) adım atarsanızda steps olur. Turnikede 2den fazla adım atarsanız steps olur. Aklıma gelenler bunlar.
Bu kadar temel bilgileri okuyarak öğrenmen zor. Gerçekten öğrenmek istiyorsan bol bol basketbol maçı izle veya bilen arkadaşlarınla oyna.
Alıntı:
bigben Nickli Üyeden Alıntı
Ajansların bugün geçtiği bir haber var. Aynen aktarıyorum:
FIBA, Dünya Şampiyonası sonrasında basketbol saha ölçüleriyle ilgili bazı önemli değişikliklere gidecek. NBA ile entegre olma planının bir parçası olarak yıllar önce 4 periyotlu sistemi benimseyen FIBA şimdi de NBA'deki gibi 3 sayı çizgisini geriye çekiyor.
Buna göre 6.25 olan üç sayı çizgisi artık 50 cm geriye çekilerek 6.75 olacak. Dolayısıyla oyuncular üçlüklerini artık yarım metre geriden atabilecekler.
Bunun dışında takımda yedek oyuncuların oturduğu bençlerin karşı tarafındaki kenar çizgiye, dip çizgiden 8.325 metre mesafeli birer çizgi çekilecek.
4.periyotların son 2 dakikasında kendi sahasında topu oyuna sokacak olan takımın, mola alması durumunda topu buradan oyuna sokacak.
Bençlerin orta sahaya mesafeleri de 5 metre olurken kısıtlama alanı da dikdörtgen şekilde olacak.
Nowitzki :cool:Alıntı:
wasudoku Nickli Üyeden Alıntı
Ve bolca Hedo Türkoğlu :)Alıntı:
Murathan Deniz Nickli Üyeden Alıntı
Aslında daha önceleri Efes in lig maçlarında dahi dolu olurdu (Koraç Kupası dönemlerinde).Ama şimdilerde sadece Avrupa maçlarının bazı karşılaşmalarında doluyor.Örnek Olimpiakos maçı gibi.Alıntı:
Gökhan KAN Nickli Üyeden Alıntı
Ben gittiğim Efes maçlarındaki basketbol zevkini - taraftar anlamında söylüyorum - Sinan Erdem deki Trabzonspor maçında bulamadım mesela...
Bu konuda taraftarlarımızın bilinçlenmesi şart.
Avrupa'da hem futbol hem de basketbol takımı olan kulüplerin her iki branşlarda farklı taraftar kitleleri vardır. Mesela basketbol takımının maçına çoğunlukla basketbol seyircisi gider, en az hakemler kadar basketbol kurallarını bilir, oyunu takip eder ve nerede, ne zaman , nasıl tepki gösterileceğini bilir.Alıntı:
alpacino_61 Nickli Üyeden Alıntı
Bizde ise basketbol maçına da futbol seyircisi gider özellikle kulüp takımlarında. Bunun kötü yanı, basketbol seyirci kültürünü oluşturamamak, bilinçsiz ve bilgisiz taraftar sayesinde dolu salonda bile maça fazla etki edememektir.
Efes Pilsen'in avrupa kupası maçlarına gidenler bilirler, salonu yeni ergen gençler doldurur molalarda şarkı söyler ve başka bir şey yapmaz. Bir de kendi takımı faul atacakken ,dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir şekilde,oooooo şeklinde tempo yapar.
Maalesef MP Trabzonspor'da aynı durumda olacaktır. Basketbol kurallarını bilmeyen, sık sık küfür eden ve sadece kalabalık yaratan bir kitleyi özellikle İstanbul'daki maçlarda göreceğiz gibime geliyor.
Futbol seyirciside elbette basketbol maçına gidebilir. Ama öğrenmek ve basketbol kültürüne ayak uydurmak yerine, bilinçsiz bir stadyum kültürü ile hareket edilirse ben bir basketbolsever olarak tv karşısına geçmeyi tercih ederim.