<?:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" />
Arkadaslar,
Önemli olduguna inandigim bir konu hakkinda sizlerle biraz hasbihal eylemek istiyor, dikkatle okumanizi, ayrica görüs ve düsüncelerinizi bildirmenizi özellikle rica ediyorum.
Bizim genelde toplum, özelde Trabzonspor taraftarlari, daha da özelde BMN olarak çözemedigimiz, bir türlü üstesinden gelemedigimiz bir problemimiz var: <B style="mso-bidi-font-weight: normal">Tartisma[/B] konusu. Tartismadan yana zerre nasibimiz yok. Hâttâ nasibi birakin, bu kavramin adini bile anmak, birçogumuzun tüylerini diken diken etmeye yetiyor. Kafamizda hiç de olumlu çagrisimlar yapmiyor bu kavram. Kavga gibi algiliyoruz onu. Elhak, çogu tartismamiz da kavgayla sonuçlaniyor, bir bakiyoruz ki (BMN için konusursak) basliga sari bir asma kilit vuruluvermis. Isin kötüsü, hangi konunun kavga sebebi olup, hangisinin olmayacagini da bastan kestirmek mümkün olmuyor, son derece normal ve siradan bir konu bile anlamsiz ve sevimsiz bir gerginlige yol açabiliyor, insan neyi yazip neyi yazmamasi gerektigi hususunda çekingen hale geliyor.
Sanal alemde kavga tatli geliyor insanlara, karsisindakinden çekinmek için bir sebep görmüyor, agzina geleni söyleyebilecegini zannediyor. Çogu zaman söylüyor da. Fakat, son derece önemli bir nokta unutuluyor: <B style="mso-bidi-font-weight: normal">Baska siteler neyse de, burasi bir taraftar sitesi. Taraftarlik, sadece sanal ortamda yazip çizmek, aklina ilk geleni söylemekle olmuyor, gerçek hayatta da bir araya gelmek gerekiyor[/B]. (Gerekiyor, çünkü baska türlü saglikli bir taraftar birlikteligi mümkün degildir.)
Iste o hiç yoktan yere çikan kavgalar, bu birlikteliklere büyük ölçüde engel teskil ediyor. Sanalda kavga edenler, gerçekte bir araya gelecek yüzü kendilerinde bulamiyorlar, ondan sonra da organizasyonlar güdük kaliyor, katilim düsük oluyor. Bu olumsuzluk sadece kavga eden taraflari degil, üçüncü sahislari da etkiliyor, onlar da forumda herhangi bir kavga ya da gerginligin tarafi olmus arkadaslarla bir araya gelmeye çekiniyorlar. Kendileri bu durumun farkinda olmasalar da, bilinçaltinda bu yatiyor. Geçerli ya da geçersiz mazeretler aslinda sadece görünen sebepler olmaktan öteye gitmiyor. Tek degilse de, en önemli sebeplerden biri budur diye düsünüyorum.
Pekâlâ, neden böyle oluyor? Yani neden siradan bir tartisma kisa sürede kavgaya dönüsüp, bir önceki paragrafta analiz etmeye çalistigim olumsuz duruma sebebiyet verebiliyor?
Bir örnekle açiklamaya çalisalim. Bakiniz, birkaç gün önce sevgili Cafer (Cafer52) bir baslik açti, "<B style="mso-bidi-font-weight: normal">Ak Parti'ye protesto baslatalim[/B]" diye. Bunda bir sakinca görmedi, çünkü daha evvel Ak Parti'ye oy vermis, hâttâ partinin kayitli üyesi oldugunu açiklamisti. Yani bu basligi Ak Parti ya da Recep Tayyip Erdogan'a yönelik herhangi bir art niyetle açmadigini, niyetinin sadece Trabzonspor'a yapilmis ve yapilmakta olan haksizliklara karsi bir tavir koymak oldugunu herkesin bildigini, anladigini varsayiyordu.
Fakat ne yazik ki yine olmadi. Adi geçen basligin akibeti, yine Cafer'in "<B style="mso-bidi-font-weight: normal">biz ne zaman bir konuyu dogru dürüst tartisip amacindan saptirmayacagiz ben onu anlamiyorum.[/B]" feryadiyla birlikte sari kilitle tanismak oldu.
Belki tümevarimci bir egitim sisteminden geçmis oldugumuzdan, belki toplumsal yapimizdaki bir özellikten dolayi, bir kisi ya da kurumun herhangi bir düsüncesine, herhangi bir unsuruna itirazda bulundugumuz zaman, baskalari tarafindan o kisi ya da kurumu toptan reddettigimiz, lanetledigimiz varsayiliyor. Örnegin, bir siyasetçi ya da siyasi partinin herhangi bir icraatini yanlis buldugumuzu, onaylamadigimizi ifade ettigimizde, o siyasi görüsün tamamen karsisinda oldugumuz, karalamaya veya çamur atmaya çalistigimiz düsünülüyor. Karsi çikmak, elestirmek, tavir koymak hakaret yerine konuyor. Kendi aramizdaki tartismalar da bu sekilde oluyor. Birisi, forumda bir iddiada bulunuyor (bu iddia, bir futbolcunun sahadaki performansindan, eski ya da yeni bir yöneticinin gönlünde yatan gerçek takima kadar her sey olabilir) ve senlik (!) basliyor. Örnegin, "<B style="mso-bidi-font-weight: normal">Ben filanca futbolcunun performans ve kapasitesini yeterli bulmuyorum, o yüzden gönderilmesi taraftariyim.[/B]" Vay, sen misin bunu söyleyen? Cevaplar gecikmiyor. "<B style="mso-bidi-font-weight: normal">Sus, bre zindik! Sen nasil futbolcumuzun moralini bozarsin? Nasil olur da böyle konusursun? Sen Trabzonsporlu olamazsin, yoksa ezik misin? ([/B]Bu ezik de ne demekse<B style="mso-bidi-font-weight: normal">) Ajan misin, nesin? Yöneticiler uyuyor mu? Atin bu adami disari![/B]" Bazen öyle olur ki, "<B style="mso-bidi-font-weight: normal">bu adam[/B]"in avatarinda kulüp üyelik numarasinin yaziyor olmasi bile para etmez.
Uzatmayalim. Arkadaslar, tartisma iyi bir seydir. Hem tartismanin taraflari, hem de üçüncü sahislar çok seyler ögrenebilir, önemli kazançlar elde edebilir. Tartismanin taraflari, ayni olaya farkli açidan bakan gözlerdir, birinin görmedigini öteki görebilir, karsi tarafa dostça bunu anlatabilir. Eger karsi tarafin görüsünü yanlis buluyorsak, bu onun bütün görüslerinin yanlis oldugu anlamina da gelmez.
Bizde durum nasil? "<B style="mso-bidi-font-weight: normal">Olaya mutlaka benim baktigim açidan bakacaksin, baska açidan baksan bile benim gördügümü göreceksin, yoksa sen Trabzonsporlulugu birak, adam bile degilsin. Benim düsündügümün aksini iddia etmek mi? Benim düsünceme itiraz etmek mi? Onu aklindan bile geçirme.[/B]" Tam olarak, birebir dile getirmesek de, bir tartisma esnasinda aklimizdan geçenler bunlardir, hiç inkar etmeyelim. Hâttâ bazen olay abartilip uç noktalara vardirilir, "<B style="mso-bidi-font-weight: normal">Senin gibi adamla ben ayni çati altinda bulunmam, buradan gidiyorum[/B]"a kadar... Bu tahammülsüzlügün, bu dislamanin nedeni de hemen her zaman, burada bulunmamizin esas gerekçesi olan Trabzonsporluluk ortak paydasiyla hiç ilgisi olmayan bir konudur.
<B style="mso-bidi-font-weight: normal">Arkadaslar, Trabzonspor olarak basimiza gelenlerin büyük çogunlugunun derin sebepleri, tartisma kültürüne sahip olmayisimiza kadar dayanmaktadir[/B]. Biz problemlerimizi, sikintilarimizi medeni ve serinkanli bir sekilde, karsi tarafin ne demek istedigini anlamaya çalisarak, onun ya da onlarin bakis açisinin da haklilik payi olabilecegini düsünerek tartisir, hep birlikte saglikli çözüm yollari ararsak, inanin dünya futbolunda söz sahibi bir kulüp oluruz. Ve yine inanin, bu potansiyele sahibiz.
Aksi takdirde, yani saglikli ve verimli bir tartisma kültürüne sahip olamazsak ne olur? Son on gündür ne oluyorsa o olur. Sanirim anlatmama bile gerek yok.
Aslinda bu konuda söyleyecek daha çok sözüm var. Fakat simdilik bu kadarla yetinelim, gerekirse daha sonra devam ederiz.
Buyrun, simdi söz sizde.