selam tüm dostlara;
olimpiyat stadi'ndaki "yayla senligi"mizden geriye çok güzellikler kaldi; kisisel tarihlerimize altin birer sayfa ekledik biz orada olan trabzonsporlular..ne mutlu bize
o cosku içinde çogumuzun göremedigi güzellikler de vardi; bekleyip sabirla; "özde istanbul sözde istanbul medyasinin" görmesini umdugumuz, bekledigimiz..görmediler, göremediler..neydi o güzellik derseniz;
senol hocamiz bitime daha yarim saat varken önce gökdeniz'i ardindan da avrupa kralligina kosabilecek sansi yakalamis olan fatih tekke'yi oyundan aldi..çok geçmeden de hüseyin'i..bu üç oyuncumuzun ortak bir özelligi var arkadaslar, bu isimler bizi "dislamaya" çalisan haysiyetsiz federasyonun da sözcülügünü yaptigi bir ülkenin, güzel türkiye'mizin milli oyunculariydi. ve o milli takimin 10 gün sonra hayati bir maçi vardi.. senol günes; fatih tekke'yi kirmak pahasina- kendisi de bu konuya degindi- milli takimi düsünerek bu oyunculari disari aldi. bize de bu yakisirdi..tesekkürler hocam..çok tesekkürler. biz bu ülkeyi; haysiyetsizlerin insafina birkamayacak kadar çok seviyoruz, bunu bir kez daha gösterdiniz bize, "skor yazarlari" ve "yazarkasa" lar görmese de...biz trabzonuz; yani türkiye biziz.

Yorum