Külünkoğlu
16.06.2008, 10:05
Babalar Gününü kutladık...
Tüketim toplumunu özendirme uğraşlarına hiç girmeden "onların" babalar gününü kutluyorum.
İmkan olsa da tek tek "onların" ellerinden öpebilsem. Bu Vatan uğruna gözünden sakındıkları evlatları feda eden binbir acısına yürek yangınına rağmen "Vatan Sağolsun" diyen "Şehit babalarının" ellerinden öpebilsem hürmet gösterebilseydim keşke.
Şehitlikler'de neler yaşanmıştır..
Şehit mezarlarının başında Türk bayrakları dalgalanır şimdi, bir bayrağı öperler bir de oğullarının mezar taşlarını... karanfiller güller okşanır evladının saçlarını okşar gibi... çiçekleri koklarlar kendi evlatlarını koklar gibi.. küçükken saçlarını gözünün önüne geldiğinde düzelttikleri gibi şimdi oğlunun mezarında toprakları düzeltirler tarifsiz kavurucu hasret ile...
Dünyanın hiçbir yerinde rastlayamacağınız manzaralardır bunlar. Sağır eden büyük bir sessizlik içinde yaparlar bunu Şehit Babaları.. Yüreklerinden gelen gözlerinden dışarıya çıkan iki damla yaş yanaklarında süzülür toprağa düşer. Ağızlarından şu söz dökülür "yandım oğul.. bugün sen benim elimi öpecektin bense bugün senin mezar taşını öpüyorum yandım oğul, yandım.."
Kahramanların kahramanları babalarıydı, şimdi kahramanlar toprakta, babalar hayatla ölüm arasında bir yerde. Dert ile hasret ile kolu kanadı kırık mahzun buğulu gözlerle bakarlar hayata.
Şehitlik mertebesi tek tesellileri olan Şehit Babalarının asaletini görmek onların ellerinden bir kez olsun öpmek yerini tutmaz ama bir kaç dakikalığına olsa bile evlatlık yapmak sarılmak lazım anlamını yaşamamız gereken babalar gününde... kutlu olsun babalar gününüz.
Tüketim toplumunu özendirme uğraşlarına hiç girmeden "onların" babalar gününü kutluyorum.
İmkan olsa da tek tek "onların" ellerinden öpebilsem. Bu Vatan uğruna gözünden sakındıkları evlatları feda eden binbir acısına yürek yangınına rağmen "Vatan Sağolsun" diyen "Şehit babalarının" ellerinden öpebilsem hürmet gösterebilseydim keşke.
Şehitlikler'de neler yaşanmıştır..
Şehit mezarlarının başında Türk bayrakları dalgalanır şimdi, bir bayrağı öperler bir de oğullarının mezar taşlarını... karanfiller güller okşanır evladının saçlarını okşar gibi... çiçekleri koklarlar kendi evlatlarını koklar gibi.. küçükken saçlarını gözünün önüne geldiğinde düzelttikleri gibi şimdi oğlunun mezarında toprakları düzeltirler tarifsiz kavurucu hasret ile...
Dünyanın hiçbir yerinde rastlayamacağınız manzaralardır bunlar. Sağır eden büyük bir sessizlik içinde yaparlar bunu Şehit Babaları.. Yüreklerinden gelen gözlerinden dışarıya çıkan iki damla yaş yanaklarında süzülür toprağa düşer. Ağızlarından şu söz dökülür "yandım oğul.. bugün sen benim elimi öpecektin bense bugün senin mezar taşını öpüyorum yandım oğul, yandım.."
Kahramanların kahramanları babalarıydı, şimdi kahramanlar toprakta, babalar hayatla ölüm arasında bir yerde. Dert ile hasret ile kolu kanadı kırık mahzun buğulu gözlerle bakarlar hayata.
Şehitlik mertebesi tek tesellileri olan Şehit Babalarının asaletini görmek onların ellerinden bir kez olsun öpmek yerini tutmaz ama bir kaç dakikalığına olsa bile evlatlık yapmak sarılmak lazım anlamını yaşamamız gereken babalar gününde... kutlu olsun babalar gününüz.