Orijinalini görmek için tıklayınız : 80'li ve 90'lı Yıllarda Çocuk Olmak...
Süper Baba'nın müziğini flütle çalmışsanız
LC Waikiki veya benetton tüm renkleriyle kıyafetlerinizde önemli markalar olduysa...
SHOW TV'nin müziğini hala hatırlıyorsanız dup dıbu dıp dıp dıbı dıp dum...Tabi ki bir de :İyi TV eyç bi bi, eyç bi bi iyi TV
Önce hüplet sonra gümlet' hayat felsefeniz olmuşsa
Bizimkiler dizisi ertesi gun okul oldugunu bi sureligine unutturduysa
Parliament pazar gecesi sinemaları müziğini duyduğunuzda içinizde hala garip duygular uyanıyorsa (yarın okul var hüznü, ailenin seni yatırıyor olmasına duyduğun kızgınlık, o güzel mavinin romantizmi...)
Polis Akademisindeki her sesi çıkaran adama hayranlık duyuyorsanız
Elm sokağında kabus yüzünden hala yatağın altına bakmaktan korkuyorsanız
Chucky yüzünden en sevdiğiniz oyuncağınızı bile göz önünden kaldırmışsanız
Okulda coca-cola kutusunu ezip mac yaptiysaniz (kızlar yan yatırıp üstüne tam ortasına ayagı yerlestirip ustune basıp yururlerdi, topuklu ayakkabı gibi olurdu)
Apartmanin altindaki zil veya taksi diafonuna basmak müthiş heyecanlı bir yaramazlıksa
Tutti frutti çok ayıp ve olağanüstü merak uyandırıcı bir şovsa
Dört tekerlekli ayakkabının üstüne takılan patenlerden sonra roller bladeler size büyüleyici geldiyse
Bakkala gönderilmenin en güzel yanı küçük sarellenin dibini minik plastik kaşığıyla kazımak veya leblebi tozu yiyip konuşmaya çalışmaksa
Aterideki ördek vurmaca oyununda silahın nasıl çalıştığına hala kafa yoruyorsanız
Işıklı spor aykkabılar hava atmanın önemli bir unsuruysa
Bayramda harçlıklarla aldığınız ilk şey kinder süpriz yumurtasıysa(kağıdını tırnakla yırtmadan dümdüz yapmak da sabır ister doğrusu)
Clementine sizde derin izler bırakmışsa
Kasete kayit yapilabilmesi icin alt tarafinda bulunan karelerin bantla kapatilmasi gerektiğini öğrenmenin önemini biliyorsanız
Commodore 64'de tornavidayla kasetin kafa ayarını yaptıysanız
Anne saat kaç, simiiit, birdir bir, çay kahve gazoz, akşam ebesi, dansa davet, çatlak patlak, yakan top gibi kalabalık oynanan sokak oyunlarından sonra anneniz sizi balkondan yemeğe çağırmışsa
________________________________
"bandıra bandıra ye beni" şarkısını hızlı söylemeye çalıştığınız günler varsa
Rönesans sanatçılarını ilk kez Ninja Kaplubağaların ismi olarak tanıdıysanız
Tele On diye bir kanalı hatırlıyorsanız
Haftasonları çizgi film izlemek için errken kalkmanın ne demek olduğunu biliyorsanız
Şirinler geyiğini arkadaşlarınızla mutlaka çevirdiyseniz (Şirine aslında Gargamel tarafından yapıldı...)
Beğenseniz de beğenmeseniz de tüm çizifilmleri art arda izliyorduysanız
Bir Başka Gece çocukluk hayatınızdaki en görkemli şovsa
Pazar geceleri yıkanma günüyse
Seden Gürel'in neden öyle giyindiğini şimdi sorguluyorsanız
Müzik yelpazesi hayatınıza büyülü yabancı müzisyenler kattıysa
Bir sanal bebeğiniz olmuşsa,
Tetris'i süper hızla oynayabiliyorsanız,
MIRC ergenliğinizin önemli bir parçası olmuşsa(a/s/l ne demek biliyorrsanız)
ICQ nun 11 haneli rakamını ezberlemeye çalışmışsanız.
Pili bitmesin diye kasetleri kalemle havada sarmışsanız,
Çizgifilm şarkılarının ingilizce veya japonca olsa da ezberlemişseniz
Kokulu silgiye, deftere, kaleme harçlığınızı yatırdıysanız.
Eti Cin, Eti Puf, ABC, Balık Kraker, Negro, Bonibon,
Topitop, Yumiyum...vb çok seviyorsanız ve her zaman yeme kabiliyetiniz varsa
Sulugöz'ü düşününce bile ağzınız sulanıyorsa
Küçük bir kızsanız Sindy ile Barbie'yi karşılaştırıyorduysanız
Tsubasa'yı ve küre biçimindeki sahanın sonundaki dev kaleyi hatırlıyorsanız
"Hey Corç versene borç" deyince cevabı hemen yapıştırabiliyorsanız
Macarena dansını yapabiliyorsanız
TV den çekilmiş çizgifilmli sayısız kere izlediğiniz VHS leriniz varsa
Telefonların jetonla çalıştığını hatırliyorsanız
İstop diye bağırdığımızda renk yakalamaya çalışırken onun aslında stop olduğunu uzun zaman önce çözmüşseniz
Saçları renkli ve uzun patlak gözlü çirkin trolleri bile bir furyada satın almışsanız.
Capri Sun ın reklamı ve melodisini hatırlıyorsanız.
Annenizin mavi ped torbalarını şişirip patlattıysanız.
Power Rangers'ın renklerini hatırlıyorsanız
Mc Donalds a gitmek için ailenize yalvardıysanız
Olacak O kadar, Yasemin'in penceresi, Hadi Anlat Bakalım, Adam Olacak Çocuk, Saklambaç.. gibi programları hatırlıyorsanız.
Lambada'nın müziği kulağınızda çalabiliyorsa
"Nereye çufçufluyoruz"un kimin dediğini biliyorsanız.
Sayısız joystik kırdıysanız ve gün gelince artık joystik satılmadığını fark ettiyseniz
Fame City cennetle eşdeğerse
En sevdiğiniz sayı altıysa
Prince of Persia'da alttaki dikenlere düşünce çıkan dınnzk sesini ve kanları hatırlıyorsanız
Mon Ami 48 lik boyalardaki altın ve gümüş renkleri statü sembolüyse
Gençlik hayaliniz Beverly Hills teki havuzlu arabalarsa.
Uhuyla oynamanın zevkini biliyorsanız
Kolalı jelibonun önce kapağını yediyseniz
annenizin poşetler dolusu taso,misket, sporcu kağıtları,
gazoz kapaklarını attığını öğrenince ağladıysanız
Peçete, kağıt, poşet vb... koleksiyonu yapmışsanız
...
Sizde o güzelim yılların birer parçasıymıssınız...
RnGfHvGeKE
Kubilay ŞAHİN
21.05.2008, 23:46
tam ben .....:D
Mehmet Fırat
22.05.2008, 01:22
Eski günler aklıma geldi. Bi garip oldum. :)
Paylaşım için teşekkürler Ögrtmn Vkgz. ;)
EMine_61
22.05.2008, 09:48
Apartmanin altindaki zil veya taksi diafonuna basmak müthiş heyecanlı bir yaramazlıksa
bunu çok yapardım :) (ihlas pazarlamadan gelioruz derdik :D )
hepsini dün gibi hatırlıorum :)
ErayAkyüz
22.05.2008, 09:50
Süper Baba'nın müziğini flütle çalmışsanız
LC Waikiki veya benetton tüm renkleriyle kıyafetlerinizde önemli markalar olduysa...
SHOW TV'nin müziğini hala hatırlıyorsanız dup dıbu dıp dıp dıbı dıp dum...Tabi ki bir de :İyi TV eyç bi bi, eyç bi bi iyi TV
Önce hüplet sonra gümlet' hayat felsefeniz olmuşsa
Bizimkiler dizisi ertesi gun okul oldugunu bi sureligine unutturduysa
Parliament pazar gecesi sinemaları müziğini duyduğunuzda içinizde hala garip duygular uyanıyorsa (yarın okul var hüznü, ailenin seni yatırıyor olmasına duyduğun kızgınlık, o güzel mavinin romantizmi...)
Polis Akademisindeki her sesi çıkaran adama hayranlık duyuyorsanız
Elm sokağında kabus yüzünden hala yatağın altına bakmaktan korkuyorsanız
Chucky yüzünden en sevdiğiniz oyuncağınızı bile göz önünden kaldırmışsanız
Okulda coca-cola kutusunu ezip mac yaptiysaniz (kızlar yan yatırıp üstüne tam ortasına ayagı yerlestirip ustune basıp yururlerdi, topuklu ayakkabı gibi olurdu)
Apartmanin altindaki zil veya taksi diafonuna basmak müthiş heyecanlı bir yaramazlıksa
Tutti frutti çok ayıp ve olağanüstü merak uyandırıcı bir şovsa
Dört tekerlekli ayakkabının üstüne takılan patenlerden sonra roller bladeler size büyüleyici geldiyse
Bakkala gönderilmenin en güzel yanı küçük sarellenin dibini minik plastik kaşığıyla kazımak veya leblebi tozu yiyip konuşmaya çalışmaksa
Aterideki ördek vurmaca oyununda silahın nasıl çalıştığına hala kafa yoruyorsanız
Işıklı spor aykkabılar hava atmanın önemli bir unsuruysa
Bayramda harçlıklarla aldığınız ilk şey kinder süpriz yumurtasıysa(kağıdını tırnakla yırtmadan dümdüz yapmak da sabır ister doğrusu)
Clementine sizde derin izler bırakmışsa
Kasete kayit yapilabilmesi icin alt tarafinda bulunan karelerin bantla kapatilmasi gerektiğini öğrenmenin önemini biliyorsanız
Commodore 64'de tornavidayla kasetin kafa ayarını yaptıysanız
Anne saat kaç, simiiit, birdir bir, çay kahve gazoz, akşam ebesi, dansa davet, çatlak patlak, yakan top gibi kalabalık oynanan sokak oyunlarından sonra anneniz sizi balkondan yemeğe çağırmışsa
________________________________
"bandıra bandıra ye beni" şarkısını hızlı söylemeye çalıştığınız günler varsa
Rönesans sanatçılarını ilk kez Ninja Kaplubağaların ismi olarak tanıdıysanız
Tele On diye bir kanalı hatırlıyorsanız
Haftasonları çizgi film izlemek için errken kalkmanın ne demek olduğunu biliyorsanız
Şirinler geyiğini arkadaşlarınızla mutlaka çevirdiyseniz (Şirine aslında Gargamel tarafından yapıldı...)
Beğenseniz de beğenmeseniz de tüm çizifilmleri art arda izliyorduysanız
Bir Başka Gece çocukluk hayatınızdaki en görkemli şovsa
Pazar geceleri yıkanma günüyse
Seden Gürel'in neden öyle giyindiğini şimdi sorguluyorsanız
Müzik yelpazesi hayatınıza büyülü yabancı müzisyenler kattıysa
Bir sanal bebeğiniz olmuşsa,
Tetris'i süper hızla oynayabiliyorsanız,
MIRC ergenliğinizin önemli bir parçası olmuşsa(a/s/l ne demek biliyorrsanız)
ICQ nun 11 haneli rakamını ezberlemeye çalışmışsanız.
Pili bitmesin diye kasetleri kalemle havada sarmışsanız,
Çizgifilm şarkılarının ingilizce veya japonca olsa da ezberlemişseniz
Kokulu silgiye, deftere, kaleme harçlığınızı yatırdıysanız.
Eti Cin, Eti Puf, ABC, Balık Kraker, Negro, Bonibon,
Topitop, Yumiyum...vb çok seviyorsanız ve her zaman yeme kabiliyetiniz varsa
Sulugöz'ü düşününce bile ağzınız sulanıyorsa
Küçük bir kızsanız Sindy ile Barbie'yi karşılaştırıyorduysanız
Tsubasa'yı ve küre biçimindeki sahanın sonundaki dev kaleyi hatırlıyorsanız
"Hey Corç versene borç" deyince cevabı hemen yapıştırabiliyorsanız
Macarena dansını yapabiliyorsanız
TV den çekilmiş çizgifilmli sayısız kere izlediğiniz VHS leriniz varsa
Telefonların jetonla çalıştığını hatırliyorsanız
İstop diye bağırdığımızda renk yakalamaya çalışırken onun aslında stop olduğunu uzun zaman önce çözmüşseniz
Saçları renkli ve uzun patlak gözlü çirkin trolleri bile bir furyada satın almışsanız.
Capri Sun ın reklamı ve melodisini hatırlıyorsanız.
Annenizin mavi ped torbalarını şişirip patlattıysanız.
Power Rangers'ın renklerini hatırlıyorsanız
Mc Donalds a gitmek için ailenize yalvardıysanız
Olacak O kadar, Yasemin'in penceresi, Hadi Anlat Bakalım, Adam Olacak Çocuk, Saklambaç.. gibi programları hatırlıyorsanız.
Lambada'nın müziği kulağınızda çalabiliyorsa
"Nereye çufçufluyoruz"un kimin dediğini biliyorsanız.
Sayısız joystik kırdıysanız ve gün gelince artık joystik satılmadığını fark ettiyseniz
Fame City cennetle eşdeğerse
En sevdiğiniz sayı altıysa
Prince of Persia'da alttaki dikenlere düşünce çıkan dınnzk sesini ve kanları hatırlıyorsanız
Mon Ami 48 lik boyalardaki altın ve gümüş renkleri statü sembolüyse
Gençlik hayaliniz Beverly Hills teki havuzlu arabalarsa.
Uhuyla oynamanın zevkini biliyorsanız
Kolalı jelibonun önce kapağını yediyseniz
annenizin poşetler dolusu taso,misket, sporcu kağıtları,
gazoz kapaklarını attığını öğrenince ağladıysanız
Peçete, kağıt, poşet vb... koleksiyonu yapmışsanız
...
Sizde o güzelim yılların birer parçasıymıssınız...
RnGfHvGeKE
abi gecmişe goturdun beni yaa gercekten duygulandım
Vay be.Duygulandım vallahi:)
Size çocukluk zamanı konusunda dert yakınan ve boy ölçüşen bir zamane çocuğuna karşı çok güzel kozlar bunlar.
Mesela geçen gün bana bugünün çocuklarının şanssız olduğunu savunan kardeşime ''sen hiç misket oynadınmı olum'' sorusundan sonra apışıp kalması karşısında bana vermiş olduğu zevkin aynısını yaşayacaksınız:)
Yukarıdaki metine bir katkı da benden;
Sokak aralarında akan suların önünü kum,taş ve toprak gibi elementlerle (:)) kapatmaya çalışmışsanız
Zile basmak veya eve çıkmak yerine aşağıdan yarım saat anneeeeeeeeeee diye bağırmışsanız,
Ailenizle şuan lokantada bile almadığınız hazzı,çocukluğunuzda sokakta yediğiniz yağlı ballı ekmekten almışsanız
Akşam ezanının aynı zamanda eve dönüş zamanı olduğunu hafızanıza kazımışsanız
Mahalle maçı diye bir kavramı hala hatırlıyorsanız
kesin o yıllara aitsinizdir.:)
mustafa gürsoy
22.05.2008, 10:09
Vay be.Duygulandım vallahi:)
Size çocukluk zamanı konusunda dert yakınan ve boy ölçüşen bir zamane çocuğuna karşı çok güzel kozlar bunlar.
Mesela geçen gün bana bugünün çocuklarının şanssız olduğunu savunan kardeşime ''sen hiç misket oynadınmı olum'' sorusundan sonra apışıp kalması karşısında bana vermiş olduğu zevkin aynısını yaşayacaksınız:)
Yukarıdaki metine bir katkı da benden;
Sokak aralarında akan suların önünü kum,taş ve toprak gibi elementlerle (:)) kapatmaya çalışmışsanız
Sokakta zile basmak veya eve çıkmak yerine aşağıdan yarım saat anneeeeeeeeeee diye bağırmışsanız,
Ailenizle şuan lokantada bile almadığınız hazzı,çocukluğunuzda sokakta yediğiniz yağlı ballı ekmekten almışsanız
Akşam ezanının aynı zamanda eve dönüş zamanı olduğunu hafızanıza kazımışsanız
Mahalle maçı diye bir kavramı hala hatırlıyorsanız
kesin o yıllara aitsinizdir.:)
Şimdinin çocukları epey zeki oluyorlar kum toprak içinde oynamamanın mikropla az haşır neşir olmalarnın etkisi olsa gerek :)
birazda benden....
pazar sabahları trtde supermen filmini izledikden sonra koltuktan koltuğa uçuyorsan..
marketlere, supermarketlere hala bakkal diyorsan..
bakkala gidip hala gözün minti ve tipitip sakız arıyorsa....
fruko gazozdan sonuna kadar yararlanıyorsan..(çoğunu içip içinde biraz bıraktıktan sonra çalkalayıp arkadaşın peşinden koşuyorsan, kapağını taşla düzletip ondan oyun oynayabiliyorsan)
misket deyince gözün yaşlanıyorsa ve aklına goful,simiç, karış gibi terimler geliyorsa
BMX ve PİNOKYO'nun senin için anlamı çok büyük ve hayalinse...
annenizin poşetler dolusu taso,misket, sporcu kağıtları,
gazoz kapaklarını attığını öğrenince ağladıysanız
sporcu kagıt koloksiyonum vardı :D hepsi çöpe... hatırlıyorum sanırım haminin yaklasık 20 kartı vardı bende :D
Ahmet Kuru
22.05.2008, 11:43
gerçekten hepsi mevcut yani:)
eklenti olarakda,
Alman kale oynamak ve golü mutlaka sektirerek atmak,
mahalle maçlarında top sahibinin bir yasa uygulaması olarakdan her maçta oynaması ve muhtemelen kadrolarıda onun kurması...
Hey gidi günler hey....
acayip oldum şimdi .ey gidi eski günler ...
yanlız birşey sorcam ,o aterideki ördekleri vurduğumuz tabanca nasıl çalışıyo :D:D
Misket oynayıp yenıldıkten sonra bi borç ver deyip tekrar oynayıp kazanmak
gerçekten hepsi mevcut yani:)
eklenti olarakda,
Alman kale oynamak ve golü mutlaka sektirerek atmak,
mahalle maçlarında top sahibinin bir yasa uygulaması olarakdan her maçta oynaması ve muhtemelen kadrolarıda onun kurması...
Hey gidi günler hey....
Top sahibi eğer küçük biriyse büyük abileriylede oynardı maçta.Ben çok oynadım :D
Bide taşla gazoz kapaklarını vurma oyunu vardı zamanında.Torba torba gazoz kapağım birikmişti
Bilâl ÇOBAN
22.05.2008, 12:28
maşallah... evet 80 sonu 90 başı aynı böyle geçti benim için... helal olsun kardeşime mükemmel özetlemiş o dönemi. o günleri yaşayıp tekrar geri geldim şimdi :)
Ömer SEVİNÇ
22.05.2008, 13:55
Şimdiki çocuklara çok üzülüyorum. Oyuncak devrini hiç yaşayamadılar. Tasoları görmediler. Çizgi film izleyemediler. Sadece bir bilgisayarları ve Call of Duty'leri var onların:(
heyt gidi hügo! yalan rüzgarı ile aynı saate denk geldiği yüzünden annem izletmiyodu:) A takımı vardı dizi süper. TV kumandasızdı ben gider değiştirirdim hep. Şimdi counter oynuyo çocuklar, biz mahalle arası güreş yapıoduk:):D
facebook'taki arkadaşların hakkını vermek lazım.
Yazılanların çoğunu bende yaşadım...
Bu deyimim biraz komik olacak ama ; benimde eski günlerim aklıma geldi... ( 5 , 6 , 7 yaşımdaki günler... )
Bu arada ben bilgisayardaki oyunlarla işim olmaz... Bilgisayarda oyun değilde sürekli birşeyler öğrenmeye çalışırım... Ve öğreniyorumda...
Ne Counter'ı , Ne Call Of Duty'si!? Bu tür oyunlar sadece çocukların saatlerce bilgisayarın başında kalmasını sağlıyor...
Teşekkürler yazı için...
Egemen Yılmaz
22.05.2008, 18:08
hey gidi günler
Rıza ÇOLAK
22.05.2008, 19:58
Bunları okuyunca ihtiyarladığımı hissettim:(
Emirhan Makul
22.05.2008, 20:12
daha düm sümüklerimiz akardı çok büyüdük çok
antagonist
22.05.2008, 20:24
Şimdiki çocuklara çok üzülüyorum. Oyuncak devrini hiç yaşayamadılar. Tasoları görmediler. Çizgi film izleyemediler. Sadece bir bilgisayarları ve Call of Duty'leri var onların:(
Çocukların her sene SBS diye saçma bir sınavı da var...Ne bu ya? Çocuk 12 yaşındayken dersaneye gitmeye başlıyor. Bizim gibi TUS derdi varsa 24 yaşına kadar sürekli dersanelerde sürünüyor. :(
Bir ekleme de benden;
Reha Muhtar efsanesinin doğuşuna ve gelişimine şahit olduysanız...
:)
Hatta;
Taso, gazoz kapağı vs. gibi birikimlerinizi ''Yağmaa'' diyerek ortalığa saçmış, ya da saçanların tasolarını kapaklarını toplamak için arkadaşlarınızla birbirinize girmişseniz...
:)
Ey gidi günler...
Bir de kızlar için şu var tabi;
Çılgın Bediş'i izlemiş, ''Çıtır Kızlar'' ve ''Ooo makarina'' diye saçma sapan bir şarkıyla dans etmişseniz...
diye devam eder bunlar arkadaş... :)
Fatih Ersoy
22.05.2008, 21:04
Yaa millet biz ne kadar yaşlanmışız :)
Ne günler geçirmişiz de haberimiz yok :D
Keşke hiç büyümeseydik..
Mehmet Fırat
22.05.2008, 21:23
Yaa millet biz ne kadar yaşlanmışız :)
Ne günler geçirmişiz de haberimiz yok :D
Keşke hiç büyümeseydik..
Evet, aynen...
18 sene çok fazla be!.. :)
Kubilay ŞAHİN
22.05.2008, 21:25
o değilde o ataride oynadığım ördek vurmaca oyununnu hiç unutmam hele bi keresinde tv bozuldu tam bilmiyom ama onun yüzündendi heralde bizimkiler kızdılar tam 1 sene atari vermediler bana ne kadar ağladığımı hatırlarım hey gidi günler:D:D:D
antagonist
22.05.2008, 21:28
"Goal 3" denilen atari oyununu hatırlayan var mı? :)
metinulusoy
22.05.2008, 21:36
birazda dugusal; :)
_______________
Öğretmeninize veya öğretmeninizin kızına henüz 2. sınıfta aşık olduysanız,
Sınıfın en gözde kızının peşinde koşup onunla oynamak için sıraya girdiyseniz,
Defterlerinizin en arka sayfasına onunla ilgili yazılar yazıp,o sayfayı katladıysanız,
Platonik kelimesinin anlamını bilmeden onu yaşadıysanız,
İlk şairlik denemelerinde şiirin konusu o ise,
Ve bugün 20-27 yaş aralığındaysanız,
80'lerin sonların ve 90'ların başlarında sizde bizdendiniz......
süpersiniz arkadaşlar ....
Faik Yılmaz
23.05.2008, 08:24
Transformars, Voltran A takımını izlediyseniz.....
Şu sözlerin hangi programın başlangıç müziği olduğunu biliyorsanız dönemdaşız:)
Gün güneşli
İnsanlar neşeli
Sen de gel oyna
Susam sokağında....
Dostluk ve sevgi
Sarıyor heryeri
Gel katıl bize
Verelim el ele
Sev dünyayı
Acılır her kapı
İşte susam sokağı.
Mustafa K. Demirbaş
23.05.2008, 08:48
gerçekten yaşlanmışız ya:)
Adem Erdoğan
23.05.2008, 19:13
Futbolcu ve Turbo(sakız) kağıtları, gazoz kapakları vazgeçilmezdi.
Bilye arabasına ve pinokyo bisiklete binmek en büyük zevklerden biriydi.
Adem Erdoğan
23.05.2008, 19:14
"Goal 3" denilen atari oyununu hatırlayan var mı? :)
Çok güzel oyundu.Muz vuruşu bumerang vuruşu falan vardı.
Gole giderken yıldırım düşüyodu futbolcuya.:D
metinulusoy
23.05.2008, 21:46
harçlığınızı ateri salonlarında bitiriyorsanız:)
Ben hatırladığım oyunlardan tek Super Mario var.:)
"Goal 3" denilen atari oyununu hatırlayan var mı? :)
ben hatırlıyorum:)Japon tipinde biri vardı.Gerçi hepsi öyle ama içlerinden birini çok severdim hep ona attırırdım golleri:D
Simiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiii iiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiit nefes kalmadı birine dokunamadın yedin dayağı.. :D
Ey gidi günler..
ey gidi stretfighter ne paralarımızı yedi :D
hava durumu sunucusu Hülya Uğur ve meşhur lafı : havalar nasıl olursa olsun sizin havanız iyi olsun :D
her cuma geceleri trt1 de yayınlanan korku filmleri kuşağı :(
arabaların azlığından uzunsokakta rahatça yürüyebilmek :D
insanların daha bir insan olduğu dönemleri yaşamak :(
Ömer SEVİNÇ
24.05.2008, 11:51
"Goal 3" denilen atari oyununu hatırlayan var mı? :)
Off of off. Ne oynardım:D
Bir eleman vardı topa vurunca bir muz oluyordu bir normal top. Ortasahadan gol atıyordu herif hep:D Yıldız vuruşu ağları deliyordu falan.
Ah bir bulsam bilgisayarda çalışanını:D
Off of off. Ne oynardım:D
Bir eleman vardı topa vurunca bir muz oluyordu bir normal top. Ortasahadan gol atıyordu herif hep:D Yıldız vuruşu ağları deliyordu falan.
Ah bir bulsam bilgisayarda çalışanını:D
http://rs231.rapidshare.com/files/69484971/nestopia128bin.zip
http://rs248.rapidshare.com/files/69486570/goal3.zip
Ömer SEVİNÇ
24.05.2008, 12:10
http://rs231.rapidshare.com/files/69484971/nestopia128bin.zip
http://rs248.rapidshare.com/files/69486570/goal3.zip
Eyvallah kardeşim. Çok acayip sevaba girdin bilmiş ol. Allah razı olsun:)
Şu sözlerin hangi programın başlangıç müziği olduğunu biliyorsanız dönemdaşız:)
Gün güneşli
İnsanlar neşeli
Sen de gel oyna
Susam sokağında....
Dostluk ve sevgi
Sarıyor heryeri
Gel katıl bize
Verelim el ele
Sev dünyayı
Acılır her kapı
İşte susam sokağı.
ben burdaki kurabiye canavarından korkardım ..ne kadar korkunç ,gaddar bi canavardı o :D
SDanışmaz
24.05.2008, 12:30
Yaşlanmışım be :) :D
Çağatay_
24.05.2008, 17:04
Çocukların her sene SBS diye saçma bir sınavı da var...Ne bu ya? Çocuk 12 yaşındayken dersaneye gitmeye başlıyor. Bizim gibi TUS derdi varsa 24 yaşına kadar sürekli dersanelerde sürünüyor. :(
Süleyman abi hangi 12 ? İlkokuldan başlıyorlar ben biliyorum.
Az önce facebook'ta bu gruba üye oldum şimdi de bu başlığa rastladım.80 lerin sonunda olmasa da 90 larda çocuktum.Son 10 yılda neler değiştiğini görmek beni hem üzüyor , hem sevindiriyor.
http://forum.bordomavi.net/showthread.php?t=7545&page=4
Burada, yani fikir düşünce arenasında bu konuya dokunan konuşmalar var, buyrun katılın.
Çağatay_
24.05.2008, 17:05
Bu arada Goal 3 ü oynıcam :D:D
Süper bişeydi :D
Adamlar batıyordu bataklıkta :D
seyyah61
20.10.2008, 20:02
O zamanlardan aklimda kalan bir sürü atari oyunu, dizi veya film var.
Hafizamda en fazla etki yapanlari ise Star'da yayinlanan Parliment Pazar gecesi sinemalari, Atari'de oynadigimiz ismini bilmedigim bir ucak oyunu, üstteki arkadasin dedigi gibi Goal 3 (Bir de Goal 2 vardi, Atari'nin Pes'i sayilabilecek kadar iyiydi) ve de istisnasiz herkesin seyrettigi Bizimkiler dizisiydi.
Hafizamizda yer eden bircok seyin televizyonla ilgili olmasi da dikkate deger bir unsur.
Kasım Hilal
20.10.2008, 20:16
Hey gidi günler hey..
İskender66
20.10.2008, 20:33
Yazılanları dün gibi hatırlıyorum. Hey gidi günler. Şimdi o günlere gitmek vardı. Artık iyice yaşlanmışız. 80li yıllardaki Modern Talking şarkılarıyla büyüdüğüm için Modern talking başta olmak üzere 80 li yılların yabancı şarkılarını hala beğenerek dinliyorum. Aklıma çocukluğum geliyor.
Bizim zamanımızda ne cep telefonu vardı nede internetli bilgisayar. Hatta her evde sabit telefon bile yoktu.
Coloradoydu
20.10.2008, 21:08
Mahallede futbolcu kartlarıyla oynarken ezan okununca Gökçebey (http://forum.bordomavi.net/member.php?u=897)'in "bitmesini bekleyelim" dediğini hatırlıyorum. Hey gidi günler... Çocukluk farklıydı vesselam...
ÖmerFarukYılmaz
20.10.2008, 21:10
Hey gidi günler...
Harbiden yaşlanmışız...20 21 yıl geride kaldı:)
Ömer SEVİNÇ
20.10.2008, 21:39
Biz şampiyonluk görmeyen nesil oluyoruz. Şanslı mıyız şanssız mıyız bilmiyorum..
Kasım Hilal
20.10.2008, 21:55
Harun Kolçak ve Bendeniz - Sev Biraz dinliyorum..
Sahi Bendeniz de garip bir kıyafetle çıkmıştı ortaya..
Miraç Atalay Çiftçi
20.10.2008, 22:03
Annemin balkondan bağırıp, hadi artık akşam oldu, hava karardı farkında değil misin deyişini; benimde 5dk için yalvarışımı...
unutabilir miyim acaba?
Mahalledeki karate kursunu ve salça-ekmekle beslenen çocuğu hiç kimse yazmamış. Yoksa bunlar yalnızca Tokat'ta mı vardı?
Kasım Hilal
20.10.2008, 23:26
Karate kursları hala var ama salça-ekmek hususunda haklısın..
Hakikaten nasıl yerlerdi hala anlamış değilim..
Ben hiç sevmem de salçayı..
Tabi bir de torpil sevdamız vardı..
Gerçi o da hala var ama eski tadında değil..
GTA ile büyüyen nesil ne anlar ki sokak eğlencesinden?
Emre Emiroğlu
20.10.2008, 23:26
Ya o futbolcu kartları ? Tersten çarp , düzden topla :) Ben Yendim ! :D
Ya o futbolcu kartları ? Tersten çarp , düzden topla :) Ben Yendim ! :D
köktüm,kazıdım,söğüşledim :p
Transformars, Voltran A takımını izlediyseniz.....
yakari vardı,bi çizgi film daha var şarkısını bile hatırladığım ama ismini unuttum.:D
Coloradoydu
20.10.2008, 23:48
yakari vardı,bi çizgi film daha var şarkısını bile hatırladığım ama ismini unuttum.:D
Mırıldansana... :)
Selim Turan
21.10.2008, 00:09
Goal 3 te balık vuruşu vardı Brezilyanın :D rtı bide o oyun bende vardı bilgisayarda çok küçük bişeydi :D
Kubilay ŞAHİN
21.10.2008, 00:10
gercekten bu anılar cok özleniyor...
özellikle ninja kaplumbağalar ve tom&jerry hayranıydım...
bide önceden viper diye bi dizi vardı onu hatırlayan varmı yenisini cekeceklermiş galiba...
Selim Turan
21.10.2008, 00:11
evet Viper birden spor arabadan savaş makinasına dönüşen zırhla kaplanıodu bombaydı : )
of ulan offff, ben cocuk olmak istiyorum yaaa, keske hic buyumeseydim. Neden be yaaa.
Bu arada tolga 18 kisilik kadroya alinmasin.
bide su var ergenlikte, yani 90 larin basi.
o zamanlar ne pc, ne cep telefonu vardi.
manitanin kapisinin onunden gunde 20 defa gecmek, mumkunse biraksalarda balkonun karsinda yatsak.
Bu arada tolga 18 kisilik kadroya alinmasin
mehmet83
21.10.2008, 01:55
Valla bunlari okuyunca gercekten tuhaf oldum. Cok guzel gunlerdi. Simdi hic birsey o zamanki hayattan aldigim tadi vermiyor. Bu arada Ninja Kaplumbagalara ne oldu? Michealengelo benim diye kavga ederdim arkadaslarla:D Bide Thunder cats vardi. Vay be simdi olsa yine izlerim valla:p Cuma aksamlari 1 saat dua ederdim yarin yagmur yagmasin diye. Mahalle maci yapacazya:( Sabah 6'da kalkip butun cizgi filmleri izler, disari cikardim. Simdi olum gibi geliyor 6'da kalkmak. Keske hep cocuk kalabilseydik.
Emirhan Makul
21.10.2008, 01:56
Himen ile hulk vardı yaa :D
hey gidi gunler o zamanlar buyumek isterdik simdide kuculmek istiyorum ama ne yazikki..
Harun-61
21.10.2008, 03:20
Annemin balkondan bağırıp, hadi artık akşam oldu, hava karardı farkında değil misin deyişini; benimde 5dk için yalvarışımı...
unutabilir miyim acaba?
tamam anneee gelyooom.
15 dakka sonra anne yine cikar balkona,...üff yaa tamam gelyom....
en gec 20 dakika sonra; bu sefer baba cikar balkona ve o konusmadan :) birde bakmissin 3 saniyede evdesin
:D :)
Murat Cömert
21.10.2008, 03:26
Duygulandım :) Eben alıktan kımse bahsetmemıs:) Sonra..Sadettın teksoy gercegı vardı bıde:D
Harun-61
21.10.2008, 03:28
Turnike ve Carkifelek yarismalarini es gecmemek lazim :)
.
Murat Cömert
21.10.2008, 03:48
Çiçek Taksideki Trabzonsporlu adamı tum Trabzonluların sevdıgı donemlerdı:) Oçünle Hamuu:D
mehmet83
21.10.2008, 05:09
Simdi hatirladim. Birde "Bizimkiler" vardi. Ismini hatirlamiyorum ama su arabasiyla cop kutusuna carpan adama hasta olurdum:D
Mustafa Yılmaz
21.10.2008, 07:32
Türkiye gazetesi akupunktur cihazı veriyordu kuponla.
Bu sayede tirajı 2 milyona dayanmıştı.
seyyah61
21.10.2008, 11:15
Ilk Walkman'im oldugu zamanlar tuvalete bile Walkman ile gittigimi hatirliyorum. :D
Bir de pili bitmesin diye kastleri kaleme takip cevirerek sarardim.
Ilk kayit yapabilen radyomuz oldugu zamanlar da deli gibi sevinmis, sevdigim sarkilari kasede kaydederdim. (Simdi internetten indiriyoruz)
O kasetlerin altinda iki tane delik olurdu.
Onlari bantlamak gerekiyordu kayit yapabilmek icin.
Bizde bant yoktu kagit ile kapatiyordum, hey gidi günler.
Tolpaş61
21.10.2008, 11:18
çok güzeldi.en güzeli toprak yollarda misket oynamaktı.şimdi her yer asfalt beton.
Coloradoydu
21.10.2008, 11:23
çok güzeldi.en güzeli toprak yollarda misket oynamaktı.şimdi her yer asfalt beton.
Evet, hele de şöyle yumuşak topraklı bir yer bulunca hemen fodik(kuyu da denir) oynardık.
Kubilay ŞAHİN
21.10.2008, 14:37
süper babayı unutmamak laızm...
http://www.youtube.com/watch?v=TZzfyd2CKAU
bu dizide unutlmayanlar arasında.... özellikle şarkısı bi acayip geliyo insana...
Simdi hatirladim. Birde "Bizimkiler" vardi. Ismini hatirlamiyorum ama su arabasiyla cop kutusuna carpan adama hasta olurdum:D
katil diyodular,
aykut oraydi galiba
seyde vardi perihan abla.
5 veya 6 yil suren hayat agci dizisi hergun yayini vardi,
brezilya pembe dizileri, nefret ederdim.
ula bunların hepsi dogru:D:D:Dherkes gibi benden de bir hey gidi...
Bilâl ÇOBAN
21.10.2008, 19:14
öyle şeyler yazılıyor ki, tam anlamıyla geçmişe döndüm :)
elma şekerciler vardı hatırlar mısınız? eski musluk ya da terlik verene elma ya da horoz şekeri verirlerdi, bi resmim var elma şekeri yedikten sonra ki halimin, gözlerimin altına kadar kıpkırmızı :D
şimdi geldik 24 yaşına, ey gidi eyyyyy
bide tsubasa vardı tabi unutmamak lazım...
Bir de manyak ötesi çizgi film "Cleméntiné" vardı,ben hayatımda bu kadar depresif bu kadar iç karartıcı bir sinema filmi dahi bilmiyorum.Onu o saatte ekrana koyan TRT yetkilisini Allah bildiği gibi yapsın diyorum.Ulan hayatımız kabus oldu hala toparlayamadık kendimizi be :D
gerçekten hepsi mevcut yani:)
eklenti olarakda,
Alman kale oynamak ve golü mutlaka sektirerek atmak,
mahalle maçlarında top sahibinin bir yasa uygulaması olarakdan her maçta oynaması ve muhtemelen kadrolarıda onun kurması...
Hey gidi günler hey....
Yahu sakın Trabzonspor'un maç yaptığı toplar Tolga'nın olmasın ???!!!
Kasım Hilal
21.10.2008, 20:23
bide tsubasa vardı tabi unutmamak lazım...
Benjamin Eric ve Cesare'rın başrol çizildiği Gol (orjinal ismi Moreon Top Striker idi galiba) vardı.. Bizde daha önce yayınlanmıştı ki bence daha da güzeldi..
Magnum vuruşuuu..
seyyah61
21.10.2008, 21:38
Bu Tsubasa'da 20 dakka kosuyordu diger kaleye gidemiyordu. :D
Japonya'da henüz profesyonel futbol ligi olmadigi bir zamanda yapildigi icin o cizgi film, normal karsiliyorum. :D
Coloradoydu
21.10.2008, 22:33
Fener maçlarından önce üstünde sarı-lacivert tabutlarla şehir turu atan taksiler de hatırınızdadır.:)
kara simsek, michael night.
huvv huvvv.
TaraftaR
22.10.2008, 04:58
Cocuklugumun Trabzon u - Trabzon daki cocuklugum (80 li yillarin sonlari...)
Mahallemize (Yesiltepe) en yakin cocuk parki Atapark da idi. Biz de caresiz oraya kadar yürürdük.Mesafe tahminen 7km vardir.
Yine mahallemizden stadin Maraton tribünü tamamen görünürdü. Artik görünmüyor. Boztepe deki kislanin dibine gittigimizde, futbolcular ufacikta olsa sahayi tamamen görürdük. O sirada nöbetci askerlerle sohbet ederdik.
Tanjant yolunun yapimi cocuklugumuzu epey mesgul etti. Okulumuzun spor aktivitelerine ev sahipligi yapti tanjant yolu. Ramazan ayinin vazgecilmezi futbol turnuvalari da tanjantta yapilirdi.
Mesrubatlarin kapaklariyla degisik oyunlar oynardik. TUBORG kapagini (cocuk oldugumuzdan) pek nadir bulurduk ve cok degerliydi :-)
"Denize kacma" diye bir sey vardi. Ailelerimiz izin vermedigi icin mahalleden firar ederek Ayasofya Müzealtina giderdik. Ic camasirimizla denize girer, sonra da tasa vura vura kuruturduk :-) Müzealti o zamanlar ailelerle dolup tasardi. Bugünkü Mersin Plaji kadar ragbet gören bir yerdi.
Özel Karadeniz Hastanesi nin acilisina degisik mahalleden cocuklarla beraber istirak ettik :-)
Mahalle Savaslari yapardik. Bu savaslarda hic bir mahallenin karsi mahalleyi fethettigi vuku olmamistir herhalde. Hep Vur-Kac :-)
Internet, Bilgisayar, Nintendo, Playstation vs. olmayinca cocukluk bu kadar eglenceli olabiliyordu iste.
80'lerin sonu 90'ların başı.
Hatrımda kalan;pencerelerimizin etrafını sıkı sıkı kapatan Saddam bantları, eve giriş zilmiz olan sirenler ve İncirlik. Dışarı çıkamadığımız için apartmanımızın bodrum katında kurulan "umut çocuk kulübü" :)
Gökçebey
22.10.2008, 14:02
Mahallede futbolcu kartlarıyla oynarken ezan okununca Gökçebey (http://forum.bordomavi.net/member.php?u=897)'in "bitmesini bekleyelim" dediğini hatırlıyorum. Hey gidi günler... Çocukluk farklıydı vesselam...
Çocukluk işte Murat, insan sanıyor ki Allah kafamıza yıldırım düşürecek :D
Uzunoğlu
22.10.2008, 14:05
Çocukluk işte Murat, insan sanıyor ki Allah kafamıza yıldırım düşürecek :D
Çocuk işte abileri idare edin :)
Gökçebey
22.10.2008, 14:09
Senin de o zamanlarını hatırlıyor gibiyim Engin konuşma :) Sizin orda Serkan isminde bir arkadaşım oturuyordu.
Simdi hatirladim. Birde "Bizimkiler" vardi. Ismini hatirlamiyorum ama su arabasiyla cop kutusuna carpan adama hasta olurdum:D
horozu vardı bir de =)
Emirhan Makul
22.10.2008, 14:11
Başlığı"Aklımızda Kalan Çocukluk" olarak değiştirsek çok makbule geçer çünkü ben ve benim gibiler sitede ağırlıklı ve biz 80'lerin sonunda 90'ların başında muhallebiyi yiyip 5 sn sonra o muhallebiyi kusar durumdaydık genel olarak alsak bizde çok şey yazacağız.
Gökçebey
22.10.2008, 14:15
horozu vardı bir de =)
Katil Yavuz - Aykut Oray :D
Uzunoğlu
22.10.2008, 14:35
Senin de o zamanlarını hatırlıyor gibiyim Engin konuşma :) Sizin orda Serkan isminde bir arkadaşım oturuyordu.
Serkan benim çocukluk değilde gençlik dönemi arkadaşım diyebilirim
Çocuk oyunlarını hiç oynamadık Serkanla :)
Sende daha neler vardır kim bilir :)
Şaka bir yana o oyunları filan herkes oynadı :)
O günler hicbir seye degisilmez,.
Anneeeeeeeeeeeeeeeee para atsanaaaa :)
ugurTS1989
22.10.2008, 16:59
ya arkadaslar bızım cocuklgumuzu bırlıkte gecırme olasıgımız varmı acaba cunku benım cocuklugumun aynısı .........
bıde altımıza mermer tası alıp kayardık ozellıklee dık bayırları tercıh ederdık mermerın altına sabun surup daha hızlı gıtsın dıye cok ses yaptıgı ıcın her yerden kovalarlardı ahhhhhhhh ne gunlerdı beeee:D
edı ve budu vardı :D
hergun aylık oynardıkk:D
bısıkletı olan arkadaslarımızın pesınden hıc ayrılmazdık bı tur versın dıyeee:D
sıyah beyaz tv lerı hatırlıyonuzmu kenarları tahtadann:D
ılkokulda ogretmenıme asık olmustumm cocukluk ıstee:D
sınıfın en guzel kızının pesınde tum erkekler hava atardık kafamıza gore ayarlamaya calısırıdık:D
Coloradoydu
22.10.2008, 19:44
Çocuk işte abileri idare edin :)
:) O benim abim sayılır, yaşça büyük. Ama bir ara aşağıki mahallede maç yaparken ona attığım golü sindiremeyip beni topla beraber taça atmıştı.:D Yani pek abiliğini göremedik.
halil pazarlama halil pazarlama
halil pazarlama kapınızdaaaaaaaaaaaaaa...
Eski traş makineleri vardı,
3 Numara(okul traşı) olurdu.Elektrikli makineler kadar iyi kesmediğinden miydi ne inler dururduk berber koltuğunda.Tabi saçlar sıfıra vurulunca kırık kafalar da çıkardı ortaya.Traş olmadığım için okul kapısında geri gönderilişimi hatırladım şimdi."Pazartesi herkes traş olup gelsin (açıklamaya gerek yok 3 numara)Traş olmayanı almam okula" demişti öğretmen.:D
Great White
22.10.2008, 20:37
Bir zamanlar TRT 2' de iki fırça, bir ispatula ve bir parça sünger ile harikalar yaratarak iki dakikada adeta tulum çıkaran rahmetli ABD' li ressam Bob Ross'u özledim ben yahu:o
Son derece pratik bir yöntem ile kamera karşısında çizmiş olduğu peyzajlar sayesinde Dünya' da bir çok insana resim sanatını sevdirmiştir..
Huzur içinde yat güzel insan..
http://img519.imageshack.us/img519/4936/bobross1nt1.jpg (http://imageshack.us)
http://img519.imageshack.us/img519/bobross1nt1.jpg/1/w360.png (http://g.imageshack.us/img519/bobross1nt1.jpg/1/)
(http://g.imageshack.us/img395/bobross1dy7.jpg/1/)
ugurTS1989
22.10.2008, 21:01
Eski traş makineleri vardı,
3 Numara(okul traşı) olurdu.Elektrikli makineler kadar iyi kesmediğinden miydi ne inler dururduk berber koltuğunda.Tabi saçlar sıfıra vurulunca kırık kafalar da çıkardı ortaya.Traş olmadığım için okul kapısında geri gönderilişimi hatırladım şimdi."Pazartesi herkes traş olup gelsin (açıklamaya gerek yok 3 numara)Traş olmayanı almam okula" demişti öğretmen.:D
super yaaaaaa bunu hatırladım makas gıbı kırp kırp ahh vahhh dıye ınlerdıkkk kesme degıl yoluyodu resmen:D
Bir zamanlar TRT 2' de iki fırça, bir ispatula ve bir parça sünger ile harikalar yaratarak iki dakikada adeta tulum çıkaran rahmetli ABD' li ressam Bob Ross'u özledim ben yahu:o
Son derece pratik bir yöntem ile kamera karşısında çizmiş olduğu peyzajlar sayesinde Dünya' da bir çok insana resim sanatını sevdirmiştir..
Huzur içinde yat güzel insan..
http://img519.imageshack.us/img519/4936/bobross1nt1.jpg (http://imageshack.us)
http://img519.imageshack.us/img519/bobross1nt1.jpg/1/w360.png (http://g.imageshack.us/img519/bobross1nt1.jpg/1/)
(http://g.imageshack.us/img395/bobross1dy7.jpg/1/)
Yahu bu adam resmini çok güzel çizerdi, tam bitti derken şuraya bir ağaç koyalım, şuraya kuş koyalım diye diye doldururdu tuvali.
Peki Zagada ki Zuzaylıları hatırlayan var mı?
Coloradoydu
22.10.2008, 21:46
Elektrikli makineler kadar iyi kesmediğinden miydi ne inler dururduk berber koltuğunda.
:p :D :alkış:
konu forumun unutulmazları arasına girecek böyle giderse:)
Kasım Hilal
22.10.2008, 23:43
Bir zamanlar TRT 2' de iki fırça, bir ispatula ve bir parça sünger ile harikalar yaratarak iki dakikada adeta tulum çıkaran rahmetli ABD' li ressam Bob Ross'u özledim ben yahu:o
Son derece pratik bir yöntem ile kamera karşısında çizmiş olduğu peyzajlar sayesinde Dünya' da bir çok insana resim sanatını sevdirmiştir..
Huzur içinde yat güzel insan..
http://img519.imageshack.us/img519/4936/bobross1nt1.jpg (http://imageshack.us)
http://img519.imageshack.us/img519/bobross1nt1.jpg/1/w360.png (http://g.imageshack.us/img519/bobross1nt1.jpg/1/)
(http://g.imageshack.us/img395/bobross1dy7.jpg/1/)
Sinir olurdum..
Herifin oğlu iki dakikada çizerdi resimi..
Benim çizdiğim Cin Ali'ler bile kötü dururdu...
Çocukluğumda karşıma çıksaydı kesin tepelerdim..
Ömer SEVİNÇ
22.10.2008, 23:47
Yahu o kadar basit gibi anlatırdı ki.
Bir hevesle alırdım elime fırçayı. Hafif hafif fırça darbeleriyle ben bir çizik atana kadar ağacı bitirirdi. Elimde gariban sulu boyamla gözler dolu izlerdim adamı yahu.
Emirhan Makul
23.10.2008, 00:42
Ferhunde hanımlar vardı ya :D
4312 bölüm oynayan dizi.
oyuncu bayanın teki resmen dizide buruşmuştu.
yaşlandı torun torba sahibi oldu kadıncağız.
gercek hayatından çok dizide yer aldı.
Fatih Ersoy
23.10.2008, 01:05
Edi büdü vardı o zamanlar..
Hatta bir şarkı vardı kızım seni edi'ye veriyimmi diye... :D
Biliyorum çok saçma ama vardı işte... :D
Murat Cömert
23.10.2008, 04:21
Edi büdü vardı o zamanlar..
Hatta bir şarkı vardı kızım seni edi'ye veriyimmi diye... :D
Biliyorum çok saçma ama vardı işte... :D
cevap gelirdi istemiyoruuum babaa:D
Çocukluğu Trabzon'da geçenler bilir. Manyaklık derecesinde bir "bilyali" modası vardı. İş öyle bir boyuta gelmişti ki, el freni takanlar, fren lambası takanlar, 3 tekerlekli, 4 tekerlekli direksiyonlu alttan zincirli çeşit çeşit. :D
İşin bir çok da teknik boyutu vardı. Bilyalar genelde çok kullanılmış bozuk ve kenarları açık olanlardan seçilirdi ki, giderken tıkanırsa kendi içindeki yaplayla kendi kendini açsın diye, dingiller için karaağaç, bilyalara ve ön takozla dingil arasına gres yağı, eyy gidi günler.
Daracık sokaklarda mahalle maçı için toplanılırdı. Eğer oyuncu sayısı tek ise bir kişi "gudalis" olurdu, :D bir devre o takımda bir devre öteki takmda.
Ayrıca bir de okulların kapanma zamanı "küllah" olayı patlardı birden. İnşaatlardan alınan elektrik tesisatı boruları 3'lü 5'li küllah atma makinelerine dönüştürülürdu :D , o senenin kullanılmış defterleri de küllahlara.
Uzunoğlu
23.10.2008, 11:59
:) O benim abim sayılır, yaşça büyük. Ama bir ara aşağıki mahallede maç yaparken ona attığım golü sindiremeyip beni topla beraber taça atmıştı.:D Yani pek abiliğini göremedik.
Gaddar Gökçe ha:)
Bize kendisini öyle tanıtmadı dikkat edelim bizide atmasın bir yerlere :)
Mehmet Fırat
23.10.2008, 12:07
Bir zamanlar TRT 2' de iki fırça, bir ispatula ve bir parça sünger ile harikalar yaratarak iki dakikada adeta tulum çıkaran rahmetli ABD' li ressam Bob Ross'u özledim ben yahu:o
Son derece pratik bir yöntem ile kamera karşısında çizmiş olduğu peyzajlar sayesinde Dünya' da bir çok insana resim sanatını sevdirmiştir..
Huzur içinde yat güzel insan..
http://img519.imageshack.us/img519/4936/bobross1nt1.jpg (http://imageshack.us)
http://img519.imageshack.us/img519/bobross1nt1.jpg/1/w360.png (http://g.imageshack.us/img519/bobross1nt1.jpg/1/)
(http://g.imageshack.us/img395/bobross1dy7.jpg/1/)
Annem, kardeşim, ben toplanıp bunu izlerdik. Pazar saat 13.00'te TRT 2'de başlıyordu yanlış hatırlamıyorsam.
Çoğu zaman, resmi batırdı diye eleştirirdim ama resmin sonunda adam her zaman haklı çıkardı. :D
_
Şu anda radyoda Mirkelam'ın Hatıralar şarkısı var. Hüzünlendim yahu...
Emirhan Makul
23.10.2008, 12:12
Bineceğim üstüne vuracağım kırbacı; :D
http://static.flickr.com/55/145562912_a35d1718dd_o.jpg
Şişko Nuriyi Hatırladınız mı ? :D
Mehmet Fırat
23.10.2008, 12:15
Bu arada başlığa 90'ların hepsini eklersek bizim de söyleyeceğimiz bir şeyler olur. :)
Great White
23.10.2008, 12:16
Çoğu zaman, resmi batırdı diye eleştirirdim ama resmin sonunda adam her zaman haklı çıkardı. :D
Evet ya:)
Artık bitirdiğini sandığım resmin üzerine gelir elindeki ispatulanın ucu ile resme şöyle bir iki çiziktirir "Hmm. Şuraya küçük bir çalı daha eklersek çok güzel olacak" falan derdi ve o boya parçası bir anda harika bir çalı haline gelirdi:rolleyes:
Sanatsal boyutu olmasa da harika işler çıkarırdı Bob Amcamız. Şimdi oğlu var baba mesleğine devam eden:)
FatmaÇelik
23.10.2008, 16:25
Ne güzel bi başlık bu yaaa.:alkış:
Kendimi buldum resmen.
Ne kadar çok şey yapmışız çocukken farkında olmadan.
Okudukça o kadar mutlu oldum ki meğer bunları yaşayan sadece ben değilmişim dedim:D
Bilâl ÇOBAN
23.10.2008, 16:46
McGayver vardı, pratik zekalı abd ajanımız :) hep merak ederdim gaz tenekesinden acaba ne zaman uçak yapacak diye :)
sonra polis akademisinin çizgi filmi vardı, hiç silah kullanmazlardı...
HBB adlı kanalda öğleleri çıkan hint filmleri ilkokul senelerimi mahvetmiştir... filmin en aksiyonlu noktasında birden ortaya çıkan ve acayip acayip dans eden çingene kılıklı insanlar :D yıllarca onları anlamaya çalıştım :D
pembe panter efsanesi bizim dönemimize raslamıştır...
Gerçekten de, o günlerin tadı yok be hiçbirşeyde...
hüzünlendim ya hu, Barış Amcamı özledim; 10 puan 10 puan 10 puan deyişini... her şarkısında toplumsal bir mesaj vermesini...
Yahu 90ların başında çocuk olmak diye açlımış başlık ama bakıyorum da herkes o zaman çocukmuş,şu anda 18 yaşında olan kardeşlerimiz bile :D
Pazar Konseri vardı,tek kanal zamanı,Pazar günü Klasik Müzik Konseri :) "Pazar Kanseri" derdim ben o zamanlar.Şimdi dinliyoruz klasik müzik,orası ayrı :)
tugay_98
23.10.2008, 18:29
ben çocuk olduğun için çook mutluyum
mk.esen35
23.10.2008, 18:38
çizgi filim vardı bitane:lafalimpik olimpiyatları
sukubi dubiler:oooolllllleeeeeeeeeyyyy
yogi yahuler:ooooollllleeeeeeeeyyyy
veeeeeeeee
geeeeeerrrçek kötüler:yuuuuuuuuuuuuuhhhhhhh
yogileri tutardım hep sukubiler kazanırdı.kıl olurdum
Ömer TOPAL
23.10.2008, 20:21
vay be tam zamanında çocuk olmuşuz...eyy gidi günler beee..bacaklarımız yetmezdide kocaman bisiklete bacak arası binerdik...sonra videsli bisiklet sevdası...sonra bir telaş alırdı beni ailede herkez şoför ya kocaman kamyonlarımız tırlarımız var ya bende hemen büyüsemde ehliyet alsamda kamyon sürsem abim gibi arabayla gezssem...bir büyüdük aldık her zımbırtıyı şimdi şoför olmayınca babam yola gönderdiği zaman mırıldan..ee tabi çocuk gözü ile bakamıyorsunki çalışmak gece sabaha kadar yol gitmek kolaymı...çocukken süper bir hayaldi...ulan dibi delik dünya...
Kasım Hilal
23.10.2008, 20:21
Kermit ya..
Yemyeşil kahramanımn benim..
Bir de tabi bana ismini veren Hızlı Gpnzales (mahallede beni öyle çağırırlardı) vardı..
Kahramanımdı benim..
Ağaçkakan Woody Woodpecker pardı sonra.. Çocukken adını söylemek çok zor gelirdi..
Mahallede Ninja Kaplumbağalar'ın karakterlerine bürünürdük.. Bu farelik bende takın olmuş olacak ki ben genelde Usta Splinter olurdum..
Great White
24.10.2008, 12:31
Madem gerilere doğru gidiyoruz, 80 li yılların modern Charlie Chaplin' i Benny Hill amcayı anmadan olmaz:)
Aslında bir mulitimilyarder olan, hayatında hiç evlilik yapmadığı için bütün mirası ikinci üçüncü kuşak akrabaları tarafından pay edilen ve öldükten birkaç gün sonra koltuğunda oturuyor bulunan tonton, sevimli mi sevimli bir İngiliz komedyendi:rolleyes:
Sen de bizleri çok güldürmüştün, sırf onların hatırına huzur içinde yat Benny Amca:o
http://img530.imageshack.us/img530/8458/26858023dv8.gif (http://imageshack.us)
http://img530.imageshack.us/img530/26858023dv8.gif/1/w300.png (http://g.imageshack.us/img530/26858023dv8.gif/1/)
http://img401.imageshack.us/img401/7240/1985ibagbennyhillqp3.jpg (http://imageshack.us)
http://img401.imageshack.us/img401/1985ibagbennyhillqp3.jpg/1/w300.png (http://g.imageshack.us/img401/1985ibagbennyhillqp3.jpg/1/)
Yahu 90ların başında çocuk olmak diye açlımış başlık ama bakıyorum da herkes o zaman çocukmuş,şu anda 18 yaşında olan kardeşlerimiz bile :D
Pazar Konseri vardı,tek kanal zamanı,Pazar günü Klasik Müzik Konseri :) "Pazar Kanseri" derdim ben o zamanlar.Şimdi dinliyoruz klasik müzik,orası ayrı :)
Abi o programın adıydı zaten ayrıca çok uyuz bi programdı.:)
seyyah61
26.10.2008, 03:51
Çocukluğu Trabzon'da geçenler bilir. Manyaklık derecesinde bir "bilyali" modası vardı. İş öyle bir boyuta gelmişti ki, el freni takanlar, fren lambası takanlar, 3 tekerlekli, 4 tekerlekli direksiyonlu alttan zincirli çeşit çeşit. :D
İşin bir çok da teknik boyutu vardı. Bilyalar genelde çok kullanılmış bozuk ve kenarları açık olanlardan seçilirdi ki, giderken tıkanırsa kendi içindeki yaplayla kendi kendini açsın diye, dingiller için karaağaç, bilyalara ve ön takozla dingil arasına gres yağı, eyy gidi günler.
Daracık sokaklarda mahalle maçı için toplanılırdı. Eğer oyuncu sayısı tek ise bir kişi "gudalis" olurdu, :D bir devre o takımda bir devre öteki takmda.
Ayrıca bir de okulların kapanma zamanı "küllah" olayı patlardı birden. İnşaatlardan alınan elektrik tesisatı boruları 3'lü 5'li küllah atma makinelerine dönüştürülürdu :D , o senenin kullanılmış defterleri de küllahlara.
Bilyalilar, küllah oyunlari, mahalle maclari, celik comak,... daha nice unutamadigimiz oyunlar.
Belki de suan oynadigimiz oyunlarda, o oyunlardan aldigimiz hicbir hazzi alamiyoruz.
Belki de o zaman oynarken hem oynayip hem birbirimizle yarisiyorduk ondandir.
Ayrica yasca kücük arkadaslar basligin degistirilmesini istemis.
Fakat söyle bir sey var.
Bu baslik Facebook'daki ayni isimle acilmis gruptan esinlenerek acilmis.
Nicin 80'lerin sonu 90'larin basi diye soracak olursaniz,
televizyon devri ve özel kanallara gecis ile mahallede cocuklarin birbirleriyle oyun oynadiklari son dönem olmasidir sebebi büyük ihtimalle.
Belki de bu yüzden bizim cocuklugumuzu yasadigimiz dönem, baska hicbir neslin cocukluguna etki etmeyecek bicimde bizi etkisi altina almistir.
TaraftaR
26.10.2008, 07:22
Küllah atma ve bilyali arabalar unutulmazdi tabii. Bilyali arabalarda citayi biraz asmis ve iskeleden bilyali otobüs yapmistik. 6-7 kisi ayni anda konforlu bir sekilde
seyahat edebiliyordu :-)
Küllah atmada kullanilan elektrik tesisati botularinin granit mermer desenli olanlari gözdeydi. Yine misketlerin beyaz ve desenli olani degerliydi.
Bahattin Aydın
26.10.2008, 09:31
aynalara küsdüm kıl oldum be abi :D
Coloradoydu
26.10.2008, 12:28
Yine misketlerin beyaz ve desenli olani degerliydi.
"Kemik misket" denirdi onlara. Ama en popüleri iri olanlarıydı diye anımsıyorum. Ben daha çok, fazla kullanıldığından dışı pütür pütür olanları seviyordum. O kadar elden geçip en sonunda benim oldu güdüsüyle sanırım. Tabi kullanımındaki kolaylığı da unutmamak lazım. Pürüzsüz olmadığından kontrollü atışlara dahi bi imkan veriyordu.
Başlığın böyle kalması en iyisi olur. Görebildiğim kadarıyla, daha ziyade, bir süredir 20'li yaşlarda gezinen 1. kuşak bilgisayar kullanıcıları katılıyor foruma. Hayli ilginç bir dönemi konu ediniyor. Bu dönemin çocukları hem sokak oyunlarını hem de bilgisayar oyunlarını bilir. Yani başlıbaşına konu olabilecek bir durum bu.
seyyah61
26.10.2008, 12:35
Küllah atma ve bilyali arabalar unutulmazdi tabii. Bilyali arabalarda citayi biraz asmis ve iskeleden bilyali otobüs yapmistik. 6-7 kisi ayni anda konforlu bir sekilde
seyahat edebiliyordu :-)
Küllah atmada kullanilan elektrik tesisati botularinin granit mermer desenli olanlari gözdeydi. Yine misketlerin beyaz ve desenli olani degerliydi.
O borularin arasina ince bir tahta koyup bant ile serit serit belirli araliklarla birbirine bantlardik.
Daha sonra eski dergi, gazete vb. seylerden yaptigimiz külahlari bant ile tahta arasindaki bosluklara doldururduk.
Külahi sardiktan sonra borunun icine sokar fazlaligini keserdik.
Daha bu oyunu oynayan kaldi mi bilmiyorum ama benim su ana kadar oynadigim en zevkli oyundu.
Bazilari cok sert üfler, külah dikilirdi resmen, bazilari da ucuna igne takar kurbaga vururdu.
Sonra da havali tüfekler cikti ki bizim neslin gencliginde ayri bir efsanedir.
Ama en popüleri iri olanlarıydı diye anımsıyorum. Ben daha çok, fazla kullanıldığından dışı pütür pütür olanları seviyordum
O iri misketlere "godoş mile" denirdi :D, bir de fazla kullanılmış yüzeyi pürüzlü misketler de dediğin gibi atış yaparken elden kaymaz, bu yüzden kullanılırdı, onun da ismi "elluk" (ellik).
10-15 misketin yanyana doğrusal bir şekilde koyup, tahminen 2-3 metre mesafede bir çizgi çizilir ve o çizginin gerisinde atış yapılarak oynanan bir oyun vardı, ismini şimdi hatırlayamadım. Ayrıca yine benzer şekilde yere bir üçgen çizip içine misketleri koyup bir oyun oynardık, onun adı "cazlı" idi galiba :)
Bir de atış şekilleri ve isimleri vardı. Yerden 30-40 cm yukardan yapılan atışa "hepdali" denirdi, elin yere temas ettiği atışlara da mim veya mum lu birşey derdik ama aklıma gelmedi şimdi.
Bu arada çok da sağlam bir havalı tüfeğim vardı. :)
Kuş lastiğiyle çıkılan av maceralarını da unutmamak lazım. :D
Çağatay_
26.10.2008, 15:32
Ateşteyim ateşte ateşteee aklım gitti bir kıza işte hayır mı şer mi bilmem amaaaa ateşteyim beeen ateeeşte...
Çelik'in en ateşli zamanları :D:D
Kasım Hilal
26.10.2008, 19:44
Aman Çağatay, onu unutalım lütfen...
Coloradoydu
26.10.2008, 20:45
O iri misketlere "godoş mile" denirdi :D
:) Onu ben de yazacaktım ama sansüre takılır mıyım diye düşündüm.
Bilâl ÇOBAN
27.10.2008, 00:10
maçları show tv de izlerdik. bizim tahta kaplı siyah - beyaz televizyon çekmediğinden, halamın evinde izlerdim. aston villa maçını da orada izledim. küçük orhan'ın attığı gol sonrası babamın beni kucağına alıp havaya atmasını, sonra da pencereyi açıp browning marka silahıyla havaya saydırmasını hiç unutamam. güzel günlerdi.
TaraftaR
27.10.2008, 00:42
Aykan ve Colorado eksik biraktigim misket terminolojisini tamamlamislar. Kendilerine tesekkür ederim
:-)
BIr de söyle bir sey vardi. Rakibin misketini vurmayi basardiginizda karsiliginda 2 misket aliyordunuz. Diger secenekte misketin yakinina yavasca atip, iki misket arasinda mesafeyi karislayabiliyordunuz. Karislamaktan kasit, karisla iki misket arasindaki mesafeyi kapatabilmek. Trabzon sokaklarinin her santimetresinde karisim vardir :-)
El büyüklügündeki taslarla oynanan "pokuc" oyununu bilen var mi aranizda?
Gazoz kapaklarindan testere yapaniniz olmadi mi?
Gökçebey
27.10.2008, 09:14
Evet pokuçu hatırlıyorum :D Bir de foduk oynardık 5 çukur ve misketlerle :D Zehirlenince anti zehir çukuruna gitmek gerekiyordu :D Ey gidi günler :D
Gazoz kapaklarindan testere yapaniniz olmadi mi?
Hazırlanışı;
Gazoz kapağı akşamdan suda bekletilir:)Kapağın kenarları el kol yaralamadan çekiç vasıtasıyla açılır ve keskin hale getirilir.Ortasından yan yana iki tane delik açılır ve oradan ip geçirilip uçlardan bağlanır.Testereniz servise hazırdır.Ne benzer bugünkü testere üçe dörte.:)
Uçurtma mevsimleri vardı.Yukarda bir tane gördünmü anlardın zamanı geldiğini:)Tabakli uçurtma derdik yanlış hatırlamıyorsam.
Bahattin Aydın
27.10.2008, 12:02
çivili tahtalarda bozuk parayla oynanan futbol turnuvalarının yerini playstation aldı :)
O iri misketlere "godoş mile" denirdi :D, bir de fazla kullanılmış yüzeyi pürüzlü misketler de dediğin gibi atış yaparken elden kaymaz, bu yüzden kullanılırdı, onun da ismi "elluk" (ellik).
10-15 misketin yanyana doğrusal bir şekilde koyup, tahminen 2-3 metre mesafede bir çizgi çizilir ve o çizginin gerisinde atış yapılarak oynanan bir oyun vardı, ismini şimdi hatırlayamadım. Ayrıca yine benzer şekilde yere bir üçgen çizip içine misketleri koyup bir oyun oynardık, onun adı "cazlı" idi galiba :)
Bir de atış şekilleri ve isimleri vardı. Yerden 30-40 cm yukardan yapılan atışa "hepdali" denirdi, elin yere temas ettiği atışlara da mim veya mum lu birşey derdik ama aklıma gelmedi şimdi.
Bu arada çok da sağlam bir havalı tüfeğim vardı. :)
Kuş lastiğiyle çıkılan av maceralarını da unutmamak lazım. :D
Bu misket oyunlarında pazarlık da olurdu,idda gibi,zorluk derecesi yüksek yerde olan misket için rakip size 2 karış,1 karış+1 simiç gibi avantaj verebilirdi,başarılı olamazsanız misketinizi almak kaydıyla tabi :)
Bizim mahallede misket mafyası benim elimdeydi,bir avuç misketle sabah çıkar akşama kadar bir çanta misketle eve dönerdim,babam gece bunları çöpe atardı,mahallenin uşakları da bildikleri için çöpten alırlardı,cebimde kalan birkaç misketle akşama kadar yine hepsini toplayıp eve dönerdim,uşaklık işte :D
Abi o programın adıydı zaten ayrıca çok uyuz bi programdı.:)
"Pazar konseri" idi programın adı,ben "Pazar kAnseri" diyordum :)
Cuma geceleri TRT'de ''Bir Başka Gece'' (BBG) programını hatırlayan varmı.
Başka eğlence yoktu zaten.Cuma gününü iple çekerdik.Hem tatile giriş günü hem akşam BBG var.Off bee:)
Evet dedi.Hobaaaa.İzmir marşı.
A.Hilal Çakıroğlu
27.10.2008, 13:19
Küllah atma ve bilyali arabalar unutulmazdi tabii. Bilyali arabalarda citayi biraz asmis ve iskeleden bilyali otobüs yapmistik. 6-7 kisi ayni anda konforlu bir sekilde
seyahat edebiliyordu :-)
Küllah atmada kullanilan elektrik tesisati botularinin granit mermer desenli olanlari gözdeydi. Yine misketlerin beyaz ve desenli olani degerliydi.
Bizim mahalleye birkaç tane hurda araba bırakmışlardı. Onlardan söktüğümüz malzemelerle bilyalı arabalarımızı süslerdik. Emniyet kemeri bile takmıştık :D
Daha da küçükken naylon leğenlerle topraktan kayardık. Tokat'ta 15- 20 Çocuğun leğenlerle sıra beklediğini hatırlıyorum. O zamanlar çok küçük olduğumdan tek başıma kaymama izin vermiyorlardı. (4 yaşında falandım herhalde) O kadar küçüklüğe inince aklıma geldi. El arabasının içinde, toprak yolda sürat yapmanın keyfi de bambaşkaydı ya. zıplaya zıplaya...
Elektrik borularını çiviyle çıtanın üzerine tutturur arka kısmına da dipçik yapardık. : ) Sonra herkes küllahlarını hazırlar, iki gruba ayrılıp kale belirledikten sonra silahçılık oynamaya başlardık:) Mermiler kağıttan olunca mızıkçılık yapan da çok olurdu :D
Mahalledeki karate kursunu ve salça-ekmekle beslenen çocuğu hiç kimse yazmamış. Yoksa bunlar yalnızca Tokat'ta mı vardı?
Salçalı ekmek yemedim ama Tokat'ta komşu çocuklardan görüp öğrendiğimiz yoğurtlu ekmekleri yerdik biz de:) Ohh... ekmeğin üzerine yoğurdu sürüp onun da üzerine toz şeker serpiştiriyorsun....
Misketle en çok Duvar oynardık, onun için duvarın yeri bende bambaşka.
İlkokula yeni başladığımızda yerden yüksek oynardık. Bir de don-ateş vardı :D Biraz daha büyüyünce Don-Ateş'in yerini "Aspirin" aldı :D
Gece topu bile göremeyeceğimiz kadar karanlıkta kuka oynardık. Tabii hileler havada uçuşurdu.
Kız kıza oynadığımız lastik oyunu vardı bir de. Oynayan kişi sayısı arttıkça üçgen, dörtgen... altıgen falan olurdu oyunun adı.
Genellikle oyuncaklarımızı da kendimiz yapardık.
uçaklar, evler, kaleler yapacak legolarımız yoktu ama bolbol toprağımız (tabii ıslatınca da çamurumuz) ve kiremit taşlarımız vardı. Malzeme de hayal gücü de bol olunca her biri birbirinden güzel eserler çıkardı ortaya:)
Kasım Hilal
27.10.2008, 13:37
Topluca oynadığımız Kabak oyunu, Stop, Hırsız-Polis de vardı..
İyi sarardı be..
Coloradoydu
27.10.2008, 17:05
Çok küçükken benden bir üst jenerasyonun ufak plastik arabalara demir telinden direksiyon yapıp sokaklarda sürdüğünü hatılıyorum. Tabi anlatması zor ama hatırlayanlar vardır mutlaka. Hatta raptiyelerle süslenirdi oyuncak arabalar...
Birdir bir vardı... Muzır tekerlemeleri vardı... 9-10'dan sonraki görevleri genelde kimse yapamazdı.
20-30 kişilik saklambaçlar vardı... Ebe olan bi daha kurtulmak bilmezdi. Babam çağırsa da kaçsam diye geçirirdi içinden.
Futbol maçları hiç bitmezdi. Ya bi kavga çıkardı, ya top patlardı, ya balkona giderdi ya da bi teyze balkondan su dökmeye çalışırdı üstümüze.
Bir de mahallede her elektrik direğinin dibinde mutlaka bi kız direğe ip bağlar, tek bacağını ipe geçirir, diğeri de ip atlardı.
Bir de mahallede her elektrik direğinin dibinde mutlaka bi kız direğe ip bağlar, tek bacağını ipe geçirir, diğeri de ip atlardı.
Hiç sorma ,biz külahtır,bilyalıdır,araba süslemedir,futbol maçıdır,gazoz kapağıdır,miskettir uğraşırdık,kızlar 15 yaşına kadar ip atlayıp çiziktaş oynarlardı :D
TaraftaR
28.10.2008, 05:58
Çok küçükken benden bir üst jenerasyonun ufak plastik arabalara demir telinden direksiyon yapıp sokaklarda sürdüğünü hatılıyorum. Tabi anlatması zor ama hatırlayanlar vardır mutlaka. Hatta raptiyelerle süslenirdi oyuncak arabalar...
O arabalar artik imal edilmiyor. Cünkü üretim sartlari fiziken ortayan kalkti :-) O arabalarin direksiyonu simdilerde bulunmayan eski divanlarin yaylarindan yapilirdi. Divan yaylarinin üstü halka (direksiyon) seklinde olurdu. Alt tarafi da uzatilip direksiyon cubugu haline getirilir, ucu kanca yapilip yumusak plastikten mamul oyuncak aravaya gecirilirdi.
Oyuncak araba bulamadigimiz zamanlarda radyo pillerini itina ile acar, pillerin arti ve eksi kutuplarindaki tekerlerin ortasindaki kömüre bir sey tutturup sürerdik.
Bilâl ÇOBAN
28.10.2008, 10:24
uzun eşşek, birdir bir, çelik çomak vs...
bunlar unutuldu mu arkadaşlar :)
kocaeli - izmit - kullar kasabasında büyüdüm, ineklerimiz vardı, onları otlatmaya çıkarırdım, arkadaşım da olmazsa eğer yanımda, ya mantar toplamaya çalışırdım, ya da koca at sinekleri yakalayıp onların popolarına ot sokardım, günaha bak :) Rabbim affetsin :)
Emirhan Makul
28.10.2008, 15:35
Uzun Eşşek yolunda Kaç Kumaş Pantolon Yırttık Biz Hey Gidi Günler Hey.
Topuz mu Kılıç mı ?
A.Hilal Çakıroğlu
28.10.2008, 16:03
Hiç sorma ,biz külahtır,bilyalıdır,araba süslemedir,futbol maçıdır,gazoz kapağıdır,miskettir uğraşırdık,kızlar 15 yaşına kadar ip atlayıp çiziktaş oynarlardı :D
Abartmayalım lütfen:) Bizim buralarda kızlar da erkeklerin oynadığı oyunları oynardı bunlara ilave olarak ip atlar, bez bebek, bebek kıyafetleri vs dikerdi;)
Sizin çevrenizdekileri bilemeyeceğim ama genelleme yapmayalım lütfen:D
Ömer SEVİNÇ
28.10.2008, 17:14
Az önce Show tv'de Power Rangers gördüm galiba:D
TaraftaR
28.10.2008, 17:43
Abartmayalım lütfen:) Bizim buralarda kızlar da erkeklerin oynadığı oyunları oynardı bunlara ilave olarak ip atlar, bez bebek, bebek kıyafetleri vs dikerdi;)
Sizin çevrenizdekileri bilemeyeceğim ama genelleme yapmayalım lütfen:D
Gayet haklisin. Kizlar yüsek performans gerektiren küllah atma ve misketle pek ilgilenmezlerdi ama, biz ip atlamaya, yakartopa, sek-sek e felan eslik ederdik :-)
A.Hilal Çakıroğlu
28.10.2008, 18:06
Gayet haklisin. Kizlar yüsek performans gerektiren küllah atma ve misketle pek ilgilenmezlerdi ama, biz ip atlamaya, yakartopa, sek-sek e felan eslik ederdik :-)
Ben haklıysam mesajınızın devamı yanlış :D
Coloradoydu
28.10.2008, 18:54
Kizlar yüsek performans gerektiren küllah atma ve misketle pek ilgilenmezlerdi ama, biz ip atlamaya, yakartopa, sek-sek e felan eslik ederdik :-)
Gerçektende, merak edip ip atlamayan erkek hiç yoktur... Hatta, iyi hatırlarım erkekler genelde kıpkırmızı kesilirdi.:) Demekki kızlara has bir doğası var ip atlama oyununun...
Great White
28.10.2008, 19:05
Gerçektende, merak edip ip atlamayan erkek hiç yoktur... Hatta, iyi hatırlarım erkekler genelde kıpkırmızı kesilirdi.:) Demekki kızlara has bir doğası var ip atlama oyununun...
Akademi' de okuyan güreşçi bir arkadaş vardı bir zamanlar..
Adam bir ip atlardı, o dönen ipi asla göremezdin..
Sanarsın eller yanda sadece zıplıyor:D
Hatta karşısına oturup serinleme şansın bile vardı yani:)
Uzunoğlu
28.10.2008, 20:12
Akademi' de okuyan güreşçi bir arkadaş vardı bir zamanlar..
Adam bir ip atlardı, o dönen ipi asla göremezdin..
Sanarsın eller yanda sadece zıplıyor:D
Hatta karşısına oturup serinleme şansın bile vardı yani:)
Soner itiraf et ip atlamışsın besbellli :)
Great White
28.10.2008, 20:27
Soner itiraf et ip atlamışsın besbellli :)
Eh bahsettiğim arkadaş karşımızda şov yaparken arada ipi bize de verip denememizi isterdi ama tabii ki o performansın yanına dahi yaklaşamazdık..
Zaten elemanın ayaklar yerden en fazla 3 santim falan kesilirdi atlarken..
Bu arada ip atlamış olsam bile bunun nesi ayıp yahu:)
Hani şu iki kişinin çevirdiği ve seni ortalarında zıplattığı ipten bahsetmiyorsak tabii ki:D
Aslında her sabah 50 taneden en az 3 set yapmak gerekir; zira çok sağlıklı bir egzersiz..
Gerçi ben de yapmıyorum ama herkese tavsiyemdir; hatta sana bile Engin:p
Egemen Yılmaz
28.10.2008, 20:39
Az önce Show tv'de Power Rangers gördüm galiba:D
hey gidi power rangers.... :)
Hugo'yu unutamam:D cadı silva ya özel bi sempatim vardı:D
Great White
28.10.2008, 20:47
Hugo'yu unutamam:D cadı silva ya özel bi sempatim vardı:D
Hiç sorma yahu..
O Hugo denen lavuk da sütun gibi Sila varken o mendebur Hugolina' ya giderdi hep:D
Zaten o programdan sonra "güzeller kötü, çirkinler de iyidir" saplantısı oluşmuştu bir ara bende:p
Great White
28.10.2008, 21:52
Şu sokak oyunlarından bahsederken şimdi aklıma geliverdi..
"Mendil Kapmaca" da ne zevkli bir oyundu yahu:rolleyes:
ugurTS1989
28.10.2008, 22:08
Hugo'yu unutamam:D cadı silva ya özel bi sempatim vardı:D
tolga abı ızleyerek buyuduk oda tv karsısında bızımle beraber buyudu:D:D
Ömer SEVİNÇ
29.10.2008, 00:24
İner misin çıkar mısın vardı. Bir aralar efsane olmuştu:)
Great White
29.10.2008, 00:36
İner misin çıkar mısın vardı. Bir aralar efsane olmuştu:)
Hiç sorma..
O yarışmada "Rezil olduk ve yerin dibine girdik" tabiri gerçek oluyordu resmen:D
Bu arada programın sunucusu da bir trafik kazasında feci bir şekilde ölmüştü ya:S
Benimkisi cocukluk değil bebeklik oluyor :):)
Olsun be hayat böylede acımasız :D:D
Abartmayalım lütfen:) Bizim buralarda kızlar da erkeklerin oynadığı oyunları oynardı bunlara ilave olarak ip atlar, bez bebek, bebek kıyafetleri vs dikerdi;)
Sizin çevrenizdekileri bilemeyeceğim ama genelleme yapmayalım lütfen:D
Ne yalan söyleyeyim,biz hiç kızlarla külah atmaca,emen almaca,misket,gazoz kapağı,futbol maçı ya da yeni yapılan inşaatın ikinci katından kum yığınının tepesine atlamak gibi faaliyetlerde bulunmadık...Ben zaten şu çiziktaşın mantığının anlaşıldığı gün kadınların da anlaşılacağına inanmaktayım...Bir insan ayağıyla bir taşı beş kare üzerinde 15 sene bıkmadan nasıl ittirir ve bundan zevk alır yahu?..
A.Hilal Çakıroğlu
29.10.2008, 14:11
Ne yalan söyleyeyim,biz hiç kızlarla külah atmaca,emen almaca,misket,gazoz kapağı,futbol maçı ya da yeni yapılan inşaatın ikinci katından kum yığınının tepesine atlamak gibi faaliyetlerde bulunmadık...Ben zaten şu çiziktaşın mantığının anlaşıldığı gün kadınların da anlaşılacağına inanmaktayım...Bir insan ayağıyla bir taşı beş kare üzerinde 15 sene bıkmadan nasıl ittirir ve bundan zevk alır yahu?..
Emen almaca nedir bilmiyorum ama saydığınız diğer tüm oyunları hatta daha fazlasını biz de oynardık.:U Yalnızca ben değil diğer kız arkadaşlarım da. Hatta Cyzio hocamızın Ne Oyunlar Oynadık... (http://forum.bordomavi.net/showthread.php?t=6588) başlığında da yazmıştık bir yıl kadar önce :) Orada görüldüğü gibi ayrı ortamlarda büyüdüğümüz Sevgi de oynarmış :D
Bu arada bu başlık Esasında "Ne Oyunlar Oynadık..."ın içeriğine dönmüş
Mustafa Önder
29.10.2008, 14:21
Hugo'yu unutamam:D cadı silva ya özel bi sempatim vardı:D
Hugo'nun bir programında Tolga Abi çocuğa hangi takımlısın diye sormuştu. Çocuk Trabzonspor demişti. O zaman Tolga Abi de Lider takımı tutuyosun ha senin yerinde olmak isterim demişti. :D O zamanlar liderdik tabi:D
Coloradoydu
29.10.2008, 14:45
Bu arada ip atlamış olsam bile bunun nesi ayıp yahu:)
Hani şu iki kişinin çevirdiği ve seni ortalarında zıplattığı ipten bahsetmiyorsak tabii ki:D
Aslında tam da bu şekil ip atlamaydı konumuz...:)
Çocukluk demek oyun demek ama anlatacak farklı şeylerde var. Mesela sınıflarda üçer kişi oturduğumuzu hatırlıyorum. Sonra sobalı sınıflar... Hademe her gün ikinci ders saatinde(sabahçılar için) gelir sobaya kömür koyardı. En az 60 yıllık devasa çam ağaçlarıyla oynadığımız ebenden ebeneler... Yine oyunlara girdikya neyse...:)
Okul düelloları: "Çıkışta atlay misın". Bi güzel kozlar paylaşılır, herkes evine gider, yarın da hiçbirşey olmamış gibi arkadaşlık devam ederdi.
Beslenme saatinde sınıfın erkekleri çöp tenekesini ortamıza alır, yumurtalarımızın kabuklarını soyardık. Sınıfı kesif bir yumurta kokusu sarardı.
Sonra, önlüklerimizin her iki cebine de kumaş mendiller koyulurdu. Üstteki mendil ya üçgen ya da çatılı ev şeklinde, alttakiyse kare şeklinde katlanırdı.
Bayramlar için bando takımı seçmeleri olurdu, herkesi tatlı bir heyecan sarardı. "Çiko" dediklerimiz hep davulcu olurdu.:)
Adile Naşit'in masallarını dinlemeden uyumazdık.
Kasım Hilal
30.10.2008, 03:30
Mesela sınıflarda üçer kişi oturduğumuzu hatırlıyorum.
Yıl 1989..
İstanbul'a yeni taşınmışız..
Üçüncü sınıf öğrencisiyim..
Babam gitti beni yeni okuluma yazdırdı...
İkinci gün okulu bulmak bana kaldı..
Salak salak etrafıma baktım ve tüm öğrenciler nereye gidiyorsa ben de oraya gittim. Sınıfım 3-B idi emindim.. Sınıfı da buldum.. Hocayı (öğretmeni) zaten tanımıyordum ama yoklamada adımı okuyunca doğru yerde olduğumu anladım..
Neyse.. Tabi İstanbul.. Biz Trabzon'dan gelmişiz.. Adamlaa farklı bir dil kullanıyor.. Hiç onutmam komşu bir teyze bana ilk günlerimde "LAN" diye hitab etmişti de öyle afallayıp kalmıştım. Zira o güne kadar öyle bir kelimeyi hiç duymamıştım.. Okulumdaki ilk günle bu konuşma sorunu yüzünden bayağı sıkıntılı geçti. Bir müddet ağzımı açmadım. Bunu fırsat bilen öğretmenim de beni çok konuşan iki teyze kızının arasına oturttu.. Çok utanmıştım o zamanlar.. Ama adam koskoca öğretmen, güzmüz yetmiyor.. O sene o ik kızın arasında kaldım vesselam.. Tâ konuşmamı düzeltip de öğretmenimin kafasını şişirene kadar.. Ki bu yaklaşık üç ayımı almıştı.. Sonradan ikinci yılımızda öğretmen hemen benim yerimi değiştirdi tabi. Kendi oğlunun yanına oturttu. Biz ikimiz birbirimizi hiç sevmezdik.. Hani iki kişi çok sıkı rakip olunca aralarında bir husumet olur, hele de çocuksa.. Bizim de öyle bir rekabet vardı aramızda.. Sorulan her soruyu biz çözmeye çalışırdık, çok da kavga eder genellikle günün geri kalanını bizbirimizle konuşmadan geçirirdik.. Ama ne yalan söyleyeyim, ne zaman öğretmenim bizi yanyana oturttu, çok sıkı arkadaş olduk.. Adam beni susturmak için ne denedi ise tutmadı.. Hatta biz beşinci sınıfta iken ikimizi yine ayırdı ve ne hikmetse biz yine kavga etmeye başladık.. Sonra da öğretmenim sırf "oğlunu kayırdı" demesinler diye oğlu son kavgamızda (haksız olmama rağmen) çocuğa çok şiddetli bir tokat attı ve ertesi gün de onu başka bir sınıfa gönderdi.. Hala utancını yaşarım o günün..
Ey gidi HALİT TUNA.. Selam olsun.. İlk İstanbul'a gidişimde yine göreceğim sizi öğretmenim..
zafer6161
30.10.2008, 12:11
ooooooo portakalı soydum baş ucuma koydum oynardık kızlarla :D birde ip atlardık ey gidi günler :(
Great White
30.10.2008, 12:35
Bir de çocukluğumuzun pazar sabahlarında yaptığımız kahvaltıları keyifle geçirmemizi sağlayan John Wayne amcamız vardı:)
Hem babacan, hem karizmatik hem de kahraman bir kovboydu; hey gidi heyy..
Sen de huzur içinde yatasın:o
http://img397.imageshack.us/img397/8080/johnwaynehc9er4.jpg (http://imageshack.us)
http://img397.imageshack.us/img397/johnwaynehc9er4.jpg/1/w480.png (http://g.imageshack.us/img397/johnwaynehc9er4.jpg/1/)
http://img396.imageshack.us/img396/6367/waynecowboykv8.jpg (http://imageshack.us)
http://img396.imageshack.us/img396/waynecowboykv8.jpg/1/w337.png (http://g.imageshack.us/img396/waynecowboykv8.jpg/1/)
Hekimoğlu
30.10.2008, 13:30
http://www.80ler.com/
seyyah61
30.10.2008, 13:41
İner misin çıkar mısın vardı. Bir aralar efsane olmuştu:)
Safak Sezer yaptigi taklitlerle o yarismada ünlü olmustu sanirsam.
Daha sonra Baskül ailesinde oynadi.
Hekimoğlu
30.10.2008, 13:45
Parliament sinema kulübü unutulur mu?Star tv de pazar akşamları verilirdi süper filmler oynardı açılış müziğine de hastaydım.
Safak Sezer yaptigi taklitlerle o yarismada ünlü olmustu sanirsam.
Daha sonra Baskül ailesinde oynadi.
Ben Şafak Sezer Nokia reklamıyla ünlü oldu diye hatırlıyorum,şu berber olup ta eli küçülen reklam...İner misin çıkar mısın sunucusu Boran Kaya da trafik kazasında vefat etti...
Fatih Oflaz
30.10.2008, 14:14
Herşeyi gectimde Kaldırımda oturmayı özledim bee...:)
Bii bab bab barabbo diye bir şarkı hatırlayan varmı?:)
Peki kentaçdis'i bilen var mı?:)
Hastaydım bu ikisine.
Great White
30.10.2008, 16:39
Bii bab bab barabbo diye bir şarkı hatırlayan varmı?:)
Peki kentaçdis'i bilen var mı?:)
Hastaydım bu ikisine.
Birincisi I m a scatman di:D
Diğeri de You can' t touch this hesaabı:p
Bii bab bab barabbo diye bir şarkı hatırlayan varmı?:)
Peki kentaçdis'i bilen var mı?:)
Hastaydım bu ikisine.
:)
U can't touch this(Mc Hammer) ,diğeri de Scatman(John Scatman)
İskender66
30.10.2008, 20:48
80 ler denilince belki de ilk akla gelen grup Modern Talking. Bana 80leri tek bir şey ile anlat deseler. ''Modern Talking" derim. Aklıma gelen ilk parçalar içinde cher chery lady, you're my heart, brother lui muhakkak var.
Modern Talking'in şarkılarını hala dinlerim. Dinlerken çocukluğum aklıma gelir. Geçmişe uzanırım ve hüzünlenirim. İyice yaşlanmışız yahu :rolleyes:
Kasım Hilal
30.10.2008, 20:54
isko Modern Talking'i çok az bir şeyle geçiştirmişsiniz...
Sexy Lady Lover, You can win if you want, Jet Airlainer, Gerenimos Cadillac... Unutulmaz şarkılarındandır..
Hatta bir de No Face No Romance var..
maçları normal tv verirdi biz anlamazdık çizgi film isterdik:D
Great White
30.10.2008, 21:32
Modern Talking' in Türkiye' de çıkış yaptığı ilk parça "You' re My Heart You' re May Soul" du..
En azından ben ilk olarak bu parça ile tanımıştım o ikiliyi :rolleyes:
Daha sonraları vokalist Thomas Andrews' ın bir gay olduğunu duyduğumuzda çocuk aklımızla inanmak bile istememiştik:p
Hatta o zamanlar öyle çok dinleniyordu ki bizler rock dinlemeye başladıktan sonra adamları hakir görüp "Hadi len. Sen hala M.T. mi dinliyorsun yahu" şeklinde de takılırdık bazı arkadaşlara:o
Ama sonuçta son derece temiz bir vokal ile güzel de müzik yapıyordu elemanlar:)
Ömer SEVİNÇ
30.10.2008, 21:37
Bugünkü yayınımda 90'lara özel program var;)
Great White
30.10.2008, 21:42
Modern Talking mi çalacan yoksa:p
Ömer SEVİNÇ
30.10.2008, 21:48
Yok yahu. Türkçe pop olacak. O yılların unutulmaz, komik, karakteristik parçaları:)
Great White
30.10.2008, 21:49
Desene Füsun Önal, Ajda Pekkan, Nilüfer, Erol Evgin dinleyeceğiz bu akşam:o
Ömer SEVİNÇ
30.10.2008, 21:55
Desene Füsun Önal, Ajda Pekkan, Nilüfer, Erol Evgin dinleyeceğiz bu akşam:o
Öyle olsa yine iyi:D
Oya-Bora, Grup Vitamin, Harun Kolçak, Burak Kut, Bora Gencer vs.vs.:D
Coloradoydu
30.10.2008, 21:56
Yok yahu. Türkçe pop olacak. O yılların unutulmaz, komik, karakteristik parçaları:)
Pardon DJ misiniz? Hangi radyo, nasıl dinelebiliriz?
Great White
30.10.2008, 21:56
Öyle olsa yine iyi:D
Oya-Bora, Grup Vitamin, Harun Kolçak, Burak Kut, Bora Gencer vs.vs.:D
Benim misafirlerim geldi Ömer:D
Oysa ne hayallerimiz vardı kargoya giderken:p
İskender66
30.10.2008, 21:59
o zaman eomeri dinlemek lazım. o zamanın şarkılarını özledim valla :)
Ömer SEVİNÇ
30.10.2008, 22:00
Benim misafirlerim geldi Ömer:D
Oysa ne hayallerimiz vardı kargoya giderken:p
Coloradoydu imzadaki linke tıkla;)
Abi aslında senin şarkılar ağırlıklı bir yayın düşüncem vardı. Bugün başlığı okudum biraz, çocukluğuma doğru bir gezinti yapmaya karar verdim.
Boş bir saat olunca ek yayın yapacağım senin şarkılar için:)
Ey gidi Teleon diyeyim de başlık konseptine de uyalım:D
Great White
30.10.2008, 22:02
İkimiz başbaşa dinleriz artık bir iki parça:D
İskender66
30.10.2008, 22:07
Yayın daha başlamadı mı yoksa bendemi çalmıyo anlamadım :confused:
Modern Talking' in Türkiye' de çıkış yaptığı ilk parça "You' re My Heart You' re May Soul" du..
Stadyum adlı programda nostalji görüntüleri gösterilirken çalan şarkı budur. Modern Talking ve Alphaville Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastâneleri'nin ameliyathânelerinde hâlâ sevilerek dinlenilir. Ama ben Depeche Mode'u daha çok severim.
Emirhan Makul
30.10.2008, 22:41
Cine5 vardı tam filime başlarken yayın kapanırdı yani siyah beyaz çizgiler gelirdi bi hatırlayın bakalım cine5'le ilgili neler vardı :D
Murat Cömert
30.10.2008, 23:09
Kanal 6 da Mehmet Ali Erbilin sundugu bı futbolla ılgılı yarısma vardı kalecıye penaltı atıyolardı..Bıde Televole o zamanlar futbolcuların hayatını anlatan arada Sıyasetcılerle ılgılı Şakalar yapan bı programdı..
Emirhan Makul
30.10.2008, 23:17
3 Karısı 36 Çocuğu Olan Kaygısızlar vardı :D
Great White
30.10.2008, 23:18
Cine5 vardı tam filime başlarken yayın kapanırdı yani siyah beyaz çizgiler gelirdi bi hatırlayın bakalım cine5'le ilgili neler vardı :D
Şu gözlerimi o zamanlar bile bozamadım ya bir daha da asla bozulmaz herhalde:D
Gözler adeta maymun kıçı kıvamına gelene dek o parazitin arasında görüp görebildiğimiz birkaç figür ile sabahı ederdik:p
Hatta bir aralar coca cola şişelerinin dibinden bakıldığında şifrenin çözüldüğü söylentisi de yayılmıştı ki orası ayrı bir rezalet konusu:D
Emirhan Makul
30.10.2008, 23:19
Birde Şey vardı amuda Kalkıp baktığında yani tersten daha net görünüyo diye gece boynumu kırıyodum ya akla mantığa bak ya:D
TaraftaR
01.11.2008, 10:40
Ulusal gazetelerin, kamuoyunun gündemini mesgul eden bir olay cözüme kavustugunda "Gazatemizin yayini ses getirdi" seklinde topyekün sacmalamalarini hatirladim simdi :-)
Sinan Akyıldız
01.11.2008, 11:56
Bizim neslin basketbol ilahı Hanamiçi Sakura ve sevimli uzaylı , kedi düşmanı Alf 'i de unutmamak lazım :). Birde Kars'tan petentini aldığımız " Eş topla " adlı oyun . Saklambaçın 2 takım halinde oynandığı bir oyundu :)
TaraftaR
04.11.2008, 03:39
Naim Süleymanoglu nun Bulgaristan dan kacirilisini...
Seul olimpiyatlarindaki rekorlarini ve altin madalyasini...(Yanilmiyorsam Türkiye nin olimpiyat tarihinde güresten sonra altin madalya kazandigi ilk brans idi)
Madalya töreni sirasinda, tam istiklal marsimiz okunurken (daha sonra denizin altindaki linklerden kaynaklanan sorun nedeniyle yayinin kesildigi aciklandi) kesilen canli yayini hatirlayaniniz var mi? Emin olun, tüm Türkiye son Avrupa sampiyonasinda oldugu gibi ekran basinda bu müthis heyecani ve kizginligi yasamisti.
Bu da 80 lerin sonundan kalma, unutamadigim bir animdi.
Aaah ulan ah diyeceksiniz.:)
Parliament Sinema Kulübü:)
uo8kVP8k660&feature=related
Billur Tuz.Akar Akar
6-uJKuwkQ1s&feature=related
Arçelik93
-hZJgHH234M&feature=related
Aymar Lezzet Testi
FQXTR2h8nLE&feature=related
Voltran
2e5GU-3O_60&feature=related
Susam Sokağı
VUtdmmSQONQ&feature=related
Hey Arkadaş;Sağol
G2TBVDEB8CM&feature=related
Harun-61
07.11.2008, 09:35
e Hami Mandirali'nin bombalarini unutmamak lazim ;) :)
.
Kasım Hilal
07.11.2008, 14:44
Bizim neslin basketbol ilahı Hanamiçi Sakura ve sevimli uzaylı , kedi düşmanı Alf 'i de unutmamak lazım :). Birde Kars'tan petentini aldığımız " Eş topla " adlı oyun . Saklambaçın 2 takım halinde oynandığı bir oyundu :)
Hanamichi Sakuragi
İsminin sonunu unuttun üstad..
Kade vardı baş düşmanı, Goril vardı takım kaptanı...
Hatta bir koçları vardı ki evlere şenlik..
Bir de sevdiği kız vardı, Haruko..
Egemen Yılmaz
07.11.2008, 15:08
Bıde Televole o zamanlar futbolcuların hayatını anlatan arada Sıyasetcılerle ılgılı Şakalar yapan bı programdı..
evet ya televole eskiden neredeyse "futbol programı" diyebileceğimiz nitelikte bir programdı. sonradan magazin programı oldu. hala yayınlanıyor mu bilmiyorum tabi.
hatta hatta kanal d ve show tv bu programı bir aralar aynı anda yapıyordu. bir tanesi reklamlarında küçük bir kıza "seni seviyorum gerçek televole" dedirtmişti ama misilleme gecikmemişti: "seni seviyorum en gerçek televole"
:) ne günlerdi ya
mk.esen35
07.11.2008, 18:36
pazar geceleri önce bizimkiler dizisi olurdu ondan sonrada spor stüdyosu.tamda o sırada annem ilkokul formamı ütülemeye başlardı.yarın okul olduğu aklıma gelirdi.moralim bozulurdu.
bide perşembe geceleri showda kemal sunalın filmi olurdu.Allah rahmet eylesin komik adamdı
Emre Bekar
07.11.2008, 19:21
hugo vardı.hugoya canlı yayında küfür eden çocuk vardı:)
EHgxCm_nWJY&NR=1
bu gülüşü hatırlayan var mı ?
kih kih kih.
ççç ççç ççç
Adem Erdoğan
22.11.2008, 00:35
TRT 1 de trafik kuralları ile alakalı kısa filmler vardı.Yumurtaları bağlıyodular küçük arabalara sonra çarpıştırıyodular.Yumurta arabaya bağlı değilse kırılıyodu.Emniyet kemeri takmanın önemini anlatıyodu bu filmler.:D
, kedi düşmanı Alf 'i de unutmamak lazım :)
hoş bi :) oluştu bunu görünce.. hakikaten insanın keşke hiç büyümese idim diyesi geliyor..
ugurTS1989
30.11.2008, 14:23
http://g.mynet.com/i//48/47759_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/picturesLister.aspx?gid=2231&pid=47801&pNum=19)
Kaseti başa ya da ileri almak için kasetin deliğine kalem sokup havada çevirmek demek...
http://g.mynet.com/i//56/47764_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/picturesLister.aspx?gid=2231&pid=47801&pNum=24)
Hafta sonları erken kalkıp çizgi film izlemeyi hevesle beklemek demek...
http://g.mynet.com/i//74/47779_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/picturesLister.aspx?gid=2231&pid=47801&pNum=39)
TRT'nin yayın akışı bitişinde istiklal marşını dinlemek... Hatta tiz "biiiiiiip" sesi çıkana kadar TV'yi kapatmamak demek...
http://g.mynet.com/i//81/47783_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/picturesLister.aspx?gid=2231&pid=47801&pNum=43)
Birbirimizin hatıra defterine yazı yazmak demek...
http://g.mynet.com/i//86/47788_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/picturesLister.aspx?gid=2231&pid=47801&pNum=48)
Sinek ilacı arabalarının bıraktığı bulutun arkasından deli gibi koşmak demek...
http://g.mynet.com/i//74/47654_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/picturesLister.aspx?gid=2231&pid=47801&pNum=10)
Bilye oynarken "dağ mı? deniz mi?" deyip baştakini vurmaya çalışıp bütün gülleleri almaya çalışmak demek...
http://g.mynet.com/i//90/47667_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/picturesLister.aspx?gid=2231&pid=47801&pNum=16)
Telefon görüşmelerinde jeton kullanmak demek...
Anıl Caner
30.11.2008, 14:46
hanamichi animelerini netten bulamıyorum bir türlü. tsubasaları falan baştan izleyip, bitirdim ama.
Hüseyin Kurt
03.04.2009, 09:32
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Alf filmini bayılarak izlemek demek...
http://g.mynet.com/i/144/47801_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47800/sayfa/2/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
"Vıjjtt vıjjt" konuşan araba kara şimşek demek...
http://g.mynet.com/i/50/47636_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47801/sayfa/1/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
"On yüz bin milyon baloncuk yuttum..." demek...
http://g.mynet.com/i/51/47637_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47636/sayfa/60/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Sessiz sinema ve kulaktan kulağa oynarken herzaman eğlenerek oynamak demek...
http://g.mynet.com/i/52/47638_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47637/sayfa/59/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Michael Jackson'ın "Black or White" klibinin hafızalarımıza kazınması demek...
http://g.mynet.com/i/53/47639_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47638/sayfa/58/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Yalan Rüzgarı seyretmek ama anlayamamak demek...
http://g.mynet.com/i/57/47640_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47639/sayfa/57/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Edi Büdü demek...
http://g.mynet.com/i/71/47651_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47640/sayfa/56/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Bilye oynarken "dağ mı? deniz mi?" deyip baştakini vurmaya çalışıp bütün gülleleri almaya çalışmak demek...
http://g.mynet.com/i/74/47654_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47653/sayfa/53/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Peçete koleksiyonu yapmak demek...
http://g.mynet.com/i/76/47656_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47654/sayfa/52/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
İstop oyunun adının nerden geldiğini bilmeden oynamak demek...
http://g.mynet.com/i/89/47666_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47665/sayfa/48/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Telefon görüşmelerinde jeton kullanmak demek...
Hüseyin Kurt
03.04.2009, 09:33
http://g.mynet.com/i/90/47667_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47666/sayfa/47/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Kaseti başa ya da ileri almak için kasetin deliğine kalem sokup havada çevirmek demek...
http://g.mynet.com/i/48/47759_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47669/sayfa/44/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Tetris oyununu daha hızlı oynamaya çalışmak demek...
http://g.mynet.com/i/52/47760_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47759/sayfa/43/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
'Bir Başka Gece' en sevilen ve tek bilinen eğlence programı demek
http://g.mynet.com/i/54/47762_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47761/sayfa/41/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Bay Meraklı'yı bilmek demek...
http://g.mynet.com/i/55/47763_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47762/sayfa/40/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Hafta sonları erken kalkıp çizgi film izlemeyi hevesle beklemek demek...
http://g.mynet.com/i/56/47764_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47763/sayfa/39/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Tele On kanalı bilmek demek...
http://g.mynet.com/i/57/47765_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47764/sayfa/38/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Akşam ebesi, yakan top ya da ortada sıçan oyunlarını bilmek demek...
http://g.mynet.com/i/59/47767_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47766/sayfa/36/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Kasete kayıt yapılabilmesi için kasetin alt tarafında bulunan karelerin bantla kapatılması demek...
http://g.mynet.com/i/60/47768_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47767/sayfa/35/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Bakkal dönüşlerinde güzel kokulu ekmek ucunu yemenin zevkini bilmek demek...
http://g.mynet.com/i/61/47769_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47768/sayfa/34/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
Hüseyin Kurt
03.04.2009, 09:34
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Apartman çatısına 5 metrelik anten takan babanızın sizi televizyonun karşısına oturtması ve çatıdan "oldumu" diye bağırıp anteni ayarlamaya çalışması demek...
http://g.mynet.com/i/69/47774_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47773/sayfa/29/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Barış Manço'nun 'Adam Olacak Çocuk' programını kaçırmamak demek...
http://g.mynet.com/i/70/47775_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47774/sayfa/28/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Dantel yaka ya da bez yaka takmak demek...
http://g.mynet.com/i/80/47782_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47781/sayfa/21/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
TRT'nin yayın akışı bitişinde istiklal marşını dinlemek... Hatta tiz "biiiiiiip" sesi çıkana kadar TV'yi kapatmamak demek...
http://g.mynet.com/i/74/47779_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47778/sayfa/24/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Televizyonun sesini açmak ve kanalları değiştirmek için bin kere kalmak ve üstündeki düğmelere, basmak demek...
http://g.mynet.com/i/83/47785_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47784/sayfa/18/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
"Hey Corç versene borç... Olmaz Maykıl bende de yok..." demek...
http://g.mynet.com/i/94/47793_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47792/sayfa/10/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Okula siyah önlükle gitmek demek...
http://g.mynet.com/i/97/47796_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47795/sayfa/7/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
He-man, She-ra, Transformer, Clementina, Heidi demek...
http://g.mynet.com/i/98/47797_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47796/sayfa/6/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Uykudan önce masal programını Adile Naşit'ten dinlemek demek...
http://g.mynet.com/i/100/47799_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47798/sayfa/4/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
80'lerde Çocuk Olmak Ne Demek?
Voltran Voltran Voltran demek...
http://g.mynet.com/i/143/47800_0.jpg (http://haber.mynet.com/galeri/yasam/2231/47799/sayfa/3/80-lerde-cocuk-olmak-ne-demek)
Şu orijinali The Young and the Restless olan diziyi sırf baş harflerine uyması için bize Yalan Rüzgarı diye kakaladıklarını lisedeyken iniglizce dersinde anladığımda az küfretmemiştim ne alakası var diye:D
Şu orijinali The Young and the Restless olan diziyi sırf baş harflerine uyması için bize Yalan Rüzgarı diye kakaladıklarını lisedeyken iniglizce dersinde anladığımda az küfretmemiştim ne alakası var diye:D
Bence son derece yaratıcı ve de aslından daha güzel olmuştu :)
"Generations" dizisini de başlarken bir ağaç resmi gösterildiği için "Hayat Ağacı" olarak çevirmişlerdi muhtemelen aynı kişiler (Hey gidi Sam Whitmore hey :) ).O da çok iyiydi,hem anlamı bozmamışlar hem de görsele bağlı kalmışlar.
Uzay Kaplan
03.04.2009, 12:12
80 ler denilince belki de ilk akla gelen grup Modern Talking. Bana 80leri tek bir şey ile anlat deseler. ''Modern Talking" derim. Aklıma gelen ilk parçalar içinde cher chery lady, you're my heart, brother lui muhakkak var.
Modern Talking'in şarkılarını hala dinlerim. Dinlerken çocukluğum aklıma gelir. Geçmişe uzanırım ve hüzünlenirim. İyice yaşlanmışız yahu :rolleyes:
Aynen katiliyorum bende hep Modern Talking dinlerdim halada dinliyorumya eski sarkilari Birde uzun sokakta Bülentin Bilardo salonu Vardi orada bütün günümüzü gecirirdik ey gidi bilardo turnuvalari ne günlerdi onlar ya ve bizim zamanimizdaki uzun sokagin güzel kizlari gercekten yaslandik be.
Muhammet
03.04.2009, 12:15
Benim aklıma Power Rangers gelir hep.
http://www.wallpaperbase.com/wallpapers/movie/powerrangers/power_rangers_9.jpg
Aynen katiliyorum bende hep Modern Talking dinlerdim halada dinliyorumya eski sarkilari Birde uzun sokakta Bülentin Bilardo salonu Vardi orada bütün günümüzü gecirirdik ey gidi bilardo turnuvalari ne günlerdi onlar ya ve bizim zamanimizdaki uzun sokagin güzel kizlari gercekten yaslandik be.
2000 yılında "Back for Good" adlı bir best of gibi album çıkardılar...Brother Louie,Cherry Cherry Lady,You're my Heart You're my Soul,You can Win if you Want gibi eski şarkılar var albümde.
Ali Yerlikaya
03.04.2009, 13:13
Benim aklıma Power Rangers gelir hep.
http://www.wallpaperbase.com/wallpapers/movie/powerrangers/power_rangers_9.jpg
Kesinlikle hayranlikla seyrederdim, cocukken insan ister istemez onlara özeniyor:D
Hey gidi günler heyyy
Gökhan KAN
03.04.2009, 13:40
En azından biz çoçukluğumuzu yaşadık güzel günlerdi..Şimdiki çoçuklar Pc başında tüketiyor çocukluğunu...Misket ne desen bilmezler....
Engin Türkyılmaz
03.04.2009, 16:05
herşey flim karesi gıbı gozumden geçti gele Mc Donalds faslı :D
Great White
03.04.2009, 16:43
Hey gidi hey..
Evde renkli TV miz yokken reklamlarda ÇBS' nin DYO' nun falan boya reklamları vardı..
İşte şöyle canlı renkler, böyle farklı tonlar diye ballandıra ballandıra anlatırlardı..
Ama bizim görebildiklerimiz siyah ve grinin değişik tonlarından ibaretti maalesef:))
Gerçi bu 80 lere ait bir durum ama idare edin işte:)
İskender66
03.04.2009, 18:09
Şu orijinali The Young and the Restless olan diziyi sırf baş harflerine uyması için bize Yalan Rüzgarı diye kakaladıklarını lisedeyken iniglizce dersinde anladığımda az küfretmemiştim ne alakası var diye:D
Gerçek adı yalan rüzgarı değilmiymiş. Ben şimdi öğrenmiş oldum sayende. Bizi kandırmışlar demek ki :)
yaranozlu
04.04.2009, 01:48
84 kuşağından biri olarak, uzaylı zekiye ve perihan ablayı hatırlıyorum. susam sokağı da efsaneydi. çizgi filmlerden voltran ve he-man ilk aklıma gelenler.
futbolda da sakaryaspora adaşım engin ipekoğlundan dolayı aşırı sempatim vardı.(resmen destekliyordum) çok penaltı kurtarırdı, avrupa kupalarında spartaküs diye bi takımı eleyip(yanlış hatırlamıyorsam bu maçta da penaltı kurtamıştı) sonra e.frankfurta elenmişlerdi. yine bu yıllarda gsnin yarı finali vardı, onu da iyi hatırlıyorum. hele prekazinin golünü. weah o zamanlar gençti ve sonradan oyuna girmişti monacoda. 4-3 lük fb-gs maçı, 5-1 lik bjk-fb maçları da dün gibi hafızamda.
Hüseyin Kurt
09.04.2009, 07:56
ÇOCUKLAR NEDEN SPOR YAPMALI?
Çünkü bizim kadar şanslı değiller... Bizim kuşağın pek çok yönden şanslı olduğunu düşünüyorum. Hormonsuz domatesin tadını bile hafızalarımızda bir yerde sakladık "aman kaybetmeyelim" diye. Artık o anı bile çok değerli, bırakın domatesi... Eskiden özgürce deli gibi sokakta oynardık, aman arabalar ezecek, sapıklar götürecek derdi yoktu, en azından şimdi ki kadar. Okullara yaya gidilir, meyve ağaçtan tırmanma faaliyeti gerçekleştirilerek yenirdi. Oyunlar koşa koşa oynanır, ip atlanır, hoop zıplanırdı. Kimse de ne skolyoz, ne alerji, ne de hiperaktivite vardı.
Erken ergenlik veya psikolojik sorunlar saklambaç oynanınca geçerdi...
Ama şimdi! Konserve çocuklar büyütüyoruz. Her şey yapay ve yetmezmiş gibi birde yığınla hastalık var.
Bilgisayar çağı çocukları oturdular bilgisayarın başına futbolu bile klavyeyle oynadılar, yediler fast foodları oynadılar bilgisayar oyunlarını, o masada otura otura omurgaları eğrildi, çalışmayan kasları taşıyamadı kemikleri. Akciğerleri yeterince koşmadığından, zorlanmayıp, genişlemeyip, yanmadığından her şeye tepki verir oldu. Alerjiler başladı. Hem de astıma kadar giden. Aileler her yere arabayla gitti, çocuğunun ayağını yere değdirmediler, sıcaktan korudular, soğuktan korudular, yağmurdan korudular ama çocuklar yine de hep hastaydı.
Spora, reçete de ilaç gibi doktorlar yönlendirdi. Oysa kar yağdığı zaman biz sabah çıkar akşam gelir, kar yer kar içerdik, yağmurda suların göbeğine basıp sırılsıklam olup eve dönerdik. Hani bir reklâm var dı robot çocuk kirlene kirlene ıslana ıslana çamura çimene bulan bulana çocuğa dönüşüyor. Biz işte aynı öyleydik. Karıncaların evinin toprağın içinde olduğunu kitaplardan değil, görerek öğrendik. Biz uğur böceğini parmağından uçuran, kelebeklere dokununca parmakları kanat tozu olan, gelincikleri toplayıp şurup yapan çocuklardık...
Durum bu kadar vahimken şimdi çocuk neden spor yapmalıyı bir daha düşünelim. Çünkü spor yapmazsa obez, kilolu, astımlı, bronşitli, skolyozlu, koordinasyonu zayıf, direnci düşük, metabolizması zayıf, psikolojisi bozuk kısaca mutsuz çocuklar olacaklar.
Şu da var tabi çocuklukta olmasa da yetişkinlikte çıkan sorunlara yenilecekler. Hayatı boyunca hiç spor yapmamış bir beden 40 lı yaşlardan sonra doğal direnç düşüklüğü başladığında kas yırtılmalarından tutunda omurga sorunlarına kadar pek çok sıkıntıyla yüz yüze getirecek insanları. Geçen hafta içinde hayatı boyunca hiç spor yapmadığı için omurga sorunları yaşayan tam 4 kişi ile görüştüm. İlk cümleleri "Bu yaştan sonra yüzme öğrenmeye kaldı işimiz" dediler.
Yani kısaca, yalnızca büyürken ve gelişirken değil yetişkin olunduğunda da sorunlardan korunmak için mutlaka çocuğunuzun bir spor branşı ile uğraşmasını sağlayın. Sosyal ve bedensel gelişimi ve ilerde sağlıklı bir yetişkin olması için bugünün çocuklarının spor yapması şart !
Funda öztürk alban
mart 2009
çocukluğum 90 ların ortasında olmuş olmasına rağmen kelimesi kelimesine herşey uyuyo...
torbalar dlusu taso veya futbolcu kağıdı biriktirmiş bi arkadaşın yüksek biyere çıkarak hepsini dağıtacağını bağırmasıyla hepimiz altta beklerdik... her atıyomuş gibi el hareketinde birbirimizi ezerdik aşşağıda resmen... çoğundada dağıtmazdı ve büyük hayal kırıklıklarıyla ayrılırdık:)...
Hüseyin Kurt
14.04.2009, 08:28
Biz Çocukken futbol kurallari
1. Iyi oynayan iki kişinin aynı takımda yer almamasına dikkat edilirdi.
2. Maçlar minyatür kalede oynanıyorsa, penaltı boş kaleye ters şekilde topukla vurulurdu.
3. Maçların hayali kale direkleri arası adım ile sayılır, olmaları gereken yerler iki taş ile işaretlenirdi.
4. Hava kararınca, ezan okununca, anne-baba çağırınca maç biterdi.
5. Uç korner bir penaltıydı.
6. Topu patlatan parasını öder, patlak top ikiye kesilip kafaya takılırdı.
7. `Frikiklerde açıl biraz` denince `Burası stad mı` şeklinde cevap verilirdi.
8. Takımlar kurulurken ilk oyuncuyu seçme hakkı, adım almayı iyi bilenindi.
9. Kaleci topu 3 kere sektirirse rakibe `Açılsana 3 kere sektirdim` derdi, rakip açılırdı; efendilik vardı.
10. Top insanın pek münasip olmayan bir tarafına gelirse herkes `işe işe!` diye bağırırdı.
11. Penaltılarda kaleci değiştirilirse 2 penaltı atılırdı. Eğer ilk penaltı gol olursa ikincisi atılmazdı.
12. Abanma ve burun vurmak yoktu, vurulursa eleştirilip kınanırdı.
13. Tanju, Rıdvan, Metin, Ali, Feyyaz, Hagi, Hakan, Hami, Ünal, Hamdi gibi dönemin popüler futbolcularının adı alınırdı.
14. Topun sahibi tüm kuralları koyar, takımı kurar, kaleyi seçer, istemediği kişileri topuyla oynatmazdı.
15. Klişe laflar vardı: `At bakayim abinin kıllı göğsüne!`
16. Elin avantajı olmazdı.
17. Bel üstü gol sayılmazdı.
18. Taçtan kendi önüne atıp başlatılınca, taç değişirdi.
19. Maçı izleyen küçük bir grup varsa, penaltı olup olmadığına o karar verirdi, saygı vardı.
20. Maçlarda eğer iddia varsa ödüller genel olarak eskimo, meybuz, litrelik gazozuna vb. ürünlerden oluşurdu.
21. Pas vermeden sadece çalım atarak gol atılırsa sayılmazdı.
22. Frikiklerde baraj mesafesi, frikiği kullanacak olan kişinin koca bir zıplayışının akabinde 3 koca adım atmasıyla belirlenirdi. .. Büyük atılan adıma karşılık olarak rakip takım "sen tuvalete de mi böyle gidiyon?" diyerek ortalığı kızıştırırdı.
23. Top, oyun alanı içerisindeki herhangi bir arabanın altına kaçarsa büyük bir şevkle arabanın altına yatılıp top alınırdı. Topu ilk kim kaparsa o takımda başlardı.
24. Gol olduktan sonra eğer tartışmalar olursa ve golü yiyen takımın bir oyucusu golü kabullenirse rakip takım direk o kişiyi yüceltip "adamın gol diyo" diyerek golü alırlardı. Golü kabullenen kişi de kaleye veya defansa alınırdı.
25. Varsa hakeme yapılan en dolu dizgin hakaret: "hakeme gözlük, eline de sözlük" tü.
26. Oynayacakları n sayısı eğer tek ise, güçsüzlerden biri devre değiştirerek gönlü alınırdı.
27. Penaltılarda eğer takımınız açık ara farkla öndeyse kaleciye vurdurulurdu. Ama en güçlü forvetiniz penaltıyı kullanacaksa, hemen rakip kalecinin gönlü alınırdı: "Merak etme olm, teknik vuracam". Kaleciler genelde "Abanmak yok oğlum" derlerdi.
28. Sabit bir kaleci yoksa 2 golde bir veya dakika usulü oyuncular aralarında değişirdi. Kalecilik sırası "Sonum bir Allah" diye kim başlarsa o kişiden geriye sayılırdı.
29. Dizde veya ayak ucunda top sektirerek de sıra belirlendiği olurdu (genellikle 9 aylık veya 21 aylık gibi oyunlarda). Bu durumlarda ilk sektirmek isteyen "Birim bir Allah, kırmızı bayrak, yeşil kitap" derdi.
30. Kaleci oyuncu kavramı vardı. Takımların genellikle iyi oyuncuları bu kutsal göreve kendilerini adarlardı.
31. Eğer bir oyuncu faule maruz kalmışsa ama devam etmek istiyorsa, rakip futbolculardan birinin yürümesini dahi bahane ederek: "Adamın devam ediyor." derdi.
32. Milli birlik ve beraberliğimiz mahalle maçlarında başlamıştır. Önce maçlar yapılır... Centilmenlik skora yansımazsa sopalar, taşlar konuşurdu.
33. "Atan alır" kuralı vardı. Eğer top kime çarpıp çıkmışsa topun gittiği yer neresi olursa olsun koşa koşa gidip alırdı.
34. Mahallenin abileri kaleci alıştırırlardı ve buna göre puan verirlerdi. Aralarında kavga eden çocukların puanı kesilirdi.
35. Skor ne olursa olsun akşam saati yaklaştığında "Golü atan kazanır." kuralı işlerdi.
36. Maçlardan sonra su sırasına girmek ayrı bir davaydı ve mutlaka koşa koşa gidilirdi. Genellikle yaşlı amca veya teyzeler, zemin katta oturanlar bu işin acımasız kurbanlarıydı.
37. El kasti değilse (bunu da o zamanlar nasıl ayırıyorsak hiç anlamış değilim) o top direkt kaleye kullanılmaz, "kasti değilki oğlum, gol olmaz." denirdi...
38. Eğer kaleci dahil herkes çalımlanmışsa; o top çizgiye kadar götürülür ya popo dürtmesi yada yere yatıp kafa, burun, alın gibi vucut kısımlarının dürtmesi ile gol atılırdı.
39. Kalecinin degajla gol atabilmesi bir yetenekti fakat gene de gol sayılmazdı. Karşılıklı atışmaların sonunda yoldan geçen herhangi biri hakem yapılırdı ve sonuca o karar verirdi.
40. Para o zamanlar kolay bulunmadığından maçın hangi takım tarafından başlatılacağına; bir tarafına tükürülmüş yassı bir taşın havaya atılıp, yaş mı,kuru mu seçiminde doğru tarafı bilen tarafın başlaması yöntemi ile karar verilirdi.
Faik Yılmaz
14.04.2009, 08:45
Bir kaç tanede ben ekliyim......
- Topu tarlasına ya da balkonuna giren teyzeler ya da amcalar " kesimmi lan kesimmi" der iyi bir korkuttuktan sonra topu atarlardı. cam filan kırılmışsa ve top hala patlamamışsa topu kesip atarlardı.
- Topu dikine en yükseğe yolayanın ayrıcalığı olurdu.....
- Topun üzerine isim yazmak görev gibi bir şeydi.... helede Trabzonsporun oyuncularını adlarını maradonayı yazmak vecibe gibi bir şeydi...
Tangerine Dream
10.03.2010, 16:01
Bu başlığı farketmediğim için konuyla ilgili başka bir başlık açmıştım. Sağolsun Hekimoğlu bu başlığa yönlendirmiş. Ben de şunları eklemek isterim. Mutlaka içlerinden bazıları daha önce eklenmiştir.
1980'li yıllarda hayatının ilk tecrübelerini yaşamış, ilkokula gitmiş,
Kenan Evren'i, Erdal İnönü'yü, Turgut Özal'ı tanımış olmak.
Ajda Pekkan'ın "Alo", Michael Jackson'ın "Pepsi" reklamlarını hatırlayacak kadar şanslı olmak demek.
Big in Japan, The Final Countdown, Eye of the Tiger demek.
İcraatın içinden demek, "Semra koy bir kaset de neşemizi bulalım" demek.
Köprü demek, ödediğiniz her kuruş verginin yol, su, elektrik olarak size geri dönmesi demek.
Voltran Voltran Voltran demek, depozito toplamak adına kola şişesi
biriktirmek demek, Adile Naşit'ten masal dinlemek demek.
Debbie Gibson, Tiffany, Jason Danovan, Sandra, Modern Talking. vb.
dinliyor olmak. Comanchero'nun ve Life is Life'ın sözlerini ezberlemeye çalışmak
demek. Michael Jackson, Madonna, Samantha Fox demek.
Korhan Abay, Cenk Koray, Metin Milli, Ersen ve Dadaşlar demek.
Clementine, He-man, She ra, Transformers demek.
Okula siyah önlükle gitmek demek. Kayahan, Nilüfer, Sezen Aksu,
Barış Manço ile büyümek demek.
İhtilal çocuğu demek, "Köle İsaura" demek, "Ziyaretçiler" demek.
Acidçi misin metalci mi demek.
"Moruk" demek, "Herıld yani" demek, "Hey Corç versene borç" demek,
"Olmaz Maykıl bende de yok" cevabını işitmek demek.
Geriye dönüp baktıkça iç geçirmek demek.
Yüzyıl içindeki en iyi, en kıyak kuşak, hem eski hem yeni olmak demek.
Biraz gözü açık bir 80'li, yüz yıllık nesil kültürünü bir porsiyonda
almış demektir.
"Edi Mörfiiiiiii huuuuuuuuuuuuuu Şörli Makleeyynn yeeeeeee" diye bağırıp
en az bir Technotronic kasetine sahip olmak demek.
Mahalle çeşmelerinden su içmek, bayramları iple çekmek, cumhurbaşkanı denince Kenan Evren'i hatırlamak demek.
Koltuk altında topla okul bahçesine yalnız giderken "nasılsa oynayacak
birileri vardır" diyebilmek demek.
Saat sorulduğunda "eti kemik geçiyor" demek.
Evden çıkmayan bilgisayar bebeleri haline gelmeden çocukluğunu
yaşayabilmiş, son dönemin bir üyesi olmak demek.
"Ne?" sorusuna "zonk" cevabı vermekten zevk duymak, büyüteç ile kağıt yakmak ve siyah kağıtların beyaza oranla daha kolay yandığını keşfetmek,
9 voltluk pile dilinle dokunup o ekşi anı yaşamak demek.
Televizyon konserlerini teybe kaydederken odaya giren anneyi hemen
susturmak, 23 nisan çocuk şenliğinde gelen yabancı çocuklara 5 dakikada aşık olmak demek.
Son dersin son 5 dakikasında parkeleri giyip zilin çalmasını beklemek, hurraa kapıya doluşmak, dışarıya pestil olarak çıkmak demek, sinek ilacı arabalarının arkasında bıraktığı bulutta deli gibi dolaşmak demek.
Kutu kolayı açtıktan sonra kapağını çekip çıkarıp atmak demek.
Tipe bak demek.
Fon müziği Laura Brannigan'dan Self Control olan günler demek.
Bakkala gitmenin, sokakta oynamanın, harçlık toplamanın geçerli
sayıldığı, Havuç'un olmadığı yıllar demek.
Her şeye rağmen temiz ve el değmemiş bir hayat demek.
Sonrasında biz büyüdük ve kirlendi dünya demek.
Pazar akşamları mecburen yıkanmak ve erken yatmak demek.
Sesi açıp kısmak için televizyonun dibine kadar gidip
üstündeki düğmelere basmak zorunda olmak demek.
Şehirlerarası yolculuklara çıkarken otobüsün "302 S" olması için dua etmek demek.
Bilet alırken arka kapının önü ve tekerlek üstü olmasın demek.
Resimli futbolcu kartları demek, süper babaanne demek, fantayla kolayı karıştırmak demek, mahalle kavramı demek.
Çavuşevsku ve karısının kurşuna dizilişini TV'den seyretmek demek,
o görüntülerin yıllar sonra bile kafadan hala çıkmamış olması demek.
Anket ve hatıra defterlerinin olması bunlara seviyorum ama kimi diye
başlayan maniler yazmak, önünde tek arkasında iki çizgi olan külotlu
çorapların havada sallanarak giydirilmesi, içinde biri sabunlu iki ıslak bez olan Mustili beslenme çantası, dantel yaka, yenen kokulu silgi, leblebi tozu çekerken atlatılan ölüm tehlikeleri, hulohop, ayak bileğine takılarak çevrilen top, sek sek oynamak, müsaitseniz annemler size gelecek demek.
TRT'nin yayın akışının bitmesiyle çalan İstiklal Marşı için ayağa
kalkıp, marşı hazır olda bangır bangır söylemek ve marşın bitiminden sonra çıkan tiz "biiiiiiiiiiiiip"sesine rağmen televizyonu kapatmamak demek.
Zerrin Özer demek. Nasıl da geçmişti bütün bir yaz demek.
Bu şarkıya kafanda klip çekmek demek.
Annelerin Çernobil yüzünden çay içirmemesi, gofret yedirmemesi demek.
Challenger'ın düştüğü günkü haberleri hatırlamak demek.
PKK saldırılarında her gün mutlaka birilerinin öldüğünü duymak ama
anlamamak demek.
Veronica Castro'yu güzel zannetmek demek.
Yazlık diskolarda içeri alınmamak demek, bunun için ağlamak ve içeride -her nedense- "You are in the army now" şarkısında sarmaş dolaş dans eden abi ve ablalara bakıp özenmek demek.
Gorbaçov'un kafasındaki kırmızılığın ne olduğunu merak etmek,
anneye "Zeki Müren'e teyze mi diyim amca mı diyim" diye sormak demek.
"Breyk breyk arkadaş arıyorum demek", eve lazım olur diye fazlaca pul almak demek, "ho ho ho hoover" demek, Zeki Müren'in "size alo diyoruuuum" demesi demek.
İlkokulda Halley, Petrol ve Komançero şarkılarını uydurma sözlerle
söyleyerek dans eden Tolga Han özentisi sefil dans grupları kurmak, okul sonrasında ise her gün koşturarak eve gidip; Bu toprağın sesi
programında kımıl zararlısı ile mücadele yöntemleri, orman köylüsünün sorunları ve yüksek randımanlı durum buğdayı türleri ile ilgili verilen faydalı bilgilerin ardından Kamber ağa ile uyanık skeçlerini büyük bir ilgi ile izlemek demek. Küçük yaşta bilinçli bir çiftçi kadar ziraat bilgisine sahip olmak demek.
Sinemalarda The Lord of the Rings, Harry Potter vs. izlemek yerine Jules Verne romanları okumakla geçirilen bir çocukluk demek.
Aldım çantamı kolumaaa
Çıktım Dallas yoluna
Ben Babi'yi beklerken
Ceyar girdi koluma... şarkısını dansıyla birlikte bilmek demek.
"Bakkal amca, bir pergel, bir kalem, bir de çikolata alacağım" reklamını bilmek demek.
İcraatın İçinden'i izleyip Özal'ın kalemine bakıp hipnotize olmaya çalışmak demek.
Videocudan American Ninja, Kartal, Kan Sporu ve Evil Dead gibi filmleri kiralamak demek.
Analogtan dijitale geçiş devrini yaşamış birey olduğunu anlamak ve
ikisinden de farklı zevkler aldığının farkına varmak demek.
Çok güzel bir ülkenin son yıllarını hayal meyal hatırlamak, sonra da
çivisinin çıkışını görerek büyümek demek.
Hava durumlarının eksi değil de "sıfırın altında bilmem kaç"
denildiğini bilmek demek.
Apartmanın çatısına 5 metrelik anten takıp üstüne de tencere kapağı
bağlayan bir abinin sizi TV önüne oturtması ve çatıdan "oldu mu" diye bağırıp anteni ayarlamaya çalışması. Yunanistan kanallarını görüntülemek adına "olduuu olduuu" diye camdan kafayı çıkarıp bağırmak ve kimsenin buna şaşırmaması demek.
Siyah beyaz ve karlı bir görüntü de olsa, üstelik Yunanca tek kelime anlamasanız da gündüz vakti çizgi film izlemek için az debelenmemiş olmak demek.
Muhtemelen hayatımız boyunca yaşadığımız en güzel 10 yıl demek.
TRT 1'de oluşan sorunlar sonucu yayına bir süre ara verildiğinde ekrana getirilen donuk ağaç, dağ bayır ve necefli maşrapa resmine 10 dakika hareketsiz bakabilmek demek.
Türkiye'de yaşamış son mutlu kuşak olduğunu hüzünle hissetmek demek...
Mustafa ÖZDEMİR
10.03.2010, 16:06
biz kaçırdık o yılları maalesef...
Tangerine Dream
10.03.2010, 16:11
Kurbanı nasıl keseceğimizi ve derisini hangi işlemlerden geçirdikten sonra teslim edeceğimizi şu müzik eşliğinde öğrenmiştik.:)
DuKfBZAGkGA
Tangerine Dream
10.03.2010, 22:33
3. videoda 4:50'den 5:50'ye kadar Trabzonspor'la ilgili görüntüler var.
e8lasKWqYEU
bzNvLurCc18
Jn5fKYlM6jk
Mahmut Baran
11.03.2010, 00:55
pazar konseri diye bir program vardı Trt1 tek kanal olmasına rağmen güzel Yurdumda izleyen 500 kişi var mıydı acaba ? :)
İlyas Onat
11.03.2010, 01:06
Öyle herkesin evinde televizyon olmazdı. Akşamları, hele de bir film felan olacak haberini almışsak ne yapar eder büyükleri razı edip televizyonu olan bir komşunun evine misafir giderdik. Bir kıyıda mahcub mahcub oturur; bir sonraki sefere yüzümüz olsun diye hane sahiplerini rahatsız etmemeye çalışırdık.
Evet görmemiş gibi bakardık televizyona. Görmemiştik.
Sonra da günlerce izlediğimiz filmi ballandıra ballandıra anlatırdık birbirimize.
Emirhan Makul
11.03.2010, 01:13
Argadaşlar acaba ne oyunu oynuyorsunuz
Acaba bize gatıla bilimisin :D
mashal61
11.03.2010, 02:42
Şunu okuyunca içim cız etmedi desem yalan olur.
Çok güzel bir ülkenin son yıllarını hayal meyal hatırlamak, sonra da
çivisinin çıkışını görerek büyümek demek.
Mucahid Erdogan
11.03.2010, 07:32
hey gidi günler hey tasolar vardı Dicimonlar pokemonlar beybladeler ne oynardık kaldırım taşlarında :D
http://img12.imageshack.us/img12/4151/pikaqe3oi7.jpg
http://i43.tinypic.com/otnkph.jpg
http://www.eriding.net/media/photos/toys/040602_cbrown_mp_his_toy_beyblade.jpg
magicyattara
11.03.2010, 09:03
80'li yıllardan;"I just call to say İ love you" Steve Wonder unutulmuş:)
magicyattara
11.03.2010, 09:04
2. el Texas,Tommiks,Zagor da modaydı 80'lerde..
Cengiz Çubukcu
11.03.2010, 09:06
pazar konseri diye bir program vardı Trt1 tek kanal olmasına rağmen güzel Yurdumda izleyen 500 kişi var mıydı acaba ? :)
hikmet şimşek'ti yöneten , o program başlayıp bitene kadar geçen 1 saatlik sürede nasıl da sinir olurdum :)
vBulletin v4.2.5, Copyright ©2000-, Jelsoft Enterprises Ltd.