PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Bazı Teknik Direktörlerin İlk 6 Haftala İtibariyle Elde Ettiği Sonuçlar



alper*
04.10.2016, 21:58
Değerli arkadaşlar merhaba,


Aşağıda, -kanaatimce- dikkat çekici performans göstermiş olan bazı kulüplerin teknik direktörlerinin takımlarının başındaki ilk 6 maçlık performansını ve bizim mevcut durumumuzu gösteren bir derleme hazırladım. Samimiyetle söylemek isterim ki, bunu hazırlarken şu veya bu çıkarımda bulunmak niyetinde değildim. Ben de bu fikirle bir şeyler hazırlamaya karar verdiğimde neticeyi merak etmekteydim.

http://i.hizliresim.com/dXE6Vn.png (http://hizliresim.com/dXE6Vn)

Emre Çömez
04.10.2016, 22:06
3 gol... :(

sasone
04.10.2016, 22:19
Hepsinin kendi içinde bir tutarlılığı var ama en son sıranın ne işler çevirmeye çalıştığını anlamak zor,zaten izleyenler de ne oynuyoruzu çözemedi halen.Yukardaki liste bize yol yakınken acil önlem diye bağırıyor.Uzatmaları çıkarırsak 4 puan 1 gol atmış bir takım var elimizde.

bordoylamavi
04.10.2016, 23:03
başkalarıyla kıyaslamaya gerek yok şu 6 haftalık tablo tarihimizin en kötü ilk 6 haftası. bide ilk lige çıktığımız sene 4 puan toplamışız ki orda 2 puan sistemi vardı.

HOPA'LI TS'Lİ
05.10.2016, 07:47
Son 41 yılın en kötü başlangıcını yapmışız
Gol atamıyoruz yahu bundan kötüsü var mı
Ligin en az gol atan 3. takımıyız
Of of ne zaman gülecek yüzümüz Allah'ım

Yiğit Gayretli
05.10.2016, 07:52
Alper "ilk 6 hafta" kimin ilk 6 haftası? Ligin mi, teknik direktörün takımın başına geçtikten sonraki ilk 6 hafta mı?

61Firtinasi61
05.10.2016, 08:36
Lütfen.
Koskoca Almanya Liginda Dortmund 2014 Sezonunda kötü baslamisdi.
10998

Ilk 6 Haftanin Rakamlari.......

atomantcum
05.10.2016, 08:57
Değerli arkadaşlar merhaba,


Aşağıda, -kanaatimce- dikkat çekici performans göstermiş olan bazı kulüplerin teknik direktörlerinin takımlarının başındaki ilk 6 maçlık performansını ve bizim mevcut durumumuzu gösteren bir derleme hazırladım. Samimiyetle söylemek isterim ki, bunu hazırlarken şu veya bu çıkarımda bulunmak niyetinde değildim. Ben de bu fikirle bir şeyler hazırlamaya karar verdiğimde neticeyi merak etmekteydim.

http://i.hizliresim.com/dXE6Vn.png (http://hizliresim.com/dXE6Vn)

"Bazı" teknik direktörlerin "bazı" sezonlardaki ilk 6 haftaki performansları. Dünyanın en saçma istatistiği. Hocam zahmet edip de Jürgen Klopp'un ilk 19 hafta sonunda 18. sırada olduğu istatistiği de koysaydınız.

Yiğit Gayretli
05.10.2016, 09:02
"Bazı" teknik direktörlerin "bazı" sezonlardaki ilk 6 haftaki performansları. Dünyanın en saçma istatistiği. Hocam zahmet edip de Jürgen Klopp'un ilk 19 hafta sonunda 18. sırada olduğu istatistiği de koysaydınız.

Anlamaya çalıştığım da buydu. Birbiri için kıyas olabilecek rakamlar değil bunlar.

alper*
05.10.2016, 09:14
Alper "ilk 6 hafta" kimin ilk 6 haftası? Ligin mi, teknik direktörün takımın başına geçtikten sonraki ilk 6 hafta mı?Merhaba Yiğit,

Amacım, belirli bir sürecin sonunda takımlarıyla belirli bir seviyenin üzerinde sonuçlar ya da başarılar elde etmiş olan çalıştırıcıların ilk 6 maçlık dönemlerini göstermekti.


Örneğin; Şenol Güneş Hugo Broos'tan sonra göreve geldiğinde takım kupalar kazandı. Ancak, bu sürecin başında -6 maç için- durum buydu demek istedim. 09/10 sezonunun ortasında takımın başına geçmişti. Yeni bir başlangıç sezon ortasında ya da başında olabilir. Her ikisini de göz önüne aldım. Jürgen Klopp'un Tuchel'den önceki dönemini ve benzerlerini dikkate almadım; çünkü orada işleyen bir sistem, belirli bir dönem yürümüş düzen vardı. Daha sonrasında bu düzen yürümemiş olabilir. Böyle bir olasılık, bizim durumumuza uymadığından eklemedim.


Rostov, Tottenham, Şenol Güneş'in çalıştırdığı Bursa, Ersun Yanal'ın ligi 65 puanla bitiren takımı, M. Reşit Akçay'ın çalıştırdığı Osmanlıspor gibi örnekler aslında yeni bir başlangıçta beklentiler nasıl olmalı sorusunun sayısal karşılığı olabilir. Aslında bazı sezonlar değil de tüm örneklerin ilk sezonlarının ilk 6 maçlık periyodu.

atomantcum
05.10.2016, 11:08
Merhaba Yiğit,

Amacım, belirli bir sürecin sonunda takımlarıyla belirli bir seviyenin üzerinde sonuçlar ya da başarılar elde etmiş olan çalıştırıcıların ilk 6 maçlık dönemlerini göstermekti.


Örneğin; Şenol Güneş Hugo Broos'tan sonra göreve geldiğinde takım kupalar kazandı. Ancak, bu sürecin başında -6 maç için- durum buydu demek istedim. 09/10 sezonunun ortasında takımın başına geçmişti. Yeni bir başlangıç sezon ortasında ya da başında olabilir. Her ikisini de göz önüne aldım. Jürgen Klopp'un Tuchel'den önceki dönemini ve benzerlerini dikkate almadım; çünkü orada işleyen bir sistem, belirli bir dönem yürümüş düzen vardı. Daha sonrasında bu düzen yürümemiş olabilir. Böyle bir olasılık, bizim durumumuza uymadığından eklemedim.


Rostov, Tottenham, Şenol Güneş'in çalıştırdığı Bursa, Ersun Yanal'ın ligi 65 puanla bitiren takımı, M. Reşit Akçay'ın çalıştırdığı Osmanlıspor gibi örnekler aslında yeni bir başlangıçta beklentiler nasıl olmalı sorusunun sayısal karşılığı olabilir. Aslında bazı sezonlar değil de tüm örneklerin ilk sezonlarının ilk 6 maçlık periyodu.

Hocam açıklamanız biraz daha toparlamış durumu, keşke ilk iletide bunları yazsaydınız.

Ancak yine de eksiklikler var. Bir kere bu çok dar bir küme, sadece Türkiye'den ya da Avrupa'da çok göz önünde bulunan isimler yer almış. Bir sürü başka örnek dahil edilmesi gerekirdi o zaman. Ayrıca her ülkenin her takımın dinamiği farklı. Avrupa'daki takımların ekonomik yapıları, ya da en azından taraftar sayıları bu kadar dalgalanmıyor mesela, bu çok büyük bir fark.

Türkiye'deki isimler de çok tartışmalı. Kasımpaşa'nın kadrosu çok yatırım yapılmış, büyük paralar harcanmış, malum sebeplerle ekonomik yapısı da iyi bir kulüptü. Buna rağmen geçen yıl ulaşabildikleri seviye belli, neye göre başarılı diyoruz şimdi? Ayrıca Abdullah Avcı, daha önceden çalıştığı ve iyi bir şekilde ayrıldığı bir camiaya döndü. Ki oranın da yönetim biçimi, ekonomik şartları çok rahat, üzerlerinde en ufak bir baskı yok. Ayrıca madem başarılı olmuş teknik direktörler dedik, o zaman hangi mantığa dayanarak Ersun Yanal'ın Fenerbahçe, Gençlerbirliği maceralarını burada görmüyoruz?

Ki şu da var, büyük camiası olan, büyük beklentileri olan bir takımla sezona başlamak, uzun vadeli bir plan yapmak, ona göre bir oyun geliştirmeye çalışmak başka, orta sıra takımıyla oynamak bambaşka. Mesela bu bizim maçları izleyenler takıma sallıyor da sallıyor. Hem istiyorlar ki "Trabzonspor hücum futbolu oynamalıdır" filan, hem de ilk yarı tek kale futbol oynayıp kontrataktan gol yiyip takım moral olarak dağılınca 4-0 bitiyor, buna isyan ediyorlar. Trabzonspor şu an Karabük gibi vs oynasa çoğu maç 0-0 biter zaten, çok kasmaya gerek yok. Alanya maçı olsun, Karabük olsun bu maçlarda 1 gol bulsak bütün maçın seyri değişecek, belki biz fark yapacaktık. Ama insanlar sadece skora göre konuşuyor. Bir de mücadele etmiyorlar diye isyan var. İlk yarıda maç boyu ilerde bastı takım, inanılmaz bir pres yaptı, yarı sahayı zar zor geçebildi Karabük. Ama bunun sonucunda hem yorulduk hem de gol yiyince oyundan kopma alışkanlığı yüzünden iyice dağıldık. Sebep bu yani. Bize 4 atan Karabük, sezonun ilk maçında Galatasaray'a karşı bir sürü pozisyon yakaladı atamadı, son dakikalarda yediler bir tane ve kaybettiler. O dandik Galatasaray da böyle şansa maçlar kazanarak bir ivme yakaladı.

Futbol bu, böyle şeyler olur. Ben sahada oynanan oyundan şu aşamada memnunum. Takım önde baskı yapabiliyor, dirençli. Ama yeni oyuncular çok fazla olduğu için henüz kadro oturmadı, oyun yapısı oturmadı. Dolayısıyla hücumda beceriksiz olmamız, gol pozisyonu üretmekte zorlanmamız çok doğal. Zamanla bunlarda gelişme göstereceğimize inanıyorum.

Neyse konudan saptım biraz, burada bitireyim.

alper*
06.10.2016, 12:46
Hocam açıklamanız biraz daha toparlamış durumu, keşke ilk iletide bunları yazsaydınız.

Ancak yine de eksiklikler var. Bir kere bu çok dar bir küme, sadece Türkiye'den ya da Avrupa'da çok göz önünde bulunan isimler yer almış. Bir sürü başka örnek dahil edilmesi gerekirdi o zaman. Ayrıca her ülkenin her takımın dinamiği farklı. Avrupa'daki takımların ekonomik yapıları, ya da en azından taraftar sayıları bu kadar dalgalanmıyor mesela, bu çok büyük bir fark.

Türkiye'deki isimler de çok tartışmalı. Kasımpaşa'nın kadrosu çok yatırım yapılmış, büyük paralar harcanmış, malum sebeplerle ekonomik yapısı da iyi bir kulüptü. Buna rağmen geçen yıl ulaşabildikleri seviye belli, neye göre başarılı diyoruz şimdi? Ayrıca Abdullah Avcı, daha önceden çalıştığı ve iyi bir şekilde ayrıldığı bir camiaya döndü. Ki oranın da yönetim biçimi, ekonomik şartları çok rahat, üzerlerinde en ufak bir baskı yok. Ayrıca madem başarılı olmuş teknik direktörler dedik, o zaman hangi mantığa dayanarak Ersun Yanal'ın Fenerbahçe, Gençlerbirliği maceralarını burada görmüyoruz?

Ki şu da var, büyük camiası olan, büyük beklentileri olan bir takımla sezona başlamak, uzun vadeli bir plan yapmak, ona göre bir oyun geliştirmeye çalışmak başka, orta sıra takımıyla oynamak bambaşka. Mesela bu bizim maçları izleyenler takıma sallıyor da sallıyor. Hem istiyorlar ki "Trabzonspor hücum futbolu oynamalıdır" filan, hem de ilk yarı tek kale futbol oynayıp kontrataktan gol yiyip takım moral olarak dağılınca 4-0 bitiyor, buna isyan ediyorlar. Trabzonspor şu an Karabük gibi vs oynasa çoğu maç 0-0 biter zaten, çok kasmaya gerek yok. Alanya maçı olsun, Karabük olsun bu maçlarda 1 gol bulsak bütün maçın seyri değişecek, belki biz fark yapacaktık. Ama insanlar sadece skora göre konuşuyor. Bir de mücadele etmiyorlar diye isyan var. İlk yarıda maç boyu ilerde bastı takım, inanılmaz bir pres yaptı, yarı sahayı zar zor geçebildi Karabük. Ama bunun sonucunda hem yorulduk hem de gol yiyince oyundan kopma alışkanlığı yüzünden iyice dağıldık. Sebep bu yani. Bize 4 atan Karabük, sezonun ilk maçında Galatasaray'a karşı bir sürü pozisyon yakaladı atamadı, son dakikalarda yediler bir tane ve kaybettiler. O dandik Galatasaray da böyle şansa maçlar kazanarak bir ivme yakaladı.

Futbol bu, böyle şeyler olur. Ben sahada oynanan oyundan şu aşamada memnunum. Takım önde baskı yapabiliyor, dirençli. Ama yeni oyuncular çok fazla olduğu için henüz kadro oturmadı, oyun yapısı oturmadı. Dolayısıyla hücumda beceriksiz olmamız, gol pozisyonu üretmekte zorlanmamız çok doğal. Zamanla bunlarda gelişme göstereceğimize inanıyorum.

Neyse konudan saptım biraz, burada bitireyim.

Haklısınız, ilk mesajda yazmalıydım aslında.

Bu sefer isabetsiz yorum yapma hakkımı kullanmış olayım :)