M.S.SOFU
23.02.2016, 20:23
Bir insan neden Trabzonsporu tutar?
Neden kilometrelerce uzakta olan aslında hiç bağı bulunmadığı bir şehirin takımı için heycanlanır, üzülür, acı çeker?
Neden hiç anlaşamayacağı kişilerle(kültür farkından dolayı) statta kol kola gole sevinirken 5 basamak aşağıya yuvarlanır?
Neden 4-0 önde olduğumuz bir lig maçında hakem hata yaptığı için avni aker stadının maraton tribünün orta sıralarından aşağıya doğru canhıraş koşar?
Bu soruların cevabını bilmediğimde torosların dibinde bahçesinde keçilerin melediği evimde/memleketimde küçük bir çocuktum.
Peki gerçekten neden ülkenin en güneyinde yaşayan (Anamur/Mersin) bir yörük çocuğu ülkenin kuzey doğusundaki takımı tutar?
Başarılı olduğu için mi?
Bunun cevabını yukarıda anlattığım kişi kendim olduğum için net bir şekilde hayır olarak verebiliyorum.
Trabzonsporu o güzel formanın içinde ilk gördüğümde açık tv kanalında yayınlanan bir kupa maçıydı.Yanlış hatırlamıyorsam maç avni akerdeydi.küçüklük halleri ki dışarı çıkıp oyun oynamaya gidecektim.ancak ekrana baktığımda o gördüğüm pankartı unutamıyorum.
"BU ADALETSİZ ARENADA VERDİĞİN ONURLU MÜCADELEN YETER "
Çok etkilendim.Heycanlandım.Maçı sonuna kadar izledim. Trabzonspor kazanmıştı kısmen sevinsemde aslında önemi yoktu kazanmasının.Ama etkilendim...
Daha sonra hayatım hep gurbette (zaman zaman iç anadoluda zaman zaman istanbulda ve tabii ki şimdi görevimiz gereği memleketin her yerindeyiz) geçti.O süreçte tabi şimdiki gibi değil maç izlemek için çok yer aradım.Yağmurda çok kaldım.Hastalandım.İnsanların garip bakışlarına niye bu takımı tuttuğumu sorgulamalarına maruz kaldım.Ama hep izledim maçları.Tek başıma bazen, bazen kalabalıkla,bazen rakibin içinde içten içe sevinerek ama üzülmüş gibi yaparak :)
Şimdi dönüp arkama baktığımda zannedersem o zamandan bu yana 14 sene olmuş. Çok şey değişmiş.Daha sonra takip eden süreçte Trabzondaki bir çok maça gitmişim.Sevinmişim üzülmüşüm.Ancak değişmeyen tek şey takım sahaya çıktığında içimde uyanan
"işte bizim çocuklar yine sahaya çıktı.şimdi bizim için koşacaklar bizim için mücadele edecekler"
İnanın bu duygu o kadar güzelki.bizim takım sahaya çıkıp mücadele ettiğinde, o mücadeleyi görmek paha biçilemez bir şey.
Tabi bu anlattıklarımı kupa çocukları anlamaz.onlar tüketim toplumunun sömürülen tipleri.etrafta çok var onlardan.
İstanbullu olmayan birinin istanbul takımlarını tutması vaka-i adiyedendir.
Memleketin herhangi bir köşesinde Trabzonlu olmayan birinin Trabzonsporu tutması ise kulübün bir kulüpten daha fazlası olduğunu gösterir en büyük delildir.Çünkü ben şampiyonluk görmedim.ama gerçekten umrumda değil.gerçekten.
Peki bu iş bize neyi kazandırdı? Yani bu takımı tuttuk filan da ne oldu hiç kupa yok hiç bi şey yok?
Bir kere öncelikle Trabzonspor gibi bir şey var.Tek başına adaletsizliğin, hakkının yenilmesinin, diğer tüm insanların buna gözünü kapamasının temsilcisi.Her zaman güç verdi.Üniversiteden mezun olup işsiz bir şekilde eve geri döndüğümde maçı kaybeden ama iyi mücadele etmiş takımı Trabzonspor taraftarının kucaklaması gibi karşıladı anam babam beni.Orda hissettim duyguyu yine.Yaklaşık 1,5 sene boyunca günlük 8-12 saat ders çalışırken bana güç veren oydu.kolumda bir yere işe girene kadar hep o fırtına ihtilal efsane bilekliği vardı. Bazı sınavları kazanamadığımda hissettiğim şey Trabzonspor maç kaybettiğindekiyle aynısıydı.Alışkındım zaten:) ama güç veriyordu takım bana. Hayatımın tam ortasına girmiş meğer Trabzonspor beni ben yapan, bana yaşama sevinci veren, güç veren bir olgu olmuş.
Hala Trabzonsporluyum
Hala şampiyon olamadık
Hala birileri emeğimizi çalıyor
Ama hala takım sahaya çıktığında içime o muhteşen duygu geliyor.
"işte bizim çocuklar yine sahaya çıktı.şimdi bizim için koşacaklar bizim için mücadele edecekler"
Lütfen her maça gittiğinizde bu duyguyu hissedin.
Lütfen bu takımı küme düşürseler bile destekleyin
Her şeyi kazanmak zorunda değiliz.Dediğim gibi alışkınız zaten hakkımızın yemesine v.s. Ama önemli değil.
Ama lütfen kulübü yalnız bırakmayın.
Çünkü Trabzonspor bizi biz yapan hayata karşı, düzene karşı kavgamızdır.Biz haklıyız, haksızlığa uğradık, elbet hakkımızı alacağız , ya öte tarafta ya bu tarafta.
Ama şimdi "işte bizim çocuklar yine sahaya çıktı.şimdi bizim için koşacaklar bizim için mücadele edecekler"
yörük
Neden kilometrelerce uzakta olan aslında hiç bağı bulunmadığı bir şehirin takımı için heycanlanır, üzülür, acı çeker?
Neden hiç anlaşamayacağı kişilerle(kültür farkından dolayı) statta kol kola gole sevinirken 5 basamak aşağıya yuvarlanır?
Neden 4-0 önde olduğumuz bir lig maçında hakem hata yaptığı için avni aker stadının maraton tribünün orta sıralarından aşağıya doğru canhıraş koşar?
Bu soruların cevabını bilmediğimde torosların dibinde bahçesinde keçilerin melediği evimde/memleketimde küçük bir çocuktum.
Peki gerçekten neden ülkenin en güneyinde yaşayan (Anamur/Mersin) bir yörük çocuğu ülkenin kuzey doğusundaki takımı tutar?
Başarılı olduğu için mi?
Bunun cevabını yukarıda anlattığım kişi kendim olduğum için net bir şekilde hayır olarak verebiliyorum.
Trabzonsporu o güzel formanın içinde ilk gördüğümde açık tv kanalında yayınlanan bir kupa maçıydı.Yanlış hatırlamıyorsam maç avni akerdeydi.küçüklük halleri ki dışarı çıkıp oyun oynamaya gidecektim.ancak ekrana baktığımda o gördüğüm pankartı unutamıyorum.
"BU ADALETSİZ ARENADA VERDİĞİN ONURLU MÜCADELEN YETER "
Çok etkilendim.Heycanlandım.Maçı sonuna kadar izledim. Trabzonspor kazanmıştı kısmen sevinsemde aslında önemi yoktu kazanmasının.Ama etkilendim...
Daha sonra hayatım hep gurbette (zaman zaman iç anadoluda zaman zaman istanbulda ve tabii ki şimdi görevimiz gereği memleketin her yerindeyiz) geçti.O süreçte tabi şimdiki gibi değil maç izlemek için çok yer aradım.Yağmurda çok kaldım.Hastalandım.İnsanların garip bakışlarına niye bu takımı tuttuğumu sorgulamalarına maruz kaldım.Ama hep izledim maçları.Tek başıma bazen, bazen kalabalıkla,bazen rakibin içinde içten içe sevinerek ama üzülmüş gibi yaparak :)
Şimdi dönüp arkama baktığımda zannedersem o zamandan bu yana 14 sene olmuş. Çok şey değişmiş.Daha sonra takip eden süreçte Trabzondaki bir çok maça gitmişim.Sevinmişim üzülmüşüm.Ancak değişmeyen tek şey takım sahaya çıktığında içimde uyanan
"işte bizim çocuklar yine sahaya çıktı.şimdi bizim için koşacaklar bizim için mücadele edecekler"
İnanın bu duygu o kadar güzelki.bizim takım sahaya çıkıp mücadele ettiğinde, o mücadeleyi görmek paha biçilemez bir şey.
Tabi bu anlattıklarımı kupa çocukları anlamaz.onlar tüketim toplumunun sömürülen tipleri.etrafta çok var onlardan.
İstanbullu olmayan birinin istanbul takımlarını tutması vaka-i adiyedendir.
Memleketin herhangi bir köşesinde Trabzonlu olmayan birinin Trabzonsporu tutması ise kulübün bir kulüpten daha fazlası olduğunu gösterir en büyük delildir.Çünkü ben şampiyonluk görmedim.ama gerçekten umrumda değil.gerçekten.
Peki bu iş bize neyi kazandırdı? Yani bu takımı tuttuk filan da ne oldu hiç kupa yok hiç bi şey yok?
Bir kere öncelikle Trabzonspor gibi bir şey var.Tek başına adaletsizliğin, hakkının yenilmesinin, diğer tüm insanların buna gözünü kapamasının temsilcisi.Her zaman güç verdi.Üniversiteden mezun olup işsiz bir şekilde eve geri döndüğümde maçı kaybeden ama iyi mücadele etmiş takımı Trabzonspor taraftarının kucaklaması gibi karşıladı anam babam beni.Orda hissettim duyguyu yine.Yaklaşık 1,5 sene boyunca günlük 8-12 saat ders çalışırken bana güç veren oydu.kolumda bir yere işe girene kadar hep o fırtına ihtilal efsane bilekliği vardı. Bazı sınavları kazanamadığımda hissettiğim şey Trabzonspor maç kaybettiğindekiyle aynısıydı.Alışkındım zaten:) ama güç veriyordu takım bana. Hayatımın tam ortasına girmiş meğer Trabzonspor beni ben yapan, bana yaşama sevinci veren, güç veren bir olgu olmuş.
Hala Trabzonsporluyum
Hala şampiyon olamadık
Hala birileri emeğimizi çalıyor
Ama hala takım sahaya çıktığında içime o muhteşen duygu geliyor.
"işte bizim çocuklar yine sahaya çıktı.şimdi bizim için koşacaklar bizim için mücadele edecekler"
Lütfen her maça gittiğinizde bu duyguyu hissedin.
Lütfen bu takımı küme düşürseler bile destekleyin
Her şeyi kazanmak zorunda değiliz.Dediğim gibi alışkınız zaten hakkımızın yemesine v.s. Ama önemli değil.
Ama lütfen kulübü yalnız bırakmayın.
Çünkü Trabzonspor bizi biz yapan hayata karşı, düzene karşı kavgamızdır.Biz haklıyız, haksızlığa uğradık, elbet hakkımızı alacağız , ya öte tarafta ya bu tarafta.
Ama şimdi "işte bizim çocuklar yine sahaya çıktı.şimdi bizim için koşacaklar bizim için mücadele edecekler"
yörük