Dünya Başkenti İstanbul'a Giden Yolda Trabzonspor

[Trapezunt]

Merhaba Arkadaşlar,

Forumda ilk kez başlık açıyorum. Bu yüzden prosedürü nedir bilmiyorum. Esasına bakılırsa uzun bir yazı yazma gibi bir amacım var. Fakat yazacaklarımın sizin gözünüzde değeri ve anlamı olabilmesi için br ses kaydına(!) veya görüntüye ihtiyaç olduğum gerçeğinide biliyorum. Bu sebeple olabildiğince kısa keseceğim. Bu yüzden yazacağım bir kaç şeyi trol zırvalaması olarak kaydınıza alabilirsiniz. Ama bu bilmeniz gereken gerçeklerin yerli yerinde durduğu gerçeğini değiştirmeyecek.

Öncelikle şu hususu dikkat çekmek önemli. Trabzonspor bizim için ne anlam ifade ediyor? İşin psikolojik tarafını irdelemeyeceğim, alanımda değil fakat başarıdan, paradan ve transferden çok daha fazla anlam ifade ediyorsa şu söyleyeceğimin şüphesiz bir anlamı olacaktır.

Siyasi erk veya halk yada ne bileyim adına ne derseniz, güç egemenleri artık Trabzon'da bir Trabzonspor istemiyor. Bunu gerek siyasi, gerek ekonomik ve gerekte ülke çıkarları gibi bir çok parametrede açıklayabilirsiniz. Fakat her şeyin en başında gelen husus şu ki İstanbul'un tüm meslek gruplarının, spor kulüplerinin, bankaların, alışverişin, teknolojinin, ki en genel tanımla para akışı olan her şeyin merkezi haline getirilmesi fikri var. Trabzonspor'da bu işin onlarca ayağından biri. Ciddi bir para akışı ve potansiyeli olan Trabzonspor'u sermaye grupları, siyasi erk bir şekilde Trabzon dışarısına çıkarıp, İstanbul'daki iki milyona yakın Trabzonsporluyu her hafta para akışının içerisine sokmak istiyor. Bunun için neler yapıyorlar, bu husus önemli.

Trabzon'da şike artık bir uyuşturucu haline getirildi. Herkes bu konuya duyarsızlaştı neredeyse. Bir mikrofon alın elinize ve Uzun Sokak'a çıkın, sorun şikeyi ve siyaseti, bakın ne diyor halk.

Akyazı Stadı süreci, hallaç pamuğuna döndü. O statın iki sene içerisinde bitme ihtimali, tamamlanma isteği yok. Trabzon başarılı bir şekilde İstanbul'a taşınırsa o stadın neye çevrileceğini hep beraber göreceğiz.

Başkan adaylarını ve mesleklerini, mesleklerini icra ettikleri şehri veya yakın çevresinin kimler olduğuna dikkat çekmenizi istiyorum.

Uyuşturulan Trabzon'daki Trabzonspor taraftarının nasıl hiddetsel açlığa çekildiğini sahiden seyretmiyor musunuz? Bir mafya bozuntusunun arkasında bugün Trabzon.

Söylenecek çok şey var, inanın bana. 10.000 parçalı bir puzzle'ın bir parçasıyız sadece. Ama söyleyememe gibi bir sıkıntım olduğu aşikar. Yuvarlak masa toplantıları, transferlerdeki para akışları, ihaleler, konutlar, terör, milli duygular... Hepsi bir parça bu süreçte. Şüphesiz İstanbul'un başkent yapılmasıda başka bir puzzle'ın parçasıdır, fakat bu bambaşka bir konu.

İfade edebildim mi bilmiyorum, umarım en azından bir şeyi anlatabilmiştir, bu başlık açık kalırsa altında derinlemesine konuşabiliriz, belki bazı arkadaşlar saçmaladığımı veya komplo teorisi kurduğumu bana izah edebilir, beni ikna edebilir veya başka arkadaşlarda haklılık payı gözeterek, galiba bu iş böyle gidiyor diyebilir. Bilmiyorum, ufak bir dokunuş yapabilirsem, belki bir şeyleri halledebiliriz.

Selam ve Dua ile.

[Kadir Ramiz Ustaoğlu]

+1

[U.Sadıkoğlu]

Tespitleriniz için teşekkür ediyorum yerinde ve nokta atışı olmuş.

Olayı kendi perspektifimden yorumlayacak olursam gördüğüm şu; bu şehrin hakkını aynı siyasi irade 2004 yılında da gasp etti. Ancak o yıl seçimlerde halk tepkisini son derece radikal şekilde Trabzonspor'dan yana koydu.

Peki ne değişti 7-8 yıl içinde.. Ben söyleyeyim.

İnsanlar ceplerine 3 kuruş fazla girsinde varsın Trabzonspor yerin dibine girsinin derdine düştüler.

İstikrar(!) dediler biraz para görünce. Hiç düşünmediler 2007 yılında sözü verilen stadyum neden hala bitirilmedi diye sormadılar önlerine koyanı yemeye koyuldular.

Müslüman ümmetin lideri dediler, kefenleriyle Trabzonspor'un cellatını karşıladılar. Utanıyorum kendi ailemin içerisindede var bunlardan Trabzonspor'un T'sine zerresini değişmem dünyada vuku bulan hiçbir şeyi. Kendimi çiğnerim yinede Trabzonsporluluğumu çiğnetmem bunun İstanbul veya Trabzon ile alakası yok İstanbul'da bulunan Trabzonsporlular içerisindede Trabzon'da yaşayan zihniyetin aynısına sahip olan bir yığın insan var. Başta iş adamları sanayiciler vs. olmak üzere... Ağaoğlu, Usta kervana katılan Hacıosmanoğlu, Özak, Bayraktar... Daha yığınla sayarım ama saymakla bitmez...

Trabzonspor'un bu konuda sorunu zihniyet sorunudur. Yani mevzu İstanbul-Trabzon ayrımı değil. Evet Trabzonspor'u gerçekten düşünen sahiplenmek isteyen iri taşı olarak hayatının merkezine yerleştiren insanlar var ancak azınlıkta. Bu azınlığın sadece Trabzon şehrinde yaşama imkanı olsa yemin ediyorum ekonomik kaygıları vs. hepsini bir kenara koyar Trabzon şehrinde mutlu mesut huzurlu onurlu, gururlu yaşarım. Yaşatırım...

Keşke olsa..

Ama bizimkide bir ütopya işte...

Belki bir gün... Biz yapamazsak çocuklarımız..

Olmassa torunlarımız!

Mücadele edeceğim sonuna kadar...

[Trapezunt]

Bu tarz söylemler yakın zamanda hızla artacak. Sermayenin Trabzon'dan İstanbul'a kayması gerekiyor. Camianın önde gelen isimleride yakın zamanda bunu dillendirecektir.

http://spor.haber7.com/trabzonspor/haber/1652851-ilginc-istek-trabzonspor-istanbula-tasinsin (http://spor.haber7.com/trabzonspor/haber/1652851-ilginc-istek-trabzonspor-istanbula-tasinsin)

[Trapezunt]

Tespitleriniz için teşekkür ediyorum yerinde ve nokta atışı olmuş.

Olayı kendi perspektifimden yorumlayacak olursam gördüğüm şu; bu şehrin hakkını aynı siyasi irade 2004 yılında da gasp etti. Ancak o yıl seçimlerde halk tepkisini son derece radikal şekilde Trabzonspor'dan yana koydu.

Peki ne değişti 7-8 yıl içinde.. Ben söyleyeyim.

İnsanlar ceplerine 3 kuruş fazla girsinde varsın Trabzonspor yerin dibine girsinin derdine düştüler.

İstikrar(!) dediler biraz para görünce. Hiç düşünmediler 2007 yılında sözü verilen stadyum neden hala bitirilmedi diye sormadılar önlerine koyanı yemeye koyuldular.

Müslüman ümmetin lideri dediler, kefenleriyle Trabzonspor'un cellatını karşıladılar. Utanıyorum kendi ailemin içerisindede var bunlardan Trabzonspor'un T'sine zerresini değişmem dünyada vuku bulan hiçbir şeyi. Kendimi çiğnerim yinede Trabzonsporluluğumu çiğnetmem bunun İstanbul veya Trabzon ile alakası yok İstanbul'da bulunan Trabzonsporlular içerisindede Trabzon'da yaşayan zihniyetin aynısına sahip olan bir yığın insan var. Başta iş adamları sanayiciler vs. olmak üzere... Ağaoğlu, Usta kervana katılan Hacıosmanoğlu, Özak, Bayraktar... Daha yığınla sayarım ama saymakla bitmez...

Trabzonspor'un bu konuda sorunu zihniyet sorunudur. Yani mevzu İstanbul-Trabzon ayrımı değil. Evet Trabzonspor'u gerçekten düşünen sahiplenmek isteyen iri taşı olarak hayatının merkezine yerleştiren insanlar var ancak azınlıkta. Bu azınlığın sadece Trabzon şehrinde yaşama imkanı olsa yemin ediyorum ekonomik kaygıları vs. hepsini bir kenara koyar Trabzon şehrinde mutlu mesut huzurlu onurlu, gururlu yaşarım. Yaşatırım...

Keşke olsa..

Ama bizimkide bir ütopya işte...

Belki bir gün... Biz yapamazsak çocuklarımız..

Olmassa torunlarımız!

Mücadele edeceğim sonuna kadar...

Görüşlerine katılmakla beraber işe salt siyasi bakmamak gerek, en azından İstanbul'a taşınma olayına. Trabzonspor'un başarısı için gerekli midir, %49 katılıyorum. İstanbul, Trabzon'a başarı getirir. Peki Trabzon'un İstanbul'un sağlayacağı başarıya ihtiyacı var mı? Tartışılır.

[Yavuz Bektaş]

Türkiye de o kadar şey değiştiki son 10 yılda yazılanlar gayet mantıklı geliyor.İstanbulu Avrupa için de merkezi hale getirmek için yapılan çalışmaları görünce puzzleda parça olmamız normal.
Geçen gün genel kurul üyesinin yaptığı açıklama da bunu doğruluyor.Şehire karşı yapılan karalamalar/kulübün durumu yolu İstanbul'a açar mı derken görülen o ki açıyor.
Etki karşısında verilecek tepki ne olur diye düşünüyorum şehirin son yıllardaki uyuşukluğu gayet net ipucu veriyor.


Sent from my iPhone using Tapatalk

[cimlagava]

İstanbul Türkiye'nin her alanda baş şehridir. Bunun için ayrıca bir plana falan ihtiyaç yok.

[zwartezee]

Takım her sene yarım sezonu derbiler hariç İstanbul'da oynamalı.


Sent from my iPad using Tapatalk

[sasone]

Olayın özünü kaçırıyor herkes,Trabzonspor Trabzon şehrinin sosyalleşme aracıdır,şampiyon olur,olmaz onlar sportif sonuçlardır.Trabzonspor'u Trabzon'dan götürün,yarın bir gün daha iyi Proflar gelmiyor diye KTÜ'yü götürün,sonra iyi doktor gelmiyor diye Farabi Hastanesini,sonra Uzungöl'ü de araya sıkıştırırlar.
Trabzonspor'un taşınması sonrasında ne yapacak Trabzon şehrindeki insanlar?Sonra o takımı o noktaya taşıyan şehir Trabzon,dünyaca bilinen bir marka çıkardı diye cezalandırmak mı lazım?
Trabzonspor sayesinde şehrin hem sosyalleşme hem de dünya ile tanışma ve gelişmesini kontrol etme durumu varken adam şampiyonluk zevki yaşamak için takımı ayağına çağırıyor,Trabzonspor'un şampiyon olması değil varlığı önemli Trabzon şehri için,bunun farkında olmayanlar da böyle kafa açıcı fikirlerle geliyorlar.

[Oğuz ZEYTİN]

"Trabzon sehri, Trabzonspor markasini tasiyamiyor." tezinin bol dillendirildigi zamanlar, basarisizlik donemleridir. Basarisizliktan kastim ic sahada alinmis bir beraberlik bile olabilir. Cunku bize bir gunah kecisi lazim. Sana gore hoca, bana gore futbolcular, ona gore hakem, bir baskasina gore yonetim ama hepimiz icin Trabzon. Evet, asil suclu hep Trabzon. Sorunu tespit ettik, peki cozum?

Trabzonspor tasinsin! Boylece Trabzonspor efsanesini doguran Trabzon mu cezalandiriliyor yoksa Trabzon'un bir numarali degeri Trabzonspor surgune mi gonderiliyor, henuz anlamis degilim.

Bir celiski de bizi biz yapan degerleri nasil kolay tukettigimiz. Ve rakip hatta dusman diye gorduklerimize icten ice besledigimiz hayranlik. Biraz da 3. Selim doneminde yapilan Avrupai yenilik hareketleri gibi geliyor bana bu tez. "Onlar gibi olursak..." ile baslayan cumlelerin sonu gelmiyor.

Tamam, kabul. Dunya degisti, donustu. Iyi de o zaman Trabzonspor da buna ayak uydursun. Bununla ilgili hangi asgariyi yerine getirdik de son care bile olup olmadigini bilmedigimiz tasinmaya sira geldi? Bunun adi tasinma degil olsa olsa kacistir.

Itiraf edelim, siradanlastik. Ayirt edici ustun niteliklerimizi kendimiz yitirdik. Baskalari bir vurunca, yetinmedik iki de biz vurduk kendimize. Simdi bunu kabul etmeyip cirpiniyoruz. Galiba sorun sadece kotu yonetimler, istikrarsiz hocalar, bozuk zemin, bos tribun, bitmeyen stadyum degil. Buyuklugun tarifini, efsanenin ruhunu unutmusuz.

"Senin onerin nedir" derseniz... Trabzon'a beyin gocu! Sehrin insan kaynagini geri dondurecek bir proje... Yeni liman... Dunya capinda tersane... Birkac buyuk findik isleme tesisi... Buyuk TIR parklari, soguk hava depolari... Imalat siteleri... Buyuk arastirma hastaneleri... Genetik laboratuari... Teknopark... Otomotiv sanayi... Tarimda maksimum verimlilik... Ikinci devlet universitesi... Yaygin toplu ulasim agi... Kulturel etkinlikler... Altin Findik/Hamsi Festivali... Marina... Cevre duzenlemesi yapilmis,alt yapisi tamamlanmis konutlar... Parklar... Halk plajlari... Turistik tesisler...

Iscisi, isvereni... Mavi yakasi beyaz yakasi... Memletimize donsek, Trabzonspor'u rekabete sokacak alanlar yaratsak, onun kiymeti yeniden bilinecek. Trabzon'dan Trabzonlu mecburi surgune gonderiliyor yillardir, bir de Trabzonspor'u koparmayin.

[Selim Turan]

Şu düşüncemi en baştan belirteyim kafalar karışmasın:

Yıllardır bir kesim sürekli bunu dile getirir durur. Böyle mevsimlik grip gibi bünyeyi yoklarlar sonrada sırra kadem olup giderler. Sözüm o zihniyete; bu kadar meraklıysanız illede her sene şampiyon olalım, illede takım elimizin altında olsun, her hafta sonu maçına gideyim, vs... Yahu yaşadığın şehirde 3 tane var zaten, SEÇ ONLARDAN BİRİSİ DESTEKLE... Nedir bu yani, neyin derdindesiniz?

Bakın çok açık ve net söylüyorum:

"İstanbul'a taşınmış bir Trabzonspor'un benim gözümde diğer büyük İstanbul takımlarından FARKI KALMAZ."

Şimdi gelelim bu konuda biraz kafa yormaya...

- Trabzonspor'u, Trabzon şehrinin siyasi tercihleri sebebiyle mi Trabzon'dan kopartmalıyız?:

Trabzon insanına parti seçimleri yüzünden etmedik laf kalmıyor, haklılar ve bende onlara katılıyorum. Fakat, Trabzon ilinde kayıtlı seçmenin verdiği oy oranı ortada, o yüzden salla gitsin, nasılsa biz, siz gurbetçilerin çoğunluğunun kime oy verdiğini göremiyoruz. Trabzon şehri ölmüş, Trabzon şehri davasını satmış, Trabzon şehri yobazlaşmış diyen kitlenin ezici çoğunluğu sosyal medyada yer alıyor. Ve adım gibi eminim ki sosyal medyada gurbetçi kesimin ezici çoğunluğuymuş gibi kendilerini lanse ettiren bu kitle gerçekte gurbetçilerimizin maksimum 3'te1'i ya varlar ya yoklar... Yani gurbetçilerimizin de ezici çoğunluğu da AKP'ye oy veriyorlar. Ne oldu peki şimdi? Trabzon'un çoğunluğu AKP'li ve alın takımı derhal İstanbul'daki çoğunluğu yine Akp'li Trabzonsporlulara götürün bakalım... Yani Mesele siyaset değilmiş.

- Trabzonspor'u, Hüseyin Avni Aker'de maçlarını boş tribünlere oynuyor diye mi Trabzon'dan kopartmalıyız?

Trabzonspor'un güzel futbol sergilediği sezonlarda şampiyonluğa oynamasa dahi çatısı olmayan stadyumunun en şiddetli sağanak kar ve tipilerde bile full dolduğuna bu gözler şahit oldu. Takımın kötü olduğu dönemlerde pek tabiki bir küskünlük olması normal ayrıca passolig dayatmasının yaşandığı şike ile insanların küstürüldüğü bu son seneler bu konuda kıstas mı kabul ediliyor diye biz sorma zorunluluğunda hissediyoruz kendimizi. Neticede Türkiye'nin her yerinde taraftar sayısında düşüş mevcut, sadece Trabzon ile alakalı bir mevzu yok ortada. Hem her sene şampiyonluğa oynayan İstanbul takımlarının da anadolu takımlarıyla ve işlerin iyi gitmediği senelerde de kendi tribünleri gayet gözle görülür biçimde boşalıyor. Bu olay A veya B kulübü veya A ile B şehri farkı falan değil. Ve Trabzonspor'un Olimpiyatta da boş tribünlere oynadığı maçları yok değil. Mesele taraftarlık meselesi de değilmiş...

- Trabzonspor'u ekonomik sebepler yüzünden meşhur puzzle'ın bir parçası olsun diye mi Trabzon'dan kopartmalıyız?

Trabzonspor'un tarihinde, küresel futbolun gerektirdiği çağdaş çizgideki ilerlemesini bozan bir çok kırılma noktası mavcut. Bunların en derinleri de tahmin edeceğiniz gibi 1996 ve 2011'dir. Trabzonspor 1996'da şampiyonluğu göğüsleyebilseydi eğer, tüm otoriteler bu başarının devamının çorap söküğü gibi geleceği konusunda hemfikirdirler. Bu gün belkide Avrupa'da bir veya bir kaç kupa kaldırmış 3. yıldızı takmış bir takım hakkında bambaşka şeyler konuşuyor olacaktık. Aynı şeyi 2011 için de düşünenlerin sayısı az değil. Şampiyonlar Ligine gitmeyi garantilemiş bir Trabzonspor büyük olasılıkla elindeki kadroyu koruyup devam edecekti. Sponsorluk gelirlerinin ona göre gelecek olması ve başka takımlarla anlaşmış futbolcularda Şampiyonlar Ligi'nde oynayacak olmanın garantisiyle kulüpte kalmayı seçeceklerdi. Tarih başka bir şekilde yazılacaktı. Senaryolar az veya çok bu şekilde yaşanırdı ve bunlar konuşulurdu. Fakat konuşulmayı bırakın "Trabzonspor'un İstanbul'a taşınması" konusu akıllara bile gelmeyecekti. Demek ki neymiş mesele ekonomik de değilmiş...

- Trabzonspor'u tekeline alan Trabzon merkezli bazı odaklar mevcut. Bu odaklar şehir dışından gelen herhangi bir yenilikçi harekete izin vermiyorlar. İzin vermedikleri gibi Trabzonspor'un çapının küçük kalmasına küresel futbolun çağdaş kurumsal çizgisine ulaşmasına izin vermiyorlar. Yani takım küçük ve sadece kendi tekellerinde kalmasını istiyorlar. İşte bu sebeple Trabzonspor'u Trabzon'dan kopartmalı mıyız?

Trabzonspor küçük ama bizim tekelimizde kalsın diyen bir kesim mevcut. Şehirde bir konsey ne bileyim bir masa falan var herhalde ve bu masada oturmayan veya bu masanın isteklerini yerine getirmeyen hiç kimse bu kulübün kapısından içeri sokulmuyor. Dışarıdan kendi özel listesiyle gelen adaylara müdahale ediliyor. Listelerine kendi adamlarını sokmalarını istiyorlar kabul görmeyince gözleri korkutulup kaçmaları sağlanıyor. Böylece kendi adayları veya kendi hazırladıkları listelere sahip başka adayların yönetime gelmesini sağlıyorlar. listesinin belli bir ksımına hakim olunan aday onların menfaattlerinin dışına çıktığı an istifalarla veya başka yöntemlerle o adayın kötüye gitmesi sağlanıyor ve fişini çekip taraftarın önüne atıyorlar. Taraftar yönetime küfür ediyor. Haydaa bir seçim daha. Böylece Trabzonspor hiç bir zaman kurumsallığın gerekliliklerini yerine getirecek yönetimsel bütünlüğe kavuşamıyor. Tarih tekerrür edip duruyor...

Ne ekonomik, ne şehrin siyasi tercihleri nede taraftarın küsüp stadyumlara gelmemesi... Trabzonspor'un sırtındaki esas kamburun nedeni bence tam olarak kırmızı soru ile belirtilmiş paragraf.

-Peki Trabzonspor'u bu bermuda şeytan üçgeninden nasıl kurtarırız?

Takımın İstanbul'a taşınması onu bu kuşatmadan kurtarabilir diyeceksiniz yine. Fakat benim de içinde bulunduğum kitle İstanbul'a taşınmış bir Trabzonspor'u, İstanbul'un diğer takımları ile aynı görecek. Yani Ha Trabzonspor ha 3 kardeş bir fark kalmayacak bizim için. Madem İstanbul merkezli bir takım tutacaktık illada memleketimin takımı diye diretmemiz neydi? Burada absürtlük yok mu? Derbi maçlarını size veriyoruz ama takım İstanbul'a ait olacak. Bebeğin ağzına emzik verip susmasını beklemekten başka bir şey değil. işin ilginç yanı takımı taşımak, takımı kuşatan bu Trabzonlu baronların da işine gelmeyecektir. Zira oyuncakları elinden alınacak bunu isterler mi ki?

- Aklıma şu seçenek geliyor; Trabzonspor'u zengin bir iş adamı (özellikle Yabancı) satın almalı. Kulüp ancak belini doğrultup kurumsal bir yapıya bürünür ve kendisini istikrarlı bir biçimde yarışa sokar bu sayede.

[Yiğit SARI]

Okumadım büyük ihtimal İstanbul'a taşınmak falan filan(saygısızlık algılamayın bu meseleden pek hoşlanmıyorum da). Öyle bi sıkıntı varsa şikecileri tutun küçük şikecileri tutun kedileri tutun hatta kasımpaşayı belediyeyi...

Trabzonspor Trabzon'da güzel boğazına kadar sıkıntıya batmış olsa bile... İstanbul takımı olduğu gün benim için ebediyen biter

[kyodou]

Trabzonspor' u Trabzondan alıp İstanbul' a enjekte edersin. Belki şampiyon olursun, belki ligi 10 yıl domine de edersin ama geriye dönüp baktığında o takım senin olmaktan çoktan çıkmış olur.

Yabancı oyuncu serbest bırakıldığında hissettiğimiz gibi. Bizim olmaktan çıkar Trabzonspor.

Evladına iyi bakamadığın için zengin bir aileye verip iyi bir kariyer sahibi yaparsın ama sürekli görüşsende, gurur duysanda o artık tam olarak senin çocuğun değildir. Bilmem anlatabildim mi.

SM-A700F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[Poor]

Trabzonsporu istanbula tasirsalar trabzonda baska bi takimi desteklerim o takim da 1 2 seneye lige cikar sonra da onu taşırız istanbula super plan belki 14 takim falan tasirsak ligi komple aliriz. Cilgin proje..

[ts_ozkan]

Trabzonun en büyük kurumu TRABZONspor dur bunu anlamayan Trabzondaki yalandan TRABZONsporlular gün gelir TRABZONspor u kaybederlerse ozaman anlarlar diyeceğimde anlarlarmı hiiç sanmam.

[Sadık Bıyık]

bence olaya çok kati keskin çizgilerle bakılmamalı. yani istanbula taşınma fikrini dillendirenlerden bazıları; tamamen seyircinin geçmiş yıllardaki gibi takımı ateşleyen bir unsur olmaktan çıkmasından dolayı bu fikre kapılmışlardır.

bu görüşe katılmayabiliriz. fakat kesin olan birşey var ki, avni aker rakipler için bir cehennem olmaktan çıkmıştır. hatta bazı maçlarda içerde oynamak bir dezavantaj olmuştur. bunun yanında istanbulda oynanan ibb maçındaki 61000 seyirci kafalarda acabalara neden olmuştur.

demek ki seyirci geçmişe nasıl döner ona kafa yormalıyız. fakirlik ise şehir eskiden daha yoksuldu ama şimdi 5- 10 tl bile verip bilet alınmıyor. problem pasolig ise passoligden önce taraftar farklımıydı diye sorarım. şike küstürdü derseniz; hakkımızı ilk defamı çaldılar hem hani biz ezene karşı ezilenin yanında idik. bu dönemde daha çok sahip çıkmamız gerekmiyormu takıma.

ben istanbul da yaşıyorum en büyük hayalim bir gün trabzon da yaşamak. ama ruhunu kaybetmiş istanbulvari bir şehire dönerse trabzon o zaman hayalimden vazgeçerim.

[melihergun]

Eğer Trabzonspor İstanbul a gelir ise Anadolu Takımı olamaz ki,Nerde Anadolu Beyi o zaman ? Nerde İst. Takımlarindan Kupayi Alan Trabzon Nerde Kupayı İst. Dısına cıkaran takım. Trabzonspor Trabzon un parcasıdır asla bolunmemelidir.Biz orda barcayı yendik biz orda sampiyonluk yasadik kacirdik ama biz hep ordaydik ve hep orada kalacagiz her ne kadar gidemesemde Trabzon Trabzonspor ile guzeldir ve öyle kalmalıdır

[Trapezunt]

Muharrem Usta'nın İstanbul'da tesis açıklamasıyla bu taşınmanın faydası ve zararlarını tartışabiliriz sanırım.

Ah ki sakalım yok, dinletemiyorum :)

[Doğukan Uçan]

İstanbula taşınırsa ben tutmam trabzonsporu açık ve net. Çünkü o zaman 3 istanbul takımından bir farkımız kalmaz onların arasına bizde katılmış oluruz. trabzonspor böyle daha güzel.

yazıları okudum devamı varsa yine okuruz

[f1bekir]

Muharrem Usta'nın İstanbul'da tesis açıklamasıyla bu taşınmanın faydası ve zararlarını tartışabiliriz sanırım.

Ah ki sakalım yok, dinletemiyorum :)

Usta bu tesisi bu tarz bir amaç için düşünüyorsa Trabzon'a bir daha uğramasın.

Fayda-zarar hesabı yapılacak bir konu değil bu, tartışmaya lüzum görmüyorum.

[Trapezunt]

Usta bu tesisi bu tarz bir amaç için düşünüyorsa Trabzon'a bir daha uğramasın.

Fayda-zarar hesabı yapılacak bir konu değil bu, tartışmaya lüzum görmüyorum.

Üzerinde kesinlikle tartışmamız gerek.

İnsanların bilmesi ve fikirlerini beyan etmeli ki olası etki-tepki ölçülebilsin.

[x_man]

İstanbul'a taşınan Karadenizli oluyorsa Trabzonspor a taşınabilir bence sıkıntı yok

[f1bekir]

Üzerinde kesinlikle tartışmamız gerek.

İnsanların bilmesi ve fikirlerini beyan etmeli ki olası etki-tepki ölçülebilsin.

Benim tepkim bu: "tartışılamaz".

Siz tartışmaya devam edebilirsiniz.

[Vazelon]

Psikolojik sınır, mevcut sınırlarınızın en alt seviyesini temsil eder. Yıllarca orta ve biraz üstü sıralarda konumlanmış veya konumlandırılmış bir kulübü, hakem veya başka bir etkenle saha içerisinde ve sıralamada en aşağıya doğru çekerseniz o kulüp dibi görmemek için var gücüyle çırpınır. Muhtemelen son 3 sezondur futbol sadece saha içerisinde kalsaydı Trabzonspor belki şampiyon olamayacaktı fakat kesinlikle ilk 5 veya 6 içerisinde yer alacaktı. Bu sezon dahi müdahale olmasaydı muhtemelen ilk 6 içerisinde yer alıyordu şu an bu kulüp.

Mevzu bahis Trabzonspor'un başarılı olacak olması değil, Trabzonspor'un Trabzon'da başarılı olmaması gerekliliği. Para, güç veya ne demek doğruysa Bursa ve Başakşehir ile Marmara merkezli kalan sermayenin Trabzon'daki payda yıllardır gözünün olması.

Ne Bursa'nın başarısı tesadüf ne de Başakşehir'in.

Belli sistem değişmediği sürece Trabzonspor Trabzon'da bu lig içerisinde başarılı olmayacak.
Düşünün bunu.

[TURHAN]

Belkide kurtuluş Trabzonu İstanbula taşımak değilde, Trabzonda salt "Trabzonspor" değilde mazide ki takımlar ile rekabet ortamı yaratıp farklı bir atmosfer yaratabilmektedir.

[Hasanu]

Benim hayalimde hiç bir zaman milyonlarca €'luk kadro değerine sahip bir Trabzonspor yok.Aksine kısıtlı bütçelerle kurulan bir şaheser olarak tanımlanabilecek, önceliği her zaman değerleri olan ve belki de en önemlisi her şeyiyle özel olan bu şehrin çehresinin bir tezahürü olan bir Trabzonspor istediğim.

[Hasanu]

^
|

[Bordo141]

Oncelikle konu cok tehlikeli ancak;
Tartismaya acilabilecek bir tek su olabilir
Maclar ya da stad degil sadece a takim teknik ekip ve yonetimin onemli kademesi soyleki uzun olacak dikkatli okuyun,
Kimsenin ama kimsenin Trabzonsporu sehirden koparmak gibi bir vebalin altina girme hakki yoktur. Bu konu hem efsaneye hem sehire hem o cografyaya ve insanimiza hakarettir. Trabzonspor o cografyanin bir disa vurumundur. Insanimizin ana dilidir canidir, kanidir. Ekinci baskandan Ahmet hoca dan Dozerden nenelerimizden dedelerimizden, babamizdan bize emanettir. Bize bu emanete yuz cevirmek yakismadigi gibi onlarin gozu gibi baktigi trabzonspora onlarin verdigi emegin sevginin de ustune cikmak bize dusen odevdir sorumluluktur vazifedir. Trabzonspor statukoyu yenmistir futbolun nasil oynandigini ne demek oldugunu ihtilali once istanbula sonra butun ulkeye ezberletmistir. Ruhunu emegini cabasini ve kalbini ortaya koyup ulkede devrimi gerceklestirmistir. Gerceklestirmistir ve ulke sinirlarindaki her insana imkansizi basarmanin, boyun egmemenin, azmin ve savasmanin ne demek oldugunu gostermistir iste bu yuzden bambaska bir kuluptur. Ve artik cok degerli Trabzonsporumuzun baska bir misyonu vardir bize durmak yakismaz hem de hic! Bu da avrupayi dize getirmektir. Dunyanin en buyugu olmaktir. Nasilki zamaninda sampiyonluk hayal bile degildi birakin 6 yilda 5 tanesini 1 tanesi bile... simdi de bu hedef avrupayi dize getirmektir. O en buyuk kupayi, alinamaz bu ulkenin bir takimi alamaz denilen o kupayi trabzona getirmektir iste yeni ihtilalimiz. Bunun da hayalini ancak daha once yapilmayani yapmis olan hayal bile edilemeyeni gerceklestirmis olan yapabilir. O da biziz. Iste bu noktada Ahmet hoca da eminim bunun ister bu zamanda zirvesinde olsa bizi oraya tasirdi. Bu hedefin cok iyi anlasilmasi lazimdir. Biz ihtilallerin takimiyiz asagisi bizi kesmez. Biz akla hayale gelmeyecek hikayelerin bordosuyuz asagisi bizi kesmez. Biz yureklerde inancin mavisiyiz ufacik usaklarin kocaman hayalleriyiz asagisi bizi kesmez kesmez kesmez. Iste bu sebeple artik ihtilali yaptigimizda bordo mavinin yanina al bayrak da gelecegi icin takimi istanbulda yasatmamiz gerekir. Cunku biz sampiyonluksuz yasariz ama ihtilalsiz yasamayiz iste o zaman ruhumuzu kaybederiz. Butun maclar trabzonda oynanacak sekilde bu sefer avrupayi dize getirmek icin bu hamleyi yapmamiz gerekir.
Artik bizans avrupadir. Biz istanbulu dize getirdik yendik yendik ve yendik onlari. Simdi avrupada firtina estirmenin zamanidir. Yeni ihtilalimiz bu olmalidir. Bu sebeple de bize buyuklerimizin biraktiklari bu buyuk bordo mavi mirasa sahip cikmak demek onu buyutmek demek olmalidir. Onlarin izinden gitmek demek ulkede gerceklestirdigimiz ihtilali avrupada gerceklestirmek demektir. Iste bu yuzden daha azi bize yakismaz. Iste bu yuzden trabzonspor butun maclarini trabzonda dogdugu yerde oynacaktir ve avrupayi orada dize getirecektir ancak onun onunu kesmek de hicbirimizinden beklenen degildir ve olmayacaktir.

ASUS_Z01BD cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi