PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Faizsiz Bankacılık



umitkaragoz1988
14.08.2015, 09:30
Arkadaşlar benim uzun zamandır aklımı karıştıran bir durum var.
ülkemizde bildiğiniz gibi faizsiz bankacılık adı altında türkiye finans, albaraka türk, kuveyttürk vb. bankalar var.
bu bankalardan kredi niyetinde para çekemiyorsunuz. çünkü islami koşullara göre bankacılık olduklarını iddaa ediyorlar. en azından bu niyetteler.
nasıl bir sistem kurduklarına gelecek olursak. şu şekilde açıklayayim.
diyelimki bir araba alıcaksınız. banka o arabayı sizin yerinize alıyor ve size satıyor. arabanın değeri neyse o değere satıyor. ama üzerine kar payı ekliyor. sonuçda size o arabanın borcunu ödemek için taksitlendiriyor.

benim aklımdaki soru ise bu şekildeki sistemde kar payı faiz niyetine geçermi. sonuçda faizli bankalarda bu kar payı dediğim değerde bir faiz uyguluyor hemen hemen birbirine eşit.

benim araba almaya niyetim var. ama çok fazla peşinatım yok elimdeki para ile araba alamıyorum. kimseninde bana borç verdiği yok. bende bu tür bankalarla iletişime geçip araba almak istiyorum.
faizli işlere girmek istemiyorum. çünkü Allahu teala Faiz alanda verende bana ve resulüme savaç açmış gibidir demiş. bu sebepden faize bulaşmak istemiyorum. ama arabayada ihtiyacım var.
bu konuda geniş fikirleri olan bilgili arkadaşlara ihtiyacım var.
bu bankalar vasıtasıyla araba alsammı almasammı. harama bulaşmış olurmuyum.


faiz hakkındaki şu videoyuda izleyin
http://www.seyrangah.tv/allaha-ve-resulune-savas-acanlar.html

Vodafone Smart ultra 6 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

ÖmerFarukYılmaz
14.08.2015, 10:03
DM :cool:

Faik Yılmaz
14.08.2015, 10:06
Bu konuda benimde bir sorum var....

Paradan Enflasyon oranına kadar olan alınan getiriye faiz denir mi?

örnek ülkede enflasyon var.... %10 diyelim.... 100 liranız varsa bir sene sonra 90 lira oluyor.... siz % 10 getiri alsanız bu rakama faiz denir mi ?

volkan_627
14.08.2015, 10:49
Bankalar sana ihtiyacını karşıla diye para veriyor. Bu parayı da uzun vadede geri alıyor. Vade uzun olduğu için de sende faiz talep ediyor. Bu adı geçen bankalar da aynı şeyi yapıyor. Fakat senden talep ettiği faiz in adını değiştirip kar payı koyuyor. Kimi kandırmaya çalışıyoruz. Adı değişince yüce Allah günah değil mi diyecek. Bence bu durum daha günah. Adı değişti diye insanların manevi duyguları sömürülerek para kazanıyorlar. Günümüzde bankalara bulaşmamış insan sayısı çok azdır. Hele hele ev, araba gibi büyük paralara ihtiyaç duyacağın şeyler alıyorsan. Bankadan kredi çekmek günahsa emin ol ülkenin % 90 ının yatack yeri yok. Ülke bile dışardan faizle para alıyor. Bir de bu tarafını düşün.

Murat'
14.08.2015, 10:54
Volkan arkadaşımıza katılıyorum, acı ama gerçek Dünya faiz ile dönüyor, devletten maaş alanlar paralarının sırf vergilerle ödendiğini düşünmüyor herhalde.

Youtube'da izlemiştim, bir hoca bankanın önünden geçmenin bile günah olduğunu söylüyordu.

1500 sene önceki para sistemi ile şimdiki sistem aynı mı sizce, yani o zamanki faiz algısı ile şimdiki faiz algısı aynı olabilir mi?

Bakın iki ayda Türk lirası yüzde 10'dan fazla değer kaybetti, cebimdeki para iki ayda 90 liraya düştü.

volkan_627
14.08.2015, 10:59
bankaları da ticari bir kurum olarak düşünmek gerekiyor. manav, 1 liraya aldığı domatesi sana 1.5 tl den satıyor. bankalar da aynı şeyi yapıyor. tek fark sana domates değil de para saatmaları...

Fatih Kuloğlu
14.08.2015, 11:05
Bu konuda benimde bir sorum var....

Paradan Enflasyon oranına kadar olan alınan getiriye faiz denir mi?

örnek ülkede enflasyon var.... %10 diyelim.... 100 liranız varsa bir sene sonra 90 lira oluyor.... siz % 10 getiri alsanız bu rakama faiz denir mi ?

Enflasyon paranın alım gücünün düşmesidir.Dolayısı ile bu rakama faiz dememez bence çünkü bu senin paranın kaybettiği satın alma gücünün iyileştirilmesidir.Yani senin paranın nominal değeri 100 tl den 110 tl olsa bile reel değeri hala 100 tl dir.Artan oranlı gelir vergisinden dolayı maaşlara yapılan iyieştirmeler gibi birşey bence.

Ayrıca paranın olduğu her alanda faiz olur.Bunun kar payı vs.si olmaz kendimizi kandırmayalım.
Son olarak faizin haram olduğunu bilmekle beraber benim görüşüm şu ; krediyi alarak borçlandığın banka veya x kurum neticede sana o anda bir ev,bir araba,bir iş makinesi veya bir kısa orta vadeli bir hayat idamesi sağlıyor.Bunun neticesindede sen ona uzun vadede belli bir faiz ödüyorsun.

Dolayısı ile o sana anında fayda ve finansman sağlarken sen ona uzun vadede bir fayda sağlıyorsun yani bence durumlar fifti/fifti.

Tabiki bu bankaların soyguncu olduğu gerçeğini değiştirmez ancak bence ortada haramlık günahlık bir durum yok.

MetehanS
14.08.2015, 11:15
Katılım Bankaları temelde 3 sistem üzerinde döner: MURABAHA, MUDARABE, MÜŞAREKE.


MURABAHA (KARLILIK), konut veya araç kredisi işlemlerinde kullanılır. Yani almak istediğiniz şeyi banka alır, size vadeli olarak satar. Bu ise bildiğimiz ticaret işlemidir. (Nisa Suresi:29)


MUDARABE (sermaye-emek ortaklığı) VE MÜŞAREKE (sermaye-sermaye ortaklığı) ise katılım hesaplarınızda olur. Yani sizin elinizde para vardır, fakat değerlendirmek için vaktiniz/uğraşınız yoktur. Bir başka kişinin ise işgücü vardır fakat sermayesi yoktur. Katılım bankaları bu iki kişiyi bir araya getirmeye aracı olur.

MetehanS
14.08.2015, 11:17
ek bilgi: Aslında yaptığı işlem bankacılık değildir. Örneğin, Kuveyt Türk'ün eski adı Kuveyt Türk Evkaf Vekaleti'dir. Fakat bu tanımlama tüketicide herhangi bir şey çağrıştırmadığından "banka" denmek durumunda kalınmıştır.


bkz: islamekonomisi.org

AdemS
14.08.2015, 11:27
Bu konu çok su götürür, onu baştan söyleyeyim :)

Ümit Karagöz renktaşımız katılım bankaları aracılığıyla araba almayı düşünüyor, ona cevap vereyim..
Bu konuda zamanında ben de çok araştırma yapmıştım. Fetva makamı değiliz ama Hocalardan öğrendiklerimizi paylaşmış oluruz..

Konuya giriş yapmak açısından öncelikle şunu söylemek isterim.. Vade farkı ile faizi karıştırmamak lazım. İslam Ticaret Hukuku'nda vade farkı caizdir. Örnek verecek olursak;

Diyelim ki ben bir beyaz eşya satıcısıyım. 500 TL'ye bana gelişi olan bulaşık makinesini müşteriye peşin fiyatı ile 600 liraya satıyorum. Ama müşteri bana "abi benim peşin param yok, taksitle almak istiyorum" derse o zaman doğal olarak satış fiyatımı arttırır, örneğin 700 lira üzerinden 6 taksitle satabilirim. Yani peşin olarak 600 liraya sattığım bir malı taksitle 700 liraya satmama dini açıdan müsaade var. Çünkü ticaretle uğraşan kişinin de zarar etmemesi lazım. Yani vade farkı caizdir.

Şimdi gelelim bankalar açısından konuyu değerlendirmeye..

Faiz sistemiyle işleyen bankadan bir ev/araba kredisi aldığınız zaman siz para üzerinden bir anlaşma yaparsınız. Yani siz bankadan para alırsınız, banka da size verdiği para üzerinden faizini koyar sizden o şekliyle geri alır parasını.. Bunun su götürmez bir şekilde faiz olduğu bütün hocalar tarafından dile getirilmiştir. Buna faiz değil demek doğru değil..

Katılım bankalarında ise (aslında finans kurumları demek daha doğru olur) söz konusu anlaşma para üzerinden değil "gerçek bir mal" üzerinden gerçekleşir. Yani siz almak istediğiniz bir araba için katılım bankalarına uğradığınızda banka önce o arabayı sahibinden alıp sonra size kar payını/vade farkını koyarak satmış oluyor. Çünkü siz zaten peşin ödeme imkanınız olmadığı için finans kurumuna müracaat etmişsiniz, taksitle azar azar ödemek istiyorsunuz. Banka da kendi üzerine aldığı malı sizin istediğiniz şekilde size satıyor.

Buna hülle diyen de oluyor caiz diyen de.. Dediğim gibi ekseriyetle buna caiz diyen hocalar var.. Haram veya helal demek için İslam Ticaret Hukuku'na bakmamız lazım.. Sırf kendi aklımız, mantığımız almıyor diye helal-haram dersek işin içinden çıkamayız..

Haa bu söylediğimiz işin fetva kısmıydı. Bu işin bir de Takva boyutu var tabii.. :)

Yiğit Gayretli
14.08.2015, 11:51
Konunun dini açıdan da bankacılık açısından da uzmanı ya da bir bileni değilim... Ama bir düz vatandaş olarak şu faiz "değil de kar payı" muhabbeti "bok değil kaka" muhabbeti ile aynı...

Ozan Yılmaz
14.08.2015, 11:54
Mevcut ekonomik şartlarda ve uyulan düzende faize bulaşmamak imkansızdır. Ne kadar dikkat ederseniz edin kapitalist ekonomik düzen içerisinde faize bir şekilde bulaşılır. Faiz almak da vermek de haram olduğundan fakat paranın değerinde meydana gelen değişiklikler fiyatların buna göre şekillenmesi, ithalat-ihracat, döviz kurlarındaki oynaklıklar vb. her şey parayla ve endirekt olarak faizle (paranın değerini belirleyen araçlardan biridir) ilgilidir. Katılım bankaları da bir maske ile bunu örtmeye çalışıyor inananlara kalmış fakat bence normal bankacılık sistemi ile katılım bankacılığı arasında çeşitli isim farklılıkları haricinde değişen fazla bir şey yok. Aldığınız ücret-maaş, ödediğiniz kira, komisyonlar, ithal ürünler, vb. bir çok tüketim grubu mal veya hizmetlerde kullanılan değerlemelere bakarsanız faizle az veya çok ilintilidir. Elinizde tuttuğunuz paranın(veya altın-döviz) bir süre sonra aynı değerde bulunmaması yine faiz oranı ile alakalıdır.

Allah sonumuzu hayırlı eylesin. Bu ortamda çok zor bir durum.

oflubektas
14.08.2015, 11:54
Arkadaşımız tüm iyi niyetiyle sormuş ama neticede "fetva" talep ediliyor, fetva makamı olacak kadar fıkıh bilgisi, takva ve muamelat sahibi olmadığım için cevap veremem, aksi de ukalalık olur.

Yalnız mevcut iktisadi sistem içinde, "faizsiz bankacılık" adı altında bu tür "arkaya geçip iki puan almalar"ı İslamî sayıp, gönlü ferah tutmak ise kendini kandırmaktır bana kalırsa. Çoğumuz Trabzonlu, Karadenizliyiz; tarikat ehli olup, göbeğine kadar sakal ve 1.400 yıl önceki kıyafetlerle dolaşıp (malum Resulullah cübbe poturla dolaşırken Ebu Cehil sabah röpdşambır, gece de smokinle gezerdi) alenen tefecilik yapanları bileniniz vardır. Adam güya faize bulaşmamak için bu herifin yanına gider, parası çok olduğu için bu herif cemaatte tarikatta da saygındır. 10.000 TL paraya ihtiyacı vardır giden adamın, bizim tarikatçi tefecimiz kapıdaki arabasını gösterir ona, "bu arabayı sana 15.000 liraya sattım" der. Haşırt diye 15.000 liralık vadeli senedi de yapıştırır. Herife 10.000 Lirayı verir, "sonra da arabayı senden 10.000 liraya geri aldım" der, buna da güya murabaha denir. -Ne hikmetse- bu aradaki fark da faktoring faizleriyle hep orantılıdır. Böylece Müslüman sofimiz de, tefeci tüccar amcamız da "faize bulaşmamış" olur. Neticede -tövbe haşa- Allah'ı kandırmak değil, kendilerini kandırmış olurlar. Ancak sınırlı fıkıh ve Kur'an bilgim der ki; İslam'da sadece faiz değil, RİBA yasaklanmıştır. RİBA haram yolla (hırsızlık, yalan dolan, katakulli vs.) elde edilen kazanımların tamamına verilen addır. Faiz de bunun alt kümelerinden biridir. Mesela her şeyiyle helal bir iş yapsanız bile o işinizde en ufak bir yalanla para kazanırsanız, o kazancınızın ad RİBAdır.

TEMEL SIKINTI ŞUDUR: Onca iç çekişmelerine rağmen Mekke'den doğup, 622'de Medine'de küçük bir şehir devletçiği olarak neşvunema bulan İslam Medeniyeti, -çok değil- o şartlarda daha 100 sene dolmadan Fransa-İspanya sınırından (Pirene Dağları) ta Hindistan'a kadar uzanan büyük bir medeniyet kurmuş,sonraki asırlarda da bu medeniyet -yine tüm iç çekişmelerine ve dış saldırılara rağmen- öncü ve örnek olmuştur. Ancak bu medeniyet, TARIMA dayalı üretim ve ticaretin medeniyetidir. Ne zaman ki batı SANAYİ Inkılabı'nı yapmış, o zamandan sonra İslam medeniyeti her alanda sömürülüp gerilemiştir. Çünkü maalesef İslam Medeniyeti'nin Sanayi Inkılabı'na ve sanayi toplumuna vereceği bir cevabı yoktur. Bunda da kabahat İslam veya Kuran'ın değil, o yıllarda -ve halen- müçtehid diye dolaşanların ve devlet yönetenlerindir. (Şimdi ağır bir Osmanlı bahsi açarım amma, o kadar vaktim yok) Son 200 yıldır ve halen İslam Alemi'nin gerilemesinin, sömürülmesinin, ve sürekli Müslümanların ölmesinin başat sebebi budur. Ve sırf bu sebeple bir Müslüman ne zaman paraya bulaşsa, mutlaka İslamî olarak bir yerden, hatta her yerden hava kaçırmaktadır.

İyi de kardeşim ben şimdi İslam alemini nasıl kurtarayım, ben harama bulaşmak istemiyorum, basit bir derdime bir çare bulmak isterim derseniz El-Cevap; vallahi bilmiyorum :) Yalnız yol bulmak için Ekonomik Sistemler-1 dersiyle başlayabilirsiniz...

Hayırlı Cumalar,

AdemS
14.08.2015, 12:03
Konunun dini açıdan da bankacılık açısından da uzmanı ya da bir bileni değilim... Ama bir düz vatandaş olarak şu faiz "değil de kar payı" muhabbeti "bok değil kaka" muhabbeti ile aynı...

Yukarıda da aslında buna değinmiştim.. Şöyle söyleyeyim kar payı ile faiz arasındaki belirleyici özellik ortada para mı var yoksa reel bir ticaret ürünü mü? Bunun cevabını bilmek lazım önce..

Şimdi diyelim ki sen bir müteahhitsin ve ben seninle anlaşmak istiyorum.. 10 katlı bir inşaat yapmak istiyorsun. Benim de elimde 1 milyon (trilyon) var. Sana diyorum ki senin yapacağın işin yarısına ortak olmak istiyorum, al benim şu 1 Trilyonu, iş bittikten sonra da ortaya çıkan kâr'dan da yarısını sen bana verirsin.

Şimdi buna faiz denilebilir mi?

Katılım bankalarının da yaptığı bu.. Ticaretle uğraşıyorlar ve senin paranı da senin rızan dahilinde buralarda değerlendiriyorlar. Gerçek mal üzerinden yaptığı bu ticaret sonrasında da kazandığının bir kısmını müşterilerine dağıtıyor..

Dediğim gibi bu işin ölçüsü, ortada gerçek bir ticaret malının olmasıdır.. Mobilya, eşya, araba, ev, inşaat vb. şeyler olmak zorunda. Ama yok işin içinde fonlar, repolar dolaşırsa iş o zaman sıkıntı. Yani siz para üzerinden mi para kazanıyorsunuz yoksa bir mal üzerinden mi? Bunun cevabını bilmemiz lazım önce..

**

Bu arada şunu da söylemek lazım.. İlla gidin bu bankalarla çalışın demek de doğru değil.

Benim bahsetmek istediğim şu, eğer illa ki bir bankaya gitmek zorundaysanız faiz sistemiyle uğraşan bankalara gitmek yerine katılım bankalarını tercih etmek lazım.. Tamam belki bunda biraz şüphe var ama diğer bankalar tamamen faiz odaklı çalışıyorlar. Bunu da böyle değerlendirmek lazım.

MetehanS
14.08.2015, 12:07
Konunun dini açıdan da bankacılık açısından da uzmanı ya da bir bileni değilim... Ama bir düz vatandaş olarak şu faiz "değil de kar payı" muhabbeti "bok değil kaka" muhabbeti ile aynı...



Uzman olmadığınız bir konuda gayet cüretkâr konuşabiliyorsunuz :alkış:

MetehanS
14.08.2015, 12:08
Kar Payı ile Faiz Arasındaki farklar


Faizle ilgili ayetlerin nüzul sebeplerinden biri de müşrik Arapların kâr ve faiz arasında fark gözetmemeleridir.[1] Hâlbuki, kâr ile faiz görünüşte birbirine benzemesine ve insanlar tarafından genellikle aynı hükme tabi tutulmasına rağmen iktisadi faaliyetlerin iki farklı ürünüdür.[2]
Kâr emeğin eşliğindeki sermayenin, paradan mala, maldan tekrar paraya veya başka bir yapıya evirilip çevrilmesi, kısacası bir mübadele süreci içinde işletilmesi sonucu, mevcut iktisadi varlıklarda, toplum adına meydana getirilen pozitif değer artışından, emek ile sermayenin aldığı paydır.[3]
Başka bir ifadeyle kâr, bir malın maliyet fiyatıyla satış fiyatı arsındaki fark ya da bir malın maliyet değeri ile satış kıymeti arasındaki çizgi veya bir malın maliyeti ile piyasa fiyatı arasındaki oran şeklinde de tanımlanabilir.[4]
Kâr değişken, faiz sabittir. Kâr payı, satılan malın maliyeti ile rayiç fiyat çizgisi etrafında dönmekte, faiz ise tayin edilen miktarın ekseni çevresinde sabit kalmaktadır. Dolayısıyla satılan malın maliyeti, rayiç fiyatının altında olursa kâr payından söz edilebilir. Şayet satılan malın maliyeti rayiç fiyatına eşit veya onun üzerinde ise kâr payı sıfır veya sıfırın altında olur.
Faiz ise hiçbir zaman anaparanın altına düşmez ve bütün riskleri direkt olarak borçluya, dolaylı olarak da topluma yansıtır.[5] Çünkü faiz, paranın resmi değerine göre değil, satılan zamanın boyutuna göre sözleşme ile takdir ve tespit edilir. Yani borç verenin (banka ya da özel kişi) vadeyi ve oranı belirlediği, alanın da kabul ettiği bir uzlaşma söz konusudur. Faizli uygulamalarda her iki taraf, üzerinde anlaşılan vade geldiğinde anaparanın dışında ne kadar vereceğini ya da alacağını bilmektedir.[6] Yani kâr malın ekonomik maliyetine, tabii piyasa fiyatına tâbi olarak değişiklik gösterirken faiz, yapılan sözleşme veya kanun ile tespit edilmiş muayyen noktada sabit ve dondurulmuş bir durumdadır. [7]
Burada kısaca faizsiz bankacılıktaki kâr payına da değinmek isabetli olacaktır. Kâr payı, taraflarca belirlenen vadeye kadar ticari veya sınai bir ekonomik faaliyette kullanılan anaparanın elde ettiği karın vade­si geldiğinde, anlaşılan oranda taraflara dağıtılan kısmıdır. Örneğin, ticari bir faaliyette kullanılan paranın, vade sonunda elde edilen getirisi, yani kârı, %80’i tasarruf sahibine, % 20’si kuruma olmak üzere dağıtılır. Kar payı esasına göre çalışan sistemde anaparanın vade geldiğinde ne kadar kazandıra­cağı belirli değildir. Kredilendirilen projelerden zarar edilmesi de ihtimal dâhilindedir. Faizli sistemde ise bu mümkün değildir, vade geldiğinde önceden taahhüt edilen tutar mutlaka anapara sahibine ödenmelidir. Kısaca, kâr payı ile faiz arasındaki temel fark, faizde anaparanın vade sonundaki kazancı taahhüt edilirken, kâr payında ka­zancın destek verilen projelerin verimliliğine göre oluşmasıdır.[8]
Son olarak şunu da ifade edelim ki, kâr ve faizde, kazanç ve muamele, yapı bakımından da birbirinden farklıdır. Faizde, ödünç veren anapara ve faizi, sağlama bağladıktan sonra paranın kullanımına karışmamaktadır. Kârda ise, firma sahibi paranın kullanma yeri ve şekli ile doğrudan doğruya ilgilidir. Buradan şu sonuç çıkmaktadır: “Faiz, üretken bir uğraşın sonucu değildir. Oysa kâr, üretken bir uğraş sonunda sağlanmaktadır. Faizde ödünç verenin üretken bir uğraşı olmadığından girişimci etkeni eksiktir. Oysa kârda bu etken tüm üretim ve pazarlama boyunca canlılığını korumaktadır.” [9]


YAZAR: Cengizhan SALİH



<hr width="33%" size="1" align="left">[1] Abdil Karakuş, “İslam Hukuk Kaynaklarındaki Faiz Kavramının Modern ekonomi Bağlamında Yeniden Değerlendirilmesi”, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, SBE), Kahramanmaraş, 2006, s. 62.

[2] Betül Sarı, “Türkiye’de Faizsiz Bankacılık Sektöründe Müşteri Memnuniyeti ve Banka Tercihleri Üzerine Bir Uygulama”, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Ticaret Üniversitesi, SBE), İstanbul, 2010, s. 25.

[3] Sarı, a.g.e., s. 25.

[4] Karakuş, a.g.e., s. 63.

[5] Sarı, a.g.e., s. 26.

[6] Ali Acar, “Spekülasyon Motifi ile Para Talebi ve Para-Faiz Kavramlarının Analizi”, İslam Hukuku Araştırmaları Dergisi İslam İktisadı Özel Sayısı, S. 16, İstanbul, 2010, s. 71.

[7] Karakuş, a.g.e., s. 63.

[8] Acar, a.g.m., s. 71.

[9] M.A. Mannan, “Kar ve Faiz”, (Çevrimiçi) http://islamekonomisi.org/faiz-dunya-barisi-ve-kar/, 31.12.2012.

Ahmet Demir
14.08.2015, 12:09
bankaları da ticari bir kurum olarak düşünmek gerekiyor. manav, 1 liraya aldığı domatesi sana 1.5 tl den satıyor. bankalar da aynı şeyi yapıyor. tek fark sana domates değil de para saatmaları...

mesele de bu zaten.
mal satmakta herhangi bir sıkıntı yok, para satmak ise yasak.

Yiğit Gayretli
14.08.2015, 12:10
Uzman olmadığınız bir konuda gayet cüretkâr konuşabiliyorsunuz :alkış:

Sonuna "gibi geliyor" yazmaya gerek duymadım. Yoksa uzman olmadığım konuda atıp tutacak değilim.

"Gibi geliyor" diyeyim de yanlış anlaşılmaların önüne geçelim madem.

volkan_627
14.08.2015, 12:22
mesele de bu zaten.
mal satmakta herhangi bir sıkıntı yok, para satmak ise yasak.

o zaman türkiye ve diğer müslüman ülkeler de dahil, kapitalist düzenin en belirleyici özelliği olan bankalar ve faiz olayından dolayı nüfüsün % 90 ının yatacak yeri yok. adı değişince günah olmuyor mu??? faiz denildiğinde günah ama kar payı denildiği zaman günah değil. olur mu öyle şey...

Ahmet Demir
14.08.2015, 12:24
o zaman türkiye ve diğer müslüman ülkeler de dahil, kapitalist düzenin en belirleyici özelliği olan bankalar ve faiz olayından dolayı nüfüsün % 90 ının yatacak yeri yok. adı değişince günah olmuyor mu??? faiz denildiğinde günah ama kar payı denildiği zaman günah değil. olur mu öyle şey...

Yukarıda bazı arkadaşlar faiz ile kar payı arasındaki farkı açıklamaya çalışmışlar aslında.

ÖmerFarukYılmaz
14.08.2015, 12:24
İlk olarak bildiğim kadarıyla - asgari ihtiyaç olduğu için- Diyanet'in 1 ev ve 1 araba için, maalesef sistem faiz üzerinden döndüğü ve başka türlü ev sahibi olunamayacağından, herhangi bir bankadan bu 2 ihtiyaç için kredi kullanma hususunda bir fetvaları vardı diye hatırlıyorum. Teyit edin.

Fakat öncelikli olarak katılım bankalarına yönlendiriliyorlar.

Ayrıca;

Katılım bankaları arasında da maalesef işleyiş açısından fark var. Birisi askerliği veyahut daha önceden yapılmış bir işlemi fonlarken başkası bunu helal görmeyerek fonlamayabiliyor.

Katılım bankalarının farkı, bir emtia veya hizmeti, alım henüz gerçekleşmeden pazarlıkta kendisi de bulunarak, parayı direk satıcıya ödemeleri ve malı kendi müşterilerine satmaları. Evkaf kurumu zamanlarında , Geminin üzerinde ''Aldım-Sattım'' yapılıyordu, Fakat kanunla beraber finans kurumları da banka statüsü kazandı, ve organizasyon büyüdükçe daha da değişti işlemler.

Velhasıl, eğer gerekli bilgileri aldıktan sonra dahi şüpheniz varsa olaya amel-niyet çerçevesinde bakın. Birisi kesinlikle haram, Ötekisi şüpheli.

MetehanS
14.08.2015, 12:26
o zaman türkiye ve diğer müslüman ülkeler de dahil, kapitalist düzenin en belirleyici özelliği olan bankalar ve faiz olayından dolayı nüfüsün % 90 ının yatacak yeri yok. adı değişince günah olmuyor mu??? faiz denildiğinde günah ama kar payı denildiği zaman günah değil. olur mu öyle şey...


Faiz ile kâr payı arasında herhangi bir benzerlik bile yok. Nasıl "aynı şey" diyebiliyoruz.


Tamamen farklı şeyler olduğunu bir önceki paylaşımımda yaptım.



"Olur mu canım, ha karpuz ha elma" demek gibi bir şey bu.

ÖmerFarukYılmaz
14.08.2015, 12:31
Örnek vermek gerekirse,

Ahmet bankaya 50,000 TL veriyor. ''Kardeşim ben sana sermayemle ortak oluyorum, Emek senden, Para benden.'' Emek/Sermaye oranımızda 30/70 olsun. Ahmet ile anlaştık.

Ümit'in almak istediği arabayı banka o 50,000 TL ile alıyor ve Ümit'e diyelim ki taksitli olarak 51,000 TL'ye satıyor. Bu işlemden edilen 1,000 TL karın 300 TL'si ni banka alıyor, 700 TL'sini ise sermayeyi koyana veriyor.

volkan_627
14.08.2015, 12:58
Örnek vermek gerekirse,

Ahmet bankaya 50,000 TL veriyor. ''Kardeşim ben sana sermayemle ortak oluyorum, Emek senden, Para benden.'' Emek/Sermaye oranımızda 30/70 olsun. Ahmet ile anlaştık.

Ümit'in almak istediği arabayı banka o 50,000 TL ile alıyor ve Ümit'e diyelim ki taksitli olarak 51,000 TL'ye satıyor. Bu işlemden edilen 1,000 TL karın 300 TL'si ni banka alıyor, 700 TL'sini ise sermayeyi koyana veriyor.

tamam işte... diğer bankalar da aynı şeyi yapıyor. ümit e 50.000 tl veriyor. git işini gör diyor. geri alırken de 51.000 tl olrak alırm diyor. sonra o 1000 tl nin bir kısmını bankaya parasını yatıranlara veriyor, bir kısmını da kendi alıyor. aslında aynı şey. adı değişiyor sadece....

AdemS
14.08.2015, 13:48
tamam işte... diğer bankalar da aynı şeyi yapıyor. ümit e 50.000 tl veriyor. git işini gör diyor. geri alırken de 51.000 tl olrak alırm diyor. sonra o 1000 tl nin bir kısmını bankaya parasını yatıranlara veriyor, bir kısmını da kendi alıyor. aslında aynı şey. adı değişiyor sadece....

Birinde para üzerinden para kazanmak var, ki bunun adı faiz. Diğerinde ise reel bir ticaret söz konusu. Yani mal üzerinden para kazanmak var.. İkisi aynı değil..

ÖmerFarukYılmaz
14.08.2015, 14:13
tamam işte... diğer bankalar da aynı şeyi yapıyor. ümit e 50.000 tl veriyor. git işini gör diyor. geri alırken de 51.000 tl olrak alırm diyor. sonra o 1000 tl nin bir kısmını bankaya parasını yatıranlara veriyor, bir kısmını da kendi alıyor. aslında aynı şey. adı değişiyor sadece....

Bu kısımda dini kurallar giriyor işin içine.

Birisi direk para veriyor, istediğin yere harca. Diğerinde ise bir alım-satım & ticaret söz konusu.

Faiz, hak edilmemiş veya eşitsiz paylaşılmış bir gelirdir.

Kar payı ise bankanın alıp sattığı üründen ettiği kardır.

Bildiğim kadarıyla Peygamber Efendimiz'de Hz. Hatice'nin kervanları ile ticaret yaparken karı, belirlenen emek / sermaye oranına göre paylaşıyordu. Sermaye Hz. Hatice'den, Emek Peygamber Efendimizden.

Katılım bankalarının vadeli mal satışı ile geleneksel bankaların faizli ödünç işlemlerini aynı kategoride değerlendirmek, faizle ticareti aynı saymak demektir ki, Kur'ânî bakış bunu şiddetle reddeder. Zîrâ Kur'ân, faizin haram, ticaretin helâl kılındığını ilân etmiştir.

"Faiz yiyenler (yani faize dayalı kuruluş veya sistemler), kendisini ancak Şeytan çarpmış kimsenin duruşu gibi –sağa sola sendeleyerek– ayakta durabilirler. Bu onların, ‘Alış-veriş de faiz gibidir.' demeleri yüzündendir. Oysa Allah alış-verişi helâl, faizi haram kılmıştır. Kendisine Rabb'inden öğüt erişip faizden vazgeçen kimseye gelince, bundan önce aldığı onundur ve işi Allah'a kalmıştır. Faize tekrar dönenler ise, ateş ehli olarak orada ebedî kalacaklardır." (Bakara, 275)

http://www.yeniumit.com.tr/konular/detay/katilim-bankaciligi-nedir-ne-degildir-nisan-2013

bordomavi1
14.08.2015, 14:56
Konuyu değiştirmek istemem ama benzer konu olduğundan sormak istiyorum. Borsa oynamak haram mı? Benim duyduğum kadarıyla kağıtlarla düzenli günlük oynarsan günah ama orta-uzun vadeli yatırım gibi girersen günah değil. Ama bu bana mantıklı gelmiyor.

Sibel
14.08.2015, 17:02
Banka senin alacağını alıp sana satar ve kâr alırsa faiz olmuyor yani öyle mi?
Eğer öyleyse ne kadar güzel.

28TS61
14.08.2015, 17:21
faizsiz bankacilik asla olmaz.

demir
14.08.2015, 17:24
bence bu konun cozumu surada bukadar uzerınde kafa yormanıza hıc gerek yok .... aracınızı sızın yerınıze aldılar dıyelım taksıtlı aldıgınız ıcın uzerıne kar payıda koydular dıyelım ( sıze mal sattıklarını dusundugumuz ıcın ) onemlı olan o aydatı odeyemedıgınızde ne yapıyorlar bunun sonucuna bakarsanız helalmı harammı cok rahat gorursunuz baskada yorum yapmıyorum

ÖmerFarukYılmaz
14.08.2015, 17:40
bence bu konun cozumu surada bukadar uzerınde kafa yormanıza hıc gerek yok .... aracınızı sızın yerınıze aldılar dıyelım taksıtlı aldıgınız ıcın uzerıne kar payıda koydular dıyelım ( sıze mal sattıklarını dusundugumuz ıcın ) onemlı olan o aydatı odeyemedıgınızde ne yapıyorlar bunun sonucuna bakarsanız helalmı harammı cok rahat gorursunuz baskada yorum yapmıyorum

Bildiğim kadarıyla 2008 senesine kadar belli katılım bankaları gecikme cezası uygulamadılar. Fakat müşterilerinin herhangi bir ceza uygulanmadığından,diğer bankalara ödeme yaptığı halde veyahut keyfi olarak kendilerine olan borcun ödenmemesi sebebiyle bir karar alınarak gecikme cezası uygulaması düzenlenmiş.

Gecikme cezası adı altında alınan tutarlar ceza havuzuna alınır. Bu ceza havuzu karpayı dağıtılan havuzlara karıştırılmaz.

Ahmet Demir
14.08.2015, 17:43
Bildiğim kadarıyla 2008 senesine kadar belli katılım bankaları gecikme cezası uygulamadılar. Fakat müşterilerinin herhangi bir ceza uygulanmadığından,diğer bankalara ödeme yaptığı halde veyahut keyfi olarak kendilerine olan borcun ödenmemesi sebebiyle bir karar alınarak gecikme cezası uygulaması düzenlenmiş.

Gecikme cezası adı altında alınan tutarlar ceza havuzuna alınır. Bu ceza havuzu karpayı dağıtılan havuzlara karıştırılmaz.

Bu şekilde, söz konusu para daha sonra Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne aktarılıyor, diye biliyorum.

Alphan Altun
14.08.2015, 20:07
Hassas bir konu.Evet faiz dinimizce net bir şekilde yasaklanmıştır.
Yasaklanan bir şeyin yaşadığımız zamanda kaçınılmaz bir durum olması olaya meşruiyet kazandırmıyor.Evet, factoringde ve bankalarda çalışan biri olarak bunu söyleyebilirim.Allah'a sığındık...

3 seneye yakın bu işin içindeyim ama içinde olmaya da gerek yok.Düz mantıkla ''ha kar payı ha faiz'' çok yanlış bir yaklaşım değil.Katılım bankaları tamamen leasing mantığıyla çalışmıyor.Tüm rotatif kredileri de kullanabiliyorsunuz buralardan.Yani sadece konuta,arabaya ya da alınan her nevi emtialara rehin koyup kredilendirmiyor.Gayet tüketici kredisi de var,gayrinakdi krediler de var,kredi kartı da var,ödeme günü geciktiğinde gecikme faizi de var,krediyi yapılandırdığında yapılandırma/toa faizi/komisyonu da var...Mevduat sistemi zaten tamamıyla aynı.O yüzden kulağı tersten göstermeye gerek yoktur.

Başta söylediğim gibi ''dünya değişti artık bu normal'' demektense-ki çok sakat bir anlayış olur- yaradanın sonsuz affına sığındık demek öyle zannediyor ve umuyorum ki daha müspet bir yaklaşım olur.

İ. SARAL
14.08.2015, 20:31
İkisi de aynı şey. Biri insanları açıktan sömürüyor, diğeri ise manevi duygular arkasına gizlenip sömürüyor tek fark bu.

Kazım Bostan
14.08.2015, 21:40
renktaş aman diyim oyuna gelip de faizimsi hiçbi şeye bulaşma. benim dini açıdan bildiğim tek şey bu.

sonra bi bakmışsın Allah bir kapı açmış ummadığın yerden, günaha girmediğin gibi arabayı da çekmişsin altına...

volkan_627
14.08.2015, 21:52
eğer araba almak niyetindeyseniz ve 10.000 tl gibi maaşınız yoksa para biriktirip araba alamazsınız... ya bir yerden arsa falan satılıp miras kalacak ya da piyangodan para çıkacak.( ki o da haram ona bakarsan)...


bu durumda bir şekilde o parayı borç alacaksınız ve fazlasıyla geri ödeyeceksiniz. bunun adı faiz de olsa, kar payı da olsa sonuçta aynı mantık. haramını, günahını fazla bilmem... ama olayın tek yolu budur... dediğim gibi milyonlarca insan bu bankalarla çalışıyor. bu da demek oluyor ki milyonlarca insan bile bile günaha giriyor. olayın ismini değiştirip (haşa) allahı mı kandırmaya çalışıyorsunuz??? burdaki durum sadece içinizi rahatlatmak...


din bilgisi öğretmeni arkadaşım var. bu bankalardan birinden kredi çekti ve araba aldı. onunla da bu konuyu konuştuk. geri ödeyeceği fazla para faiz değilmiş. kar payıymış... sonuçta banka arabayı sizin adınıza alıyor, sonra size satıyor ve bu işten para kazanıyor. yani para satmıyor arabayı satıyor. diğer bankalar da aynı şeyi yapıyor. araba kredisi çekiyorsun, sana araba parasını veriyor sende gidip alıyorsun. üzerine de rehin koyuyor. o da arabayı sana satmış oluyor. sonuçta araba parası çekip gidi kafana göre harcayamıyorsun parayı. araba almak zorundasın ve banka rehin koymak zorunda...

ama içiniz rahat olsun diyorsanız bu bankalardan birinde alın kredinizi. onlar sizin adınıza arabayı alıp size satsınlar. içiniz rahat olsun.... günahı vebali boyunlarına....

ÖmerFarukYılmaz
14.08.2015, 21:57
Çok net bir şey var.

Ameller niyetlere göredir.

Birisi net haram, Diğeri şüpheli. Sağlam dini bilgisi olan birisi olsa da döktürse şurada :)

Niyetiniz halis olduktan sonra, eğer bu kılıf uydurmaysa, günahı boyunlarına.

He birde, çalışacağınız bankayı iyi seçin.

Sibel
14.08.2015, 23:07
İnsanlar gelirleri oranında zaten ev araba alamıyor. Mecbur kredi çekip faize bulaşıyor. Bunun başka yolu da yok ki.
Allah bulaştırmasın tabi. Ben şimdi araba almaya kalksam alamam kredi çekmeden. O da haram olduğu için alamıyorum. Keşke bu işe bir çözüm gelse.
Gerçekten insanlar faize bulaşmadan bir şeyler alabilse.

Murat GENEL
15.08.2015, 01:48
Kimseyi kandırmaya gerek yok.para satıyor ikiside.

Emirhan Makul
15.08.2015, 10:04
Bankadan alınan faiz haram olmayabilir diye bir düşüncem var.

Bence haram kılınan insanların birbirinden aldığı borca ve paraya faiz getirmesi ve fazlasını karşında ki insandan alması, bankada ise farklı bir iş oluyor sanki, banka senden aldığı parayı kullanıyor işletiyor bir nevi ticaret yapıp bunun üzerinden para kazanıyor sanada kar payı veriyor, yani bir nevi ticarette kar yapmak gibi bir şey oluyor banka faizi. Tabi emin değilim sadece böyle bir düşüncem var yanlışta olabilir.

deneme61
15.08.2015, 10:52
dini konularda daha yetkili diyanet müftülerine alo fetva hattına (ki rahatlıkla istediğin gibi konuşup açık açık sana cevap veriyorlar) sorabilirsin. tavsiyem uzak dur.finans kurumu, banka.. sonunda manevi anlamda da maddi anlamda da zarar edersin.böyle bir soru dorduğuna göre bazı hassasiyetlerin var yoksa zaten sormaz gider alırdın..
okulda bi arkadaş var dı şöyle derdi banka ve finans kurumu arasındaki farkı anlatırken..
banka bizi iyi öpüyor! diğerleri besmele çekip öpüyor! ;)

zafer6161
15.08.2015, 11:24
banka faizi bir nevi banka ile senin arandaki ticarettir
banka sana diyorki bana para ver kullanayım onu 1 ay sonrada sana bu kadar para vereyim...
zaten verdiği para çok az,50 bin liranın 1 aylik getirisi max 500 tl...
her ne kadar hocalar falan günah derse de ben günah olduğunu düşünmüyorum.sonuçta ticaret bu...

benim bir tanıdığım var,resmen parayla oynuyor.5 vakit namazını kılar 3 kere haca gitmiş,ve senede 20.30 milya sadece vakıfa bağış yapar,ama 1 lira iste vermez.sırf para hacamamak içinde öğle yemeği yemez.maddi durumu çok iyi,
yakınında duyduğum bilgiye göre parasını faişze yatırıyor.ama ona göre faiz değil kar payı :D

Sibel
15.08.2015, 11:27
Günah olduğunu düşünmüyorum demekle günah olmuyor mu? Valla çok ilginçsiniz. Bir hukuku var bunun hesap edip fetva veriliyor bu konuda.
Keyfimize göre değil yani. Ben de dedikodunun günah olmadığını düşünüp dedidoku yapayım o zaman.

zafer6161
15.08.2015, 11:37
Günah olduğunu düşünmüyorum demekle günah olmuyor mu? Valla çok ilginçsiniz. Bir hukuku var bunun hesap edip fetva veriliyor bu konuda.
Keyfimize göre değil yani. Ben de dedikodunun günah olmadığını düşünüp dedidoku yapayım o zaman.

sibel bir şey soracağım
10 bin doların var,ve 2500 den aldın
1 gün sonra dolar 3500 oldu ve sen onu bozdurdun
1 günden bin lira kar ettin.
günahmı değilmi ???
bu arada ben faiz yemem.olsada bankaya yatırmam ;)

Timur Mikhail
15.08.2015, 11:39
Faizsiz bankacılık yoktur. Siyasi islam vardır.

volkan_627
15.08.2015, 11:41
arkadaş soruyu sordu, bombayı bıraktı gitti... biz de burda tartışıp duruyoruz... islamiyette kurallar nettir. günah olan da sevap olan da bellidir. fakat hepimiz müslüman olmamıza rağmen burda farklı görüşlerde tartışıp duruyoruz... nasıl iş bu????

Sibel
15.08.2015, 12:27
sibel bir şey soracağım
10 bin doların var,ve 2500 den aldın
1 gün sonra dolar 3500 oldu ve sen onu bozdurdun
1 günden bin lira kar ettin.
günahmı değilmi ???
bu arada ben faiz yemem.olsada bankaya yatırmam ;)

Dolarım yok bilmiyorum:) O konuda gerçekten bilgim yok.

Nihat Güneş
15.08.2015, 12:33
Zamanin en buyuk putu paradir....Para konusunda gercegi soyleyen bir fetva bulamazsaniz.

Soyle bir ayet belki sorularimiza cevap olur.


"Gerçek şu ki, insan için çalışıp didindiğinden başkası yoktur. "

Necm. 39

Bayundur Han
15.08.2015, 18:30
Burada irdelenmesi gereken Kuran hangi faizden bahsediyor? Bazi hocalar bankanin aldigi faiz kar payidir zaten diyor. Zaten baska banka is yapamaz. Konun ehli kisilere sormak gerek. Gerci internetten bulunur

Bayundur Han
15.08.2015, 18:31
arkadaş soruyu sordu, bombayı bıraktı gitti... biz de burda tartışıp duruyoruz... islamiyette kurallar nettir. günah olan da sevap olan da bellidir. fakat hepimiz müslüman olmamıza rağmen burda farklı görüşlerde tartışıp duruyoruz... nasıl iş bu????

Kurallar net ama once kurali bileceksin. En buyuk sorunumuz bu. Bi oturup arastiralim bakalim. Benim eniste hoca izinden donsun sorabilirim.

selcuk
15.08.2015, 19:20
baska yolu olmasa bilen helal bankaciliga gitmek bu düzende soraki bulunusunun ispatidir
ilim cinde olsa oraya gidip ögren diyen dinin mensupu olan biri olarak baska yolu yok diyip pes etmekde bir türlü harami kabullenmektir
bir örnek
protestan hristiyan bankasi helal bankacilik hizmeti
http://www.lloydsbank.com/current-accounts/islamic-account.asp
cogu büyük avrupa bankalari bu hizmeti veriyor
demek faizden kacan insanlar bunun bir yol olduguna inaniyorki bu yapiliyor

helal olmasada haramdan kactiginin bir göstergesi