PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : 20. Yılında Srebrenica Katliamı - 11/07/1995



beratika
07.07.2015, 01:03
1995 Temmuzunun onbirinde tüm dünyanın ve BMnin önünde gerçekleşen kan donduran bu katliamın bu sene 20. yıldönümündeyiz.

http://www.rijaset.ba/english/images/stories/2MinaNews/srebrenica-tabuti.jpg
Peki bu katliam Avrupanın gözü önünde nasıl gerçekleşti?

Yugoslavya'nın çöküşü üzerine 1992 yılında Sırpların Bosna'da başlattıkları soykırımın ardından bölgeye zoraki olarak müdahale eden Birleşmiş Milletler'in güvenli bölge ilan edilen 6 bölge arasında Srebrenitsa da bulunmaktaydı.

Savaştan önce nüfüsu 24 bin civarı olan kentin nüfusu diğer bölgelerden gelen mülteci göçleriyle 60 bin civarına gelmişti. Artık Srebrenitsa 'açlık' ve 'hastalıklar' ile mücadele eden bir 'toplama kampı'na dönüşmüştü.Müslümanların elindeki silahlar BM Barış Gücü tarafından koruma gerekçesiyle toplanmıştı.

Ratko Mladiç komutasındaki Sırplar Srebrenitsa'ya olan saldırılarını sıklaştırdıklarında müslümanların toplanan silahlarını geri almak için yaptıkları başvuru , sorumlu Hollanda komutanı Thom Karremans tarafından reddedildi. BM yalnızca iki F16'yı kent üzerinde bir uçuş yaptırmakla yetindi.

Hollandalı askerler bir gece yarısı Bosna'daki BM Barış Gücü komutanı Hollandalı generalden aldıkları emir doğrultusunda kenti boşalttılar. Savaş sırasında şehrin güvenliğinden sorumlu olan Hollandalı Komutan Thom Karremans kendisine sığınan 25 bin mülteciyi ve şehri Sırplara teslim etti.


Daha sonra orataya çıkan bir video kasedinde Sırp generalin kenti boşaltan Hollandalı komutana bir hediye verirken görüntüleri çekilecekti.Bir hafta süren katliam II. Dünya Savaşı'ından sonra insanlığa yapılan en büyük suç olarak arşivlerde yer aldı.

Sırp saldırılarından kaçan binlerce Boşnak, BM tarafından “güvenli bölge” ilan edilen ve 400 Hollandalı barış gücü askeri tarafından korunan Srebrenitsa’ya sığındı. Sığınmacılardan yaklaşık 25.000’i, barış gücü askerlerince Srebrenitsa’ya birkaç kilometre mesafedeki Potaçari’de bulunan bir akü fabrikasına yerleştirildi.

https://caledoniyya.files.wordpress.com/2007/07/serb-soldier.jpg

Fabrikadaki savunmasız binlerce Boşnak, Hollandalı askerlerce 11 Temmuz 1995’te teslim edilen Ratko Miladiç, nam-ı diğer “Sırp Kasabı”, komutasındaki Sırp askerleri 12 yaş üstü tüm erkekleri bir yana, kadınları da diğer yana ayırdılar. Kadınlara tecavüz edildi, erkekler ise kamyon ve otobüslere doldurularak ölüme götürüldü.

Srebrenitsa’daki kıyımdan Tuzla’ya kaçmaya çalışan 12.000’i aşkın Boşnak, dağlık güzergâh üzerinde pusu kuran keskin nişancı Sırp askerleri tarafından âdeta tek tek avlandı. Dağlardaki bu zorlu kaçış yolundan yaklaşık 3.000 kişi sağ olarak Tuzla’ya ulaşabildi. Srebrenitsa’dan Tuzla’ya uzanan yolda 10 gün içerisinde 10.000’den fazla kişi katledildi.

Srebrenitsa’da yaşanan bu katliam Avrupa’da hukuksal olarak belgelenen ilk soykırım olarak tarihe geçti.
Lahey Adalet Divanı bir hafta süren katliamın bir 'soykırım' olarak kabul etti; ancak Sırbistan'ın sorumlu tutulmayacağına karar verdi.

Srebrenica katliamı,Yugoslavyanın dağılma sürecinde(92-95) Müslüman Boşnaklara uygulanan kırım,işkence ve kadınlara uygulanan sitematik tecavüzlerden sadece birisidir.

Bosna’da üç buçuk yıl devam eden savaşta 312.000 kişi hayatını kaybetti, 2 milyon kişi evini terk etmek zorunda kaldı. 27.734 kişi resmî kayıtlara kayıp olarak geçti. Toplu Mezarları Araştırma Enstitüsü’nün 18 yıldır sürdürdüğü çalışmalarda 20.000 kayıbın cesedine ulaşıldı, bunlardan yaklaşık 18.000’inin kimliği belirlendi. Toplu mezarlarda bulunan cesetlerin çoğu parçalandığı ve yakıldığı için kimlik tespit çalışmaları zorlukla sürdürülüyor.

http://d.ibtimes.co.uk/en/full/1388287/srebrenica-massacre.jpg

DİPNOTLAR


-Srebrenitsa katliamı sorumlusu R.Mladiç öncesinde bir kameraya konuşarak , "İşte 11 Temmuz 1995'te Sırp şehri Srebrenitsa'dayız. Büyük bir Sırp bayramı arifesinde iken bu şehri Sırp milletine armağan ediyoruz. Nihayet, yeniçerilere karşı ayaklanmasından sonra bu toprakta "Türkler"den intikam almamızın vakti geldi" söylemiştir.(Aşırı milliyetçi Sırplar, Boşnaklar için "Türk", "Türkleştirilmiş Sırp" anlamına gelen "Turçin" veya "Poturci" ifadesi kullanıyor.)


-ELViSA LOKMAN:
Savaş başladığı zaman çocukluğum kesildi. En çok ihtiyacım olduğunda babam yanımda yoktu. Bodrumlar, tank sesleri, patlamalar vardı çocukluğumda. Ben cılız olduğum için su bulmaya gidiyordum. Hiç unutmayacağım ise Sırpların Akif abiyi öldürüp kafasıyla top oynamalarıydı. Srebrenitsa koruma altına alınınca çocukluğuma devam edeceğimi sanıyordum. Babamın ölümüyle yıkılmıştım. Babamı son gördüğümde sarılıp onu öpmediğim için kendimi asla affetmeyeceğim. Onu son kez gördüğüme inanmak istememiştim. Ama onu bir daha hiç göremedim. Kamplar, sefalet, oradan oraya sürüklendik. Bugün hâlâ karanlıktan korkuyorum, evde en küçük bir gürültüde çığlıkla uyanıyorum.


-Bir çocuğun dilinden Srebranitsa Ağıdı:
BOSNO MAJKO, SREBRENİCE SESTRO
Annem, annem seni hala rüyamda görüyorum
Ablam, abim, her gece sizi rüyamda görmeye devam ediyorum,
Ancak yoksunuz, yoksunuz, yoksunuz,
Sizi arıyorum, arıyorum, arıyorum
Nereye gitsem sizleri görüyorum,
Annem, babam, niye yoksunuz?
Bosnam, sen annem benimsin,
Bosnam, sana annem diyeceğim,
Bosna annem, Srebrenitsa ablam,
Tek başıma kalmayacağım.
Lanet olsun! Lanet olsun!
Lanet olsun! Lanet olsun!
Lanet olsun!
https://www.youtube.com/watch?v=JuJ_bAKwPW8

beratika
08.07.2015, 18:41
Rusya’dan Srebrenitsa tasarısına veto
Srebrenitsa katliamını soykırım olarak niteleyen ve kınayan BMGK tasarısı, çoğunluk tarafından kabul edilse de Rusya tarafından veto edildi.

http://www.aljazeera.com.tr/sites/default/files/styles/aljazeera_article_main_image/public/2015/07/08/srebrenitsa_toplu_mezar_0.jpg?itok=unHwrcd2
Yakınlarını kaybedenler Srebrenitsa'da bulunan her toplu mezarda kimlik belirleyecek bir iz arıyor.



1995 yılında Sırplar tarafından Bosna-Hersek’in Srebrenitsa kentinde katledilen 8 bin 372 Boşnak’ın anılması amacıyla hazırlanan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) bir kınama metni oylandı. Oylama sonucunda 15 Güvenlik Konseyi üyesinden 10’u Srebrenitsa katiamını soykırım olarak tanımlayan ve kınayan metni onayladı. Çin, Venezula, Angola, Nijerya çekimser oy kullandı. Konseyin daimi üyesi Rusya ise metni veto etti.
Rusya’nın BM Temsilcisi Vitali Çurkin tasarıyı “Çatışmacı, siyasi ve yapıcı olmayan bir metin” olarak tanımladı.
Tasarı katliamın 20. Yılı sebebiyle BMGK’ya getirilmişti. Rusya bu metin yerine daha genel ifadeler kullanan ve Bosna savaşını toplu halde kınayan bir metin istiyordu.
Tasarıda "Srebrenitsa'da işlenen soykırım ve bu savaşta işlenen kanıtlanmış tüm savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar en sert biçimde kınanır" ifadesi yer alıyordu. Kabul edilmesi durumunda BMGK kararıyla da Srebrenitsa'da soykırım işlendiği kabul edilmiş olacaktı.
Uluslararası Adalet Divanı ve eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, daha önce Srebrenitsa'da işlenen suçları soykırım olarak nitelendirmişti.

beratika
08.07.2015, 18:58
Marş Mira 2015


Ölüm yolunda "Barış Yürüyüşü" başladı


Srebrenitsa'daki soykırımdan kaçanların orman yolundan Tuzla şehrine ulaşmak için kullandığı ve halk arasında "ölüm yolu" olarak da bilinen "Barış Yürüyüşü" binlerce kişinin katılımıyla Nezuk kasabasından başladı.

1992-1995 Bosna savaşı sırasında Birleşmiş Milletler Srebrenitsa da dahil olmak üzere 6 bölgeyi güvenli bölge ilan etmişti. Hollanda birliği tarafından korunan şehir hiç bir savunma yapılmaksızın 11 Temmuz 1995 tarihinde Sırp güçlerine teslim edildi. Sırp kuvvetlerinden kaçmak isteyen 15.000 civarında Boşnak dağlara yöneldi.Sırplar, sözü geçen 15 bin kişinin nereden nereye gideceklerini, tüm yolları çok iyi biliyorlardı. Yol üzerinde onların geçecekleri yerlere tuzaklar kurmuşlardı. Üzerlerine beklenmedik saldırılar düzenliyorlardı. Bu yüzden Boşnaklar saklanabilmek için ormanlardan, dağlardan yürüyorlardı, yol iz bilmeden. Yoğun Sırp bombardımanı altında orman içlerinden gece gündüz yürüyerek kurtarılmış bölge Tuzla’ya ulaşmaya çalışan gruptan ancak 5.000’i bunu başarabilecekti. Uzun yıllar “Ölüm Yürüyüşü” olarak adlandırılan bu yolculuk “Barış Yürüyüşü” adı altında her yıl uluslararası katılım ile Srebrenitsa’ da ve bu yürüyüş yolunda hayatlarını kaybedenleri anmak için tekrarlanıyor. 3 gün süren 110 Km’ lik bu yürüyüşe isteyen herkes katılabiliyor.

Tolga
08.07.2015, 19:28
Rabbim hepsinin mekanlarını cennet eylesin.

Saygı duyulacak ırklardan biridir Boşnaklar. Yıllardır Hristiyanların saçma inançlarına ve hurafelerine karşı asla boyun eğmemişlerdir. Her ne kadar Osmanlı Devleti sayesinde Müslüman olmuş olsalar da Boşnaklar kendi iradeleriyle İslâmiyeti seçmişlerdir.

Hristiyanlığın, Yahudiliğin vesairenin, İslâmiyet hariç her türlü dinin güzel gösterilmeye çalışıldığı dünyamızda verilecek tek cevaptır Srebrenisa.

Ne yazık ki Ülkemizde de bu bilinçle yetişen halkin azaldığı, gereksiz kafatasçılığı yahut gereksiz entellik gibi düşünceler çoğaldığı için gerçek dostlarımızı, kardeşlerimizi tanımaz ve görmez olduk. Bu gibi birçok olayı biz kendi ülkemizde yeterince savunamazken başkalarından neler bekliyoruz ...

Emre İskender
09.07.2015, 09:10
Srebrenitsa ve Bosna da yapılan zulm ölümler hiç bir zaman yapanların dini ve ırkı üzerinden sorgulanmadı.

Lakin tüm saldırılar dinen ve ırk yüzündendi...

Ama hala barbar Türkler ve islamcı teröristler ifadeleri tüm dünyada nedense ilk dile getirilenlerden...

Allah tüm Bosnalı Şehitlerin mekanlarını cennet eylesin...

ysngmz
09.07.2015, 09:57
Bosna bizim balkanlardaki mirasımız. Sahip çıkmalıyız

Courage
09.07.2015, 12:12
Sırpların vahşetinden çok kendilerine emanet edilmiş insanları zalimin eline teslim eden ve Avrupanın sözümona adaletini temsil eden , karar verici merkezlerini de ülkesinde barındıran Hollanda bu katliamda suçludur.

Rahmetli Aliya'yı cephede düşüremeyeceğini anlayıp sivillere alabildiğince vurararak masada hizaya getirme taktiğinin en iğrenç uygulama sahasıdır Srebrenitsa.

...

İşkencelerle ,tecavüze maruz kalarak şehit olan bütün kardeşlerimize Allahtan rahmet diliyorum mekanları cennet olsun.

Bi günah öldüler ,haksız yere ve adice....:(

beratika
10.07.2015, 00:42
Hepiniz katılıyorum.Keşke çok güçlü bir devletimiz olsaydı da bu kadar kültür ve tarih benzerliğimiz olan bu halkı kurtarabilseydik.




Srebrenica soykırımında hayatını kaybeden ve kimlik tespiti yapılan 136 cenazeyi taşıyan konvoy Saraybosna'dan geçerek Potoçari'ye geldi.Soykırımın üzerinden
20 yıl geçmesine rağmen hala toplu mezar bulunuyor.
https://fbcdn-sphotos-e-a.akamaihd.net/hphotos-ak-xta1/v/t1.0-9/11700848_841491932603368_6395449802148366129_n.jpg ?oh=5821a26feb343256f682e08d7ccde5ba&oe=562D82D9&__gda__=1445082704_4ab18c7fd83d0f3f64c2c7e6bd091da a
https://scontent-lhr3-1.xx.fbcdn.net/hphotos-xft1/v/t1.0-9/11249699_841360579283170_8893968683218561907_n.jpg ?oh=9824315900dd11ab4ff5291d5d75114a&oe=561CF581
https://scontent-lhr3-1.xx.fbcdn.net/hphotos-xaf1/v/t1.0-9/18797_841492129270015_4921709239234319231_n.jpg?oh =f12928e8d0883289c7e977bbed23a0cc&oe=5613BC08
https://fbcdn-sphotos-e-a.akamaihd.net/hphotos-ak-xfa1/v/t1.0-9/11693820_841492425936652_8970874229081786831_n.jpg ?oh=ae88511c7e6f8a6837487408d61a6069&oe=56261A11&__gda__=1444902439_9b28bb5da6650af3e4b39b44a07f1bd d
https://scontent-lhr3-1.xx.fbcdn.net/hphotos-xaf1/v/t1.0-9/1510687_841492552603306_3558051828828621597_n.jpg? oh=f8288bb76cb1b9a38404778c0f2664d3&oe=5629EAB2

Yiğit Gayretli
10.07.2015, 01:11
Ne büyük bir acı...

İnsanlık tarihinde koca bir yara ve kara bir leke olarak durmaya devam ediyor. Ancak bu kadar gündem olabiliyor. Yazık...

beratika
11.07.2015, 00:36
HASAN NUHOVİÇİN LİSTESİ....

Hasan Nuhanoviç, o gün yaşadığı olayları 11 Temmuzda anılacak Srebrenitsa soykırımının 15. yıl dönümünden önce AA muhabirine anlattı. Saraybosna’da makine mühendisliği eğitimi aldığını ve savaş başladığı sırada okulu yarıda bırakarak, Bosna’nın doğusunda bulunan Vlasenica kasabasında yaşayan ailesinin yanına döndüğünü ifade eden Nuhanoviç, buranın Sırp askerlerince işgal edilmesi üzerine ailesiyle 1992 yılında Srebrenitsa’ya sığınmak zorunda kaldıklarını söyledi.

Önce gönüllü olarak sonra da resmen BM’de tercüman olarak görev yapmaya başladığını belirten Nuhanoviç, bu görevini Srebrenitsa kuşatması sırasında ve Potoçari kampında sürdürdüğünü anlattı.
Nuhonviç, kampa sığınan sivil Boşnaklar arasında annesi, babası ve kardeşi Muhammed’in de bulunduğunu ve onların ölüme gidiş anını hiçbir zaman unutamadığını belirtti. Nuhanoviç, 11 Temmuz 1995 tarihinde Ratko Mladiç ve birliklerinin Holllanda askeri gücünün hiçbir direnişiyle karşılaşmadan, silahlardan arındırılmış Srebrenitsa’ya girdiğini ifade etti.

Şehrin düşmesi üzerine insanların büyük bir korku içerisinde Srebrenitsa yakınlarındaki Potoçari köyünde bulunan Hollanda askeri kampına doğru kaçmaya başladığını anlatan Nuhanoviç, "Bu insanlardan 6 bin kadarı kampa girmeyi başarırken, geri kalanı ya kampın çevresinde toplandı veya Tuzla kentine gitmek üzere dağlara kaçtı. Srebrenitsa’dan kaçan bu insanların peşinden yarım saat sonra kampın kapısına kadar gelen Ratko Mladiç, kimseye bir kötülük yapılmayacağını açıkladı. Mladiç, daha sonra kampın sorumlusu Albay Karremans ile yaptığı toplantıda, kampın içindeki ve etrafındaki Boşnakların kendisine teslim edilmesini, aksi takdirde kampı bombalayacağını söyledi" dedi.

Mladiç’in emri doğrultusunda, kampta bulunan mültecilerin tamamının Sırp birliklerine teslim edilmesinin istendiğini ifade eden Nuhanoviç, buna karşı geldiğini, bu insanların o insanlara teslim edilmesi halinde öldürüleceklerini kampın sorumlusu komutana anlattığını bildirdi.

Nuhanoviç, ancak kamp sorumlusu komutandan olumsuz yanıt aldığını ve o insanların Sırp birliklerine teslim edilmesine karşı koyamadığını ifade ederek, şöyle konuştu:

"Bunun üzerine ailemin kampta kalmasını sağlamak istedim, ancak bunda da başarılı olamadım. Kampı kuşatan Sırplar içeriye sığınan Boşnak mültecilerin kendilerine teslimini istiyorlardı. ’Sadece kamp görevlileri içeride kalabilecek, aksi takdirde kamp bombalanacak’tı şeklinde tehdit ediyorlardı. Hollandalı komutan bu baskıya direnemedi ve hemen personelin listesinin hazırlanmasını istedi. Listedekiler kalacak, diğerleri Sırplara teslim edilecekti."

Nuhanoviç, olayın en acı yanı olarak kararı mültecilere açıklama görevinin kendisine verildiğini belirterek, "(Sizi teslim edecekler) deyince mültecilerden feryatlar yükseldi. Bu feryatları hayatımın hiçbir döneminde unutamadım" dedi.


KAMPIN ÖNÜNDE İNSANLAR ÖLDÜRÜLÜYORDU

Kampın 13 Temmuzda boşaltılmaya başlandığını, mültecilerin Hollanda askerlerinin silah zoruyla, tek sıra haline getirilerek Sırp askerlerine teslim edildiğini anlatan Nuhanoviç, o gece yaşananları şöyle anlattı:

"Bu insanlara hiçbir şey yapmayacağını söyleyen Sırplar, 11 Temmuz 1995 ile 17 Temmuz 1995 tarihleri arasında, kadınları ve çocukları ayırt ederek yaklaşık 8 binden fazla genç ve yetişkin erkeği katletti. En büyük katliam 11-12 Temmuz 1995’te yaşandı.
Potoçari kampından zorla dışarı çıkarılıp Sırplara teslim edilen Srebrenitsalı erkekler ya kampın yakınlarında öldürülüyor ya da en yakın yerleşim yerlerine götürülüp orada katlediliyorlardı. Bütün bu olup bitenleri gören ve başlarına gelecekleri anlayan mülteciler korkuyla çığlıklar atıyor ve Hollandalı askerlere yalvarıyordu. Hollandalı askerler, mültecilere kampı terk etmenin dışında hiçbir alternatif bırakmadı. Kamp etrafında vahşi hayvanlar gibi boğazlanan insanların feryatları gece boyunca devam etti. Dünya bu vahşi olayı sadece seyretti."


AİLESİNİ KURTARMA GİRİŞİMİ

Anne ve babası ile kardeşini birlikte çalıştığı, tercümanlığını yaptığı Hollandalı komutanlara yalvarmasına rağmen kurtaramadığını ifade eden Nuhanoviç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunun üzerine kardeşimi kurtarmak için bir formül aradım. Kamp komutanına verdiğim ’kalacaklar’ listesine o zaman 19 yaşında olan kardeşim Muhammed’i de ekledim.

Listeyi inceleyen Hollandalı komutan bu ismi bana sordu. ’Yeni alınan temizlikçi’ dedim. ’İki hafta önce alınmıştı, ama Sırp kuşatması nedeniyle işe giriş formaliteleri tamamlanamadı’ şeklinde sözlerimi sürdürdüm. Ancak, komutan, ’böyle birisi bizde çalışmıyor’ diyerek, listeden kardeşimin adını sildi. Bu kardeşimin ölümü anlamına geliyordu."

Bunun üzerine ailesiyle birlikte kamptan ayrılmaya karar verdiğini söyleyen Hasan Nuhanoviç, ancak babasının ve kardeşinin bu isteğine karşı çıktıklarını kaydetti.

Babası ve kardeşinin, kendisine, "Sen kalmalısın ve bu yaşananları tüm dünyaya anlatmalısın" sözleri üzerine kampta kaldığını ifade eden Hasan Nuhanoviç, annesinin bir otobüse bindirilerek bilinmeyen yere götürüldüğünü, babası ve kardeşinin ise kampa yakın bir yerde öldürüldüğünü açıkladı.


"Diğer hayatım ise gördüklerim, yaşadıklarım ve unutamadıklarım. Kampa sığınan mültecilerin Çetniklere teslim edilirken bana olan bakışlarını, çığlıklarını unutamıyorum. Annemi, babamı, kardeşimi ölüme yolcu ettiğim anı unutamıyorum. Katillerin serbest gezmesini ise kabul edemiyorum."


HOLLANDA ASKERLERİ ÜLKELERİNİN İTİBARINI DÜŞÜNMEDİ

Tercüman olarak görev yaptığı sırada, Hollandalı askerlerin insanların öldürülüşüne aldırış etmediğine, yalan söylediklerine tanık olduğunu anlatan Hasan Nuhanoviç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kendi canlarını kurtarmak için çaba gösterdiler. Vicdansızlık yaptıkları umurlarında değildi. Orada Müslümanların öldürülüşü belki umurlarında olmayabilirdi, ancak kendi ülkelerinin itibarını düşünüp o masum insanları kurtarmalıydılar. Bu bölgede Fransızlar veya İngilizler olsaydı, durum böyle olmazdı. Onların da Boşnakları çok sevdiklerinden bu sözü söylemiyorum. En azından onlar kendi ülkelerinin itibarını kurtarmak için bizim insanımızı canilerin eline teslim etmezdi."

Hollandalı çeşitli sivil toplum örgütlerinin kendisiyle o sırada bölgede görev yapan Hollandalı askerleri görüştürmek istediğini de ifade eden Hasan Nuhanoviç, "Askerler, şimdi kalkmış olayı inkar etmeye çalışıyor. Yalan söylüyorlar. Onlar o masum insanları Çetniklere kendi elleriyle teslim ettiler. Bu insanlarla nasıl görüşebilirim."

Halen Saraybosna’da yaşayan Hasan Nuhanoviç, o dönemde yaşadığı olayları ve elindeki belgeleri bir araya getirerek, 2007 yılında "Birleşmiş Milletler Bayrağı Altında/Uluslararası Toplum ve Srebrenitsa Katliamı" adıyla bir kitap kaleme aldı. Nuhanoviç, Boşnakça ve İngilizce yayımlanan kitabının Türkçe olarak da basılmasını çok arzu ettiğini söyledi.

beratika
11.07.2015, 00:44
"Haberleri izlemek için televizyonu açtığımda on yıldır ardından gözyaşı döktüğüm küçük oğlumu gördüm. Çok zayıflamış, bitkin düşmüştü. Sırp Çetnikleri onları bir arabadan indiriyordu. Önce dördünü kurşuna dizdiler. Sonra oğlumu gördüm. Yanındakini de öldürdükleri zaman geriye döndü. Sanki yardım istiyordu. Oturduğum yerden televizyona doğru koştum ama ikinci adımda bayılmışım. Oğlumu da kurşuna dizmişlerdi."

Bu ifadeler Nura Alispahiç'e (61) ait. Çocuklarını kaybeden binlerce Boşnak anne gibi aradan geçen yıllar acısını dindirmemiş. Onu diğerlerinden daha fazla etkileyen olay, iki yıl önce DNA testiyle kemikleri bulunan küçük oğlunun katledilişini televizyondan izlemek zorunda kalması. Tuzla kenti yakınlarındaki mülteci kampında kızı Makbule ile yaşayan Nura Alispahiç, haberleri dinlemek için açtığı televizyonda, küçük oğlu Azmir'in öldürülüşüne şahit oldu. Aslında oğlunun şehit edildiğini biliyordu ama görüntülere kadar kabullenmek istememişti: "Binlerce kişi Hollanda askerlerinin bulunduğu fabrikaya sığınmıştık. Fakat, onlar bizi Sırplara teslim etti. Oğlum kuşatmayı yarmak için ormandan çıkış arıyordu. Ona son kez sarıldığım anı unutamıyorum."

Külünkoğlu
11.07.2015, 13:01
Avrupa’nın orta yerinde göz göre göre yaşanan soykırım’ın izlerini gidip yerinde görme fırsatını bulmuştum. 11 Temmuz 1995 Srebrenitsa katliamının anısına Bosna Hersek gözlemlerimi sizinle paylaşayım istedim.

http://fs1.directupload.net/images/150711/foixeath.jpg


İlk önce Saraybosna’nın çoğu yerinde karşınıza çıkan Fatih Sultan Mehmet Han’nın 28 mayıs 1463 tarihli ahidnamesinden başlamamız lazım.

"Ben ki Sultan Mehmet Han'ım; sıradan ve seçkin bütün insanlar tarafından bilinsin ki, bu padişah buyruğunu ellerinde bulunduran Bosnalı [Fransisken] ruhbanlara büyük bir lütufta bulunarak şunları buyurdum:
Adı geçenlere ve kiliselerine hiç kimse engel olmayacak ve sıkıntı vermeyecektir ve onlar sakınmaksızın ülkemde yaşayacaklardır. Ve kaçıp gidenler bile güven içinde olacaklardır.
Gelip ülkemizde korkusuzca oturacaklar ve kiliselerine yerleşeceklerdir. Ne ben, ne vezirlerim, ne kullarım, ne uyruklarım, ne de ülkemin bütün halkından hiç kimse adı geçenlere kendilerine ve canlarına ve mallarına ve kiliselerine ve dışarıdan ülkemize gelenlerine dokunmayacak, saldırıp incitmeyecektir. Yeri, göğü yaratan Rızıklandırıcı adına ve Kur'an adına ve ulu Peygamberimiz adına ve yüz yirmi dört bin peygamber adına ve kuşandığım kılıç adına yemin ederim ki, bu kişiler emrime itaat ettikleri sürece, bu yazılanlara hiç kimse uymazlık etmeyecektir.
Böyle biline.”

http://fs1.directupload.net/images/150711/s9rtygjc.gif

Okuduğunuz gibi bu ahidname çağlar ötesinde insan hakları evrensel beyanamesi gibi durmaktadır.
Boşnaklar’ı sırf müslüman oldukları için katleden Sırplar ve Hırvatlar üstte yazılan Ahidnameye karşın bu katliamı gerçekleştirmişlerdir.

Külünkoğlu
11.07.2015, 13:04
Eminim bilmeyenler vardır bir ilginç notu da paylaşayım.

Boşnaklar, Sırplar ve Hırvatlar köken itibarı ile hepsi amca çocuğudur.

Boşnaklar Müslüman, Sırplar Ortodoks, Hırvatlar ise Katolik inancına mensuplar.
Biz “Boşnak” deriz ama Sırplar ve Hırvatlar Boşnaklara “Turk” veya “Turcin” demişlerdir.

Bosna’ya gitmeden önce nedense bende şöyle bir kanaat vardı “Hırvatlar Sırplar’dan biraz daha iyidir”
Fena halde yanıldığımı Ahmediye köyünde anladım.

Bu köyde 15-20 yıldır öğretmenlik yapan bir hırvat, kimisini 2 yıl kimisini 6 yıl okuttuğu bir anlamda babalık yaptığı yaşları 8 ila 11 arasında değişen Boşnak çocuklarını silah kullanmadan sınıfta satırla parçalayarak öldürdü. Katolik diyoruz Ortodoks diyoruz ama benim gözlemlediğim Saraybosna’na Srebrenitsa’da ve binlerce köyde yapılanlar herhangi bir dine mensup insanların yapacağı şeyler değildi.

Bu da o köyün anısına yapılan anıt.

http://fs2.directupload.net/images/150711/e4u22rkq.jpg

Aynı köyde insanlar camiye toplanarak yakılarak da öldürüldü. O görüntüleri paylaşmıyorum.

Külünkoğlu
11.07.2015, 13:09
Saraybosna, Bosna Hersek dediğiniz zaman Aliya İzzetbegoviç’e ayrı bir sayfa açmadan olmaz.
Saraybosna kuşatma altında iken bir röportajını okumuştum bir soru soruluyor bu veli insana,

- Neden bu kadar şiddetli savunuyorsunuz Saraybosna’yı uygun şartlarda bir barış yapılamaz mı ?
- Biz burda sadece Saraybosna'yı değil İstanbul’u da savunuyoruz.

Evrensel bakış açısısından etkilenmemek mümkün değildi.

Efsanevi bir çok sözü var Aliya İzzetbegoviç’in başka bir tanesi de şuydu.
Hırvatlar Mostar’ın tepesine tahrik amaçlı haç diktiklerinde şu cevabı verir “en yükseğe de dikseniz bu haçı nereye giderseniz gidin üstünde mutlaka bir hilal göreceksiniz”

http://fs1.directupload.net/images/150711/i7hzn9nk.jpg


Aliya İzzetbegoviç apayrı bir yazı konusudur. Vasiyetiyle bitireyim.
“Öldüğümde beni Şehitlerimizin yanına götürün”

“Şehitlerim(iz)” ifadesini yanındakilerin anlamaması mümkün değildi.

Ve onu öldüğünde Türk Şehitleri ile Boşnak Şehitlerinin beraber yattığı Şehitliğe götürdüler.

Bu da Aliya İzzetbegoviç’in yattığı mütevazi kabrinden bakış açısı,sağdaki Türk şehitliğidir.

http://fs1.directupload.net/images/150711/ajlkdb35.jpg

Külünkoğlu
11.07.2015, 13:10
Travnik diye bir şehirleri var Osmanlı’ya en çok devlet adamı yetiştirmiş şehirlerden bir tanesi inanılmaz güzellikte bir yer. Zaten Fatih Sultan Mehmet Han’da suyundan içer içmez medreslerin yapılmasını emretmiş. Aşağıda Travnik kalesinden çektiğim fotografta bu medreseler gözükmektedir.

http://fs1.directupload.net/images/150711/gwjccnv5.jpg

http://fs1.directupload.net/images/150711/yuq5p3fp.jpg

Bosna nehrinin doğdu kaynak.

http://fs1.directupload.net/images/150711/bv9p2r77.jpg

Külünkoğlu
11.07.2015, 13:13
Saraybosna’ya dönecek olursak,
Üstten bakılınca şöyle bir şehir.
Etrafı dağlarla çevrili iklimini belki de kışın gittiğim için Karadeniz’e çok benzettim tek farkı denizin olmayışı.

http://fs1.directupload.net/images/150711/rjpxa48s.jpg

Adriyatik tarafına bakan Hersek tarafı ile Saraybosna arasında 18 derecelik bir fark var.

Osmanlı her gittiği yere mutlaka Cami, Medrese, Hamam ve Saat kulesi yapmış. Bu da Hersek tarafındaki Poçitel Köyü.

http://fs1.directupload.net/images/150711/ojju7pnp.jpg

Köyler genellikle böyle.

http://fs2.directupload.net/images/150711/sx6a9jby.jpg

Külünkoğlu
11.07.2015, 13:15
Saraybosna Başçarşı’daki Gazi Hüsrev Paşa cami

Cami kapalı ve ezan okunmuyor!

http://fs2.directupload.net/images/150711/2plqbqra.jpg

Savaşın izlerini hemen her yerde görmek mümkün.

http://fs2.directupload.net/images/150711/xmhagwbg.jpg

Külünkoğlu
11.07.2015, 13:17
Bosna savaşının iki özeti, savaşın adaleti ve sonucu.

http://fs1.directupload.net/images/150711/ppqstuvy.jpg

http://fs2.directupload.net/images/150711/zsvsg7ik.jpg

Katliamlara ilişkin bir çok şey yazılabilir.Ama bir kaç cümle söylemeden geçmek olmaz.
Sıpların keskin nişancılarına “ne olur bende bir “Türk” öldüreyim” diyerek insanları katletmek için sırplara 500 dolar para veren Alman, İngiliz, Fransız, Rus, İtalyan köşe yazarlarının olduğu söylendi bize. Ve bunlardan bazıları hayatta, hala gazete köşelerinde yazarlık yapanları da var. İnsanları öldürdükleri bu görüntüleri çoğu kereler zevkle paylaşmışlar.

Bosna Hersek diye bir ülke var. Aynı zamanda Hırvatistan ve Sırbistan diye ülkeler de var.
Hırvatistan’da ve Sırbistan’da Boşnakların yaşamasına imkan yok. Ama Bosna Hersek’de durum öyle değil. Hırvatlar ve Sırplar her türlü ekonomik, siyasi ve sosyal zorluğu çıkartıyorlar.

Şöyle bir örnek vereyim Bosna Hersek’te bir futbol takımının antrenörü Boşnak ise yardımcı antrenörü sırp, kaleci antrenörü hırvat olmak zorunda, o derece diyeyim de gerisini siz anlayın.

Bana kalırsa üzülerek söylüyorum, Boşnak nüfusu arttıkça bu durum daha da çekilmez hal alacak belki de 15-20 yıl içerisinde yeni bir savaş patlak verecek. Çünkü para dahil hiçbir şeyin doğru düzgün kullanımına izin verilmiyor Bosna’da. Geçmiş ise bir saniye bile unutulmamış unutulmuyor.

Harun-61
11.07.2015, 13:34
Arkadaslar konu'nun özü aslinda bu. Yok Hollanda'li Sirplara teslim etmis v.s.
Hepsi'ni ne mal dolugunu bilmiyormuyuz ?


http://3.bp.blogspot.com/-I-px_46qpjs/UQUuSIXko2I/AAAAAAAAAGE/vjfKZJlm-Uc/s1600/bakara120.jpg

Harun-61
11.07.2015, 13:40
Srebrenitsa'da soykırım yapan Sırp ordusunun komutanı Ratko Mladiç, yapılacakları açık açık söylüyordu. #Srebrenica


https://pbs.twimg.com/media/CJoIQhPUsAAHtAa.jpg:large

Emre İskender
11.07.2015, 14:26
Gitmeyi erteleyip duruyordum artık hızlandırmak gerekti...

beratika
11.07.2015, 15:19
Keşke Potoçariye gidebilip bare cenaze namazlarını kılabilsek.

Katliamın üzücü sonuçlarından biri de 1991 de Srebrenitsada %75 Müslüman varken artık %5 civarında kalması ve şehrin Bosna'daki Sırp Cumhuriyetinde kalması.
Dayton Anlaşmasının getirdiği devlet düzeni de çok karışık şu anda 5 cumhurbaşkanı, 14 başbakan, 180 bakan, 760 milletvekili ile yönetilmeye çalışılıyor.

beratika
11.07.2015, 16:35
Sırbistan Başbakanı, Srebrenitsa'da Saldırıya Uğradı

Srebrenitsa Katliamı'nın 20'nci yıldönümü anmasına katılan Sırbistan Başbakanı Aleksandar Vuçiç, öfkeli bir grubun taşlı ve şişeli saldırısına uğradı.

Srebrenitsa soykırımının 20. yılı dolayısıyla düzenlenen cenaze törenine katılmak üzere Potoçari Anıt Mezarlığı'na gelen Sırbistan Başbakanı Aleksandar Vuçiç, buradaki vatandaşlar tarafından protesto edildi.

TAŞLADILAR

Soykırım kurbanlarının defnedildiği alana girerken ıslıklanan Vuçiç'e bazı vatandaşlar taş ve su şişeleri fırlattı. Saldırı sırasında Vuçiç'in gözlüklerinin düştüğü görüldü. Soykırım anıtına çiçek bıraktığı sırada "adalet" ve "Vuçiç dışarı" sloganları atan kalabalığın fiziksel saldırı girişiminde bulunması üzerine Vuçiç, Potoçari Anıt Mezarlığı'ndan çıkarıldı.



SAĞDUYU ÇAĞRISINDA BULUNULDU

Bu arada, bir grup vatandaş, üzerinde Vuçiç'in Bosna'daki savaş öncesinde söylediği "Öldürülen her Sırp için biz de 100 Müslüman öldüreceğiz" sözlerinin yazılı olduğu büyük bir pankart açıldı. Bosna Hersek İslam Birliği Başkanı Husein Kavazoviç, mezarlıktaki vatandaşlara sağduyulu olmaları çağrısında bulunarak, "Buraya farklı amaçlar için gelenlere doğru değil, kıbleye doğru dönün ve cenaze namazını kılın" dedi.

Mustafa ÖZDEMİR
12.07.2015, 00:35
Suriyede yaşananları gördükçe anlıyorumki ölen müslümansa problem yokmuş

oflubektas
12.07.2015, 16:28
Her şey, Tito öldükten sonra yerine geçen Miloseviç'in, 1.Kosova Savaşı (1389)'nın 600. yılında Kosova'da yaptığı büyük mitingle başlamıştı. Yogoslavya'nın devlet başkanı olacak herif, canhıraş bir şekilde sadece ve sadece Sırbistan'ı savunurken diğer milletlerin bu adama bağlılık arzetmesini kimse bekleyemezdi. Slovenya ve Hırvatistan'ın bağımsızlığı kabul edilirken, Bosna'nın bağımsızlığı batılılar tarafından kabul edilmeyince gemi azıya alan Sırp çetelerinin katliamı kaçınılmaz oldu. Yukarıda Metin Abi'nin dediği gibi, Avrupa'nın güdümündeki Hırvatlar da, Rusya'nın hamiliğini yaptığı Sırplar'la birlikte bu büyük katliama katıldı. Hatta meşhur Mostar Köprüsü'nü patlatan da Hırvat topçularıdır. Ağır katliamlar sonunda dikte edilen Dayton Barışı da çözüm değildir, aksine etnik yapının çoğunluğunu oluşturan Bosnalı Müslümanlar'ın eline, aynı bölgede Bosna Sırp ve Bosna Hırvat Cumhuriyeti olarak iki özerk bölge daha bırakmış ve Boşnaklar bu duruma razı edilmek zorunda kalmışlardır. Sonunda dünyanın en batılı, en modern ve en hoşgörülü Müslüman halkı olan Bosna Müslümanları'nın bu ağır zulüm ve katliamlara rağmen kimliğini korumaları ve asla hiçbir terör yöntemine başvurmadan, hatta kendi lehlerine hiçbir haksızlık talep etmeden yaşamaya çalışmaları da takdir edilmelidir.

beratika
12.07.2015, 23:36
Belgesel;A Cry From The Grave (Mezardan Gelen Çığlık)

watch?v=E6NyplMVJxY

Muhteva
13.07.2015, 04:04
İnsanın ne kadar adi ve barbar olabileceğinin kanıtıdır bu katliam.
Kendi soydaşına bunu yapan başkasına ne yapmaz.

beratika
11.07.2016, 00:54
Barış Yürüyüşü "Marş Mira 2016" Başladı
http://www.aljazeera.com.tr/sites/default/files/styles/aljazeera_article_main_image/public/2016/07/08/bosna%20baris%20yuruyusu.jpg?itok=XFWwR3lj
Avrupa'da, İkinci Dünya Savaşı'nın ardından yaşanan en büyük insanlık trajedisi olarak kabul edilen Srebrenitsa'daki soykırımından kaçmak isteyenlerin takip ettiği ve halk arasında "ölüm yürüyüşü" olarak da bilinen etkinliğe katılan 5 bini aşkın kişi sabahın erken saatlerinde Bosna Hersek'in orta kesimlerindeki Nezuk kasabasında toplandı.Soykırım kurbanları için dua edip, saygı duruşunda bulunulmasının ardından orman yolunda buluşan katılımcılar, yaklaşık 100 kilometre uzunluğundaki yürüyüşün sonrasında 10 Temmuz'da soykırımda hayatını kaybedenlerin defnedileceği Potoçari Anıt Mezarlığı'na ulaşacak.
Bu yıl 12. kez düzenlenen "Barış Yürüyüşü" kapsamında, Potoçari'ye ulaşmak için her gün yaklaşık 35 kilometre yol kat edecek katılımcılar, üç günü yolda geçirecek. Geceleri daha önce belirlenen ormanlık alanlardaki konaklama noktalarında geçirecek katılımcılara, soykırımla ilgili bilgiler verilecek, "ölüm yolu"nu kullanarak hayatta kalmayı başaranlar anılarını anlatacak.
Türkiye ve dünyadan çok sayıda kişi katılıyor
"Barış Yürüyüşü" Organizasyon Komitesi temsilcilerinden Munir Habibovic, Avrupa ve dünyanın birçok ülkesinden katılımcı olduğunu belirterek, katılımcılara etkili sağlık hizmeti sunmak için 24 saat doktor bulundurduklarını söyledi.
Etkinliğe 7. kez katılan 59 yaşındaki Cazim Ahmic, herkesin hayatında bir kez olsun bu yürüyüşe katılması gerektiğini ifade ederek, her seferinde tek hissettiğinin üzüntü olduğunu belirtti.
Sinop'tan gelen Mevlüde Doğrer de eşi ve iki oğluyla yürüyüşe katıldıklarına işaret ederek, "İlk defa geliyoruz. Srebrenitsa'da yaşanan korkunç olayları biliyoruz. Burada hayatını kaybedenleri anmak ve oğullarını kaybeden annelerin yanında olmak için geldik." dedi.
"Barış Yürüyüşü"ne ABD'den katılan Annalisa Triola ise ikinci kez geldiğini anımsatarak, "Yaşananlar içler acısı. Burada bulunmanın önemli olduğunu düşünüyorum çünkü dünyada çok az kişinin Bosna'da yaşananlarla ilgili bilgisi var." ifadelerini kullandı.

Külünkoğlu
11.07.2016, 08:50
İmkanı olan arkadaşlar vizesiz seyahat edilebilen Bosna Hersek'e mutlaka gitsinler çok şey öğrenecekler.


9709

UğurB
11.07.2016, 09:25
Hocali ve Srebrenica...
Dunyanin olan bitenin farkinda oldugu ama ses cikarmadigi ya da cikarmakta gec kaldigi iki aci...
Tum olenlerin ruhlari sad olsun...

Bu arada Bosna Hersek'e ilave olarak, Karadag ve Makedonya'da mutlaka gorulmesi gereken yerler.
Gormedim ancak Arnavutluk icinde bakir yerler ifadesi kullaniliyor...

Cengiz Çubukcu
11.07.2016, 09:52
benim de 1-2 yıl içinde gidip oraları görme düşüncem var....ölenlere allahtan rahmet diliyorum

Mollasalihoğlu
11.07.2016, 11:24
Kesinlikle gideceğim.

beratika
29.06.2017, 23:10
Temyiz Mahkemesi: Hollanda devleti Srebrenitsa katliamından kısmen sorumlu

"Srebrenitsa Anneleri" tarafından 6 bin kişi adına açılan davada, mahkeme 2014 yılında Hollanda'yı suçlu bulmuştu. Bu karar temyize götürülmüştü. Temyiz Mahkemesi de Salı günü ilgili kararını açıkladı.
Mahkemeye göre, Hollandalı askerler kendilerine sığınan 350 Boşnak erkeği, öldürüleceklerini bile bile BM sorumluluk alanından göndererek yasa dışı bir tutum sergiledi.
Bu nedenle Hollanda devletinin, 350 kurban yakınına uğradıkları zararın yüzde 30'u oranında tazminat ödemesine karar verildi.
Mahkeme, tazminat miktarının yüzde 30'la sınırlanmasını, "bu kiş,ler, BM sorumluluk alanında kalsalar bile yaşama oranları tahminen yüzde 30'du" diye açıkladı.
Bu karardan bağımsız olarak yine bu hafta içerisinde bu kez Srebrenitsa'daki BM Barış Gücü'nde görev yapmış olan Hollandalı askerler, yaşadıkları travma nedeniyle devletten tazminat talebinde bulundu.
Uluslararası Adalet Divanı 'soykırım' demişti

Eski Yugoslavya'daki iç savaş sırasında Bosnalı Sırplar, Srebrenitsa kasabasında 8 binden fazla Boşnak Müslümanı öldürmüştü. Srebrenitsa'da yaşananlar, "2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'daki en büyük katliam" olarak nitelendiriliyor.
BM başlıca yargı organı olan Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı ise 2007 tarihli kararında Srebrenitsa'da yaşananların "soykırım" olduğuna ancak sorumlusunun Sırbistan olmadığına hükmetmişti.
İç savaş sırasında BM Srebrenitsa'yı "güvenli bölge" ilan etmiş ve buraya çoğunluğunu Hollandalıların oluşturduğu bir barış gücü yerleştirmişti.
Srebrenitsa'nın General Ratko Mladiç önderliğindeki Bosnalı Sırp güçler tarafından iki yıl boyunca devam eden kuşatması sırasında 1995 yazında binlerce Müslüman erkek, kadın ve çocuk, kasabanın hemen dışındaki Potoçari'de bulunan Hollandalı askerlerin denetimindeki BM Barış Gücü karargahına sığınmıştı.
Hollandalı askerler karargaha sığınanlara burada güvende olacaklarını söylemi ancak askerler, Bosnalı Sırpların 300 kişinin sorgulamak için kendilerine teslim edilmesi talebini kabul etmişti.
Askerler, daha sonra da bu karargahtan ayrılarak, binlerce Müslümanın Bosnalı Sırpların eline düşmesine neden olmuştu.
Srebrenitsa'da hayatını kaybedenlerin büyük kısmı halen Bosna Hersek'in doğusundaki toplu mezarlarda yatıyor.

beratika
29.06.2017, 23:11
Srebrenica kararına tepkihttp://www.dogus.nl/wp-content/uploads/2017/06/thumbs_b_c_33d780d99ac17448a42a1d4db729531c_170628 _0820.jpg (http://www.dogus.nl/wp-content/uploads/2017/06/thumbs_b_c_33d780d99ac17448a42a1d4db729531c_170628 _0820.jpg)
Srebrenitsa ve Zepa Anneleri Derneği Başkanı Munira Subasic, Lahey Temyiz Mahkemesinin kararına ilişkin, büyük bir haksızlığa uğradığını belirterek, “Bu yalnızca beni değil, tüm Müslümanları ilgilendiren bir karar.” dedi.
Subasic, yaptığı açıklamada, Temyiz Mahkemesinin, Srebrenitsa’da 1995 yılında yaklaşık 300 Boşnak erkeğin ölümünden Hollanda hükümetinin “kısmen sorumlu” olduğu kararını onamasını “haksızlık” olarak nitelendirerek, “Bugün büyük bir haksızlığa uğradım. Bu yalnızca beni değil, tüm Müslümanları ilgilendiren bir karar. Suçlu oldukları halde, 10 bin Müslüman’ın sorumluluğunu alamayanların kararı.” şeklinde konuştu.
Subasic, mahkemenin, kurban yakınlarının talep ettiği tazminatın yüzde 30’unun karşılanacağına ilişkin verdiği kararı da değerlendirerek, “Tıpkı annelerin onlara karşı dava açmasının kayıt altına alındığı gibi onların da suçlu olduğu kayıt altına alınacak.” ifadelerini kullandı.
Srebrenitsa Soykırımı’nda, Birleşmiş Milletler (BM) bünyesindeki Hollanda taburunda görev yapan babası Mevludin Pasic’i kaybeden Almedina Pasic de kararın “yetersiz” olduğuna dikkati çekerek, “Daha fazlasını bekliyordum. Yıllar sonra çıkıp ‘Evet, suçluyuz.’ demelerini bekliyordum, ama bu olmadı. Biz yolumuza devam edeceğiz. Bugün buraya gelme sebebim, 350 kişilik kurban listesinde yer alan ve BM bünyesinde görev yapan babam.” dedi.
Hollanda’nın Srebrenitsa kararı
Lahey Temyiz Mahkemesi, Srebrenitsa’da 1995 yılında yaklaşık 300 Boşnak erkeğin ölümünden Hollanda hükümetinin “kısmen sorumlu” olduğuna hükmetti.
Mahkeme, 2014’te bölge mahkemesi tarafından verilen Boşnak erkeklerin ölümünden Hollanda hükümetinin kısmen suçlu olduğu kararını onadı.
Mahkemede hakim Gepke Dulek, Hollanda askerlerinin 300 Boşnak’ı askeri kamptan çıkardığını ve bu kişilerin kamptan çıkarılmasıyla ellerinden “hayatta kalma şansının” alındığını bildirdi.
Mahkeme, kurban yakınlarının talep ettiği tazminatın yüzde 30’unun karşılanacağına karar verdi.
Srebrenitsa Anneleri Derneğinin Hollanda aleyhine 2007 yılında açtığı davanın sonucunda Lahey Bölge Mahkemesi, 2014 yılında Srebrenitsa’nın işgali sırasında Birleşmiş Milletler bünyesinde görev yapan Hollandalı tabura sığınan 300 sivil Boşnak’ın Sırp askerlerine teslim edilmesinden dolayı Hollanda’yı kısmen suçlu bulmuştu.

beratika
11.07.2017, 14:23
<header style="margin: 0px; padding: 0px 0px 25px 44px; border: 0px; outline: 0px; font-size: 15px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px; position: relative; min-height: 150px; color: rgb(51, 51, 51); font-family: &quot;Titillium Web&quot;, sans-serif; white-space: normal;">Srebrenitsa'da katledilen 71 kurban toprağa verilecek
</header>Bugün Srebrenitsa soykırımının 22’inci yıldönümü. Bosna Savaşı'nda Sırp ordusu tarafından gerçekleştirilen soykırımda hayatını kaybedenler Bosna Hersek'teki Potoçari anıt mezarında anılacak. Kurbanlardan 71'i daha bugün toprağa verilecek.



11 Temmuz 1995'te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birliklerin katlettiği 8 binden fazla Boşnak erkek gün boyu düzenlenen etkinliklerle anılacak.

2

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,0nAyUfBINUWjH8J-401Tzw.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnakların ormanlık alanlarda, fabrikalarda ve depolarda katledilerek toplu mezarlara gömüldüğü olayla ilgili BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de bir mesaj yayımladı.

3

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,A3ThqRuoe023egwQXiMZwg.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>BM Genel Sekreteri Guterres mesajında, "Bu tür zulümleri önlemeye yardımcı olmak için geçmişe dürüstçe bakmalı, bu suçların oluştuğunu ve gerçekleşmesine izin veren rollerimizi kabul etmeliyiz" ifadesini kullandı.

4

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,bVM2eZbo2UWkTeC4nMSp7g.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>Guterres ayrıca uluslararası toplumun ve özellikle BM'nin Srebrenista'daki trajediye ilişkin sorumluluk payını kabul ettiğini vurguladı.

5

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,Rc8P1U_qbEiLw1TubtyvLA.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>BM Genel Sekreteri Guterres başarısızlıklardan dersler çıkarmak için çok çalıştıklarını kaydetti.

6

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,EgilbakxsEK1GGuD6_MZnQ.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>Soykırımda katledilen ve toplu mezarlarda bulunduktan sonra kimlik tespiti yapılan Boşnak kurbanlar öğle namazının ardından Potoçari Anıt Mezarlığı'nda defnedilecek.

7

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,tWHC0duOKU2qjvWN4HXqYg.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>Soykırım kurbanlarının ailelerini bu acılı günde yalnız bırakmak istemeyen binlerce insan da sabahın erken saatlerinden itibaren Srebrenitsa yakınlarındaki Potoçari'ye gelmeye başladı. Kurban yakınları sevdiklerinin mezarları başında dua etti.

8

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,Sz-5UO5710qlj7O7JxXWWw.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>Savaş yıllarında BM askerlerinin üs olarak kullandığı eski akümülatör fabrikasından dün akşam anıt mezarlığa taşınan yeşil çuhalı tabutların başında da hüzün hakim. Yakınları, kurbanların tabutlarının başına gelerek, sevdiklerine son kez veda ediyor.

9

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">
</figure>Bu yıl defnedilecek 71 soykırım kurbanının en genci öldürüldüğünde 15 yaşında olan Damir Suljic, en yaşlısı ise 72 yaşındaki Alija Salihovic. Bugünkü cenaze töreninin ardından Potoçari Anıt Mezarlığı'ndaki mezar sayısı 6 bin 575'e yükselecek.

10

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,fljufDI_LkKOAXDWybqQVQ.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>Bu yıl törene Türkiye adına Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş katılacak.

11

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,YGb9ZGLKNUCdZ7uQHErXVw.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>Srebrenitsa katliamı Uluslararası Adalet Divanı tarafından 2007'de soykırım olarak kabul edilmişti.

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">
</figure>

<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">
</figure>
<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;">http://cdn1.ntv.com.tr/gorsel/dunya/srebrenitsada-katledilen-71-kurban-topraga-verilecek/,ixU671QE40meso-OUBF9ew.jpg?mode=crop&scale=both&v=20170711102612834&maxWidth=620</figure>
<figure style="margin: 0px; padding: 0px 0px 20px; border: 0px; outline: 0px; vertical-align: baseline; background: 0px 0px;"></figure>

beratika
11.07.2018, 22:46
<header style="box-sizing: border-box; padding: 0px 0px 15px; margin: 0px; border-bottom: 0px solid rgb(218, 218, 218); position: relative; color: rgb(92, 92, 92); font-family: &quot;Helvetica Neue&quot;, Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: normal;">Srebrenitsa kurbanlarının cenazeleri Potoçari'ye ulaştı

Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'nın ardından yaşanan en büyük insanlık trajedisi olarak nitelendirilen Srebrenitsa Soykırımı'nda hayatını kaybeden 35 kurbanın cenazelerini taşıyan konvoy Potoçari Anıt Mezarlığı'na ulaştı.


</header>
https://cdnuploads.aa.com.tr/uploads/Contents/2018/07/09/thumbs_b_c_a18585ec912726cd5e7f50e6a6675cab.jpghtt ps://cdnassets.aa.com.tr/assets/images/foto-icon.png (https://www.aa.com.tr/tr/pg/foto-galeri/saraybosnalilar-srebrenitsa-kurbanlarini-gozyaslariyla-ugurladi)






Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'da, Temmuz 1995'te yaşanan ve en az 8 bin 372 Boşnak sivilin Sırp askerlerince öldürüldüğü soykırımda yaşamını yitiren kurbanların cenazeleri, dualar ve gözyaşlarıyla karşılandı.

Sabah saatlerinde Visoko'dan hareket eden ve başkent Saraybosna'dan geçerek Srebrenitsa yakınlarındaki Potoçari'ye gelen cenazeler, savaşta Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde görev yapan Hollandalı askerlerin üs olarak kullandığı eski akümülatör fabrikasına yerleştirildi.

Soykırım kurbanlarının yeşil çuhaya sarılı tabutları, bu akşam eski fabrikada bekletildikten sonra yarın Potoçari Anıt Mezarlığı'na taşınacak.
Srebrenitsa soykırımında oğullarını, eşlerini, babalarını ve kardeşlerini kaybeden kurban yakınları, gözyaşlarıyla tabutlara sarılarak sevdiklerine son kez veda ederken, cenazelerin akümülatör fabrikasına taşınması sırasında duygusal anlar yaşandı.
https://admin.aa.com.tr/uploads/userFiles/7fc6ad83-e801-4dd2-b1c1-974abd5a6af0/2018%2FHaber%2F7-TEMMUZ%2Fpotocari-3-.jpg
Srebrenitsa soykırımı

Srebrenitsa'nın 11 Temmuz 1995'te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birlikleri tarafından işgal edilmesinin ardından BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnaklar Sırplara teslim edildi. Kadın ve çocukların Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmasına izin veren Sırplar, en az 8 bin 372 Boşnak sivili ormanlık alanlarda, fabrikalarda ve depolarda katletti. Katledilen Boşnaklar, toplu mezarlara gömüldü. [/COLOR]
https://admin.aa.com.tr/uploads/userFiles/7fc6ad83-e801-4dd2-b1c1-974abd5a6af0/2018%2FHaber%2F7-TEMMUZ%2Fpotocari-2-.jpg
Savaşın ardından kayıpları bulmak için başlatılan çalışmalarda, toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan kurbanlar, kimlik tespitinin ardından her yıl 11 Temmuz'da Potoçari Anıt Mezarlığı'nda düzenlenen törenle toprağa veriliyor. Bu yıl toprağa verilecek 35 kurbanın en genci öldürüldüğünde 16 yaşında olan Vesid İbric, en yaşlısı ise 71 yaşında öldürülen Sahin Halilovic. 11 Temmuz'da defnedilecek kurbanlar arasında ayrıca orman yolunda 6 aylık hamileyken eşi ile öldürülen Remzija Dudic de bulunuyor.

beratika
11.07.2019, 22:27
33 Srebrenitsa kurbanı bugün toprağa verilecek

Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'nın ardından yaşanan en büyük insanlık trajedisi olarak nitelendirilen, en az 8 bin 372 Boşnak sivilin acımasızca katledildiği Srebrenitsa soykırımının 33 kurbanı daha bugün toprağa verilecek.



https://cdnuploads.aa.com.tr/uploads/Contents/2019/07/11/thumbs_b_c_318cf91fec978a96c98cca5b9d3b00ad.jpg


Potoçari

https://cdnuploads.aa.com.tr/uploads/PhotoGallery/2019/07/11/thumbs_b2_549bd8c2c88d1220a244757392422997.jpg<button class="w3-button w3-black w3-display-left" style="border-radius: 0px; margin: 0px; font-family: inherit; font-size: inherit; line-height: inherit; overflow: hidden; position: absolute; top: 100px; left: 0px; transform: translate(0%, -50%); user-select: none; border-width: initial; border-style: none; border-color: initial; outline: 0px; padding: 8px 16px; vertical-align: middle; cursor: pointer; white-space: nowrap; background-color: rgba(0, 0, 0, 0.35) !important;">â®</button><button class="w3-button w3-black w3-display-right" style="border-radius: 0px; margin: 0px; font-family: inherit; font-size: inherit; line-height: inherit; overflow: hidden; position: absolute; top: 100px; right: 0px; transform: translate(0%, -50%); user-select: none; border-width: initial; border-style: none; border-color: initial; outline: 0px; padding: 8px 16px; vertical-align: middle; cursor: pointer; white-space: nowrap; background-color: rgba(0, 0, 0, 0.35) !important;">â¯</button>
33 Srebrenitsa kurbanı bugün toprağa verilecek (https://www.aa.com.tr/tr/pg/foto-galeri/33-srebrenitsa-kurbani-bugun-topraga-verilecek)


Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'nın ardından yaşanan en büyük insanlık trajedisi olarak nitelendirilen, en az 8 bin 372 Boşnak sivilin acımasızca katledildiği Srebrenitsa soykırımının 33 kurbanı daha bugün toprağa verilecek.
Her yıl 11 Temmuz'da soykırım kurbanlarının defnedildiği Potoçari Anıt Mezarlığı'nda düzenlenecek törene, Türkiye adına Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu katılacak.
Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'nın 11 Temmuz 1995'te Sırp birlikler tarafından işgal edilmesinin ardından gerçekleştirilen soykırımda öldürülen ve yıllar sonra toplu mezarlarda bulunan 33 kurbanın cenazesi ise öğle namazının ardından kılınacak cenaze namazından sonra defnedilecek.
Sabahın erken saatlerinden itibaren Potoçari Anıt Mezarlığı'na gelmeye başlayan binlerce insan, mezarları ziyaret edip dua okudu. Yurt dışı ve yurt içinden gelen binlerce insan, bu acılı günde kurban yakınları ile dayanışma içinde olduklarını gösterdi.
"Son yolculuk"

Savaş yıllarında Birleşmiş Milletler (BM) askerlerinin üs olarak kullandığı eski akümülatör fabrikasından dün akşam anıt mezarlığa taşınan yeşil çuhaya sarılı tabutların başında da hüzün hakim. Kurban yakınları, son yolculuklarına uğurlamadan önce tabutlarının başına gelerek sevdiklerine veda ediyor.
https://www.aa.com.tr/uploads/userFiles/7fc6ad83-e801-4dd2-b1c1-974abd5a6af0/2019%2FTemmuz%2F9b63788a-8023-4424-9871-5e0bf9ad4e94.jpg
Bugünkü törenin ardından anıt mezarlıktaki kurbanların sayısı da 6 bin 643'e çıkacak.
Defnedilecek 33 kurbanın en genci 16 yaşındayken öldürülen Osman Cvrk, en yaşlısı ise 82 yaşındayken öldürülen Saha Cvrk olacak.
Bu yıl defnedilecek tüm kurbanların isimleri ise şöyle:
"Mevlid Bektic, Nedzad Bajraktarevic, Bajro Salkic, Muradif Husic, Semso Purkovic, Kasim İsakovic, Asim İsakovic, Semso Avdic, Adil Suljic, Resid Cvrk, Saha Cvrk, Fadil Gabeljic, Sidik Memic, Vekaz Tihic, Enver Tahic, Husejn Meholjic, Sabahudin Salkic, Mali Mehmedovic, Sabit Suljic, İsmet Mehmedovic, Behadil Hirkic, Esad Nukic, Ahmet Jasarevic, Zijo Mujic, Fahrudin Mujic, Hajro Tabakovic, Omer Ahmic, Osman Cvrk, Zaim Pilav, Fuad Pilav, Sadik Saranovic, Smail Tabakovic ve Hamed Tihic."