PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Türk Halkı İçin Futbol Artık Bir Tiyatro | Çiğdem Oflu



Gökhan Koç
31.10.2013, 13:15
Trabzonspor sakinliğin, dinginliğin değil fırtınanın, Karadeniz'in, yürekteki coşkunun, horondaki yeri göğü inleten ritmin, kemençedeki yarı hüzün yarı neşenin, kıpır kıpır insanların rengidir. Hal böyleyken de Karadeniz'in incisinin Anadolu'nun beyi olması; Trabzonlu olmasa da ülkenin farklı farklı noktalarındaki insanların, yüreklerini bordo maviyle bütünleştirmeleri de hiç şaşırtıcı değil.
***
Şaşırtıcı olan hakkını yedirmeyecek insanlarla dolu, gözü pek şehrin bir kısmının sessizliği, tepkisizliği ve umursamazlığı. Şaşırtıcı olan koskoca Trabzonspor yönetiminin TFF'ye yazılı başvuruyu "ha bugün ha yarın" diyerek ertelemesi, taraftarını oyalamaya çalışması. Üstelik göreve geldiklerinde bir ay içinde kupayı alacaklarını ifade etmişken...
Şaşırtıcı olan haksızlık karşısında "dur" diyebilen pek çok medya mensubunun söz konusu olan Trabzonspor olduğunda haklının yanında yer almayı bırakın, olayın nerdeyse masumlaştırılma çabasına girilmiş olması. Şaşırtıcı olan siyasetin bir kupaya sıkı sıkıya yapışmış olması ve önce Başbakan'ın ardından, TFF başkanının "Gerekirse 5 yıl Avrupa'ya gitmeyiz" diyerek UEFA'yla restleşmesi.
***
Ülke futbolunun nasıl hiçe sayıldığı, kirin ne kadar örtbas edilmeye ve meşrulaştırılmaya çalışılırsa çalışılsın yüzümüze vuruluşu, olimpiyat elemelerini bile kaybetmemize sebep olması sanki hiç kimsenin umurunda değil. Düşünün ki 2020 Olimpiyat oyunları ev sahipliği elemelerinde Japonya Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı: " Bizde şike yok, doping yok" diyerek dünyanın gözü önünde bizi bize özetliyor. Bizse "gerekirse beş yıl daha Avrupa'ya gitmeyiz" diyoruz.
***
Trabzonspor yalnız; çünkü o Trabzonspor. "O hep 4.olmalı, en fazla 2. ama şampiyon olamaz, olmamalı mı?" Bunu mu anlamalıyız? Lig sadece üç İstanbul takımı için mi dönmeli? Diğer takımlar garnitür mü? Hakkı olan takıma hakkını teslim etmek neden bu kadar zor ?
Kimse inkâr edemez ki şike yapan Trabzonspor olsaydı cezası fazlasıyla verilirdi. 58. madde bir gecede değiştirilmezdi. Siyasi liderler: "Kurumlarla kişiler ayrılmalı.Trabzonspor'un bir sürü taraftarına ayıp oluyor. UEFA aklını başına al" demezdi. Sokaktaki insan da: "Bu işin içinde bir şey var" demez, "Çeksin tabi cezasını" derdi. Ama eminim ki en başta bunu Trabzonspor taraftarı kabullenmezdi. Yüzlerine Sadri Şener maskeleri takmayı değil eğer şikeye bulaştıysa Sadri Şener'i şehre sokmamayı düşünen taraftarların sesleri vardı 3 Temmuz'un sabahında sosyal medyada.
***
Her şeye rağmen Trabzonspor taraftarı yılmadı. Kişiselliğe indirgenmiş ufak çaplı suskun eylemlerle bir süre oyalanmaya çalışılsa da, Avrupa nezdinde yapılan girişimlerde net bir şekilde ortaya çıkan haklılığımızın önünde hiçbir engel kalmayıncaya dek UEFA'ya binlerce mail atıldı. En sonunda TFF'nin gözünü gerçeklere yummasına dayanamayan taraftar, bir bütün oldu ve 13 Ekim'de İstinye eylemini gerçekleştirdi. Bu aslında şunun işaretiydi: Trabzonspor'un kaptan koltuğu, gemiyi hareket ettirmemekte ısrar edebilir ama Trabzonspor taraftarı buna sessiz kalmayacaktır.
***
Trabzonspor yönetimi sessizliğine, ha bugün ha yarınına devam ededursun Trabzonspor'un değerli spor kalemi Gamze Bal, Danimarka'da düzenlenen Avrupa'nın prestijli spor kurumlarından biri olan Play The Game Organizasyonu 2013 konferansının davetine katıldı.
Daha önce ülkemize şikeyle ilgili konferans için gelen, şike ve spor yolsuzlukları uzmanı Declan Hill ve İskoç araştırmacı gazeteci Andrew Jennings'le de konuyla ilgili sohbet edebilme fırsatı da bulan olan gazetecimizin konuşmasında; Trabzonspor'un nasıl ötekileştirildiği, haklılığının örtbas edilmesi için neler yapıldığı, Aziz Yıldırım'ın ceza almasına rağmen futboldan nasıl elini çekmediği anlatılırken, Mehmet Ali Aydınlar'ın: "Ben Fenerbahçe'yi küme düşüren bir başkan olarak anılmak istemem" "Benim Fenerbahçeliliğimi tartışacak insanlar benim kadar hizmet etmedi " sözleri vurgulandı ve eklendi: "Türk halkı için futbol artık bir tiyatro"
Adalet adına adım atmaktan çekinen insanların yüklenemediği bir yükü yüklendi. Gamze, sadece Trabzonspor'u değil, kirlenen futbolun arınma ışığını da cebinde taşıyarak ve tamamen taraftarların desteğiyle yola çıktı.
Aynı zamanda da genç gazetecinin doğum günüydü. Yorgun, uykusuz geçecek ama bordo maviye bürünecek bir doğum günü... Ağır bir fırtınaya yakalanıp bir okulunun salonunda sabahlamasını da temiz futbolun doğum sancılarıyla açıklamak mümkün belki de. Çünkü bu zorlu bir fırtına içinden yavaş yavaş gösterecek yüzünü adalet. Ve temiz futbolun güneşi böyle sağlam yüreklerin ellerinden, kuzeyden doğacak böylece.
***
Gamze Bal'a, kalemine,Trabzonspor adına olumlu projeler üreten Bordo Mavi Net'e, İstinye yürüyüşünde bir bütün olan tüm taraftarlarımıza, maçlarda tribünleri boş bırakanlara inat hâlâ maça giden ninelerimize, futbolla soluk alıp veren şehrin dik yamaçlarına ve aşağı kaçan toplara aldırmadan heyecanla futbol oynayan geleceğin kramponlarına, kalbinde bordo mavinin ateşini hissedip o sese kulak verenlere, şikeye boyun eğmeyen ve mücadele eden tüm temiz futbol severlere teşekkürler.


Çiğdem Oflu
Ajansspor

TekfurÇayır 61
31.10.2013, 13:24
Paylaşım için sağol Gökhan kardeşim, bu nefis yazıyı kaçırmamış olduk.

Gökhan Koç
31.10.2013, 13:39
Gamze gibi Çiğdem gibi kızlarımız varken kim umutsuzluğa düşebilirki,

ozturk
31.10.2013, 13:41
Bizim temiz, adil futbol taleplerimiz sanki onları daha da öfkelendiriyor.

Bu da bize hakem hatası(!), maç saati vb. ile fatura ediliyor..

Yiğit Gayretli
31.10.2013, 13:46
Gurur duydum bir kez daha.

Fatih Öztürk
31.10.2013, 13:48
Gamzenin süper yazılarına alışmıştık şimdide Çiğdeme alışalım.size helal olsun kızlar.varolun sağolun.sağol Gökhan.

Halit M. MOLLASALİHOĞLU
31.10.2013, 14:40
Muazzam yazı.
Çok güzel tespitler.

Kalemine yüreğine sağlık.
Bu ruhu taşıyan kardeşlerimiz bu savaşın atardamarlarıdır.

Bu damarlardaki kan asla ve asla boşalmayacaktır.
Vazgeçmemizi bekleyenler daha çok beklerler.

TSarıalioğlu
31.10.2013, 14:42
Kalın Punto Herşeyin Özeti Aslında ...
Söylenecek Başka Birşey Yok Teşekkürlerinide Sunmuş Son Paragrafta Bende Sana Teşekkür Ederim Özgür Kaleminden Dolayı

Şeref
02.11.2013, 11:20
hakikaten ellerine yüreğine sağlık kardeşim. içim içimi yiyor bu haksızlıklara karşı ama elimden birşey de gelmiyor. deli ediyiler adami

Şenol Altunsoy
02.11.2013, 15:31
Çiğdem Kardeşim böyle devam çok teşekkürler hislerimize tercüman olduğun için.