PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Seviyoruz İşte Var Mı Diyeceğin ?



Emirhan Makul
24.05.2013, 01:03
https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.net/hphotos-ak-frc1/579424_10151580592123965_1799890471_n.jpg

Sevmenin miktarı, ölçüsü, metresi, kilosu olur mu tartışılır, bir şeyi ne kadar sevdiğimizi net olarak belirtemeyiz, fakat kıyısından köşesinden az bir az, gıdım gıdım sevdiğimiz olguya başka biri zarar verecek olduğu anda eğer bu işin miktarı varsa en zirvesine ulaşır duyduğumuz sevgi.

Her şey sevmeye çalışmakla başladı, bir hayal verdiler bize, yada kendi kendimize bir köşede duran hayali aldık yıllardır kuruyoruz, bir kartopunun çığa dönüşmesi gibi seviyoruz. Bir zaman sonra sevgimizin mutluluk, neşe ile yoğrulmayacağını anladık, bu sevginin tuzu,biberi,suyu ; acı ve ihtirastı.
Planlanmayan hiçbir duygunun kötü olma ihtimali yoktur, en başından beri hiçbir hissimizi planlayamadık, her şey kendi kendine gelişti ve devam ediyor, herkes bir şeyler için uğraştı kafasında mesela daha çok sevmek için daha olumlu hayaller kurmak, mutlu olunabileceğine inanmak, kimi dönmek istedi bu yoldan, acı var dedi, mutsuzluk bu yolun sonu, bir yerden sonra anladık ki bu yoldan geri dönüş yok, bu yolun sonunda ölümde olsa gidilecek.

Çıktığımız ebedi yolun küçük bir hayalini gerçekleştirmek üzere, güzel ülkemizin başkenti Ankara'ya direnmeye gittik, sevdamızın peşine, hep beraber gittik ama öyle gelmeyen falan olmadı! Gitmek sadece gitmek midir ? Yola çıkmadan da gidemez mi insan bir yerlere ? Biz hayal kurmaların müptelası değil miyiz? Hangi hayali kuramadık, hangi düşlere dalmadık ki? Ankara’da olmak gerekmezdi gitmek için, hep beraber gittik o yüzden, hep beraberdik.
Olmadı, olmaması ilk değildi, sonda olmayacaktı, olması zor değildi, olmaması kaderdi, beklenendi. Ham maddesi acı olanlar bir kaybedişe kahrolacak değillerdi fakat sevgimizin önünde, karşısında namertçe, kalleşçe duranlar vardı. Gelemez bu insanlar haksızlığa, hor görülmeye, dayanamaz bu insanlar çifte standarda, katlanamaz bu insanlar çok sevdiği ülkesinin polisinden küfür,tekme,tokat,gaz, jop yemeye. Haksızsak eğer susmuş, oturmuşuzdur, konuşuruz belki fakat biliriz yine haksız olduğumuzu, çok üstelemeyiz, hatta döner kendimize söveriz fakat hiçbir şey yokken devletin koruyucu kollayıcı insanlarından böyle bir tepki görmek, ayrımcılık görmek, onların aslen tuttuğu takımların taraftarlığından kurtulamamışlıklarıyla linç edilmek işte o üzdü o bitirdi bu insanları.

Ülkeye hükmeden iktidar, iktidarın tüm mebusları, mebuslarının tüm kolluk birimleri, size karşı tavırlarını açıkça gösterdikleri bir arenada bu duygu yüklü, işi hayal kurmak, gücü direnmek olan insanlardan kimse artık sağ duyu beklememelidir. Kusura bakma canım ülkem adaletin yok, adaleti olmayana saygı da yok.

Ne yapalım sevdik işte, seviyoruz, sevmeye devam edeceğiz, bunu becerebileceğimizin kanıtını her bir gün tekrar tekrar anlıyorum, kurulan hayallerin bitişini simgeleyen o son düdüğün ardından binlerce insan ayakta bir tek ağızdan sevgi cümlelerini sarf ederken, kafamı onların yüzlerine doğru çevirdim, döndüm ve arkama baktım, herkes ağlıyordu, o az önce topu kötü kullanan futbolculara veya herhangi birine nefretini söyleyen insan çoktan geride bırakmıştı her şeyi, çünkü başkası karşısındaysa sevdiğin varsa bir tehlike, bir göz üzerinde daha çok seversin, daha çok sevdik, sahada gördüğümüz tek şey formalardı, insanlar ölümlü, biz ölümlü olmayan şeyin peşine düştük ölümlüler olarak ve hak ettiğimizi de öldükten sonra alacağız beklide ağlıyoruz buna inanarak.

İşimiz hayal kurmak, bir hayal daha kurduk, bitti, ekledik bir sayfa daha anılarımıza, yarın yine hayal kuracağız, kurmayacağım diyende kuracak, ağlayanda, nefret edende, kaçışı olmayan tek şey bu hayal kurmak ve direnişimiz. Doğruluğu, adaleti, hakkı, hukuku, insanlığı, emeği sevmeyen, hor gören, bizi başkalaştıran herkese karşı direneceğiz karşılarına dikileceğiz bize isterse vursunlar, isterse tutuklasınlar, istedikleri gazı sıksınlar, çalabilecekleri tüm hakkımızı çalsınlar, istedikleri zulümleri yapsınlar, eğer bir tek cümlelik nefesimiz kalmışsa karşılarına diklenip “Seviyoruz işte var mı diyeceğin” diye haykıracağız.

Fatih
24.05.2013, 01:06
Böyle de duygusal bir adam işte...

ilhan
24.05.2013, 01:06
Ulan Emirhan..
Yine tutamadın, yaptın yapacağını değil mi?
:(

Emirhan Makul
24.05.2013, 01:08
Ne yapayım artık yazmadan olmuyor, yazmayacağım dedim ama olmuyor başka yapacak bir şey yok bu konuda devam içimizi dökmeye.

Alihan Ertürk
24.05.2013, 01:19
Lanet olsun o seneye.. Bize bunları yasatanlarin Allah belasını versin.

Bizi o akşam ağlatanların Allah belasini versin!

Gülemiyoruz.. Ağlamak oldu bizim kaderimiz. Ne yapalim bize biçilen kader buysa ağlamanın da en iyisini yaparız.. Çok büyüksün Trabzonspor, bizi gövdenden sakın bir yere bırakma.

Ağlasak da seninle mutluyuz..

SEVİYORUZ !

Onur Muhcu
24.05.2013, 10:25
Güzel bir yazı olmuş, ellerine sağlık Emirhan.

Ben maç ile alakalı üç şeyi unutamayacağım;

1 - Kale arkası tribününde maç bitimi yenildik diye başını dik tutarak ağlayan 5 - 6 yaşlarında ki o koca adam!

2 - Tribünde Emniyet mensuplarına karşı olan direniş ve Koro halinde maç bitimi Seviyoruz İşte Var mı Diyeceğin bestesi.

3 - Dönüş yolunda Görele'de kaybetmiş olduğumuz taraftarlara ait araç ve araç içerisindeki bordo mavi eşyalar! ( Allah Rahmet Eylesin )

Zafer Keskin
24.05.2013, 11:32
Yaşanılanlar, tutkudan çok daha fazlası...

Yüreğine sağlık Emirhan.

Ömer Faruk61
24.05.2013, 12:28
Bu mükemmel yazıya ek yapmak istiyorum.."Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır."

Sibel
24.05.2013, 12:51
Seviyoruz işte! Var mı diyeceğin ey Trabzonspor?
...
Yüreğine sağlık.
"Planlanmayan hiçbir duygunun kötü olma ihtimali yoktur" demişsin.
Ne güzel demişsin
Ne bir şampiyonluk planladık, ne bir kupa.
Sadece hayal kurduk.
Ve ölümüne sevdik.
Öldük de bu yolda, ölmeye de doyamadık.
Varsın ölüm senin yolunda olsun, seviyoruz işte Var mı diyeceğin?

Mollasalihoğlu
24.05.2013, 12:57
Bunu mantıkla açıklayamazsınız zaten.

http://cdn.sporx.com/img/3/2012/trabzon_taraftar_534.jpg

Yiğit Gayretli
24.05.2013, 13:09
Parkta maç saatini beklerken Ankara'da yaşayan amca oğlu geldi yanıma sağolsun.

Maç ile ilgili konuşurken "İnşallah kupayı alır dönersiniz." dedi. "Biz" dedim...

"O kupa gelecekse bize gelecek. Hepimizin sayesinde, hepimizin inancıyla gelecek. Yeneceksek de biz, yenileceksek de biz. Sinerji böyle bir şey..."

İşte o hayallerde de "biz" varız. Tek başımıza hayal kuramayız, beceremeyiz. Biz "biz"iz...

Gamze
24.05.2013, 13:26
Ne yapayım artık yazmadan olmuyor, yazmayacağım dedim ama olmuyor başka yapacak bir şey yok bu konuda devam içimizi dökmeye.

özetledin Emirhan. dün geceden beri yazıp dökmek istiyorum içimi. aksi gibi bilgisayarım da ofisteydi. elim kolum bağlanmış gibi hissettim. kalemi kağıdı unutalı çok olmuş zaten.

yine dağıttın.. hayatımda okuduğum en iyi yazılar en çok Anıl Caner'den çıkıyor demiştim dün yolda... eksik söylemişim. Emirhan Makul de aralarında...

eksik olmayın be...

Alper Calik
24.05.2013, 17:25
."Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır."

Berat Akçay
24.05.2013, 17:26
Ellerine , yüreğine sağlık Emirhan

kayseriliyiz
24.05.2013, 17:31
Ellerine saglik renkdas

Zafer Şen
25.05.2013, 16:05
ellerine saglık emirhan abi