Zafer Keskin
09.05.2013, 15:03
Trabzonspor'un borsadaki durumuna dair en son gelişmelerle ilgili düşüncelerimizi yazdığımız 28.03.2013 tarihine kadar %40,74 hissemiz satılmış durumdaydı ve bunu tartışmaya açıp aklımız erdiğince yorumlamaya çalışmıştık.
Bu tarih sonrasında yapılan satışlar ve gidişat hakkında konuşmayalı ve bilgilendirmeyeli epey vakit olmuş.
Trabzonspor, 29.03.2013 tarihli SPK'dan satış ile ilgili alınan izinle 03.04.2013 tarihinde toplam hisse sayısının %1,88 'inin satışıyla 2,8milyon TL ve 04.04.2013 tarihinde toplam hisse sayısının %0,19 'unun satışıyla birlikte 283bin TL kasasına koyarak toplam hissenin %42,81'i satılmış duruma geldi.
Bir bakıma Akhisar maçı öncesi yapılan futbolcu ödemelerinin niyeti anlaşılmış oldu. Böylelikle ekonomik darboğazın ve sıkıntının artmasını göze alarak, kötü oynanan lig performansının önünü kesmek için futbolcuların maddi anlamda psikolojisini düzeltme yoluna gidildi. Hafta sonunda oynanan Akhisar maçı ve ortaya konan oyun beklentileri karşılayamadı ve 1-0 sahadan mağlup ayrıldık.
Ertesi hafta oynanacak olan Orduspor maçı daha büyük önem kazanmıştı artık. Düşme hattının derinliklerinde geçen her saniyenin baskısıyla boğulacak mıydık? Yoksa bu baskıdan kurtulup kendimizi mi bulacaktık, yani ya herro ya merro muydu?
Artık ipler gerilmişti ve camia olarak başkan üzerinde giderek arttırılan bir baskı söz konusuydu. Tarihlerimiz 09.04.2013 gününü gösterdiğinde genel sekreterimiz Hasan Yener yönetim kurulunun olağanüstü genel kurul kararı aldığını açıkladı. Artık camia 26 Mayıs'a kitlenmişti ki, bazı kesimler seçimli olup olmadığı hakkında tereddütlüydü.
12.04.2013 günü Trabzonsporumuz Orduspor maçını 1-0 kazanmıştı. Artık biraz olsun nefes almıştı ve rahatlamış bir görüntü veriyordu. 17.04.2013 günü, ligde biraz olsun çırpınmaya çalışan takımımızın kupada kendini ispatlaması için bir şans günüydü. Kadrolar açıklandığında herkesin ortak fikri maçın zorlu geçeceği yönündeydi. Öyle de oldu ancak 2-1 kaybettiğimiz maçtan sonra inancımızı yitirmedik…
22.04.2013’de oynanan deplasmandaki Eskişehir maçında aldığımız 1-0’lık galibiyet lig yarışındaki sıkıntımızı dindirmişti.
Artık yönetim üzerinde, Mayıs sonu yapılması planlanan Olağanüstü Genel Kurul ile ilgili seçimli toplantı olup olmadığı konusu baskı yaratmaya başlamıştı ki 24.04.2013’de seçim maratonunun resmen başladığı ilan edilmiş oldu.
25.04.2013 tarihinde 04.04’de yapıldığı gibi % 0,19’luk pay daha satıldı ve elde edilen gelir 272bin TL oldu. Bu demek oluyordu ki şirket hisseleri 3 haftada yine düşüş seyrindeydi... (Dikkat ederseniz 04.04’de aynı miktar satış adedinde 283bin TL kasaya koyulmuştu.)
En son satışla birlikte Trabzonspor hisselerinin %43’ünün borsa içerisinde dolaştığının altını çizmemiz lazım.
27.04.2013’deki 2-0’lık Gençlerbirliği galibiyeti sonrasında alınan 2-1’lik Kayserispor yenilgisi ve tarihi 6-0’lık Sivas galibiyetiyle de seçim yarışı iyice kızıştı.
Trabzonspor’un zor da olsa barışçıl bir seçim dönemi geçirmesini temenni ediyor ve artık ligi güzel bitirmeyi umduğumuz Türkiye Kupası finalini bekliyoruz…
Zafer Keskin
Bu tarih sonrasında yapılan satışlar ve gidişat hakkında konuşmayalı ve bilgilendirmeyeli epey vakit olmuş.
Trabzonspor, 29.03.2013 tarihli SPK'dan satış ile ilgili alınan izinle 03.04.2013 tarihinde toplam hisse sayısının %1,88 'inin satışıyla 2,8milyon TL ve 04.04.2013 tarihinde toplam hisse sayısının %0,19 'unun satışıyla birlikte 283bin TL kasasına koyarak toplam hissenin %42,81'i satılmış duruma geldi.
Bir bakıma Akhisar maçı öncesi yapılan futbolcu ödemelerinin niyeti anlaşılmış oldu. Böylelikle ekonomik darboğazın ve sıkıntının artmasını göze alarak, kötü oynanan lig performansının önünü kesmek için futbolcuların maddi anlamda psikolojisini düzeltme yoluna gidildi. Hafta sonunda oynanan Akhisar maçı ve ortaya konan oyun beklentileri karşılayamadı ve 1-0 sahadan mağlup ayrıldık.
Ertesi hafta oynanacak olan Orduspor maçı daha büyük önem kazanmıştı artık. Düşme hattının derinliklerinde geçen her saniyenin baskısıyla boğulacak mıydık? Yoksa bu baskıdan kurtulup kendimizi mi bulacaktık, yani ya herro ya merro muydu?
Artık ipler gerilmişti ve camia olarak başkan üzerinde giderek arttırılan bir baskı söz konusuydu. Tarihlerimiz 09.04.2013 gününü gösterdiğinde genel sekreterimiz Hasan Yener yönetim kurulunun olağanüstü genel kurul kararı aldığını açıkladı. Artık camia 26 Mayıs'a kitlenmişti ki, bazı kesimler seçimli olup olmadığı hakkında tereddütlüydü.
12.04.2013 günü Trabzonsporumuz Orduspor maçını 1-0 kazanmıştı. Artık biraz olsun nefes almıştı ve rahatlamış bir görüntü veriyordu. 17.04.2013 günü, ligde biraz olsun çırpınmaya çalışan takımımızın kupada kendini ispatlaması için bir şans günüydü. Kadrolar açıklandığında herkesin ortak fikri maçın zorlu geçeceği yönündeydi. Öyle de oldu ancak 2-1 kaybettiğimiz maçtan sonra inancımızı yitirmedik…
22.04.2013’de oynanan deplasmandaki Eskişehir maçında aldığımız 1-0’lık galibiyet lig yarışındaki sıkıntımızı dindirmişti.
Artık yönetim üzerinde, Mayıs sonu yapılması planlanan Olağanüstü Genel Kurul ile ilgili seçimli toplantı olup olmadığı konusu baskı yaratmaya başlamıştı ki 24.04.2013’de seçim maratonunun resmen başladığı ilan edilmiş oldu.
25.04.2013 tarihinde 04.04’de yapıldığı gibi % 0,19’luk pay daha satıldı ve elde edilen gelir 272bin TL oldu. Bu demek oluyordu ki şirket hisseleri 3 haftada yine düşüş seyrindeydi... (Dikkat ederseniz 04.04’de aynı miktar satış adedinde 283bin TL kasaya koyulmuştu.)
En son satışla birlikte Trabzonspor hisselerinin %43’ünün borsa içerisinde dolaştığının altını çizmemiz lazım.
27.04.2013’deki 2-0’lık Gençlerbirliği galibiyeti sonrasında alınan 2-1’lik Kayserispor yenilgisi ve tarihi 6-0’lık Sivas galibiyetiyle de seçim yarışı iyice kızıştı.
Trabzonspor’un zor da olsa barışçıl bir seçim dönemi geçirmesini temenni ediyor ve artık ligi güzel bitirmeyi umduğumuz Türkiye Kupası finalini bekliyoruz…
Zafer Keskin