ilhan
21.11.2012, 18:33
Dışarı çıkın biraz… Hava soğuk montunuzu alın yanınıza… Yürüyün… Yürüdükçe üşüyün… Üşüdükçe yürüyün… Hayal edin, gökyüzündeki kara bulutları izleyin… Onları bir şeye benzetin çocukluğunuzdaki gibi. Soba bacalarından çıkan dumanları izleyin, dağlara çöken sisi takip edin… Gökyüzünden düşen yağmur tanelerini dilinizle yakalamaya çalışın..
*
Hava soğuk demiştik; atkına sarıl. Ne o? Yine “Bize her yer Trabzon” yazan atkı mı var boynunda? Bordo ve mavi, hava kapalı olunca daha mı güzel görünüyor? Sahi ne oldu bu hafta maç? Uşaklar şampiyonluk kupasını götürdü mü Kazım’a? Kazım onları bekliyor.
**
Yazamadım bundan sonrasını… İşin içine Kazım girince tıkanır kalırım. Ah bir bilse ona gidecek kupa “şike” ve “adaletsizlik” yüzünden Fenerbahçe müzesine gitti. Çıkagelir mi Hopa’dan tekrar, karşı durur mu “güçlülerin iktidarına” karşı?
*
Neyse yazıya dönelim. Havalar iyice soğumaya başladı. Gerçi biz henüz 20 derecenin altını İzmir civarlarında hiç göremedik ama ülkede bir soğuk hava belirtisi var. Futbola da yansıdı haliyle… Maçlarda oynanan futbolda mevsim normallerinde… Ne heyecan var ne de tutku. Aslında sebebi belli… Halen çözümlenmemiş ve suçluların cezasını çekmediği bir skandal söz konusu. Israrla ört pas edilmeye çalışılıyor. Ama yine ısrarla konuyu kapattırmamaya çalışan futbol sevdalıları var. Bakıyorum hepsi Trabzonsporlu…
http://dikoyna.com/wp-content/uploads/Trabzonspor-Yaln%C4%B1z-Olmakt%C4%B1r.jpg
Ligin diğer takımları oluşan bu kaostan memnun mu? Yoksa bana dokunmayan “şikeci” ya da paramı veren “teşvikçi” bin yaşasın mı diyorlar? Ortada bir şike skandalı var ve hiçbir şey yokmuş gibi lig devam ediyor. Türkiye Futbol Federasyonu başkanı sıfatındaki kişi (ismi lazım değil, migren ilacım yanıma almadım) şike hakkında hiçbir şey duymak istemiyormuş. Neden acaba? Vicdanı mı sızlıyor yoksa bilmediğimiz kapı arkası görüşmeler mi yapıldı?
Şike yedik, şike içtik, şike kusuyoruz. Şike demekten ne futbola bakıyoruz ne de geleceğe… Rahmetli Kemal Sunal’ın “zam, zam, zama zama zam, her şeye zam, zeytine zam” şeklindeki repliği geliyor aklıma… Bizde her yerde “şike” mücadelesi veriyoruz. Şike ne oldu? Cezalar nerede? Bahis yapan Gökdeniz’i nasıl asmıştınız? E hani? Glasgow Rangers kaçıncı ligde mücadele ediyor? Geçen gün iddaa oynayacaktım bulamadım. Ben Fenerbahçe’nin PTT 1.ligdeki rakibine iddaa oynamak istiyorum. Niye bu hakkım elimden alınır mesela? Neden Fenerbahçe ait olduğu bir alt lige düşürülmez?
Sahi; adalet ne demek? Trabzonspor Türk futbolunda don kişotluk yapar, Robin Hood’luk yapar ama hep tek başına yapar. Neden? Çünkü diğerleri ya sistemden memnundur ya da düzenden… Hafta boyunca Fırat Aydınus’u konuşup durdular. Şenol Güneş ise huyundan vazgeçmeyip lafı gediğine oturttu. ”Bir hakemin bir oyuncuyu dışarıya atması gündem değiştiriyorsa, şike sorunu kenara atılıyorsa konuşmaya gerek yok. Aynı hakem geçen yıl beni dışarıya attı. Kimsenin haberi yok.” Tabii.. Anlayana!
* *
Trabzonspor ona hayat verenlerin takımıdır. Kazım Koyuncu’nundur, Mehmet Dalman’ındır ve daha nice kardeşlerimizindir. Haliyle; onlara mahçup olamayız. Şike ile olan mücadelemizi yarım bırakamayız. Şike sürecinde Trabzonspor yalnızdır ve tek başınadır. Bu yalnızlığı hiç unutmayın, unutturmayın..
Son olarak; Temiz Futbol Eylemi 24 Kasım’da Nyon’da yapılacak. Umarım işe yarayacak. En ciddi eylem bu olacaktır çünkü…
anekdot: "Haksızlığa sapıp bütün insanların seni izlemeleri yerine, adaletli davranıp tek başına kalmak daha iyidir. ” Gandhi
İlhan ÖZMEN
*
Hava soğuk demiştik; atkına sarıl. Ne o? Yine “Bize her yer Trabzon” yazan atkı mı var boynunda? Bordo ve mavi, hava kapalı olunca daha mı güzel görünüyor? Sahi ne oldu bu hafta maç? Uşaklar şampiyonluk kupasını götürdü mü Kazım’a? Kazım onları bekliyor.
**
Yazamadım bundan sonrasını… İşin içine Kazım girince tıkanır kalırım. Ah bir bilse ona gidecek kupa “şike” ve “adaletsizlik” yüzünden Fenerbahçe müzesine gitti. Çıkagelir mi Hopa’dan tekrar, karşı durur mu “güçlülerin iktidarına” karşı?
*
Neyse yazıya dönelim. Havalar iyice soğumaya başladı. Gerçi biz henüz 20 derecenin altını İzmir civarlarında hiç göremedik ama ülkede bir soğuk hava belirtisi var. Futbola da yansıdı haliyle… Maçlarda oynanan futbolda mevsim normallerinde… Ne heyecan var ne de tutku. Aslında sebebi belli… Halen çözümlenmemiş ve suçluların cezasını çekmediği bir skandal söz konusu. Israrla ört pas edilmeye çalışılıyor. Ama yine ısrarla konuyu kapattırmamaya çalışan futbol sevdalıları var. Bakıyorum hepsi Trabzonsporlu…
http://dikoyna.com/wp-content/uploads/Trabzonspor-Yaln%C4%B1z-Olmakt%C4%B1r.jpg
Ligin diğer takımları oluşan bu kaostan memnun mu? Yoksa bana dokunmayan “şikeci” ya da paramı veren “teşvikçi” bin yaşasın mı diyorlar? Ortada bir şike skandalı var ve hiçbir şey yokmuş gibi lig devam ediyor. Türkiye Futbol Federasyonu başkanı sıfatındaki kişi (ismi lazım değil, migren ilacım yanıma almadım) şike hakkında hiçbir şey duymak istemiyormuş. Neden acaba? Vicdanı mı sızlıyor yoksa bilmediğimiz kapı arkası görüşmeler mi yapıldı?
Şike yedik, şike içtik, şike kusuyoruz. Şike demekten ne futbola bakıyoruz ne de geleceğe… Rahmetli Kemal Sunal’ın “zam, zam, zama zama zam, her şeye zam, zeytine zam” şeklindeki repliği geliyor aklıma… Bizde her yerde “şike” mücadelesi veriyoruz. Şike ne oldu? Cezalar nerede? Bahis yapan Gökdeniz’i nasıl asmıştınız? E hani? Glasgow Rangers kaçıncı ligde mücadele ediyor? Geçen gün iddaa oynayacaktım bulamadım. Ben Fenerbahçe’nin PTT 1.ligdeki rakibine iddaa oynamak istiyorum. Niye bu hakkım elimden alınır mesela? Neden Fenerbahçe ait olduğu bir alt lige düşürülmez?
Sahi; adalet ne demek? Trabzonspor Türk futbolunda don kişotluk yapar, Robin Hood’luk yapar ama hep tek başına yapar. Neden? Çünkü diğerleri ya sistemden memnundur ya da düzenden… Hafta boyunca Fırat Aydınus’u konuşup durdular. Şenol Güneş ise huyundan vazgeçmeyip lafı gediğine oturttu. ”Bir hakemin bir oyuncuyu dışarıya atması gündem değiştiriyorsa, şike sorunu kenara atılıyorsa konuşmaya gerek yok. Aynı hakem geçen yıl beni dışarıya attı. Kimsenin haberi yok.” Tabii.. Anlayana!
* *
Trabzonspor ona hayat verenlerin takımıdır. Kazım Koyuncu’nundur, Mehmet Dalman’ındır ve daha nice kardeşlerimizindir. Haliyle; onlara mahçup olamayız. Şike ile olan mücadelemizi yarım bırakamayız. Şike sürecinde Trabzonspor yalnızdır ve tek başınadır. Bu yalnızlığı hiç unutmayın, unutturmayın..
Son olarak; Temiz Futbol Eylemi 24 Kasım’da Nyon’da yapılacak. Umarım işe yarayacak. En ciddi eylem bu olacaktır çünkü…
anekdot: "Haksızlığa sapıp bütün insanların seni izlemeleri yerine, adaletli davranıp tek başına kalmak daha iyidir. ” Gandhi
İlhan ÖZMEN