PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Şans Terazisi



Ender Kuyumcu
10.11.2012, 20:57
Maç başlarken tribünlerin büyük bir bölümünün boş oluşunu yağmurlu havaya bağlayanlar asıl nedenin Trabzonspor takımının sezon başından beri hatta geçen seneden bu yana oynadığı kötü futbol olduğunu gözden kaçırmasınlar. Az gibi görünen taraftar sayısı bu futbol için aslında oldukça fazla bile sayılır.

Şurası bir gerçek ki Trabzonspor takımı rakip kim olursa olsun iç sahada ya da deplasmanda oyun üstünlüğünü elinde bulunduramıyor. Hatta bırakın oyun üstünlüğünü elinde bulundurmayı, önde olduğu zamanlarda bile çoğu zaman kendi yarı sahasına hapsoluyor. Bugün de bordo mavililer karşılaşmanın hemen başında iki farklı öne geçmesine rağmen bu tabloda bir değişiklik olmadı. Üstelik rakip ikinci ligden çıktıktan sonra kadrosunu süper lig seviyesine taşıyamamış olan Akhisar olmasına rağmen…

Savunduğu kanat yolgeçen hanına dönen Serkan’ın Zeki’ye, sahada hayalet gibi dolaşan Halil’in Yasin’e, ayağına gelen bütün topları rakibe atan Colman’ın Soner’e, Trabzonspor’un bu oyun sitemine daha uygun olmayan Janko’nun Emre’ye tercih edildiği bir takımın olumlu futbol oynamasını şahsım adına pek beklemiyordum ama Akhisar karşısında bile iki pas yapılamaması, organize şekilde atak geliştirilememiş olması ve maç boyunca sahanın en fazla mesai yapan ikilisinin Trabzonspor’un stoperleri olması gerçekten de acı verici.

İkinci yarının başlamasıyla Trabzonspor kalesini abluka altına alan Akigolar aradığı golü bulduktan sonra baskısını iyice artırdı ama yakaladığı pozisyonlarda biraz şanssızlık biraz da beceriksizlik sonucu beraberliği yakalayamaması sonucu hak ettiği bir puandan oldu.

Halil’e 75 dakika sabreden Güneş, sezon başından beri yapmış olduğu tek olumlu müdahaleyi Emre’yi oyuna alarak yaptı ve bu müdahalenin sonucunda Emre’nin Adrian'a aktarmış olduğu topla başlayan atakla gelen gol hem tribünleri hem de kendisini rahatlatmış oldu. Akhisar karşısında takımının bulduğu gollerden sonra şampiyonlar ligi finalinde gol buşmuşcasına sevinen deneyimli hoca verdiği bu görüntüyle psikolojik olarak pek de rahat olmadığını anlatır gibiydi.

Sonuç olarak Trabzonspor takımı ligin belki de en güçsüz takımı olan Akhisar Belediye karşısında üç puana sahaya futbol adına olumlu hiçbir şey yansıtamadan kavuşmuş oldu. Şans terazisinin kendi kesesine ağır bastığı için gelen bu galibiyet belki bordo mavililere biraz nefes aldırdı ama bundan sonraki haftalarda da oyun olarak taraftarının ümitlenmemesi adına her türlü sinyali verdi. Her zaman söylediğimiz gibi Trabzonspor takımı bu oyun anlayışı ile ancak şansının yaver gittiği karşılaşmaları kazanıp, şansının yanında olmadığı karşılaşmaları da kaybetmeye devam edecektir.

umitçebi
10.11.2012, 23:33
Bence çok acımasız bir eleştri olmuş.Colmanın yeni sakatlıktan çıktığını unutuyorsunuz.Bu maçta ısındırmaya başlamayacakta hangi maçta ısındıracak?Sonerde aynı yattara gibi olduğu zaman pek bişe yok olmadığı zman niye yok eleştrileri gırla.Janko oynaya oynaya takıma ısınacak ama halilin yerine emreye şans verilmesi kanaatindeyim.
Rakip gerideyken bile kendi sahamızda olmamız tamamen psikolojik bir etken..Şampiyon olduğumuz sezonu hatırlayın o zman bu zamanlarda pek de içaçıcı bir top oynamıyorduk ama aradaki fark takımın psikolojisi ve güveni daha üst seviyedeydi.Alınan seri galibiyetlerlede takım şampiyon oldu.Yine fb nin o sezon bu zamanlarda döküldüğünü ve yenimalatya maçıyla dibe vurduğunu unutmayın.Ama istikrar ve olumlu psikolojik havayla 17-16 yaptılar.
Bu camiada nerd eo olumlu hava? Herkes herşeyi çok iyi biliyor ama çözüm yolu üreten yok.Çözüm yolu söyleyenlerde hep farklı şeyler söylüyor yada daha önce denenmiş şeyleri söylüyor.Şu takım otursun,daha iyi bir psikolojiyle kendini ilk üçe atacaktır zaten..
Ama köstek değil destek olun lütfen...

gökçay61
10.11.2012, 23:41
colman daha yeni geldi. ancak oyun anlayışı olarak katılıyorum. bu oyunla çok canımız acır..

ophius
10.11.2012, 23:42
Yazınızda enteresan yerler var...
1- Beğenmediğiniz Colman 2 aydır bu takımdan uzak ve sapara, zokora ve halilden buna rağmen daha etkili oynayıp daha çok koştu
2- Yine beğenmediğiniz Janko ilk iki golde önemli rolde
3- Emrenin taşıdığı topla gelen gol diyorsunuz..emre orada topu kapıp adrian'a veriyor..yaklaşık 60 metre top süren golü atan adrian dan başkası değil

Diğer söylediklerinizde haklılık payınız yüksek

cyberentalpi
11.11.2012, 00:06
Şenol güneş Baştan başa yanlış.
soylenecek o kadar yanlıs sey var ki ? ekonomik acıdan futbol acısından oyuncu acısından yonetim acısından. bunları bir derlesek net cıkar ama ben sizin degerlendirmeniz acisindan devam edeyim

Ts nin Akhisarı yenebilmesi icin bir oyuncunun yıldızlasmasına gerek olmamalı.
Akhisar kim yahu. Kucumsemiyorum hatta ligde oldugu icin seviniyorum ama 3 futbolcusu direk bizim artığımız kaba tabirle.(cagdas,emrah ve mehmet yılmaz)

Biz bu takıma bile baskı kuramadik ki macin basinda 2 şok gol attık. hatta takım biraz iyi olsa puan kaybedebilirdik. ki o kadar puanı olmayan mersin e puan verdik.

herkes ideal kadro diyor ama ben oncelikle neden soner değil diyorum. soner bu takımda o mevkide gelecek planlayacagimiz tek oyuncu.
sapara yerine soner olsa keske

Senol Hocaya ikinci elestirim Janko. janko iyi oyncu ok ama tek forvet asla oynatılmaz. yanına hareketli bir forvet lazim ki bu bence Emre
Halil yerine neden emre degil. Birde janko oyunda ise kanatlar calısmalı. Ya kanattan orta yapacaksin. yada topu sisirip jankoya indireceksin.

Olcan ve Volkan konusunda ise elestirim daha acimasiz. madem 18 kisiik kadrya bile fazlalar. neden alındilar. neden bonservis doktuk o kadar. birde neden bu haftaya kadar illa oynatildilar.

senol hocanın klasik kendi senedini baskasina ciro ettirmesi baska bir sey degil

katre-i.matem
11.11.2012, 00:08
yani colman ı nasıl eleştiriyorsunuz anlamıyorum bu sezon ki ilk macını oynamasına rağmen.. ayrıca colman ın rakıp sahada yaptığı baskıyı bir ben mı gordum acaba..

Aslında "Az gibi görünen taraftar sayısı bu futbol için aslında oldukça fazla bile sayılır." cümlenizle mantalitenizi de göstermiş oldunuz. Avni aker e gelen taraftarın genelini hiç beğenmesem de bu takım boş tribünlere oy-na-ya-maz arkadaş. Sokakta oynarsan kaldırımda destekleriz deriz lafa gelince. Taraftar futbol kötü diye stada gitmemezlik yapmayacak. Stada gidecek tribünler full olacak icab ederse protestosunu da olması gerektiği gibi yapacak.B.Dortmund un son 15 senesine bakın taraftar kelimesinin tanımını öğrenin şampiyonlar ligi şampiyonluğundan orta sıra takımlığına düşerken bile 80.000 seyirciye oynuyordu. Dünya da bunlar olurken gelipte burada bu taraftar bile çok safsataları karalayarak yanlış yönlendirmelerde bulunmayalım lütfen.

Ender Kuyumcu
11.11.2012, 00:42
Yazınızda enteresan yerler var...
1- Beğenmediğiniz Colman 2 aydır bu takımdan uzak ve sapara, zokora ve halilden buna rağmen daha etkili oynayıp daha çok koştu
2- Yine beğenmediğiniz Janko ilk iki golde önemli rolde
3- Emrenin taşıdığı topla gelen gol diyorsunuz..emre orada topu kapıp adrian'a veriyor..yaklaşık 60 metre top süren golü atan adrian dan başkası değil

Diğer söylediklerinizde haklılık payınız yüksek


Emre kısmını kastettiğim şekilde düzelttim.

Yaşar
11.11.2012, 01:27
Kayıp olması kuvvetle muhtemel bir sezonda Serkan,Halil, Zokora gibi futbol yaşantılarının son demlerinde olan ve doymuş adamlar yerine Zeki, Soner, Yasin, Emre gibi genç ve aç çocukların oynaması ve takımın iskeletinin bu çocuklar ve işe yarar yabancılar üzerine kurulması gerektiğini düşünüyorum. Bu bağlamda son zamanlarda dillerden düşmeyen ''istikrar'' kelimesi de neresinden bakarsanız bakın, hiçbir anlam ifade etmiyor.
Geleceğe umutla bakmak istiyorum fakat sahada oynayan ve oynayamayanları görünce içim kararıyor.
Yasin geçen hafta takımın en iyi oyuncusu iken bu hafta yedek başlıyor.
Serkan Mersin İdman Yurdu maçında belli bir dakikadan sonra bariz olarak oyundan düşmüşken ve güçsüzken; karşımızdaki rakip de Akhisar Belediye gibi zayıf bir rakipken Zeki'nin oynamamasına anlam veremiyorum.
Halil'in sahadaki perişanlığınıı ve yüz ifadesindeki mutsuzluğu görünce kahroluyorum, oynadıkça taraftarla arasındaki ilişki bozuluyor; bu halde Emre'nin oynamamasını çözemiyorum.
Zokora'nın sahada sorumluluk almadan ve kaçak oyununu gördükçe Milli takıma seçilme moralinin ekstra motivasyonu ile oynama olasılığı yüksek olan Soner'in oynamamasını aklım almıyor.
Rakip Akhisar Belediyespor ligin en mütevazı takımlarından ve bu takıma karşı bile daha önceden işlemeyen sistmde ısrar etmek ve yeni birşeyler denememek garip değil mi?
Ayrıca Olcan, Volkan ve Henrique gibi adamlar formsuzluklarıyla kadro dışı kalmayo haketmiş olsalar da suçun hepsinin bu oyuncularda olmadığını düşünüyorum.
Nerden tutarsanız tutun ''istikrar'' kelimesinin içini bir türlü dolduramıyorum.