Gökhan Koç
11.07.2012, 18:56
Öncelikle, şöyle bir rakam vereyim size; 77.5
Son 10 yılın ortalama şampiyonluk puanı …
Şimdi şunu soralım kendimize; Trabzonspor, bu 10 yılın tamamını, sürekli 78 puan alarak tamamlasaydı kaç kere şampiyon olabilirdi?
Cevap:0
Niye mi? Son 25 yılın istatistiklerine bakabilirsiniz,
Yani Trabzonspor’un şampiyon olabilmesi için bi kere kafadan 80 puan’ı geçmesi gerekiyor.
Yani son 10 yılda 2 kere başarılabilmiş birşeyi başarması gerekiyor.
Peki sadece bu yeterli midir? Hayır,
Bu sadece, birinci şarttır.
…….
Sezon içersinde kesinlikle ama kesinlikle…
Ne şike, ne teşvik, ne teşvik teşebbüsü, ne teşvik teşebbüsüne niyet, ne de teşvik teşebbüsüne niyet etmeye teşebbüs… Yapılmamalıdır.
Hatta herhangi bir teşebbüse teşvik bile vermemelidir.
Bu da ikinci şart,
…….
Bu iki şart yeter mi? Yetmeezzzzzz,
Yönetim, tertemiz de olsa muhakkak suçlanacaktır.
Savcı kenar süsü yapar, basın da saldırır,
Mahkemede savunma yapmak yetmez, (Avukatlarıyla)
Basın karşısına çıkıp zaten malum olanı defalarca ama defalarca ama defalarca anlatmaları gerekir.
Bu da üçüncü şart,
……
Klübün kendini savunması yeterli midir? Tabiki hayır
İşin içine federasyonu girer, başbakanı girer, bakanları girer, muhalefeti girer,
Türlü türlü çözüm yolları aranır,
Trabzonspor şampiyon olmasın diye “Devlet Projeleri” geliştirilir.
Bu noktada iş taraftara düşer…
Taraftar;
Minimum 100 adet yürüyüş düzenlenmelidir. Ama normal yürüyüşlerle karıştırmayın, Trabzonspor ismi geçtiği için yürüyüş izni almak çoğu kez mümkün olmayacaktır.
15-20 Milyon şikayet ve bilgilendirme dilekçesi göndermelidir. Nereye mi? UEFA başkanına, genel sekreterine, çaycısına, FIFA’ya, avrupa basınına, avrupa da ki klüplere, avrupada ki taraftarlara ve daha birçoğuna…
Klüp yöneticilerine ve avukatlarına maksimum desteği vermelidir.
Herhafta bildiriler yayınlamalıdır.
Federasyon binası önünde sürekli oturma eylemleri düzenlemelidir.
Ve,
Hergün yeni fikirler türetmeli, yeni yöntemlerle protestosunu güncel ve sürekli tutmalıdır.
İşini gücünü bırakıp bu uğurda savaşmalı, savaşırken sabrına mukayet olmalıdır.
Bu da dördüncü şarttır.
Yeter mi?
Yetmezzzzz,
En kritik zamanlarda, eski başkanların yada sevdiğin yazarlar çıkar abuk sabuk konuşur,
Renktaşlardan biri çıkar “Bu iş bitti” der ve insanların umutlarını (ve dolayısıyla mücadele yetisini) yitirmelerine sebep olur.
Taraftar sayfana bitmek tükenmez saldırılar düzenlenir, bu saldırılar birçok organizasyonu yavaşlatabilir.
Bütün gün iş yerinde çalıştığın için bu sorunları akşamları çözmen gerekir ve vakit her zaman yetersizdir.
Üstelik bunları, geçinmenin bile çok güç olduğu bir ülkede yapmalısın.
Hemde birkaç sene…
…..
İşte bu yüzden,
Trabzonspor’un her şampiyonluğu, Küba devriminden daha zahmetli ve kıymetlidir.
İşte bu yüzden,
TrabzonSpor, tek büyüktür.
Not: Başlığı nereye koyacağımı bilemedim,
forum yöneticisi arkadaşların bilgisine arz ederim
Son 10 yılın ortalama şampiyonluk puanı …
Şimdi şunu soralım kendimize; Trabzonspor, bu 10 yılın tamamını, sürekli 78 puan alarak tamamlasaydı kaç kere şampiyon olabilirdi?
Cevap:0
Niye mi? Son 25 yılın istatistiklerine bakabilirsiniz,
Yani Trabzonspor’un şampiyon olabilmesi için bi kere kafadan 80 puan’ı geçmesi gerekiyor.
Yani son 10 yılda 2 kere başarılabilmiş birşeyi başarması gerekiyor.
Peki sadece bu yeterli midir? Hayır,
Bu sadece, birinci şarttır.
…….
Sezon içersinde kesinlikle ama kesinlikle…
Ne şike, ne teşvik, ne teşvik teşebbüsü, ne teşvik teşebbüsüne niyet, ne de teşvik teşebbüsüne niyet etmeye teşebbüs… Yapılmamalıdır.
Hatta herhangi bir teşebbüse teşvik bile vermemelidir.
Bu da ikinci şart,
…….
Bu iki şart yeter mi? Yetmeezzzzzz,
Yönetim, tertemiz de olsa muhakkak suçlanacaktır.
Savcı kenar süsü yapar, basın da saldırır,
Mahkemede savunma yapmak yetmez, (Avukatlarıyla)
Basın karşısına çıkıp zaten malum olanı defalarca ama defalarca ama defalarca anlatmaları gerekir.
Bu da üçüncü şart,
……
Klübün kendini savunması yeterli midir? Tabiki hayır
İşin içine federasyonu girer, başbakanı girer, bakanları girer, muhalefeti girer,
Türlü türlü çözüm yolları aranır,
Trabzonspor şampiyon olmasın diye “Devlet Projeleri” geliştirilir.
Bu noktada iş taraftara düşer…
Taraftar;
Minimum 100 adet yürüyüş düzenlenmelidir. Ama normal yürüyüşlerle karıştırmayın, Trabzonspor ismi geçtiği için yürüyüş izni almak çoğu kez mümkün olmayacaktır.
15-20 Milyon şikayet ve bilgilendirme dilekçesi göndermelidir. Nereye mi? UEFA başkanına, genel sekreterine, çaycısına, FIFA’ya, avrupa basınına, avrupa da ki klüplere, avrupada ki taraftarlara ve daha birçoğuna…
Klüp yöneticilerine ve avukatlarına maksimum desteği vermelidir.
Herhafta bildiriler yayınlamalıdır.
Federasyon binası önünde sürekli oturma eylemleri düzenlemelidir.
Ve,
Hergün yeni fikirler türetmeli, yeni yöntemlerle protestosunu güncel ve sürekli tutmalıdır.
İşini gücünü bırakıp bu uğurda savaşmalı, savaşırken sabrına mukayet olmalıdır.
Bu da dördüncü şarttır.
Yeter mi?
Yetmezzzzz,
En kritik zamanlarda, eski başkanların yada sevdiğin yazarlar çıkar abuk sabuk konuşur,
Renktaşlardan biri çıkar “Bu iş bitti” der ve insanların umutlarını (ve dolayısıyla mücadele yetisini) yitirmelerine sebep olur.
Taraftar sayfana bitmek tükenmez saldırılar düzenlenir, bu saldırılar birçok organizasyonu yavaşlatabilir.
Bütün gün iş yerinde çalıştığın için bu sorunları akşamları çözmen gerekir ve vakit her zaman yetersizdir.
Üstelik bunları, geçinmenin bile çok güç olduğu bir ülkede yapmalısın.
Hemde birkaç sene…
…..
İşte bu yüzden,
Trabzonspor’un her şampiyonluğu, Küba devriminden daha zahmetli ve kıymetlidir.
İşte bu yüzden,
TrabzonSpor, tek büyüktür.
Not: Başlığı nereye koyacağımı bilemedim,
forum yöneticisi arkadaşların bilgisine arz ederim