PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : ŞİKE Soruşturması (Deliller İddialar)



Külünkoğlu
05.07.2011, 09:27
Bu başlıkta yorum yok arkadaşlar sadece deliller ve iddalar.

http://www.aksam.com.tr/images/news/59069.jpg

Külünkoğlu
05.07.2011, 09:28
Ses Kayıtları

13 mayis 2011 saat: 21.54
bülent ibrahim işçen (fb'li yönetici): o arkadaş ile görüştüm. o hale gelmiş mallar abi. o gidecek fiyat konuşacak. gereken neyse onları sordu etti. ben direk onlarla kendim görüşeceğim bizzat dedi. gereğini sen hiç merak etme. o hamsi tarafı da var ya abi. (trabzonspor'u kast ediyor.) onlarda şey yapıyorlarmış, baskı yapıyorlarmış dedim. biz bunu engelleyeceğiz dedim. bizzat kendim görüşeceksin çağıracaksın yani bu işin şakası yok. bir de dedim adamın şeyi gider ondan buna dedi. az öz temiz, net bir şekilde görüş. bugününün yarını da var hani.
aziz yıldırım: bence şeyi(ahmet çelebi'yi kastederek) ahmet'i de gönder.
bülent ibrahim işçen: abi tabi gidiyor. bizim maçtan sonra pazartesi salı günü direk 5 gün orda kalacak, kampta. arkadaş abi, ismini söylediğin kişi. dedik yüzüne. bakmam yüzüne bir daha. bunu yapmazsan aziz abiye bir daha selam verme.
aziz yıldırım: yarın gel konuşalım, tamam

22 mayis 2011 saat: 22.34
sefer yılmaz (eskişehirspor ant. yrd.): ne yaptınız?
sivaslı futbolcu: ne yapayım fenerbahçe'yi şampiyon yaptık gidiyorum.
sefer yılmaz: oğlum orda kafayı çakıp atsana gölü ya. sen ayakta duruyorsun, ayakta vuramazdın topa.
sivaslı futbolcu (http://www.bordomavi.net/forum/show.asp?t=sivasl%c4%b1+futbolcu): ne gölü ya ben oraya gol atmaya gitmedim ki. ben oraya bulunmaya gittim.

Külünkoğlu
05.07.2011, 09:28
şike görüntülerle belgelendi. Operasyonun ikinci gününde gözaltı sayısı 60’a ulaşırken soruşturmanın detayları da tek tek ortaya çıkıyor.

Fenerbahçe-Ankaragücü, Sivas-Fenerbahçe, Fenerbahçe-İstanbul BB ve Buca-Fenerbahçe maçlarındaki pazarlık skandalın boyutunu gözler önüne seriyor.

FENERBAHÇE-İSTANBUL BB: 2-0

Rüşvetin belgesi çanta

ŞİKE yapıldığı iddiasıyla teknik ve fiziki tekibe takılan Fenerbahçe-Büyükşehir Belediye maçı (1 Mayıs 2011) öncesi Aziz Yıldırım’ın şike için talimat verdiği verdiği iddia edildi. Talimatın ardından Yusuf Turanlı’nın Büyükşehir Belediyespor takımının futbolcularından İbrahim Akın’ı arayarak, takım kadrosu hakkında bilgi aldığı sonra da İbrahim Akın ile irtibata geçerek yanına çağırdığı belirtildi. İkilinin buluştuğu ve görüşmenin ardından Turanlı’nın durumu Ahmet Çelebiye bildirdigi iddia edildi. İbrahim Akın’ın da ‘dini’ açıdan saygı duyduğu bir şahsı arayarak “Hocam bizim hafta sonu Fener’le maçımız var ya; demişler ki İbo gol atmasın, yüz bin dolar verelim ona” diyerek şike karşılığı para alıp almamasının sakıncası olup olmadığını sorduğu şahsında sakınca olmadığını söylediği iddia ediliyor. Akın da pazarlık esnasında da 100 bin eurodan aşağı olmayacağını söyledigi iddia edildi. Aiz yıldırım’ın yaptığı bir toplantının ardından İbrahim Akın’la bir görüşme daha yapılması takibe takıldı. İbrahim Akın’a paranın siyah renkli bir çantayla verilmesi de polisin takibine takıldı.

SİVASSPOR-FENERBAHÇE: 3-4

Ali’yi basın görmüş mü

FUTBOL’DA şike iddiası 22 Mayıs’ta Sivas’ta oynanan Sivasspor-Fenerbahçe maçına ilişkin de gündeme gelmişti. Teknik ve fiziki takibe takılan görüntülere göre aç öncesi eski futbolcu Ahmet Çelebi Sivasspor’lu Mehmet Yıldız’la görüşerek İstanbul’a çağırdı. Yıldız, İstanbul’a gelemeyince Çelebi, Faruk Taşseten adlı kişiyi arayarak “Sivas’tan bir havadis var mı” diye sordu ve daha sonra kendisini sabit numaradan aramasını istedi. 17 Mayıs’ta ise Sivasspor Başkanı Mecnun Otyakmaz ile yaptığı görüşmede Sivas’a geleceğini söyledi.

9 Mayıs saat 00:03’te Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Bülent İbrahim İşçen’le şu görüşmeyi yapıyor:

Yıldırım: (Ali Kıratlı’yı kastederek)

Ali yi basın görmüş mü Ali yi.

İşçen: Basın görmüş abi Ali yi.

Kıratlı bizi yakmasın ha...

Yıldırım: Daha önce Eskişehirspor-Trabzonspor maçına gidip, daha sonra gitmedim demişti. Şimdi sakın demesin gelmedim diye, gelmedim demesin ha... yakmasın bizi... sonra yanmayalım.

BUCASPOR-FENERBAHÇE: 3-5

Alnından öpüyorum

24 Nisan.2011 tarihinde İzmir’de oynanan Bucaspor - Fenerbahçe maçı öncesinde ise Aziz Yıldırım’ın, İlhan Ekşioğlu’na verdiği talimat doğrultusunda Bucasporlu yabancı futbolcularla menajerlerin maçta kötü oynamaları konusunda anlaştıkları öğrenildi. Fenerbahçelilerin Bülent Uygun üzerinden Musa Aydın ile de görüşerek şike konusunda anlaştıkları iddia ediliyor. Bazı Bucasporlu futbolculara ulaşılamadığı da teknik takibe takılan bilgelerde yer alıyor. Aziz Yıldırım, Ali Kıratlı, Bülent İbrahim İşcen, Cemil Turhan, Ahmet Çelebi Ve Abdullah Başak’ın İzmir’e giderek şike çalışması yaptığı tespit edildi. Örgüt üyesi Abdullah Başak’ın İzmir’de yürütülen çalışmalar esnasında tüm örgüt üyelerinin çalışmalarından haberdar olarak bu çalışmalar neticesi şike anlaşması sağlanan şahıslar hakkında bilgi sahibi olduğu ve birtakım şahıslarla da doğrudan kendisinin görüştüğü ve bunun sonucunda da maçın ilk yarısı Bucaspor’un üstünlüğü ile bitmesine rağmen Fener’in maçı 5-3 kazandığı belirtildi. Maç sonrası İlhan Ekşioğu’nun Abdullah Başak’a “Alnından öpüyorum seni” demesi dinlemeye takıldı.

FENERBAHÇE-ANKARAGÜCÜ: 6-0

Emre mesaj gönderdi

15 Mayıs’ta oynanan Fenerbahçe - M.K.E. Ankaragücü maçı öncesinde Aziz Yıldırım’ın İlhan Yüksel Ekşioğlu’na bazı Ankaragücü futbolcular üzerinden şike yapılması için talimat verdiği iddia ediliyor. Teknik takip bilgilerine göre Mehmet Yenice ve Yavuz Ağırgöl konu ile ilgili olarak Ankara’da çalışmalarda bulundu. Kasımpaşa’dan bir futbolcu aracılığı ile Ankaragücü kalecisine ulaşmaya çalıştı. Kasımpaşa kalecisi Murat Şahin teklifi reddetti. Ankragücü maçı için 400 bin dolar ayıran Fenerbahçe’nin bazı Ankaragücülü futbolculara verildiği iddia ediliyor. Abdullah Başak’a “Abi olumsuz, korkuyorlar, olumsuz” “dediği iddia ediliyor. Maç Fenerbahçe’nin 6-0 galibiyeti ile sonuçlandı. Maç sonucunda anlaşılan isimlere paranın verildiği tespit edildi. Emre Belözoğlu’nun Kaan Söylemezler’le ‘Seni Fener’e aldıracağım. Maçta beni fazla zorlama’ diye mesaj çektiği de belirlendi. Olayın ortaya çıkmasıyla Söylemezler’in ağzından bir bildiri hazırlandığı ve olayın şakadan ibaret olduğu belirtildi. Söylemezler’e bildiriyi Belözoğlu’nun kuzeni Volkan Bahçekapılı imzalatarak Yıldıram’a götürdü.

Şike çetesi 5 ayaktan oluşuyor

Şike operasyonunu yürüten emniyet birimleri Süper Lig’in kaderini etkileyen organizasyonun 5 ayrı ayağı bulunduğunu ortaya çıkardı. Yıldırım ve Peker’in yöneticiliğindeki şebeke, menejer ve futbolcular gibi farklı birimlerden oluşuyor.

İstanbul Organize Suçlarla Mücadale, Mali ve Terör Şubelerinin ortaklaşa yürüttüğü ‘silahlı şike örgütü’ operasyonunda dün 49 olan gözaltı sayısı 60’a ulaştı. Şike örgütü yöneticisi olduğu iddia edilen ‘Olgun Peker’in adamları’ olduğu öne sürülen Giresunspor Basın Sözcüsü Fatih Sandal ve gazeteciler Candemir Sarı, Adil Şahin, Murat Yakarışık, Mesut Erdoğan ile Giresunspor Taraftarlar Derneği üyeleri Selim Kımıl, Hırçın Kımıl, Abdullah Karakus ve Samet Erdemir de dün gözaltına alındı. Soruşturmada elde edilen delillere göre, şike örgütünün yöneticiliğini Olgun Aydın Peker ile Aziz Yıldırım’ın yapıyor.

Yöneticilerini görevlendiriyordu

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe lehine şike ve teşvik işlemleri için nasıl bir yöntem izlediği de teknik takibe takıldı. Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçespor Kulübü yöneticileri arasında bulunan Şekip Mosturoğlu ile İlhan Ekşioğlu’nu aracı olarak kullandığı iddia edildi. Peker ve Yıldırım’ın altındaysa, Türkcell Süper Lig ve Bank Asya liginde oynanan maçlarda şike yapmak üzere örgütlenmiş beş ayrı birimden oluşan bir yapılanma olduğu iddia edildi. Yapılanma içinde kimin kiminle görüşeceği de net. Buna göre, örgüt yöneticileri, ‘aracı isimlerle’ diğer örgüt üyesi diğer kulüp başkanları, yöneticiler, futbol federasyonu yöneticileri, menejerler ve yorumcular ile futbolculardan oluşan birimlerle görüşüyordu.

bkandil
05.07.2011, 09:29
Hürriyet'ten...

POLİS TUTANAĞINDAN
- SORU: 08.05.2001 tarihindeki Fenerbahçe (http://www.hurriyet.com.tr/index/fenerbahçe/) Mali Genel Kurulu’nda muhaliflerin sindirilmesi ve baskı yapılması amacıyla faaliyette bulundunuz mu?
- BÜLENT İŞÇEN: Ben kesinlikle bir faaliyette bulunmadım. Herkes gibi mali kongre günü, ben iki oğlumla kongreye gittim, birlikte oyumuzu kullandık ve ayrıldık.
- SORU: Hakem atanması, PFDK ve Tahkim Kurulu toplantılarında aleyhte kararlar çıkması durumda Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener’e baskı uyguladınız mı?
- BÜLENT İŞÇEN: Ben kesinlikle eski Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener’e baskı yapmadım. Yapıldıysa da bir bilgim ve ilgim yoktur.
· TELEFON GÖRÜŞMESİ: Rüzgar var ya rüzgar... (Ali Kıratlı’yı kastediyor) Kuşun 1’ini almış. Kuşa zam da geliyormuş biliyorsun değil mi?
- SORU: Bu görüşmenin hususlarını açıklayın.
- BÜLENT İŞÇEN: Bu görüşme tamamıyla çapkınlıkla alakalı olarak özel hayata ait bir görüşmedir.
Etkin Pişmanlık’tan yararlanmak istiyorum
POLİS TUTANAĞINDAN
- SORU: TCK’nın 221. maddesinde düzenlenmiş olan Etkin Pişmanlık’tan faydalanmak istiyor musunuz?
- BÜLENT İŞÇEN: Evet.
- SORU: İlhan Ekşioğlu’nun talimatıyla, şike faaliyetlerinde bulunan Abdullah Başak’a para verilmesi ve araç satın alınması hususunda faaliyette bulundunuz mu?
- BÜLENT İŞÇEN: Ben herhangi bir şike faaliyetinde bulunmadım. Ancak Abdullah bana kız kardeşine araba (http://www.hurriyetoto.com) alacağını söyledi. Bu konuda yardım talebinde bulundu. İlhan Ekşioğlu’nun S.K’yı arayacağını, aracı kızkardeşi Ruken’in alacağını söyledi.
- SORU: Sedat Peker ile aranızdaki ilişki ve irtibatı açıklayın.
- BÜLENT İŞÇEN: 10 yıl kadar önce kendisi benden bir araba (http://www.hurriyetoto.com) satın aldı. Bu olaydan sonra Sedat Peker ile görüşmedim. Mecnun Odyakmaz ile
de futbolla uğraştığından tanışıklı-ğım vardır.
Gelmedim demesin, yakmasın bizi
POLİS TUTANAĞINDAN
- SORU: 01.05.2011 tarihindeki Fenerbahçe- İstanbul (http://www.hurriyet.com.tr/index/istanbul/) Büyükşehir Belediyespor maçı öncesinden 29.04.2011 tarihinde şike faaliyetinde bulunan şahıslara para verdiniz mi?
- BÜLENT İŞÇEN: Ben kesinlikle herhangi bir şike faaliyetinin içinde bulunmadım. Böyle bir şeyden haberdar değilim.
09.05.2011. Saat: 00.03 Aziz Yıldırım, İşçen’i arar; “Ali’yi görmüş mü basın Ali’yi.. (Eskişehir-Trabzon maçında görülen Ali Kıratlı’yı kasteder) Gelmedim demesin ha. İyi demesin. YAKMASIN BİZİ. Yanmayalım.
- SORU: Açıklayın bu konuşmayı.
- İŞÇEN: Ali Kıratlı’nın Eskişehir maçına seyirci olarak gittiğini, bir gazetecinin sorusu üzerine kızarak sakladığını, aslında saklamaması gerektiğini söylüyor. Eğer saklarsa camiaya zarar vereceğini söylüyor.

CAFER ÖZER
05.07.2011, 09:50
http://spor.ekolay.net/haber.asp?PID=2630&HaberID=791613

İşte şikenin fotoğrafı
Futbol
05.07.2011- Bu haberi 369 kişi okudu.


İzmir'de oynanan ve Fenerbahçe'nin 5-3 kazandığı Bucaspor maçında da şike izi süren İstanbul polisinin, Aziz Yıldırım, Ali Kıratlı ve 4 ismi adım adım takip ettiği ortaya çıktı.

Telefon dinlemelerinde şikeyi belgeleyen polis, görüşmeleri de gizli kamerayla kaydetmiş...

Şike soruşturması kapsamında Fenerbahçeli yöneticileri ve menajerleri takip altına alan polis, bütün şike pazarlıklarını ve buluşmalarını kaydetmeyi başardı.

AZİZ YILDIRIM'A ŞİKE GÖZALTISI

AZİZ YILDIRIM HASTANEYE KALDIRILDI

Teknik takibe takılan şikeyle ilgili konuşmaların ardından harekete geçen ekipler, Fenerbahçeli yöneticilerin ve menajerlerin futbolcuları ikna toplantılarını da saniye saniye kaydetti.

24 Nisan 2011 günü İzmir'de oynanan ve Fenerbahçe'nin 3-1 geriye düştüğü halde 3-5 kazanmayı başardığı Bucaspor maçında yapılan şike de, organize polisi tarafından görüntülendi.

İddiaya göre Fenerbahçe, Bucaspor maçında şike yapılması için diğer maçlardan çok daha yoğun çaba sarf etti. Çünkü şampiyonluk yarışında hem son haftalarda puan kaybetmeyi istemiyordu, hem de Bucaspor Sivassporla küme düşme mücadelesi veriyordu.

Fenerbahçe son hafta Sivassporla oynayacağı maçın daha rahat geçmesini istediği için, Bucaspor'un küme düşmesini sağlamaya çalışıyordu. Bu kapsamda Sivassporlu yöneticiler de Fenerbahçe'nin şike yaparak maçı kazanmasına yardımcı oldu.

FUTBOLCULAR AYARLANDI
Polisin hazırladığı fezlekede, Fenerbahçeli yöneticilerin ve menajerlerin de katıldığı bu toplantıların fotoğrafları da yer aldı. Fezlekede Fenerbahçe'nin şampiyon olabilmesi için başkan Aziz Yıldırım'ın, Fenerbahçe yöneticisi İlhan Ekşioğlu'na bazı Bucasporlu futbolcuların şike yapması için ayarlanması talimatı verildiği anlatıldı.

İddiaya göre, Ekşioğlu da Ali Kıratlı aracılığıyla menajerler Özkan Doğan ve Fazıl Özdemir ile bağlantıya geçti. Futbolcuların müsabakada kötü oynması ve Fenerbahçe'nin kazanması konusunda anlaştı.

Bunun üzerine yine Yıldırım'ın talimatıyla harekete geçen efsanevi futbolcu Cemil Turhan, Eskişehirspor Teknik Direktörü Bülent Uygun aracılığıyla Bucaspor'un başarılı futbolcusu Musa Aydın'a ulaştı.

Musa Aydın'ın Fenerbahçe maçında kötü oynaması için para karşılığı anlaşma da yapıldı. Bucasporlu futbolcu Onur Tuncer'e ise ulaşılamadı.

İZMİR ÇIKARMASI
Polis fezlekesinde, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Ali Kıratlı, Bülent İbrahim İşcen, Cemil Turhan, Ahmet Çelebi ve Abdullah Başak'ın bizzat İzmir'e giderek şike için görüşmeleri sürdürdüğünü iddia etti.

Bu görüşmelerde kilit rolü ise Abdullah Başak oynadı. Menajerler İzmir'de Bucaspor'un futbolcuları ile bir araya geldi ve para karşılığı maçı kaybetmeleri konusunda anlaştı.

"RAHAT OL ABİ, ALACAZ MAÇI"
Polis fezlekesinde Fenerbahçeli yöneticiler ile menajerler arasında maçın devre arasında ve sonrasında yapılan telefon konuşmalarının detayları da yer aldı.

İddiaya göre, planlanmayan şekilde Fenerbahçe'nin ilk yarıyı 2-1 geride kapatması üzerine bağlantıları yaptığı öne sürülen menajer Abdullah Başak'ı Fenerbahçeli yönetici İlhan Ekşioğlu aradı.

Başak telefonda, "Abi sıfırız ya. Buca gibi takımdan iki gol yiyoruz. 3. gölü de yüzde 100 adam karşı karşıya Volkan'a vurdu yani" diyor. Ekşioğlu ise "Apo dua mua et, birşeyler yapın hadi oğlum ya" şeklinde konuşuyor.

Bunun üzerine Başak, "Alacağız maçı İlhan abi, rahat ol İlhan abi" diye cevap veriyor. Bu konuşmanın ardından Fenerbahçe 3-1 geriye düştüğü maçı 3-5 kazanıyor.

Bunun üzerine menajer Başak'ı arayan Ekşioğlu, "Alnından öpüyorum seni alnından" diye seviniyor.

(Gazeteport)

Külünkoğlu
05.07.2011, 10:02
Aziz Yıldırım 15 ayrı telefondan konuştu

Hürriyet Gazetesi'nin haberine göre; Dosyadaki 15 farklı şike olayına adı karışan Yıldırım’ın, eski yöneticiler Saadettin Saran, Hakan Bilal Kutlualp ve Tahir Kıran’ın telefonlarını dinlettiği yönündeki iddiaların dosyada yer almadığı öğrenildi. Yıldırım ve ekibinin şike dışında herhangi bir suçla karşı karşıya olmadığı soruşturmada şüphelilerin sürekli cep telefonlarını değiştirdiği de tespit edildi.

Polis tümünü dinledi
Yaklaşık 50 şüpheli, 8 ay içinde 400’e yakın hat değiştirdi. Yıldırım da soruşturma süresince 13 farklı telefon numarasında görüşmelerini yaptı. Yıldırım’ın zaman zaman çevresindeki kişilere ait cep telefonlarıyla farklı isimleri aradığı da tespit edildi. Polis, mahkemeye başvurarak yeni numaralar için dinleme izni istedi.

a f s
05.07.2011, 10:14
http://i.tmgrup.com.tr/ftm/2011/07/05/671x324/151968730264.jpg
http://i.tmgrup.com.tr/ftm/galeri/genel/sike-sorusturmasindan-muthis-kareler/mc1foto3acopy_d.jpg
http://i.tmgrup.com.tr/ftm/galeri/genel/sike-sorusturmasindan-muthis-kareler/mc1foto3bcopy_d.jpg
http://i.tmgrup.com.tr/ftm/galeri/genel/sike-sorusturmasindan-muthis-kareler/mc1foto1a1bcopy_d.jpg
http://i.tmgrup.com.tr/ftm/galeri/genel/sike-sorusturmasindan-muthis-kareler/mc1foto2acopy_d.jpg
http://i.tmgrup.com.tr/ftm/galeri/genel/sike-sorusturmasindan-muthis-kareler/mc1foto2dcopy_d.jpg
http://i.tmgrup.com.tr/ftm/galeri/genel/sike-sorusturmasindan-muthis-kareler/mc1foto2fcopy_d.jpg
http://i.tmgrup.com.tr/ftm/galeri/genel/sike-sorusturmasindan-muthis-kareler/mc1foto3ccopy_d.jpg
http://i.tmgrup.com.tr/ftm/galeri/genel/sike-sorusturmasindan-muthis-kareler/mc1foto3ecopy_d.jpg

CAFER ÖZER
05.07.2011, 10:29
http://www.internetspor.com/spor/super-lig/polis-sike-yapanlari-iste-boyle-takip-etmis-83249.html?v=1309850701

Polis şike yapanları işte böyle takip etmiş!
Bugün 09:57 Salı
İstanbul polisinin, Aziz Yıldırım, Ali Kıratlı ve 4 ismi adım adım takip ettiği ortaya çıktı.
İzmir'de oynanan ve Fenerbahçe'nin 5-3 kazandığı Bucaspor maçında da şike izi süren İstanbul polisinin, Aziz Yıldırım, Ali Kıratlı ve 4 ismi adım adım takip ettiği ortaya çıktı. Telefon dinlemelerinde şikeyi belgeleyen polis, görüşmeleri de gizli kamerayla kaydetmiş...







Şike soruşturması kapsamında Fenerbahçeli yöneticileri ve menajerleri takip altına alan polis, bütün şike pazarlıklarını ve buluşmalarını kaydetmeyi başardı. Teknik takibe takılan şikeyle ilgili konuşmaların ardından harekete geçen ekipler, Fenerbahçeli yöneticilerin ve menajerlerin futbolcuları ikna toplantılarını da saniye saniye kaydetti. 24 Nisan 2011 günü İzmir'de oynanan ve Fenerbahçe'nin 3-1 geriye düştüğü halde 3-5 kazanmayı başardığı Bucaspor maçında yapılan şike de, organize polisi tarafından görüntülendi.

İddiaya göre Fenerbahçe, Bucaspor maçında şike yapılması için diğer maçlardan çok daha yoğun çaba sarf etti. Çünkü şampiyonluk yarışında hem son haftalarda puan kaybetmeyi istemiyordu, hem de Bucaspor Sivassporla küme düşme mücadelesi veriyordu. Fenerbahçe son hafta Sivassporla oynayacağı maçın daha rahat geçmesini istediği için, Bucaspor'un küme düşmesini sağlamaya çalışıyordu. Bu kapsamda Sivassporlu yöneticiler de Fenerbahçe'nin şike yaparak maçı kazanmasına yardımcı oldu.




Futbolcular ayarlandı

Polisin hazırladığı fezlekede, Fenerbahçeli yöneticilerin ve menajerlerin de katıldığı bu toplantıların fotoğrafları da yer aldı. Fezlekede Fenerbahçe'nin şampiyon olabilmesi için başkan Aziz Yıldırım'ın, Fenerbahçe yöneticisi İlhan Ekşioğlu'na bazı Bucasporlu futbolcuların şike yapması için ayarlanması talimatı verildiği anlatıldı. İddiaya göre, Ekşioğlu da Ali Kıratlı aracılığıyla menajerler Özkan Doğan ve Fazıl Özdemir ile bağlantıya geçti. Futbolcuların müsabakada kötü oynması ve Fenerbahçe'nin kazanması konusunda anlaştı. Bunun üzerine yine Yıldırım'ın talimatıyla harekete geçen efsanevi futbolcu Cemil Turhan, Eskişehirspor Teknik Direktörü Bülent Uygun aracılığıyla Bucaspor'un başarılı futbolcusu Musa Aydın'a ulaştı. Musa Aydın'ın Fenerbahçe maçında kötü oynaması için para karşılığı anlaşma da yapıldı. Bucasporlu futbolcu Onur Tuncer'e ise ulaşılamadı.

İzmir çıkarması

Polis fezlekesinde, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Ali Kıratlı, Bülent İbrahim İşcen, Cemil Turhan, Ahmet Çelebi ve Abdullah Başak'ın bizzat İzmir'e giderek şike için görüşmeleri sürdürdüğünü iddia etti. Bu görüşmelerde kilit rolü ise Abdullah Başak oynadı. Menajerler İzmir'de Bucaspor'un futbolcuları ile bir araya geldi ve para karşılığı maçı kaybetmeleri konusunda anlaştı.

'Rahat ol abi, alacağız maçı'

Polis fezlekesinde Fenerbahçeli yöneticiler ile menajerler arasında maçın devre arasında ve sonrasında yapılan telefon konuşmalarının detayları da yer aldı. İddiaya göre, planlanmayan şekilde Fenerbahçe'nin ilk yarıyı 2-1 geride kapatması üzerine bağlantıları yaptığı öne sürülen menajer Abdullah Başak'ı Fenerbahçeli yönetici İlhan Ekşioğlu aradı.







Başak telefonda, "Abi sıfırız ya. Buca gibi takımdan iki gol yiyoruz. 3. gölü de yüzde 100 adam karşı karşıya Volkan'a vurdu yani" diyor. Ekşioğlu ise "Apo dua mua et, birşeyler yapın hadi oğlum ya" şeklinde konuşuyor. Bunun üzerine Başak, "Alacağız maçı İlhan abi, rahat ol İlhan abi" diye cevap veriyor. Bu konuşmanın ardından Fenerbahçe 3-1 geriye düştüğü maçı 3-5 kazanıyor. Bunun üzerine menajer Başak'ı arayan Ekşioğlu, "Alnından öpüyorum seni alnından" diye seviniyor.

Vatan

Murat 61
05.07.2011, 11:01
Ankaragücü maçı için 400 bin dolar

15 Mayıs’ta Fenerbahçe-Ankaragücü maçı öncesi Aziz Yıldırım’ın İlhan Ekşioğlu’na bazı Ankaragücü futbolcuları üzerinden şike yapılması için talimat verdiği de iddia edildi

Ekşioğlu’nun Cemil Turan, Yavuz Ağırgöl ve Mehmet Yenice vasıtasıyla Yadigar Boğa üzerinden, Ankaragücü futbolcuları ile irtibata geçip kötü oynamaları için para karşılığında anlaştığı fezlekede yer aldı. 29 Nisan ve 10 Mayıs’ta Yenice ve Ağırgöl’ün futbolcularına ulaşabilmek için çaba sarf ettikleri, Kasımpaşa kalecisi Murat Şahin (Eski FB ve BJK kalecisi) aracılığıyla bir Ankaragücü futbolcusuna ulaşmayı hedefledikleri, Şahin’in teklife sıcak baktığı ancak eşinin telkinleri üzerine teklifi reddettiği fezlekeye yansıdı. Boğa’nın bazı futbolcularına ulaştığı ve futbolculara verilmek üzere Ağırgöl’ün 400 bin ABD doları aldığı anlaşıldı.



‘KORKUYORLAR‘
Fezlekeye göre, 9 Mayıs’ta Abdullah Başak ve Yusuf Turanlı, Ankaragücü maçında Uğur Uçar’a para teklifinde bulunulması için menajeri Ümit Aydın (Eski GS ve BJK’li futbolcu) ile konuşmak için anlaştı. Aydın, Uçar’a teklif götürmeyi kabul etti. Aydın, Uçar ve bazı Ankaragücü’nde oynayan futbolculara para teklifinde bulundu. Ancak olumsuz yanıt aldı. Bu durumu mahkeme kararı ile dinlenen telefonunda Yusuf Turanlı, Abdullah Başak’a şu sözlerle aktardı: “Abi olumsuz, korkuyorlar. Öbüründe problem yok.” Fezlekeye göre 6-0 biten maçtan mahkeme kararıyla dinlenen telefon görüşmelerinde Aziz Yıldırım’ın şike parasının yarısının verilmemesini istediği tespit edildi.

Milliyet

Vkgz
05.07.2011, 11:09
BEŞİKTAŞ MAÇI İÇİN HAKEM İSTEMİŞ HAKEMLE GİZLİ GÖRÜŞME YAPMIŞ (CÜNEYT ÇAKIR)

Fenerbahçe'nin 4-2 kazandığı Beşiktaş maçına Cüneyt Çakır'ı istediği iddia edildi Futbolumuzun en kapsamlı şike soruşturmasındaki son iddialara göre Aziz Yıldırım, İnönü'de Fenerbahçe'nin 4-2 kazandığı Beşiktaş maçına Cüneyt Çakır'ın verilmesini istemiş ve federasyona bu isteğini ilettikten sonra da "Cüneyt Çakır'ı bana yollayın" dediği iddia edildi.

Radikal'de yer alan habere göre Aziz Yıldırım, İnönü’de oynanan ve Beşiktaş’ın 4-2 yenildiği karşılaşmaya Bülent Yıldırım’ın atandığını öğrenince Cüneyt Çakır’ın verilmesini istemiş. ‘Aziz Başkan’, Federasyon yönetimine bu isteğini ilettikten sonra da “Cüneyt Çakır’ı bana yollayın” diye telkinde bulunmuş. Telefon kayıtlarına yansıyan bu konuşmadan sonra hakem Çakır’ın Yıldırım’la görüştüğü, bunun görüntülerinin de poliste olduğu belirtiliyor. Milliyet

-------
Dipnot: Juventus hakem ayarladığı için küme düşürülmüştü. Maçta Çakır Gönül'e %100lük kırmızı kartı göstermemişti.

CAFER ÖZER
05.07.2011, 13:14
NELER VAR NELER
http://www.haber7.com/haber/20110705/Sike-sorusturmasini-baslatan-eposta.phpŞike soruşturmasını başlatan e-posta
Aziz Yıldırım başta pek çok kişinin gözaltına alındığı büyük operasyon, "futboldaki Ergenekon" konulu elektronik postanın Emniyet'e ulaşmasıyla başladığı iddia edildi.


ABDURRAHMAN ŞİMŞEK- NAZİF KARAMAN- Ali BALCI-Ali ŞAHİN'in haberi

Giresunspor Başkanı Olgun Peker'in takibiyle başlayan soruşturma Aziz Yıldırım'a uzandı. Türkiye'yi sarsan futboldaki şike soruşturmasını ateşleyen gizli ihbar mektubunu SABAH ele geçirdi.

Ulaştığımız belgelere göre, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım başta olmak üzere pek çok kulüp/ takım yöneticisi ve futbolcunun gözaltına alındığı büyük operasyon, "futboldaki Ergenekon" konulu elektronik postanın İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne ulaşmasıyla başladı. Kimliğinin saklı kalmasını isteyen bir şahıs tarafından gönderilen e-posta, 15 Mart 2011 tarihinde saat 23:38'de Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü'nün posta kutusuna düştü.

Elektronik postada Sedat Peker'in adamı olarak nitelendirilen Olgun Peker'in Giresunspor Başkanlığı dönemindeki mafyatik ilişkileri anlatılıyordu.

"Ben Giresun'da yaşayan biriyim" diye başlayan e-posta, şike operasyonunun Olgun Peker'le ilgili kısmını başlattı. Olgun Peker'in Giresunspor'daki ilişkileri üzerine yoğunlaşan soruşturma, giderek Sivasspor, Eskişehirspor ve Süper Lig'in şampiyonu Fenerbahçe'yi de kapsayan büyük bir şike soruşturmasına dönüştü. Olgun Peker soruşturmasında elde edilen bulgular 2010 yılında polise ulaşan bir başka ihbarla birleşince "futbolun Ergenekon"u çözülmeye başladı.

Ergenekon operasyonu nedeniyle Türkiye'nin en meşhur savcısı haline gelen Zekeriya Öz, 2007 yılında Ergenekon soruşturmasını başlattığı gibi futboldaki Ergenekon soruşturmasını da başlattı. 15 Mart'ta şike soruşturmasını tetikleyen ihbar mektubu geldikten 15 gün sonra Zekeriya Öz İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'ne atandı ve dosyayı Özel Yetkili Savcı Mehmet Berk'e devretti. Berk'in dosyayı devralmasından sonra Fenerbahçe-Sivasspor maçı gibi kritik maçlar oynanırken polis gizlice hem teknik hem de fiziki takip yaptığı film gibi bir operasyon yürütüyordu.

BELGENİN BÜYÜK HALİNİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ



'OYNAT UĞURCUĞUM' TAKTİĞİ

Emniyet'te özel bir ekip hem maçlara giderek, hem de maçları futbol yorumcuları gibi defalarca izleyerek şüpheli pozisyonları ve golleri mercek altına aldı. Bunu yaparken Erman Toroğlu'nun "Oynat Uğurcuğum" taktiğinde olduğu gibi bazı pozisyonları geri alarak defalarca izlediler. Polisler, ayrıca futbol yorumcularının kritik maçlarla ilgili görüşlerini de dinlediler. Polis, şike operasyonunu başlatan e-postadan yola çıkarak ön araştırma yapınca ihbardaki bilgilerin doğru olduğunu tespit etti ve bağlantıları çözdü.

Önceki günkü operasyonda gözaltına alınan isimlerden biri olan Giresunspor Başkanı Olgun Peker'den yola çıkılarak teknik takiple Sivasspor Başkanı Mecnun Otyakmaz'a ve oradan Aziz Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu isimlere ulaşıldı. SABAH'ın ulaştığı belgelere göre şike operasyonunu başlatan ihbar mektubu, 3649 ihbar ve 91255 aidiyet numarasıyla Emniyet kayıtlarına girdi. Evrak, 6 Mart 2011'de Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü kayıt defterine 2658/140585 numara ile kaydedildi.

KİLİT ŞİRKET REFLEKS MENA

İhbar üzerine Emniyet hemen harekete geçti ve üç ay gibi kısa bir sürede gözaltılar için düğmeye bastı. Bu süre zarfında gözaltına alınan isimlerin de bulunduğu pek çok kişi dinlendi. İhbar mektubu polise ulaştıktan sonra Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü mektubu hemen Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ile İstihbarat Şube Müdürlüğü'ne gönderdi. Operasyonda teknik takibe başlanmadan evvel "ön istihbarat" çalışması yapıldı. Ardından 6 Nisan 2011 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç imzasıyla bir fezleke hazırlandı ve Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi.

YASADIŞI GELİRLER REFLEKS MENAJERLİK'TE TOPLANIYOR

Fezlekede şebeke yapılanmasıyla ilgili önemli istihbarat bilgilerine yer verildi. Buna göre Sedat Peker'in yönettiği öne sürülen futboldaki mafya şebekesi, futbolculardan yasadışı yollarla elde edilen paraları Refleks Menajerlik adlı şirketin hesabında topluyordu. Olgun Peker, şike anlaşmasına göre davranmayan futbolculara para cezası kesiyordu. Fezlekede bazı futbolcuların halen Peker'in başkanlık döneminden kalma alacaklarının bulunduğu istihbaratına yer verildi. Fezlekede Olgun Peker'in Sedat Peker'in adamı olduğu ve ihbarda belirtildiği gibi Peker tarafından yönlendirildiği de belirtildi. Fezlekeye göre Refleks Menajerlik isimli şirketin tam unvanı Refleks Menajerlik Sportif Faaliyetler ve Turizm Ltd. Şti. Şirket, 2002 yılında faaliyete geçmiş. Şirketin ortakları Olgun Peker ve Özcan Üstüntaş. Şirket Ulus Nispetiye Adnan Saygun Caddesi, Gümüş Sokak'taki bir adreste faaliyet gösteriyor.

'Bize yardım etsinler yani belli etmeden'

Şike soruşturmasında örgüt lideri olarak gösterilen Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın özellikle şampiyonluk maçı Fenerbahçe-Sivasspor maçı için şike anlaşması yapılmasını sağladığı yönünde bulgulara ulaşıldı.

Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen şike soruşturmasında önemli belgeler ortaya çıktı.

SABAH'ın ulaştığı belgelere göre soruşturmada örgüt lideri olarak nitelendirilen Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, 22 Mayıs 2011'de oynanan şampiyonluk maçı Fenerbahçe-Sivasspor maçı öncesinde Fenerbahçe'nin maçı kazanabilmesi için çeşitli girişimlerde bulundu. Aziz Yıldırım'ın yönetici İlhan Yüksel Ekşioğlu'na bazı Sivassporlu futbolcular üzerinden şike yapılması talimat verdiği, hatta kendisinin de Sivasspor Başkanı ve yöneticileri ile şike amaçlı telefon görüşmeleri yaptığı tespit edildi. Şike için Aziz Yıldırım ile Sivasspor Başkanı Mecnun Otyakmaz'ın görüşmelerinin ardından irtibatı kurmak üzere Yıldırım'ın sağ kolu Bülent İbrahim İşçen ile Sivasspor yöneticisi ve yeni federasyonda yedek üye olan Ahmet Çelebi görevlendirildi. İkilinin, şampiyonluk maçı için şike görüşmelerini sürdükleri tespit edildi. Emniyet, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın Sivassporlu yönetici Ahmet Çelebi ile görüşmeye giden kendi adamı Bülent İbrahim İşçen'e hitaben, "Söyle bize yardım etsinler tamam mı, yani belli etmeden yardım etsinler" dediğini kayda aldı.

ANLAŞMA YAPILIYOR

İşçen' in, Ahmet Çelebi ile yaptığı yüz yüze görüşmenin ardından Aziz Yıldırım'ı arayarak, Sivasspor'un maçta şike yapmayı kabul ettiğini, fiyat konusunda futbolcularla görüşüleceğini aktardığı belirledi. İşçen'in Aziz Yıldırım'a "O arkadaş ile görüştüm o hale gelmiş mallar abi. O gidecek fiyat konuşacak. Gereken neyse, işte onları sordu etti. Ben dedi direkt onları kendim görüşeceğim bizzat' dedi" şeklindeki sözleri telefon tapelerine girdi. Çelebi'nin, anlaşmanın ardından bazı Sivasspor'lu futbolcuları da bizzat İstanbul'a çağırarak, bazılarıyla da maçtan 5 gün önce Sivas'a giderek görüştüğü tespit edildi. Bu görüşmelerdeki anlaşma doğrultusunda kimi Sivassporlu futbolcuların maçta zaman zaman Fenerbahçe lehine davrandıkları ileri sürüldü. Sivasspor yöneticisi olan Faruk Taşseten ile de görüştüğü tespit edilen Çelebi'nin bu görüşmenin ardından İşçen'i arayarak, "Abicim ben şimdi bizimkiyle görüşmeye gideceğim de senle görüştüklerimizde mutabık mıyız" dediği anlaşıldı. Emniyet, İşçen'in bu sözleri onaylaması üzerine Çelebi'nin, "Tamam ben yani operasyona başladım. Haberin olsun" dediğini kayda aldı. Fiziki takibe alınan Çelebi'nin, 20 Mayıs'ta Sivas'a gittiği, burada Mecnun Otyakmaz, Faruk Taşseten ve Mehmet Oflaz ile Sivasspor tesislerinde buluştuğu tespit edildi. Çelebi'nin aynı günün akşamında bazı Sivassporlu futbolcularla Büyük Otel'de görüştüğü belirlendi.

FOTOĞRAFLI SORGU

İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nün yürüttüğü şike operasyonunda, zanlıların ifadesi alınırken polis ilk kez fotoğraflı ifade yöntemini kullandı. Şike operasyonu kapsamında takip yapan polis, zanlıların bir araya geldiği veya para alışverişlerinin yapıldığını gösteren fotoğrafları ifadelere koyarak, şüphelilere tek tek fotoğraflar üzerinden soru sordu. Soruşturma kapsamında İbrahim Bülent İşçen'e fotoğraflar üzerinden sorular soruldu.

Menajerlik şirketi aracılığıyla suç örgütü kurdular

YAKUP ÇETİN'in haberi

Türk futbolunu derinden sarsan 'Şike operasyonu'nda çember giderek genişliyor. İlk günkü sorguların ardından, gözaltına alınan isimlerden Olgun Peker'in Refleks Menajerlik Şirketi vasıtasıyla haksız kazanç elde eden suç örgütü kurduğu iddia edildi. Peker'in ortağı Özcan Üstüntaş'ın sorgusunda, Fatih Tekke'nin transferinden bazı futbolcuların tehdit edilmesine kadar birçok konudaki gerçekler su yüzüne çıktı.Futbolda şike soruşturması kapsamında gözaltına alınan kişilere yöneltilen sorular, operasyonun kapsamının çok geniş olduğunu ortaya koyuyor. Şüphelilere polisteki ifadelerinde kulüpler arasında yapılan transferler, futbolcuların tehdit edilmesi, FIFA tarafından yapılan menajerlik sınavı sorularının ele geçirilerek sınava hile karıştırılması gibi birçok konuda sorular yöneltildi. Alınan bilgiye göre operasyon kapsamında gözaltına alınan menajer Özcan Üstüntaş'a operasyonun içeriğine ilişkin ipuçları veren sorular soruldu. İddiaya göre Giresunspor eski Başkanı Olgun Peker, Refleks Menajerlik isimli şirket aracılığıyla haksız çıkar elde eden bir suç örgütü kurdu. Peker'in lideri olduğu bu örgüt aracılığıyla maçların sonuçlarını etkilediği, futbolcu transferlerine müdahale ettiği ve futbolcular üzerinde baskı kurduğu öne sürüldü. Suçlamaların odağındaki şirketin hisselerinin yüzde 25'i Özcan Üstüntaş'a, yüzde 75'i ise Olgun Peker'e ait.

Suç örgütünün lideri, Olgun Peker

Alınan bilgiye göre Üstüntaş'a sorgusunda önce suç örgütüyle ilgili soru yöneltildi. Soruşturma kapsamında yapılan çalışmalarda Olgun Peker'in kurduğu Refleks Menajerlik şirketi ve kendi kontrolünde olan birtakım menajerlik şirketleri bünyesinde bulunan şahısları etrafına toplayarak haksız çıkar amaçlı bir suç örgütü kurduğu, bu kapsamda yetkisiz şekilde menajerlik faaliyetleri yürüterek futbolcu transferlerinden usulsüz olarak para kazandığı ve futbol müsabakalarının sonuçlarını etkileyerek şike yaptığının anlaşıldığının tespit edildiği belirtildi. Üstüntaş, kendisinin söz konusu örgütle ilgisinin olmadığını ileri sürdü.

Sorulardan birisinin, 31 Mart 2011 tarihinde FIFA tarafından yapılan futbolcu temsilciliği seçme sınavının sorularının çalınmasına yönelik olduğu öne sürüldü. İddiaya göre Olgun Peker sınavdan önce söz konusu soruları para karşılığı ele geçirdi. Vatan Gazetesi Spor Müdürü İbrahim Seten'in de bu durumdan haberi oldu. Ve bu bilgiyi Peker'e ulaştırdı. Polis söz konusu iddiayı Üstüntaş'a sordu. Üstüntaş reddetse de, dinlemede Peker'e "Kendi duyumunu anlattı bana (Seten'i kastediyor), sana ulaşamamış bana anlattı." demesi üzerine polis, Seten ve Peker arasındaki ilişkiyi sorarak neden bu bilgiyi Peker'e bildirmek istemiş olabileceğini sordu. Üstüntaş, 'Bilmiyorum.' dedi.

Dinlemeye takılan bir diğer telefon görüşmesi ise Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu ve Özcan Üstüntaş arasında geçiyor. Dinlemeye takılan ifadelerde 8 Nisan 2011 tarihinde Mosturoğlu'nun Üstüntaş'ı aradığı, Üstüntaş'ın 'Ya dediğim gibi çıktı benim hani sana anlatmıştım ya... İşte dün akşam geldiler saat 12'ye kadar ofisi aradılar.' dediği görülüyor. Mosturoğlu'nun da 'Hı hı organize şube mi geldi?' diye sorduğu, Üstüntaş'ın onaylayarak 'Bununla ilgili şikayet varmış, yani futbolculara zorla' dediği Mosturoğlu'nun 'Bunu bir yüz yüze değerlendirelim.' dediği dinlemeye takıldı.

Başka bir soru da, Giresunspor Başkanı Ömer Ülkü'nün fazla borcu olması ve transfer yapamamasından dolayı federasyon tarafından transfer tahtasının kapatılması üzerine Olgun Peker'den yardım istediği, Peker'in de transfer tahtasının açılması için Giresun'da oynayan bazı futbolcuları tehdit ederek alacaklarından vazgeçirdiği yönünde yapılan tespitlere yönelikti.

Polis, Üstüntaş'a Peker'in eğitim durumunu da sordu. Üstüntaş'ın Peker'in ilkokul mezunu olduğunu söylemesi üzerine polis, Peker'in lise mezunu olmadığı halde menajerlik sınavına girebilmek için Bulgaristan'dan lise diploması aldığı, ancak Bulgaristan makamları ile yapılan görüşmelerde böyle bir diplomanın verilmediği, dolayısıyla Peker'in sahte diploma kullanarak sınava başvurduğu ifade edildi. (ZAMAN)

ŞİKE GÖRÜŞMELERİ

Bülent İbrahim İşçen (Yıldırım'ın adamı): O arkadaş ile görüştüm. Gereğini sen hiç merak etme. O Hamsi tarafı da var ya abi. (Trabzonspor'u kast ediyor.) Onlar da şey yapıyorlarmış, baskı yapıyorlarmış dedim. Biz bunu engelleyeceğiz dedim.

Aziz Yıldırım: Bence şeyi (Ahmet Çelebi'yi kastederek) Ahmet'i de gönder.

13 MAYIS 2011

İşçen: Seninle özel görüşmemiz lazım,

Çelebi: Tamam görüşelim.

13 Mayıs 2011

İşçen: O arkadaş caddede beni bekliyor.

Yıldırım: Sen bak o .... söyle bize yardım etsinler. Tamam mı? Yani belli etmeden yardım etsinler.

İşçen: Tabii ağabeyciğim tabii, sen rahat ol...

13 Mayıs 2011

İşçen: Görüştüm. Gidecek fiyat konuşacak. 'Bizzat kendim görüşeceğim' dedi. Sen hiç merak etme.

Yıldırım: Ahmet'i (Çelebi) de gönder.

İşçen: Abi tabii gidiyor. 5 gün orada olacak. Kampta. 'Yapamazsan Aziz abiye selam verme' dedim.

15 Mayıs 2011

Başak (Menajer): Nasıl geçti?

Çelebi: İyi valla herhalde yani 200 milyara bağlayacağız.

16 Mayıs 2011

Çelebi: Tamam ben operasyona başladım, haberin olsun. Seninle konuştuklarımızda mutabık mıyız?

İşçen: Dini imanı para olmuş onun. Yolunu bulacakmış. Lan sen kimsin? Gider Aziz Abiye söylerim.

22 Mayıs 2011 - 22.34

Sefer Yılmaz (Eskişehirspor Ant. Yrd.): Ne yaptınız?

Mehmet Yıldız: Ne yapayım Fenerbahçe'yi şampiyon yaptık gidiyorum.

Sefer Yılmaz: Oğlum orda kafayı çakıp atsana gölü ya. Sen ayakta duruyorsun, ayakta vuramazdın topa.

Mehmet Yıldız: Ne gölü ya ben oraya gol atmaya gitmedim ki. Ben oraya bulunmaya gittim.

SABAH - ZAMAN

CAFER ÖZER
05.07.2011, 13:34
http://www.internethaber.com/aziz-yildirim-hakemi-de-satin-almis-357562h.htm

Şike soruşturmasında Aziz Yıldırım'ın Fenerbahçe'nin 4-2 kazandığı Beşiktaş maçına Cüneyt Çakır'ı istediği iddia edildi


Futbolumuzun en kapsamlı şike soruşturmasındaki son iddialara göre Aziz Yıldırım, İnönü'de Fenerbahçe'nin 4-2 kazandığı Beşiktaş maçına Cüneyt Çakır'ın verilmesini istemiş ve federasyona bu isteğini ilettikten sonra da "Cüneyt Çakır'ı bana yollayın" dediği iddia edildi.

Radikal'de yer alan habere göre Aziz Yıldırım, İnönü’de oynanan ve Beşiktaş’ın 4-2 yenildiği karşılaşmaya Bülent Yıldırım’ın atandığını öğrenince Cüneyt Çakır’ın verilmesini istemiş. ‘Aziz Başkan’, Federasyon yönetimine bu isteğini ilettikten sonra da "Cüneyt Çakır’ı bana yollayın" diye telkinde bulunmuş. Telefon kayıtlarına yansıyan bu konuşmadan sonra hakem Çakır’ın Yıldırım’la görüştüğü, bunun görüntülerinin de poliste olduğu iddia ediliyor.

'TOROĞLU'NU KOVDURDUM'

İddialardan biri de, çoğu kez basında dillendirilen ama ‘somut’ bir veriyle açıklanmayan, eski hakem ve futbol yorumcusu Erman Toroğlu’nun Lig TV’den Yıldırım’ın talimatıyla kovdurulması. “Erman Toroğlu’nu ben kovdurdum. Daha farklı şeyler mi yapayım?” dediği dinlemeye takılan Yıldırım hakkında, Toroğlu’nun suç duyurusunda bulunduğu öğrenildi. Yıldırım’dan şikâyetçi olan Toroğlu’nun ‘müşteki’ sıfatıyla ifade vermesi bekleniyor.

HİSSELER DİBE VURDU!

Fenerbahçe Sportif hisselerinin işlem sırasının kapatılıp kapatılmayacağı yönünde açıklama endeksin açılışı ile birlikte geldi ve kulüp hisselerinin işleme kapatılmayacağı haberi ile birlikte şirket hisseleri sert bir şekilde geriledi. Fenerbahçe'nin bir yıllık kazancı bir günde battı. DETAYLI BİLGİ İÇİN TIKLAYIN!.
Ayrıca gözaltına alınan şüphelilerin Futbol Federasyonu tarafından yapılan futbolcu menajerliği sınav sorularını 15 bin euroya sattıkları da öne sürülüyor. Hatırlanacağı gibi federasyon, bu sınavda usulsüzlük olduğu gerekçesiyle sınavı iptal etmişti.

KORCAN'A NİSSAN ALINMIŞ

Şike soruşturmasında dün çok önemli bir gelişme yaşandı. Pazar gününden beri aranan ve dün gözaltına alınan Fenerbahçe yöneticisi İlhan Ekşioğu’nun menajerler aracılığı ile Sivasspor kalecisi Korcan Çelikay’a gol yemesi için şike teklif ettiği belirlendi.

Ekşioğlu, menajerler Abdullah Başak ve Yusuf Turan aracılığı ile kaleci Korcan’a ulaşmış ve ligin son haftasında ‘Şampiyon’u belirleyecek mücadelede gol yemesini istemiş. Yapılan pazarlıkların ardından menajerlerle kaleci Korcan’ın gol yemesi için 55 bin euroya anlaşılmış. Söz konusu maçta Korcan’ın, özellikle Selçuk Şahin’in attığı ikinci goldeki hatası günlerce konuşulmuştu. Maç sonrasında İlhan Ekşioğlu, şikeyi ayarlamakta başarılı olduğu için Başak’ın oğluna Mini Couper otomobil hediye etmiş.

Başak, dikkat çekmemesi için aracın ruhsatını kız kardeşinin üzerine yapmış. Operasyonlarda bu araca el konuldu. Öte yandan Korcan’a paranın ödenmediği anlaşılınca devreye Fenerbahçeli yöneticiler girmiş. İddiaya göre Korcan’a Nissan marka Qasqai otomobil alınmış. Genç kalecinin otomobil satın alınırken çekilmiş kamera görüntüleri olduğu öne sürülüyor. Polisin, Eskişehirspor’un hocası Bülent Uygun ile futbolcu Ümit Karan’a bir araçla gönderildiği iddia edilen 400 bin TL’yi tespit etmek için göstermelik bir operasyon yapıp, söz konusu parayı kayda aldığı da iddialar arasında.

KARTAL'IN KUPASI DA TEHLİKEDE

Soruşturma çerçevesinde Beşiktaşlı yöneticileri de sıkıntılı günler bekliyor. Beşiktaş-İBB arasında oynanan Türkiye Kupası final maçında da şike olduğu iddia ediliyor. Serdal Adalı’nın İBB’li futbolcu İbrahim Akın’a teşvik verdiği öne sürülüyor. Adalı’nın da birkaç gün içerisinde ifadesine başvurulacak. İbrahim Akın ise aranıyor. Beşiktaş’ın yeni sezon hazırlıkları kapsamında Avusturya’da bulunan Futbol Komitesi Başkanı Serdal Adalı ise arandığına dair haberlere ilişkin, “Benimle ilgili bir şey olsa burada olmazdım” dedi.

VURAL DA TAKİBE ALINMIŞ

Öte yandan Konyaspor maçı öncesinde Fenerbahçeli bir yönetici ile Yeşil-Beyazlı takımın hocası Yılmaz Vural arasındaki konuşma da teknik takibe takıldı. Sarı-Lacivertli yönetici, Vural’a takımının yenilmesi durumunda tüm futbolculara teşvik primi verileceği vaatinde bulundu. Fener’in 2-0 kazandığı maçtan sonra Vural’ın Fenerbahçe tesislerine gittiği polis kameralarına yansıdı. Bu arada aranan Vural’ın, yurtdışında olduğu ve Uerdingen-Trabzonspor hazırlık maçını izlediği öğrenildi.



Kaynak : http://www.internethaber.com/aziz-yildirim-hakemi-de-satin-almis-357562h.htm#ixzz1RE2TFn5B

okg_53
05.07.2011, 13:51
http://www.ajansspor.com/futbol/superlig/h/20110705/iste_sike_konusmalari.html

Külünkoğlu
06.07.2011, 13:31
Aziz Yıldırım'dan ölüm tehdidi !

Futbola şike bulaştıran şebekenin Türkiye Futbol Federasyonu seçimleri için de devreye girdiği iddia edildi...

İddiaya göre, Aziz Yıldırım, bir adamını gönderek TFF eski Başkanı Mahmut Özgener'i "Ömrün yetmez, aday olma" diyerek tehdit etti.'Ölüm tehdidi aldım' açıklamasıyla aday olmayan Özgener'e yapılan uyarının şebeke içinde yayıldığı da tespit edildi. Polis, "Mahmut'la da konuştuk. Başkan olamayacak" diyen İbrahim İşçen'e "Özgener'in çekilmesi için faaliyetlerde bulundunuz mu?" diye sordu.

Lig maçlarına şaibe bulaştıran şike şebekesinin Türkiye Futbol Federasyonu'na (TFF) da el attığı ortaya çıktı. 8 ay şebekeyi takibe alan polis, şampiyonu belirleyecek maçlara müdahale eden çetenin, TFF üzerinde de baskı kurduğunu ve son başkanlık seçimlerinde devreye girdiğini tespit etti. Şebekenin 1 numaralı şüphelisi Fenerbahçe Başkanı Başkanı Aziz Yıldırım'ın, bir adamını göndererek TFF Başkanı Mahmut Özgener'i aday olmaması için tehdit ettiği ileri sürüldü.

Polis şüphelilere de şebekenin federasyon ve Özgener'e yönelik faaliyetlerini sordu.

ŞEBEKE TEHDİTTEN HABERDAR

Aziz Yıldırım'ın Özgener'e gönderdiği adamının "Senin Ömrün uzun değil, aday olma gel bu işten vazgeç" dediği belirlendi. Özgener'e 'çekil' tehdinden şebeke
üyelerinin de haberdar olduğu, dinlemeye takılan telefon görüşmeleriyle tespit edildi. FB Başkanı ile birlikte şike organizasyonu yaptığı emniyet fezlekesinde yer alan şüpheli Bülent İbrahim İşçen'in, Ahmet Çelebi'ye, "Bak sana bir şey diyeyim Mahmut'un ömrü fazla uzun değil... O, bir dahaki seçimde başkan olamayacak... Biz bunu Mahmut'la da konuştuk ki Mahmut da nabza göre hareket edecek" dediği belirlendi.

Bugün (http://www.bug%c3%bcn/)

Külünkoğlu
06.07.2011, 13:32
Maçı vermeyin o zaman görürsünüz!

İddiaya göre F.Bahçe adına hareket eden kişiler, Sivassporlu yöneticilere ulaştırılmak üzere para dolu bir çanta yolluyor

Maçı vermeyin o zaman görürsünüz

Şike operasyonunda çok konuşulan maçlardan biri olan 22 Mayıs 2011'deki Sivas- F.Bahçe karşılaşmasıyla ilgili polisin teknik takibinde müthiş bilgiler ortaya çıktı. İddiaya göre, maçtan bir gün önce içi para dolu bir çanta, F.Bahçe adına hareket eden kişiler tarafından Sivaslı yöneticilere ulaştırıldı. Konuşmaları takibe alınan ve Aziz Yıldırım'a yakınlığıyla bilinen Abdullah Başak, 21 Mayıs'ta aracı ve kurye olduğu düşünülen Nüvit adlı kişiyi saat 20.30'da arayıp "Çantayı unutmadın di mi? O çanta hepimizin geleceği" diyor.

Teslimat 23.35'te gerçekleşti

Bir süre sonra Abdullah Başak, Sivas yöneticisi Ahmet Çelebi ile Sivas'ta buluşuyor. Önce telefonla Çelebi'yi arayan Başak, "Kapının önünde seni bekliyoruz, arabada" diyor. Bu görüşmeden bir saat sonra Ahmet Çelebi'nin telefonu çalıyor. Reşit isimli şahıs, "Parayı aldın mı?" diye sorunca, Çelebi isyan ediyor. Reşit ise "Hele bir vermeyin maçı da görün!" diye tehdit savuruyor. Saat 23.35'te Çelebi, çantayı elinde bulunduran Nüvit'i arayarak, "Çantayı getir" diyor,
teslimat gerçekleşiyor.

(fotomaç)

a f s
06.07.2011, 16:48
06.07.2011 - 16:14

Futbolda şike soruşturmasını yürüten İstanbul Emniyet Müdürlüğü, 19 ayrı maçta şike ve teşvik tespit edildiğini açıkladı.


İstanbul Emniyet Müdürlüğü, şike soruşturmasıyla ilgili olarak ilk resmi açıklamasını yaptı.

Emniyetten yapılan açıklamada Süper Lig ve Bank Asya 1. Lig'de 19 maçta teşvik ve şike faaliyetinin gerçekleştirildiği kaydedildi.

Emniyet bu faaliyetlerin delillendirildiğini duyururken, operasyonlarda 8 adet ruhsatsız tabanca ile birlikte bir adet de sahte ehliyetin ele geçirildiği, operasyonlarda geçtiğimiz aylarda iptal edilen menajerlik sınav sorularının çalınıp satıldığı da ifade edildi.

Açıklamada ayrıca bazı futbolcuların tehdit aldıkları gerekçesiyle de kulüp alacağından vazgeçtikleri de vurgulandı.

İstanbul Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, futbolda şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında, Türkiye Futbol Federasyonunun 31 Mart'ta gerçekleştirdiği futbolcu temsilcisi sınavı sorularının, suç örgütü tarafından ele geçirildiği ve daha sonra sınava katılan adaylara fahiş fiyat karşılında satıldığı belirtildi.

Külünkoğlu
13.07.2011, 08:34
Emniyet, bugün Fatih Cumhuriyet Savcılığı'na resmen başvurdu. Abdullah Kaya ile ilgili suç duyurusunda bulundu.

Çünkü ellerinde kanıtları, görüntüleri de var. Bu bahsettiğim bilgileri sanık avukatları sızdırmaktadır ve emniyet bugün gereğini yaptı. Abdullah Kaya'nın fotoğrafları sızdırdığı MOBESE kayıtlarıyla belgelendi. Hürriyet'in muhabiri Arda Akın, kendi telefonundan Organize Suçlarla Mücadele Şube'den işlerin başındaki Mutlu Ekizoğlu'nu arıyor. Soruşturmayla ilgili sorular soracağı için Mutlu Ekizoğlu telefonu açmıyor. Ardından Toygun Atilla, '13 sayfalık ifade almış, yarın gazetede çıkacak bunu bana verebilir misiniz?' diyerek mesaj atıyor Mutlu Ekizoğlu'na. Ekizoğlu bunun üzerine arıyor, ifadelerin nereden alındığını soruyor. Avukatın verdiğini Arda Akın, Mutlu Ekizoğlu'na söylüyor. Böylece, Toygun Atilla'da haber kaynağını deşifre etmiş oluyor. Daha sonra MOBESE kayıtları incelenince ve Aziz Yıldırım'ın avukatının belgeleri verdiği ortaya çıkarılıyor. Avukat Abdullah Kaya hakkında suç duyurusunda bulunuluyor. Yani Hürriyet'in bir muhabiri diğer muhabirine belgeleri sızdıranın avukat olduğunu söylüyor. Yani hiçbir şekilde emniyetin sızdırması diye bir şey yok.

RESMİ TUTANAK

"04.07.2011 günü öğle saatlerinde, tarafımızca gazete muhabiri olduğu bilinen Arda AKIN kullanımında bulunan 0549 ……0 numaralı telefondan, Müdürlüğümüz Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı 2. Sınıf Emniyet Müdürü Mutlu EKİZOĞLU'nun kullanımında bulunan 0507 ……9 numaralı telefonunu defaten aramasına rağmen, yürütülmekte olan soruşturma ile ilgili sorular soracağını değerlendirdiğinden cevap verilmemiştir.

Aynı gün Saat:13:00 sıralarında Arda AKIN kullanımında bulunan 0549 …..0 numaralı telefondan Emniyet Müdür Yardımcısı Mutlu EKİZOĞLU'nun kullanımında bulunan 0507 …..9 numaralı telefon hattına "TOYGUN ATİLLA 13 SAYFALIK İFADE ALMIŞ. BUNLAR GAZETEDE YARIN ÇIKACAK. BANA VEREBİLİR MİSİNİZ." şeklinde mesaj atmıştır.
Söz konusu mesajın görülmesinin hemen ardından, Emniyet Müdür Yardımcısı Mutlu EKİZOĞLU kullanımında bulunan 0507 …..9 numaralı telefon hattından, Arda AKIN'ın kullanımında bulunan 0549 …..0 numaralı telefon hattına "Ne ifadesi kimin ifadesi, kim vermiş nasıl vermiş bunu söyle gerekli işlemleri yapayım" şeklinde mesaj gönderilmiştir.

Söz konusu mesajın Arda AKIN'a gönderilmesinden kısa bir süre sonra Arda AKIN kullanımında bulunan 0549 …..0 numaralı telefon hattından, Emniyet Müdür Yardımcısı Mutlu EKİZOĞLU'nun kullanımında bulunan 0507 …..9 numaralı telefon hattına "Abi Valla 25-30 kare kadar fotoğraf. İbrahim işcanın ifadesinden. Başkan mecnur falan birliktelermiş fotoğraflarda. çeşit çeşit.Görmedim ama birazdan geçecek. Avukat vemiş.50 sayfa ifade ile birlikte. Fotolar gelince atarım. isterseniz." şeklinde mesaj atmıştır."

Travelair
13.07.2011, 10:05
Yorum gibi olacak ama gizlilik kararı var. Başınız sonra belaya girmesin arkadaşlar

Külünkoğlu
10.08.2011, 08:44
GELİN ŞİKE OLAYLARINI KISACA TEKRAR HATIRLAYALIM

1 - Yetkisiz menejerlik yapmaya çalışan Eski Giresunspor Başkanı Olgun PEKER'in Türkiye Futbol Federasyonunun yapacağı sınavın sorularını elde etme çabası ve bazı futbolcuların alacaklarından vazgeçmesi için yaptığı silahlı faaliyler sonucu yaklaşık 8 ay önce Emniyetin olayı takibe almasıyla başlamıştır. Trabzonsporun rakiplerine teşvik primi verirken söz konusu şahıslar olan Olgun KIRAATLI ve Olgun PEKER Emniyetin kamera görüntülerinde tespit edilmiştir.


2- Emniyetin yaptığı dinleme, takip vb. soruşturma neticesinde Fenerbahçe, Sivasspor, Beşiktaş, Mersin İdman Yurdu, Adanaspor, Kartalspor yöneticileri ile Ankaragüçlü, Eskişehirsporlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesporlu, Altaylı, Bucasporlu, Karabüksporlu futbolcularda şike olaylarına karışmıştır.


3 - Ligin 30 uncu haftasında Eskişehirspor - Trabzonspor maçı oynanmıştır. Söz konusu maç 0-0 sona ermiştir. Maçtan önce Fenerbahçeli yönetici Ali KIRATLI Stat çevresinde tespit edilmiştir. Söz konusu şahıs sorgusunda hiç eskişehire gitmediğini söylemiş ve inkar etmiştir. Ancak Emniyet söz konusu şahsın stat çevresinde bir çantayla birlikte fotograflarını çekmiştir. Bu maç öncesinde Emniyet tarafından yapılan dinlemeler ve Kamera görüntülerinde Ali KIRATLI ve Bülent İŞCAN tarafından, Bülent UYGUN'a (Eskişehirspor Teknik Direktörü) 200.000 TL ve Ümit KARAN'a 200.000 TL'nin verildiği tespit edilmiştir. Emniyetçe İstanbul'dan Eskişehir'e giden şahısların aracının bagajında yapılan aramada yakalanan paralar için "Eskişehir'e ev almaya gidiyoruz" ifadesi kullanılmıştır. Müteakiben parayı veren şahısların emniyetin dinlemesine takılan konuşmalarında ise Fenerbahçeli yöneticilere polisleri nasıl atlattıklarını anlatmışlardır. Maçtan bir gün önce eskişehirsporun antrenörü Bülent UYGUN'a Trabzonspor maçı öncesi Fenerbahçeli yönetici Ekşioğlunun talimatıyla ulaştırılan 200.000 TL kameralarca gizlice çekilmiş, UYGUN'u 222 adlı gece kulübünde buluştuğu Ali KIRATLI'dan para çantasını alırken kumrular gibi sevişen çift rolünde biri kadın iki polis görüntülemiştir.


4 - Ligin 30 uncu haftasında Bucaspor - Fenerbahçe maçı oynanacaktır. maç öncesi Aziz Yıldırım İlhan Ekşioğluna Bucasporlu futbolcular üzerinden şike talimatı vermiştir. Menejerler Ali KIRATLI, Özkan DOĞAN ve Fazıl ÖZDEMİR Bucasporlu bazı futbolcular ile temasa geçmiştir. maçta kötü oynamaları karşılığında para alacakları konusunda anlaşmışlardır. Bu kapsamda Cemil TURAN Bucasporun eski teknik direktörü Bülent UYGUN aracılığıyla Bucasporlu Musa AYDIN'a para ulaştırarak maçta kötü oynaması konusunda anlaşma sağlamıştır. Maçın ilk devresi Fenerbahçe alehine 2-1 bittiğinde, Ali Kıratlı ile birlikte çalışan menejer Abdullah BAŞAK, İlhan EKŞİOĞLU'nu arayarak "Alacağız maçı ilhan abi rahat ol (Musayı kasdederek) bak üçüncüyü atmadı Volkan'ın üstüne vurdu" sözleri emniyetin kayıtlarına geçmiştir. Maçı Fenerbahçe 5-3 kazanınca bu kez EKŞİOĞLU, BAŞAK'ı arayarak "Alnından öpüyorum seni alnından" demiştir. Söz konusu konuşmalar emniyet tarafından dinlenmiş ve kayıtlara geçirilmiştir.


5 - Fenerbahçe artık averajla liderdir ve liglerin bitmesine sadece 4 hafta kalmıştır. ligin 31 inci haftası olan bu haftada zorlu geçmesi beklenen İstanbul Büyükşehir Belediye ile oynayacaktır. maçın henüz 30 uncu dakikasında Fenerbahçe 2-0 öndedir. Maç öncesinde Aziz Yıldırım Muhasebe müdürü Tamer YELKOVAN'a ödeme talimatı vermiştir. Yelkovan Asbaşkan Şekip MOSTUROĞLU ile temasa geçerek "Sami Bana Gelebilir. Ayşe tatile çıksın" demiştir. Yusuf Turanlu İBB'li oyuncu İbrahim AKIN'la temasa geçerek kötü oynaması karşılığında para teklifinde bulunmuştur. Akın saygı duyduğu kişiyi arayarak "Hocam 100.000 dolar veriyorlar alayım mı? caiz mi?" diye sormuştur. Al demesi üzerine 100.000 dolarlık şike parasını Menejeri Yusuf Turanlı'ya Ahmet Çelebi'nin Etiler de bir restorantta teslim ettiğini söylemiştir. Fotoğrafları çekilen ve kamera kayıtları gösterilen İbrahim AKIN Fenerbahçeli yöneticilerin yanında getirdiği siyah poşet içindeki 100.000 doları aldığını itiraf etmiştir.


6 - Fenerbahçe Karabüksporu 1-0 malup etmiştir. Bu hafta öncesi Emanuel Emenike ila yapılan telefon görüçmeleri takibe alınmıştır. Söz konusu maçtan önce oynamaması durumunda 200.000 TL verilmiştir. Bu kapsamda Emenike Finanbank kanalıyla 200.000 TL'lik çeki almıştır. Emniyetteki sorgusunda Emenike söz konusu olan bu paranın Transfer ön protokol parası olduğunu ve Fenerbahçe ile ön protokol imzaladığını dile getirmiştir. Emniyetçe yapılan sorgunun sonrasında Emenike serbest bırakılmıştır.


7 - Ligin 33 üncü haftasında Fenerbahçe - Ankaragücüyle oynayacaktır. Maç öncesi Fenerbahçe kulübü yöneticisi İlhan EKŞİOĞLU, Yadigar BOĞA üzerinden Ankaragüçlü oyuncuların kötü oynamaları için 400.000 dolar verdiği emniyetçe dinlemeye takılmıştır. Menejerler Abdullah Başak ve Yusuf Turanlı Ankaragüçlü futbolcu Uğur UÇAR'a menejeri Ümit AYDIN üzerinden şike teklif etmiştir. Ancak uçar bu teklifi red etmiştir. Turanlı bu durumu başak'a "uçar dışında problem yok gerisi tamam" şeklindeki söylemi emniyetin dinlemesine takılmıştır. İlhan EKŞİOĞLU dağıtılmak üzere Yenice'ye 300.000 dolar, Ağırgöl'e 100.000 dolar para vermiştir. Fenerbahçe eski masörü Mehmet YENİCE maç öncesi 200.000 dolar dağıttıktan sonra dereağzına girerken pendikte yapılan trafik kontrolü için durdurulmuş, sarı çizgili poşet içindeki 100.000 dolar sorulunca da "Cemil TURAN'la ev alacağız" demiştir. bu sözleri emniyetçe tutanağa kayıt edilmiştir. Sorgusu esnasında Yenice'ye bu para tekrar sorulmuştur. Tutanak tutulduğundan habersiz olan yenice "Parayı ganyandan kazandım" şeklinde ifade vermiştir. Tutanaklar gösterilince susma hakkını kullanmıştır. Fenerbahçe Ankaragücünü 3'ü penaltıdan olmak üzere 6-0 mağlup etmiştir. Maçın ardından Aziz Yıldırım'ın dinlemeye takılan konuşmalarında paranın yarısını geri istediği tespit edilmiştir. Ayrıca Ankaragücü maçından 2 gün önce Fenerbahçe futbolcusu Emre BELÖZOĞLU tarafından ankaragüçlü Kaan SÖYLEMEZGİLLER'e "kendisini Fenerbahçe'ye aldıracağını ve maçta kendini fazla zorlamamasını" içeren mesaj göndermiştir. Olayın ortaya çıkması üzerine BELÖZOĞLU'nun kuzeni Volkan BAHÇEKAPILI olayın şakadan ibaret olduğu kapsamındaki bildiriyi Söylemezgiller'e imzalatmış ve Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım'a göndermiştir. Bu maçı müteakip eski Trabzon Milletvekili Kemalettin GÖKTAŞ UEFA'ya suç duyurusunda bulunmuştur. Aynı haftada Trabzonspo ise İBB ile oynayacaktır. Bu Maçta da Fenerbahçeli menejer Yusuf TURANLI İBB'li İbrahim AKIN'ı arayarak "Top sende artık, sazı eline alırsın anasını ağlatırsın, hadi ibo bitir işi" demiş, bunun üzerine İbrahim AKIN'da "tamam hallediyorum ben" cevabını vermiştir.


8 – Son haftada Fenerbahçe Sivassporu 4-3 mağlup etmiştir. Bu maç öncesi eski futbolcu Ahmet Çelebi, Sivassporlu Mehmet Yıldızı İstanbula çağırmıştır. Yıldız İstanbula gelemeyince Çelebi, Faruk Taşseten adlı kişiyi arayarak “Sivastan bir havadis var mı?” diye sormuştur. Sivasta maç öncesi bir restoranda Fenerbahçeli yöneticilerle Sivasspor başkanı Otyakmaz yemek yemiştir. Aziz Yıldırım ile Bülent İşcan arasındaki telefon görüşmesinde Yıldırım (Ali Kıratlıyı kasdederek) “Daha önce Eskişehir-Trabzon maçına gidip, gitmedim demişti. Şimdi burada basın görmüş. Sakın demesin gelmedim, gelmedim demesin haa, yakmasın bizi, yanmayalım” demiştir. Sivastaki yemekten sonra Tasseten siyah renkli çantayı Sivasspor yöneticilerine teslim etmiştir. Söz konusu telefon konuşmaları ile görüntüler Emniyet tarafından tespit edilmiştir. Sivasspor kalecisi Korcan Çelikayın 55.000 avro karşılığında otomobil aldığı tespit edilmiştir. Sivasspro yöneticisi Mecnun Otyakmazın ise 2.000.000 avro aldığı Emniyetin tutanaklarına geçmiştir. Menajer Abdullah Başak’ın Nüvet adlı kişiyle yaptığı görüşmede “Çantam nerede? Unutursan benide unut, o çanta senin, benim, İlhan Ekşioğlunun geleceği” demiştir. Ayrıca maça 4 saat kala Sivasspor yöneticisi Ahmet Çelebi, Burhan Aksuyu aramış, Burhan Aksu “Burada her şey tamam, Bağdat caddesi hazır” demiş, bunun üzerine Ahmet çelebi “Tersi olursa biteriz biliyorsun”, Burhan Aksu “Sivassporu tamamen tarihten sileriz” demiştir. Ayrıca maçtan 1 gün önce Reşit adlı şahıs ile Sivassporlu yöneticinin konuşmaları da dinlemelere takılmış, Emniyetçe tutanaklara geçirilmiştir. Reşit isimli şahıs “Parayı aldın mı? Yoksa sonra mı verecek?” Ahmet çelebi “Sen beni yakma derdindesin anlaşılan. Hadi görüşürüz” demiş. Bunun üzerine “Hele vermeyin o maçı görün. Bence siz para alın sıkıysa vermeyin maçı, sizi İstanbulda görürüm yoksa.” demiştir. Aziz Yıldırım’ın adamı Abdullah Başak, Sivasspor yöneticisi Ahmet Çelebiyi arayıp “Kapının önünde arabada bekliyorum” demiş, Çelebi de “tamam, geliyorum” diye cevap vermiştir. Çelebiyi arayan Reşit isimli kişi parayı alıp almadığını sormuş, Çelebi kuryeye “Çantayı getir” demiştir. Ayrıca Yıldırım, Sivassporlu yönetici Ahmet Çelebi ile görüşmeye giden kendi adamı Bülent İşcene hitaben “Söyle bize yardım etsinler, tamam mı, yani belli etmeden yardım etsinler” dediği dinleme kayıtlarına alınmıştır.


9- Beşiktaş – İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) kupa finali maçı öncesi Beşiktaş asbaşkanı Serdar Adalının İBBli oyuncu İbrahim Akına yarış atı hediye ettiği ortaya çıkmıştır. İbrahim Akın, Adalının Türkiye kupası maçı öncesinde verdiği 150.000 dolar sözünü almış, maç sonucu ise 200.000 dolar değerinde “sedo one” isimli hediye yarış atı aldığını itiraf etmiştir. Söz konusu maçtan önce Beşiktaş teknik direktörü Tayfur Havutcu tarafından İbrahim Akın’a maçta kötü oynaması durumunda sezon sonunda Beşiktaşa transfer olacağı teklifinde bulunmuştur. Olayda Akın Kayseri Hilton otelinde “Tayfur Havutcu aracılığıyla Serdar Adalı ile temasa geçtim, Adalı şike teklif etti. Atlara düşkünüm, bir İngiliz tayı talep ettim. Finalden 1 gün önce Ahmet Ateş (Beşiktaşın güvenlik müdürü) Kayseri Hilton Oteline geldi, adıma kaydettirilen 3 yaşındaki İngiliz tayının evrakını bana teslim etti” demiştir.


10 – Emniyet tarafından son derece gizlilikle yürütülen bu operasyonun polis memurlarından birinin Fenerbahçenin dinlendiğini bir arkadaş ortamında söylemesi üzerine operasyona mecburen başlanmıştır. Bu haberin Fenerbahçe asbaşkanı Şekip Mosturoğluna başka bir polis tarafından iletilmesi üzerine emniyet düğmeye basmıştır. Operasyondan 1 gün önce Şekip Mosturoğlunun evinde toplanan Fenerbahçe ve Sivasspor yöneticilerinden oluşan 20 kişilik grup, olayın açığa çıkabileceğin, konuşmuş ve Kıbrıs’tan 20 kişilik uçak bileti rezerve edilmiştir.

BUNLAR OLAYLARIN ÜSTÜNKÖRÜ ÖZETİDİR.SAYGILAR
..........................................

Mehmet Yusuf
11.08.2011, 17:43
Ahmet Çelebi
Ali Kıratlı
Aziz Yıldırım
Korcan
Sezer Öztürk
Ümit Karan

üstte yazan isimlere emniyette sorulan sorular ve verdikleri cevaplar var bu dosyada.

http://hotfile.com/dl/126513157/5ee9efc/ifadeler.rar.html

Hürgün Aygün
11.08.2011, 17:45
Uygun'a sevgili oyunu

Eskişehir'in hocası, Ali Kıratlı'dan 200 bin TL aldı, 2 polis sevgili kılığında bunu kameraya çekti. Bu arada Olgun Peker ile telefonla görüşen TFF eski başkanı Mahmut Özgenerde ifade verecek

Türkiye'de bomba etkisi yaratan şike soruşturması kapsamında gözaltına alınan teknik direktör Bülent Uygun'un Eskişehir-Trabzonspor maçı öncesinde Ali Kıratlı'nın Eskişehir'e giderek, Clup 222 isimli bir işyerinde, içerisinde 200 bin TL olan para dolu çantayı Bülent Uygun'a verdiği belirlendi. Uygun ile Kıratlı'nın çantalarını değiş tokuş yaptıkları anı, sevgili kılığındaki bir bayan ve erkek polis saniye saniye kayda aldı.

POLİSİN ÖNCEDEN HABERİ VARDI
İstanbul Organize Şube Müdürlüğü, Ali Kıratlı, iş adamı İlhan Ekşioğlu'nun talimatıyla Eskişehir-Trabzon maçı öncesinde, Eskişehir'e gitti. Bülent Uygun ile Eskişehir'deki bir gece kulübünde buluştu. Kıratlı içerisinde 200 bin TL para olan çantayı, Bülent Uygun'un boş çantası ile değiş tokuş yaptı. Bu buluşmayı önceden öğrenen Organize Polisi, sevgili kılığında bir bayan ve bir erkek polisi gece kulübüne yerleştirdi.

Bu rüşvet görüşmesi ve rüşvet anı sevgili kılığındaki polisler tarafından kameraya alındı. Ali Kıratlı, polisin rüşvet suçlamasına karşı, "Arkadaşım Bülent Uygun'a kesinlikle rüşvet vermedim" diye kendisini savundu.
Bu arada Aziz Yıldırım hakkında, Futbol Federasyonu eski başkanı Mahmut Özgener'le telefon görüşmesi nedeniyle 17 Şubat itibariyle "şüpheli" konumuna gelmesine neden olan teknik takibin başlatıldığı öğrenildi.

ÖZGENER-PEKER-YILDIRIM ÜÇGENİ
Özgener'in Olgun Peker ile telefon görüşmelerinin ortaya çıkması üzerine telefonlarının dinlenildiği ve teknik takibe alınmaya başlandığı belirtilerek, Özgener ile henüz savcılığa getirilmeyen şüphelilerden Aziz Yıldırım'ın da telefonla görüştükleri ve bu nedenle Yıldırım hakkında da, 17 Şubat 2011 tarihi itibariyle 'şüpheli' konumuna gelmesine neden olan teknik takibin başlatıldığı bildirildi.

Külünkoğlu
12.08.2011, 12:40
http://fotograf.gazetevatan.com//newpics/news/120820111113567240403_3.jpg

Hürgün Aygün
13.08.2011, 04:02
http://i.sabah.com.tr/sbh/2011/08/13/Haber/6031701670.jpg?99703394915Tahkim 6-1 bizden - Sabah

Telefon kayıtlarında Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu'ndan şok sözler: "Tahkim Kurulu 6-1, Disiplin Kurulu 4-3 bizde." Üstelik bu açıklama 2 Temmuz'da, TFF seçimleri sonrası yapılıyor
Şike soruşturmasında kapsamında yapılan telefon dinlemelerinde ortaya çıkan kayıtlar herkesi şaşırtmaya devam ediyor. Son ortaya çıkan kayıtlarla, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın, TFF Merkez Hakem Kurulu'nun hakem atamalarına müdahale ettiği, hakemler üzerinde baskı kurduğu, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu ve Tahkim Kurulu kararlarına müdahale edip yönlendirdiği tespit edildi. Dinlemelere göre Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, kendisinin gözaltına alınmasından sadece bir gün önce 2 Temmuz'da saat 10:38'de gazeteci Tahir Kum ile görüşüyor. Mosturoğlu bu telefonda "Tahkim Kurulu 6-1 bizde. Disiplin Kurulu da 4-3 bizde" ifadesini kullanıyor. Bu konuşma, TFF seçimleri sonrası yapıldığı için mevcut kurul için söylendiği ortaya çıkıyor. MHK'ye atanacak üyelerin belirlenmesinde de TFF eski Başkanı Mahmut Özgener'in aralarında 'haberci' olarak kullandıkları Mümtaz Karakaya ile Aziz Yıldırım'dan MHK için bir üye ismi belirlemesini istediği, diğer isimler için de olurunu aldığı tespit edildi.

'Gol olmasaydı, Aziz Bey öldürürdü bizi'
Aziz Yıldırım'ın, TFF eski Başkanı Mahmut Özgener ile başkanlık koordinatörü Mümtaz Karakaya aracılığıyla görüştüğü tespit edildi. Yıldırım'ın Karakaya'nın telefonu üzerinden Özgener ile görüştüğü, çok önemli konularda ise Karakaya'nın taşıdığı yazılı notlar aracılığıyla iletişim kurulduğu belirlendi. Emniyet kayıtlarında "Eski TFF Başkanlık Koordinatörü Mümtaz Karakaya'nın, 'Haberci-kurye' görevi gördüğü tespit edildi" ifadesi kullanılıyor. Fenerbahçe'nin Kayserispor'u 2-0 yendiği 14 Şubat'taki maç öncesi 10 Şubat günü Aziz Yıldırım Mahmut Özgener'i arayıp hakem Fırat Aydınus'un Fenerbahçe aleyhine hareket etmemesi için uyarılmasını istiyor: "Pazartesi günkü adam için Oğuz konuşsun. Bir şey istediğimiz yok ama yani şimdi bu Beşiktaşlı. Beşiktaş filan bizi aradan çıkarmasın." Yıldırım, 27 Şubat'ta Karakaya'yı arayarak, 3-3 biten Trabzon- Kayseri maçının hakemi için, "Bunun gibi hakemi s.... ben ya Bunun a... k...ben ya. Bu hakem makemliği bıraksın yarın çok ağır beyanat veririm ha A.... k.... böyle hakem mi olur ya O....ç.... bu ya" ifadelerini kullanıyor.

"OZAN'I PFDK'YA VERİN"
Yıldırım 9 Mart saat 19:54'te Karakaya'ya Bursasporlu Ozan İpek'i şikayet ediyor: "Ozan İpek mi ne Bursalı. Fenerbahçe- Gençlerbirliği maçını seyrederken güldük demiş. Maçı demiş bu kadar belli etmesinler işte hakemlere falan sallamış. Bir yarın bakın onu. Pez.... verin gitsin." Karakaya: "Tamam başkanım." 16 Nisan'da Fenerbahçe'nin 1-0 galip geldiği Gaziantep maçında Levent Kızıl, Mümtaz Karakaya'yı arayarak, "Yandık a. k.. Telefonu da kapattım 5 kere aramış" der. Karakaya da, "Mahmut da kapattı abi inşallah bari yensin de h... s.. yenerse" dediği tespit edildi. Saat 21.14'te ise Kızıl, kendisini arayan Ömer isimli şahsa, "Fener'i mahvetti Hüseyin Göcek. Ödüm koptu. Gol olmasaydı Aziz Bey öldürürdü bizi" dedi. Yıldırım, 30 Nisan 2011'de Mümtaz Karakaya'ya telefonda "Benim söylemediğim adam ne başkan olur ne bilmem ne olur. Onu bilin yani. Senin İzmirli başkanın i..e tamam mı?" diyor.

ÖZGENER'E TELEFONDA KÜFÜR
Yıldırım, 15 Mart'ta MHK Başkanı Oğuz Sarvan'ın kulüp başkanlarını hedef alan sözleri üzerine çıldırır ve Özgener'i arar: "Şimdi Kulüpler Birliği var buna istifa çağrısı yapacağım. Özgener: Yapma başkan. Sıkıntı olur. Allah aşkına yapma Yıldırım:Lan o... ç.... sen şampiyonları, küme düşenleri tayin ediyorsun. Sen farkında değilsin ki ş...oğlu ş....siz Özgener: Öbürü istifa edecek başkanım söyledim ona, Yüksel Okçuoğlu edecek.
Özgener belgeler için 'izin' aldı
TFF eski başkanı Özgener, 3 Mart'ta Aziz Yıldırım'ı arayarak, Fenerbahçe Kulübünden 3 yıl süreyle geçici ihraç cezası verilen eski yönetici Hakan Bilal Kutlualp hakkında mahkeme tarafından TFF'den istenen belgeler için onay alıyor. Özgener ayrıca Sadettin Saran ve bir Rus futbolcunun transferiyle ilgili mahkeme için de Yıldırım'a danıştıktan sonra, sözü Beşiktaş Başkanı Demirören'e getirerek, "Yüz yüze muhakkak görüşmemiz lazım. Bu Yıldırım birşeyler karıştırıyor başkanım. Hakemle canı yananı arıyor" diye dert yanıyor.
http://www.sabah.com.tr/SabahSpor/Futbol/2011/08/13/tahkim-61-bizden

Cengiz
19.08.2011, 10:50
savcının, ibrahim akın'ın fahri tatan ile yaptığı telefon görüşmesi ile ilgili sorduğu soruya konu olan diyalog:

ibrahim: benim bu hafta maç var ya, şey yapıyorlar bana işte hani anlarsın ya
fahri: esktra haa...
ibrahim: hee ama şey için yapıyorlar
tam tersi.
fahri: inşallah koyarsın iki tane, iyi
hazırlan bari o... çocuğu...
ibrahim: onun için değil tam tersi için...
fahri: fener’den mi
ibrahim: haa...

ibrahim akın'ın cevabı: fahri devamlı görüştüğüm arkadaşımdır. turanlı’nın bana şike parası teklif ettiğini söylemiştim. bu konuyu arkadaşlarımla gırgır amaçlı paylaştım.

Külünkoğlu
26.08.2011, 08:49
UEFA'nın TFF'ye Mektubu

Sayın Başkan
Türkiye’de sürdürülen şike soruşturmasına, özellikle de Fenerbahçe (http://www.hurriyet.com.tr/index/fenerbahçe/)’nin durumu hakkındaki önceki yazışmalarımıza istinaden:
Söz konusu kulüp ve/veya sorumlu yöneticilerinin şike yaptığına dair kuvvetli delillerin bulunduğu anlamış bulunmaktayız. Örneğin kulübün başkanı ve (bazıları yönetim kurulu üyesi) çok sayıda üst düzey yöneticisi şike zanlısı olarak temmuz ayının başından beri cezaevinde bulunmaktadır ve (çoğu basına da yansımış olan) bir dizi belgelenmiş kanıt kulübün şikeye karıştığı sonucuna yol açmaktadır. İstanbul (http://www.hurriyet.com.tr/index/istanbul/) Polisi de tutuklamaların şike suçlarına istinaden yapıldığını duyurmuştur.
Sonuç olarak, UEFA’nın amiral gemisi olan bir şampiyonaya (Şampiyonlar Ligi) şike yapmakla suçlandığı kamuoyuna yansımış, başkanı ve yöneticileri cezaevine konmuş, bugüne kadar elde edilen kanıtların kulübün şike suçunu işlediği sonucunu kuvvetle işaret eden bir kulübün katılması durumu ile karşı karşıya kalmış durumdayız. Bu durumun UEFA ve tüm futbol cemaati tarafından kabul edilmesinin mümkün olmadığını anlayışla karşılayacağınızdan eminiz.

Yunanistan (http://www.hurriyet.com.tr/index/Yunanistan/) gibi yapıp küme düşürün

BAŞKA takımların UEFA kulüpler şampiyonalarında benzer suçlamalardan dolayı çıkarıldığını gördükçe endişelerimiz artmaktadır. Burada özellikle Olimpiyakos Volou Kulübü’nün Yunanistan (http://www.hurriyet.com.tr/index/Yunanistan/) Futbol Federasyonu Disiplin Kurulu tarafından, olaya karışan kişiler hakkında cezai soruşturma tamamlanmamış (tamamlanması aylar, belki de yıllar alabilecek) olmasına rağmen, cezaya çarptırılması üzerine UEFA Avrupa Ligi’nden ihraç edilmesi olayına atıfta bulunuyoruz.
Ayrıca UEFA’nın, üye federasyonlardan biri hızlı ve etkin biçimde disiplin cezasına çarptırdığı için bir kulübü şampiyonalarımızdan ihraç ederken, bir başka üye federasyon gerekli tedbirleri alamadığı için bir kulübü şampiyonalara kabul etmek durumda kalmasına müsamaha göstermeyeceğini anlayışla karşılayacağınızı umuyoruz. Böyle bir durum şike vakalarına karşı etkili kararlar alan ulusal federasyonları cezalandırmak anlamına gelebilir.

Onlar çekilmek istemezse siz çekin

BİLDİĞİNİZ gibi, UEFA Şampiyonlar Ligi Yönetmeliği (2011/2012) hükümlerine göre Nisan 2007’den beri maçın sonucunu etkileyebilecek davranışlar içine giren herhangi bir kulüp şampiyonaya katılma hakkından mahrum bırakılmaktadır. Bu mahrumiyet 1 yıl için geçerlidir.
Bu nedenle, mevcut kanıtların ışığında Fenerbahçe (http://www.hurriyet.com.tr/index/fenerbahçe/), UEFA Şampiyonlar Ligi’ne bu sezon katılma hakkında sahip görünmemektedir. Aynı zamanda bu şartlar altında, Fenerbahçe (http://www.hurriyet.com.tr/index/fenerbahçe/) için uygun hareket tarzı UEFA şampiyonlar Ligi’nden bu sezon çekilmek olarak görünmektedir. Bir diğer seçenek TFF’nin kulübü şampiyonadan çekmesi olabilir.

Sekiz yıla kadar ceza verilebilir

BU yollardan birine başvurulmaz ve UEFA (şimdi veya gelecek aylarda) kulüp hakkında kendi disiplin soruşturması başlatırsa ve özellikle kulüp şampiyonaya katılma formunda Nisan 2007’den beri şike faaliyeti yürütmediğine dair yalan beyanat verdiği tespit edilirse, nihai cezalar çok daha sert olabilecektir. Nihai cezaların şeklini önceden tahmin etmek mümkün olmamakla birlikte, diğer şike vakalarında (örneğin Pobeda vakası) kulüplerin UEFA kulüpler şampiyonalarından 8 yıla varan sürelerde men edildiğini hatırlatmak mümkündür.
Bütün bunlara ek olarak, TFF’nin konuyu şimdi ilgilenmezse, TFF hakkında da ilgili disiplin tedbirlerinin alınacağı konusunda sizleri uyarmak istiyoruz. Anlayacağınız üzere, Fenerbahçe (http://www.hurriyet.com.tr/index/fenerbahçe/)’nin bu şartlar altında bu sezon UEFA Şampiyonlar Ligi’ne başlaması, ama şike soruşturması sonucu suçlu bulunması halinde, sonradan şampiyonadan çıkarılması UEFA tarafından kabul edilemez.
TFF’den Türkiye’de sürdürülen şike soruşturması çerçevesinde tüm vakalara ilişkin olarak hızlı ve etkin disiplin adımlarını atmasını talep ediyoruz.
Fenerbahçe (http://www.hurriyet.com.tr/index/fenerbahçe/)’nin özel durumu hakkında cevabınızı 24 Ağustos 2011 Çarşamba günü öğlene kadar almayı umut ediyoruz.

Saygılarımızla.

http://www.hurriyet.com.tr/_np/5713/14225713.jpg


http://www.hurriyet.com.tr/_np/5715/14225715.jpg

Süleyman50
26.08.2011, 09:03
UEFA'nın TFF'ye gönderdiği mektup

Fenerbahçe'yi Avrupa Şampiyonlar Ligi'ne UEFA mı almadı, TFF'mi göndermedi? Bu sorunun cevabı UEFA'nın TFF'ye gönderdiği mektupta gizli...


MEHMET ARSLAN'ın haberi
Kulübün başkanı ve çok sayıda üst düzey yöneticisi zanlı olarak cezaevinde. Bir dizi belgelenmiş kanıt, kulübün şikeye karıştığı sonucuna yol açmaktadır. Bu şartlar altında, Fenerbahçe için uygun hareket tarzı Şampiyonlar Ligi’nden çekilmek olmalıdır.
Fenerbahçe’yi Avrupa Şampiyonlar Ligi’ne UEFA mı almadı, Türkiye Futbol Federasyonu mu (TFF) göndermedi? Türkiye’nin gündemini allak bullak eden bu sorunun yanıtını önceki gün TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınlar vermişti. Ve gerçek ortaya çıktı:
- UEFA, Fenerbahçe’nin şike yaptığı kanatine vardı.
Ve kanaatini resmi bir yazı ile Türkiye Futbol Federasyonu’na bildirdi. Bu kanaatinin ardından da Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi’ne katılmamasını talep etti.
http://www.tumspor.com/photos/892276809.jpg

İşte UEFA Genel Sekreteri Gianni İnfantino’nun imzasını taşıyan UEFA’nın o mektubu:
UEFA’ya göre F.Bahçe şikeye karışmış
Sayın Başkan
Türkiye’de sürdürülen şike soruşturmasına, özellikle de Fenerbahçe’nin durumu hakkındaki önceki yazışmalarımıza istinaden:
Söz konusu kulüp ve/veya sorumlu yöneticilerinin şike yaptığına dair kuvvetli delillerin bulunduğu anlamış bulunmaktayız. Örneğin kulübün başkanı ve (bazıları yönetim kurulu üyesi) çok sayıda üst düzey yöneticisi şike zanlısı olarak temmuz ayının başından beri cezaevinde bulunmaktadır ve (çoğu basına da yansımış olan) bir dizi belgelenmiş kanıt kulübün şikeye karıştığı sonucuna yol açmaktadır. İstanbul Polisi de tutuklamaların şike suçlarına istinaden yapıldığını duyurmuştur.
Sonuç olarak, UEFA’nın amiral gemisi olan bir şampiyonaya (Şampiyonlar Ligi) şike yapmakla suçlandığı kamuoyuna yansımış, başkanı ve yöneticileri cezaevine konmuş, bugüne kadar elde edilen kanıtların kulübün şike suçunu işlediği sonucunu kuvvetle işaret eden bir kulübün katılması durumu ile karşı karşıya kalmış durumdayız. Bu durumun UEFA ve tüm futbol cemaati tarafından kabul edilmesinin mümkün olmadığını anlayışla karşılayacağınızdan eminiz.
Yunanistan gibi yapıp küme düşürün
Başka takımların UEFA kulüpler şampiyonalarında benzer suçlamalardan dolayı çıkarıldığını gördükçe endişelerimiz artmaktadır. Burada özellikle Olimpiyakos Volou Kulübü’nün Yunanistan Futbol Federasyonu Disiplin Kurulu tarafından, olaya karışan kişiler hakkında cezai soruşturma tamamlanmamış (tamamlanması aylar, belki de yıllar alabilecek) olmasına rağmen, cezaya çarptırılması üzerine UEFA Avrupa Ligi’nden ihraç edilmesi olayına atıfta bulunuyoruz.
Ayrıca UEFA’nın, üye federasyonlardan biri hızlı ve etkin biçimde disiplin cezasına çarptırdığı için bir kulübü şampiyonalarımızdan ihraç ederken, bir başka üye federasyon gerekli tedbirleri alamadığı için bir kulübü şampiyonalara kabul etmek durumda kalmasına müsamaha göstermeyeceğini anlayışla karşılayacağınızı umuyoruz. Böyle bir durum şike vakalarına karşı etkili kararlar alan ulusal federasyonları cezalandırmak anlamına gelebilir.
Onlar çekilmek istemezse siz çekin
Bildiğiniz gibi, UEFA Şampiyonlar Ligi Yönetmeliği (2011/2012) hükümlerine göre Nisan 2007’den beri maçın sonucunu etkileyebilecek davranışlar içine giren herhangi bir kulüp şampiyonaya katılma hakkından mahrum bırakılmaktadır. Bu mahrumiyet 1 yıl için geçerlidir.
Bu nedenle, mevcut kanıtların ışığında Fenerbahçe, UEFA Şampiyonlar Ligi’ne bu sezon katılma hakkında sahip görünmemektedir. Aynı zamanda bu şartlar altında, Fenerbahçe için uygun hareket tarzı UEFA şampiyonlar Ligi’nden bu sezon çekilmek olarak görünmektedir. Bir diğer seçenek TFF’nin kulübü şampiyonadan çekmesi olabilir.
Sekiz yıla kadar ceza verilebilir
Bu yollardan birine başvurulmaz ve UEFA (şimdi veya gelecek aylarda) kulüp hakkında kendi disiplin soruşturması başlatırsa ve özellikle kulüp şampiyonaya katılma formunda Nisan 2007’den beri şike faaliyeti yürütmediğine dair yalan beyanat verdiği tespit edilirse, nihai cezalar çok daha sert olabilecektir. Nihai cezaların şeklini önceden tahmin etmek mümkün olmamakla birlikte, diğer şike vakalarında (örneğin Pobeda vakası) kulüplerin UEFA kulüpler şampiyonalarından 8 yıla varan sürelerde men edildiğini hatırlatmak mümkündür.
Bütün bunlara ek olarak, TFF’nin konuyu şimdi ilgilenmezse, TFF hakkında da ilgili disiplin tedbirlerinin alınacağı konusunda sizleri uyarmak istiyoruz. Anlayacağınız üzere, Fenerbahçe’nin bu şartlar altında bu sezon UEFA Şampiyonlar Ligi’ne başlaması, ama şike soruşturması sonucu suçlu bulunması halinde, sonradan şampiyonadan çıkarılması UEFA tarafından kabul edilemez.
TFF’den Türkiye’de sürdürülen şike soruşturması çerçevesinde tüm vakalara ilişkin olarak hızlı ve etkin disiplin adımlarını atmasını talep ediyoruz.
Fenerbahçe’nin özel durumu hakkında cevabınızı 24 Ağustos 2011 Çarşamba günü öğlene kadar almayı umut ediyoruz.
Saygılarımızla
Niye Tahkim’e gittiler, Yunanistan gibi mi yapalım?
Fenerbahçe'nin Tahkim Kurulu’na başvurusu dün Monaco’da dilden dile dolaştı. İstanbul’a gelip şike soruşturmasını inceleyen UEFA Başmüfettişi Pierre Cornu bu başvurudan en çok rahatsız olan isimlerden biriydi.
- Ne yapıyor Fenerbahçe? Biz katılmaması gerektiğini bildirdik. Tahkim’e gitmekle hiç de iyi yapmadılar. Ne yani Yunanistan gibi mi yapalım?
Cornu’nun bu tepkisini bir Türkiye Futbol Federasyonu yetkilisi şöyle yorumladı:
- Tahkim Kurulu Fenerbahçe’nin başvurusunu reddederse (ki reddetti) sarı lacivertli takıma UEFA ikinci bir ceza daha verebilir.
İyilik yapalım derken problem yarattınız
Türkiye'nin en çok merak ettiği soru şu;
Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi’nde yoksa, Trabzonspor niye var?
Bu soruya herkes kendine göre bir yanıt verdi. Fenerbahçe yöneticileri Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Mehmet Ali Aydınlar’ı suçladı:
- Trabzonspor’un katılacağını biliyordu, bize söylemedi.
Soruşturma dosyasına göndermede bulunanlar ise başka bir şey iddia etti:
- Fenerbahçe çok ciddi delillerle suçlandı, ondan...
Bu sorunun yanıtını vermeden önce bir gerçeğin altını çizelim... Trabzonspor’un, Şampiyonlar Ligi’nde oynayacağından Mehmet Ali Aydınlar’ın haberi yoktu. Duyduğunda o da şaşırdı.
İsterseniz şimdi Monaco’ya, dün yapılan Şampiyonlar Ligi grupları kura çekimine gidelim ve orada bir UEFA yetkilisi ile Türk futbolunun yakından tanıdığı bir isim arasında geçen diyaloğa kulak verelim:
Trabzonspor’u Şampiyonlar Ligi’ne aldınız, bize haber bile vermediniz?
- Aniden gelişti. Bir Türk takımını aldık, para Türkiye’ye gitsin istedik. Aslında Türkiye’ye iyilik yaptık.
- İyilik yaptınız anladım. Bunun için teşekkür ederiz. Ama bizi Fenerbahçe ile karşı karşıya getirdiniz. ‘Bu karardan haberiniz vardı bizi bilgilendirmediniz’ diyorlar. Yani iyilik değil bir anda problem yarattınız.
- Siz de ‘bu UEFA’nın kararı’ dersiniz.
http://www.tumspor.com/photos/162854883.jpg

İMZAYA DİKKAT
UEFA’nın yazışmalarında başkan Michel Platini ya da asbaşkanların imzaları kullanılmıyor. Disiplin suçlamalarına yönelik yazışmalarda UEFA adına imzayı Disiplin Komitesi Sekreteri de atabiliyor. Ancak bu yazışmayı UEFA Genel Sekreteri’ Gianni Infantino’nun imzalaması konuya UEFA’nın verdiği önemi gösteriyor.
(hürriyet)

Külünkoğlu
26.08.2011, 12:20
Bu başlıkta yorum yok arkadaşlar. Sebebini ilk sayfa belirttik.

Serdær
02.09.2011, 11:55
Fenerbahçe de yalan söylüyor TFF de

TFF’nin adı bizde saklı bir yöneticisi açtı ağzını yumdu gözünü. Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi’ne gidemeyeceğini bir ay önceden bildiğini, ama kendilerini kurtarma çabasındaki Aziz Yıldırım ve yöneticilerin Sarı-Lacivertli takımı bile bile yaktığını söyledi. Orhan Salkınaz görüşmenin ayrıntılarını sporseninle.com için kaleme aldı.


Türkiye Futbol Federasyonu’nda etkili bir yönetici... Söyledikleri yenilir yutulur cinsten değil. Şike soruşturması sürecinde kendilerinin kamuoyunu oylamak adına sürekli yalan söylediklerini, yaşananların hiç birinin doğru olarak aktarılmadığını söylüyor.
Sadece kendilerinin değil Fenerbahçe yönetiminin de sahip olduğu bilgileri kimseyle paylaşmadığını, onların da kendi camialarını oyalamak için her türlü yalanı söylediklerini iddia ediyor.
Bugün yaşananların daha soruşturmanın 11. Gününde, yani 14 Temmuz’da belli olduğunu ama Fenerbahçe yönetimin hiçbir olumlu adım atmamasının hem kendilerini hem de Türk Futbolu’nu zor durumda bıraktığını belirtiyor.
İşte tüm detaylarıyla yaşananlar:

UEFA ANINDA HAREKETE GEÇTİ

3 Temmuz sabahı başlayan gözaltı süreçlerinden sadece birkaç saat sonra UEFA bizime temasa geçti. Tüm gelişmelerle ilgili ayrıntılı raporlar istediğini, şüpheli takımların lisanslarının derhal askıya alınmasını istedi. Biz kendilerinden durumun sağlıklı tespitinin yapılabilmesi için bir ay süre istedik. Onlar ise, futbol sezonunun başlamak üzere olduğunu ve bize en fazla 8 günlük bir süre verebileceklerini, 12 Temmuz da bizim kararımızı kendilerine bildirmemizi istediler.

FUTBOLU YÖNETENLERİN HALİ İÇLER ACISI

Kulüplerle hemen toplantılar yapmaya başladık. Duruma açıklık getirmemiz, Türk Futbolu’na atılmaya çalışılan çamuru temizlememiz gerekiyordu. İlk gün yapılan konuşmaları duysanız futbolu tümden yasaklardınız. Federasyona gelen başkanlar, yöneticiler, futbol adamları “çok üzücü, ne yapacağız” demeleri gerekirken, “kim yapmıyor ki” “boş verin bunları” “merak etmeyin bir şey çıkmaz, bir haftaya üstü örtülür” gibi laflar ediyorlardı.
Kendilerine durumun ciddiyetini anlattık, UEFA baskısından söz ettik. Ayrıca görüştüğümüz savcı ve emniyet yetkililerinin kararlılığını dile getirdik. Ama kimse ciddiye almadı.

UEFA KULÜPLERİ KORUMAK İSTİYORDU

Bu arada UEFA, özellikle tutukluların kulüplerle organik ilişkisinin kesilmesi için kesin bir talimat gönderdi. UEFA böyle yaparak aslında kulüpleri korumak istiyordu. Yaşananların bahis şikesi skandalındaki gibi uluslar arası boyutunun bulunmaması nedeniyle TFF’nin iç sorunu olduğunu belirtip, “Yeter ki suç isnat edilenlerin kulüplerle organik bağını kesin, gerisini biz hallederiz” uyarısını yaptılar. Biz de hemen bunu ilgili kulüplere bildirdik. Kısa sürede işin ciddiyetinin farkına varan herkes konuya hassasiyetle yaklaştı. Ardından soruşturma kapsamında tutuklananlarla yollar birer birer ayrılmaya başlandı.
Sadece bir istisna ile. O da Fenerbahçe…

FENERBAHÇE YÖNETİMİNİN İNADI

Fenerbahçe yöneticileri böyle bir şeyin söz konusu olmadığını, Aziz Yıldırım’ı kesinlikle satmayacaklarını söylediler. Kendilerine bunu başkanı satmak anlamına gelmediğini, soruşturma süresince kenarda durmasının şart olduğunu, aksi takdirde UEFA’nın ılımlı tavrını sertleştirebileceğini söyledik. Fakat hiçbir şekilde bize yardımcı olmadılar.
Aziz Yıldırım da direnme yolunu seçti. Gönderdiği mektuplar, avukatları ve yöneticiler aracılığı ile yaptığı açıklamalar, Fenerbahçe’yi giderek içinden çıkılmaz bir kaosa sürükledi. Kendisinin olmadığı bir Fenerbahçe düşünemiyordu. Fenerbahçe yöneticilerine verdiği talimatlar “Bize bir şey olmaz. Aynen devam” diyerek onları yanlış yönlendirdi. “Darağacında bile Fenerbahçe” gibi hamaset dolu ifadelerle camiasını oyalamayı seçti. Çünkü olayların kapatılacağına o da fazlasıyla inanıyordu.

UEFA 15 TEMMUZ’DA TAVIR ALDI

15 Temmuz günü UEFA’dan gelen uyarı sadece Fenerbahçe başlığını taşıyordu. Diğer kulüplerin soruşturma sürecindeki tavrının UEFA nezdinde itibar gördüğü, özellikle Beşiktaş’ın yaklaşımının kendilerini memnun ettiğini belirtiyor, ancak Fenerbahçe’nin direnişine anlam veremediklerini söylüyorlardı.
UEFA, “Şu anda Yunanistan ve Türkiye’de iki sıkıntılı durum var. Yunanistan bir takım adımlar attı. Sizler de çalışıyorsunuz. Olumlu gelişmeler var. Ancak soruşturmanın merkezinde yer alan Fenerbahçe ile ilgili herhangi bir somut adımın atılmaması bizi rahatsız ediyor. Özellikle bu takımın Şampiyonlar Ligi’ne katılacağını düşünürsek, kendilerinden sıcak bir yaklaşım bekliyoruz. Agresif reddedişi bir kenara bırakıp, tutuklu bulunan yöneticileri ve profesyonelleri ile aralarındaki organik bağın, en azından Türkiye’de devam eden yargı sürecinin sonuna kadar kesilmesini istiyoruz. TFF bu konuda gerekli adımları atmak ve UEFA’ya yardımcı olmaz zorundadır” ifadeleriyle bizleri sıkıştırıyordu.

İSVİÇRE TOPLANTISI

18 Temmuz’da bizi apar topar İsviçre’ye çağırdılar. Orada sert uyarılar yaptılar. Toplantı sonrası Lütfü Arıboğan, sorun yok havasını yansıttı. Ama gerçek öyle değildi. UEFA bizi köşeye sıkıştırmaya başlamıştı. Fenerbahçe’nin tavrından vazgeçmesini ve kendilerinin istediği adımları atması gerektiğini net biçimde ortaya koydular.

KÜFÜRLEŞME BİLE YAŞANDI

Ertesi gün Fenerbahçe yöneticileri ile görüşmeler yaptık. UEFA’daki temasları aktardık. Aziz Yıldırım ve Şekip Mosturoğlu’nun derhal istifa etmeleri ya da görevden alınmaları gerektiğini, aksi takdirde sert yaptırımlar gelebileceğini söyledik. Bir kez daha şiddetle itiraz ettiler. Hatta küfürleşmeye varan tartışmalar yaşandı. Fenerbahçe yönetimi üslubunu o günden sonra iyice sertleştirdi. Bizi fazlasıyla sıkıntıya sokan bir sürece girildi.
Bu gelişmeler üzerine ligi ve süper kupayı erteleme kararı aldık. Bu kararın önceki bütün açıklamalarımızı yalanladığının elbette farkındaydık ama alternatifimiz yoktu. Sorunu çözmeden oynanacak her resmi maç bizi UEFA nezdinde biraz daha sıkıntıya sokacaktı.

TFF’DE İSTİFA RÜZGARLARI

Başkan yaşanan küfürleşmeler dolayıyla bozulan moraliyle erteleme kararını netleştirmeden açıklamak zorunda kaldı. O yüzden de iyice yalancı konumuna düştük. Ağustos sonu dedik, Eylül başını beklemek zorunda kaldık. Zaten neredeyse 20 gündür kamuoyunu oyalıyorduk, orada işler iyice çıkmaza girdi.
Birkaç yöneticimiz istifa etmeye bile kalkıştı. Fenerbahçe yönetiminin inadı yüzünden neredeyse TFF dağılıyordu. Hatta dağıldı ama bize yukarılardan gelen uyarılar, mevcut süreçte futbolun başsız kalmasının, seçim yapılana kadar atanacak kayyum vs.nin işi iyice çıkmaza sokacağı uyarılarını yaptılar. Yani aslına bakarsan TFF yönetimi işe mecburen devam ediyor.

KULÜPLER BİRLİĞİ AYRI BİR ÂLEM

Bu arada bir yandan da Kulüpler Birliği ile mücadele ediyorduk. Bize olayı örtbas etmemiz için baskı yapıp duruyorlardı. Erteleme kararı bile onları çıldırttı. Lig geç başlayınca Lig tv’den alacakları paranın da geç geleceğini, zor durumda kalacaklarını söyleyip “5 Ağustos’ta oynamak istiyoruz” diyorlardı. Akıları fikirleri parada olduğu için etik değerler umurlarında bile değildi. “UEFA bizi dışlar, ne kulüpler ve milli takım Edirne’nin ötesine çıkamaz” dedikçe “Boşver çıkmayalım. Çıkanları hali ortada” deyip ambargonun bile umurlarında olmadığını söylüyorlardı. İşin uluslar arası boyutu, Türkiye’nin imajı, Türk Futbolu’nun imajı umurlarında bile olmadı. 9 Eylül kararı yüzünden hepsi ağır suçlamalarda bulundular, tehditler savurdular. Bize bir daha oy vermeyeceklerini bile söylediler.

UEFA: DOSYAYI KAPATIRIZ AMA…

9 Ağustos’ta UEFA bir kez daha bizden yaptırım istedi. Dosyayı bir daha açılmamak üzere kapatmak istediklerini ancak Fenerbahçeli tutuklu idarecilerin kulüple organik bağının kesilmemesi halinde bunu yapamayacaklarını söylediler. “Ya siz kendi kurallarınız doğrultusunda bu ilişkiyi kesersiniz ya da biz olaya el koymak zorunda kalırız” dediler. Bize bir hafta da süre verdiler.
Nihat Özdemir, Murat Özaydınlı ve Ali Koç ile bu konuları defalarca konuştuk ama olumlu sonuç alamadık. Ne yapacağımızı bilemez bir haldeyken hukukçularımız bize bir ara formül önerdiler. Bu formüle göre Fenerbahçe Yönetimi kongre kararı alacaktı. Kongre en azından 3 haftalık zaman kazandıracaktı. UEFA’ya da “Bakın kongre yapıyorlar. Bağı kesecekler” mesajını iletecektik.

AZİZ YILDIRIM KABUL ETMEDİ

Bu formülü Fenerbahçeli yöneticilere anlattık. Kendi başlarına karar veremeyeceklerini, Aziz Yıldırım ile konuşmaları gerektiğini söylediler. Ertesi gün bize kongre kararı almayacaklarını, başkanın izin vermediğini söylediler.
Kendilerine durumu her şekliyle izah ettik. Dedik ki “Kongre kararını alın. Zaten seçilen yönetim mayısa kadar görev yapacak. Aziz bey o tarihe kadar aklanırsa yeniden aday olup kazanır, Fenerbahçe de zarar görmez. Yoksa sizi Şampiyonlar Ligi’ne almayacaklar. Bize ağır cezalar verecekler. Bizim size yardımcı olduğumuz gibi lütfen siz de bize yardımcı olun” dedik. Verdikleri yanıt “çok istiyorsanız bizi düşürün” oldu. Hiç adım atmadılar.

ETİK KURUL RAPORUNA UYMADIK

Bu arada Etik Kurul raporunu tamamlayıp bize verdi. Aslına bakarsanız rapor doğrultusunda yapmamız gereken hiçbir işlemi yürürlüğe koymadık. O Swiss Otel toplantısında konuştuğumuz tek konu “Fenerbahçe’yi kongreye zorlamak için ne yapabiliriz” oldu. Çünkü bugünün geleceğini biliyorduk. UEFA’nın mesajı çok netti.
Fenerbahçe’nin elini kolunu bağlamak amacıyla soruşturmada adı geçen herkesi tedbirli olarak disiplin kuruluna sevk etmek ve karar alma yetkilerini ortadan kaldırmak belki bir formül olabilirdi. Bazı arkadaşlarımız spor dünyasının bizden karar beklediğini, üzerinde konuştuğumuz açıklamanın bizleri yerle bir edeceğini söyledi. Başkan, “Zaten yerle bir olmuş durumdayız. Baştan beri söylediğimiz her şeyi yalanladık. Ne yapacağız. Durumu idare etmekten başka şansımız mı var” diyerek sert bir çıkış yaptı. Sonunda o kimseyi tatmin etmeyen açıklamayı yaptık ve sonucunu beklemeye başladık.

PLAY-OFF FENERBAHÇE İÇİNDİ

Kamuoyunu meşgul edebilmek için de Play-Off sistemini ortaya atıp, hemen kabul edilmesini sağladık. Gündemi değiştirmekti amaç. Bunu da başardık. Kamuoyu Play-Off’u tartışırken biz Fenerbahçe yönetimini ikna çalışmalarına devam ettik. “Play-Off sizin için çıkarıldı. Şampiyonlar Ligi’ne gidemediğiniz için uğrayacağınız kaybı bir nebze olsun telafi amaçlı” dedik. Ne yazık ki planımız yürümedi, Fenerbahçe’de kimse istifa etmedi. Aslına bakarsanız kulüpler Birliği Fenerbahçe’ye o kadar büyük destek veriyordu ki, Fenerbahçe yöneticileri, kendilerine hiçbir şey olmayacağından emin hale geliyorlardı. Başta İlhan Cavcav olmak üzere bütün başkanlara olayın ciddiyetine varın diye neredeyse yalvardık. Ama dinleyen olmadı. “Havuz bozulursa parayı siz mi vereceksiniz” deyip duruyorlardı.

UEFA ÇOK CİDDİYE ALIYORDU

UEFA’yı birkaç gün daha oyaladık. Ama ne yazık ki onlar işi fazlasıyla ciddiye alıyorlardı. İşin kötüsü, UEFA bizden istediği her şeyi Yunanistan’dan da istemişti. Ve Yunan Federasyonu 2 takımı isteklerini yerine gelmeyince amatör lige düşürüverdi. Başkan sürekli Fenerbahçeli idarecilerle konuştu, durumu defalarca anlattı, yalvardı. Anlatamadı. Sonunda olan bize oldu. UEFA baktı ki biz harekete geçemiyoruz, Pierre Cornu’yu İstanbul’a gönderdi. Çünkü kararı vermişlerdi. Fenerbahçe’yi Şampiyonlar Ligi’ne almayacaklardı. Ama son bir inceleme yapmak istediler.

CORNU KESİN KONUŞTU

Cornu hem bizimle hem savcılarla konuştu, sonra gelip “Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi’ne giremez. Sıfır tolerans ilkesine uymuyor. Ne yazık ki sizler de futbolu yönetenler olarak etik değerlere uygun davranmıyorsunuz. Üzerinize düşen görevleri yapmıyorsunuz. Bu durumda biz gerekli müdahaleyi yapacağız. Ve yapacağımız müdahale Fenerbahçe ile sınırlı kalmayacak” dedi. Bu sözler resmen tehditti.
Başkan Cornu’ya adeta yalvardı ve zaman istedi. Cornu’nun tavrı çok netti. “Şampiyonlar Ligi kuraları çekilmeden 24 saat önce bu konuya açıklık getirilmelidir. Biz UEFA olarak kararımızı verdik, ama sizin bir alternatifiniz olup olmadığını görmek için raporumu ileteceğim saate kadar beklerim” dedi.
Başkan bu görüşmeler sonrası çıkıp yine kamuoyunu kandırmak için “Çok olumlu izlenimlerle ayrıldı” açıklamasını yapmak zorunda kaldı.
O günün gecesinde kriz toplantıları yapıldı. Sabahlara kadar Fenerbahçeli yöneticiler ikna edilmeye çalışıldı. Bir yandan Fenerbahçeli idareciler ikna edilmeye çalışılırken, bir yandan da hukukçularımız bize ne türden yaptırım uygulayabileceklerini araştırıyordu. Çünkü Cornu, alınacak kararın Fenerbahçe’yle sınırlı olmayacağını açık açık söylemişti.

AYDINLAR RESMEN SAÇMALADI

Fenerbahçe tabii ki yine bizi ve uyarılarımızı ciddiye almadı. “Göndermeyin de görelim” bile diyenler oldu. Hukukçularımız da 5-8 yıl arası men cezalarından söz edince, Mehmet Ali Aydınlar, aslında bir ay önce yapması gerekeni yapmak zorunda kaldı ve Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi’ne katılım hakkını iptal kararını imzaladı. Bu kararı UEFA’ya da bildirdi ve tepkileri beklemeye başladı.
Fenerbahçe cephesi beklediğimiz gibi anında saldırıya geçti. Federasyon faks ve mail yağmuruna tutuldu. Aydınlar’ı o kadar bunalttılar ki, zaten stresten günlerdir uyku bile uyuyamayan adam, “UEFA Şampiyonlar Ligi’ne çok önem veriyor” gibi saçma bir laf söyledi. Sonrasında ne dediyse düzeltemedi.

CORNU’NUN ŞİFRESİNİ ÇÖZEMEDİK

Ama asıl şok o değildi. Biz 48 saattir Cornu’nun “Kararımız Fenerbahçe’yle sınırlı kalmayacak” lafını çözmeye çalışıyor, ne ceza alabileceğimizi hesaplıyorduk. Meğer bahsettiği karar Trabzonspor’un Şampiyonlar Ligi’ne alınmasıymış. Bize bu konuda hiçbir sır vermemişti. Biz de verdiği mesajı doğru anlayamamıştık. Doğrusu böyle bir şeye ihtimal de vermemiştik.
Trabzonspor kararı bizi daha da zor durumda bıraktı. Fenerbahçe cephesi bizi Trabzonspor ile işbirliği yapmakla suçlamaya başladı. Fenerbahçe camiası yine yürüyüşlere başladı.

FENERBAHÇE İLK KEZ YAPTIRIM GÖRDÜ

Aslında bir iyi tarafı da oldu. Fenerbahçe Kulübü ilk kez bir yaptırımla karşılaştı. Hem de sert bir yaptırım. Bedeli en az 40 milyon Euro. O zaman akıları başlarına geldi. Başkan HaberTürk’te katıldığı ve program sonrası, yayına bağlandığında polemiğe girmediği Nihat Özdemir ile telefonda görüştü ve kongreden başka çözümlerinin olmadığını, artık kamuoyuna yalan söylemeyeceklerini ifade etti.

NİHAT ÖZDEMİR İSTİFAYA ZORLANDI

“Fenerbahçe’yi korumak uğruna her şeyi yaptık. Bundan sonra hiçbir şey gizli kalmayacak, ört bas edilemeyecek, kamuoyuyla paylaşılacak” diyen Aydınlar’ın net tavrı sonrası yapacak bir şey kalmadığını gören Nihat Özdemir istifa etti.
İpleri ele alan Ali Koç, duruma hakim havası vermeye çalıştı. Artık kaçınılmaz olan kongreyi fark ettiği için camianın sempatisini kazanma çabasına girdi. Ama devamlı yanlış yapıyor. “Bizi düşürün” başvurusunu niye kabul etmediğimizi sorguluyor şimdi de.

FENERBAHÇE’NİN BAŞVURUSU YOK Kİ

Başvurusu yok ki Fenerbahçe’nin düşürelim. Biri gelip, yönetici bile olsa “Bizi düşürün” deyince düşürmemiz söz konusu olamaz. Başkası demez mi “Neye dayanarak düşürdün” diye. Aklınca şark kurnazlığı yapıyor. Maksat camiasına oy verenlerine sevimli görünsün.
Bütün süreç boyunca taraftarlarına ve kongre üyelerine yalan söyleyen Fenerbahçeli yöneticiler, şimdi kendi beceriksizliklerinin faturasını bize kesmeye çalışıyorlar.

ALİ KOÇ SAÇMALIYOR

Ali Koç diyor ki “Ya 8-10 milyon Euro’ya oyuncu alsaydık ne olacaktı?” Sorarım size Fenerbahçe tarihinde yıldız oyuncu alınmayan sezon var mı? Yok. Onlar Şampiyonlar Ligi’ne gidemeyeceklerini net olarak biliyorlardı. Bu yüzden transfer yapmadılar. Emenike’yi de bu yüzden sattılar. Buları bile bile hala konuşuyorlar, camiayı provoke ediyorlar. Ama artık kimse yemiyor. Zaten Aydınlar da artık susmama kararı verdi. “Ben onları koruyorum, onlar beni Fenerbahçe’den atmaya kalkışıyorlar” diyor. Bu nedenle artık susmaları şart. Hem Ali Koç öyle saçmalıyor ki, yaptığı açıklamalar resmen şikeyi itiraf. “Sezon ortası düşüp 2 yıl kaybetmeyelim, şimdiden düşürün” diyor. Ne yani, suçlu musunuz?

Külünkoğlu
02.09.2011, 14:41
Biraz konu dışı ama notlarımızın arasında dursun.

Şirket, 1973’ten bugüne çoğu NATO için olmak üzere toplam 650 milyon dolarlık iş üstlendi. En büyük işi ise TAFICS projesi için kazandığı ihale oldu. Maktaş, 1996’da TAFICS ( Türk Silahlı Kuvvetleri Entegre Muhabere Sistemi) projesinin birinci aşaması için yapılan ihaleyi Siemens ile birlikte 223 milyon dolara kazandı. Aynı projenin ikinci aşaması için yapılan ihaleyi de 2003’te yine Siemens-Maktaş ortaklığı 177 milyon dolara aldı. TAFİCS projeleri 2006’da dünyada Siemens’in uluslararası ihaleleri kazanmak için rüşvet (http://www.milliyet.com.tr/index/rusvet) dağıttığı suçlamasıyla gündeme gelmişti. Siemens’i dünyada zora sokan bu konu Türkiye’de ise gündeme gelmedi. Sahibi olduğu Gülhan Denizcilik’in Dearsan tersanesiyle imzaladığı iş ortaklığı ile Türkmenistan (http://www.milliyet.com.tr/index/Turkmenistan)’a 100 milyon dolarlık iki karakol botu sattığına ilişkin haberlerde, önemli bir ortak olmasına karşın Aziz Yıldırım’ın adı geçmedi.

sirkan
11.12.2011, 02:21
iddianema gecen arenadaki konusmasi:

OuRR3C_6heM

Zafer Fidan
11.12.2011, 02:41
3aVth7O0v8k

Külünkoğlu
09.05.2012, 08:43
BİRİNCİ ETİK KURULU RAPORU

HER YERDE ŞİKE VAR !

21.02.2011 tarihli Manisa-Trabzonspor (1-2)

Değerlendirme ve sonuç:


Aziz Yıldırım’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu,

Serkan Acar’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu,

Hikmet Karaman’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu,

İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu,

Cemil Turhan’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu,

Kenan Yaralı’nın somut olayla ilgisini gösteren yeterli delil bulunamadığı,

Semih Özsoy’un somut olayla ilgisini gösteren yeterli delil bulunamadığı,

Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe Başkanı ve İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi olması nedeniyle teşvik primi teşebbüsünün Fenerbahçe’ye izafe edilmesinin uygun olduğu,

Teknik Direktör Hikmet Karaman, teşvik primi teklifini uygun görmekle birlikte, bunun ancak Kulüp Başkanı’nın onayıyla yapılabileceğini belirttiğinden;

Kenan Yaralı’nın somut olayla ilgisini gösteren yeterli delil olmadığından ve teşvik primi teklifinin oyunculara aktarıldığına dair bir delil olmadığından Manisaspor’a izafe edilebilecek bir fiil bulunmadığı oybirliğiyle mütalaa olunur.


07.03.2011 Gençlerbirliği-Fenerbahçe (2-4)

Değerlendirme ve sonuç:


Aziz Yıldırım’ın şike yaptığı;
Serdar Kulbilge’nin şike yaptığı;
Murat Öztürk’ün şike yaptığı;
Cengiz Demirel’in şike yaptığı:
İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun şike yaptığı;
Doğan Ercan’ın şike yaptığı;
Tamer Yelkovan’ın şike yaptığı;
Mehmet Şen’in şike yaptığı;
Tuğrul Çağrı Üzer’in şike yaptığı;
Murat Öztürk’ün şike yaptığı;
Zafer Önder İpek’in şike yaptığı;
Cengiz Demirel’in şike yaptığı;

Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı ve İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi olması nedeniyle şike faaliyetinin Fenerbahçe Spor Kulübü’ne izafe edilmesinin uygun olduğu; İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nın soruşturmanın gizliliğine ilişkin kararı nedeniyle sadece dosyadaki bilgi ve belgelerle sınırlı inceleme yapılabildiğinden, halihazırda;

Serkan Çalık hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Hurşut Meriç hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Mehmet Akgün hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Michael Jedinak hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Labinot Harbutzi hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Orhan Şam hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Randfall Azofeifa Corrales hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; oybirliğiyle mütalaa olunur.


20.03.2011 G.Biriliği - Trabzon (1-2)
Değerlendirme ve Sonuç


Bu müsabakaya ilişkin olarak teşvik primi verilmesi hususunda: Dosyadaki bilgi ve belgelerle sınırlı olarak yapılan incelemeyle;

Aziz Yıldırım’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Serdar Kulbilge’nin teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Cengiz Demirel’in teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Zafer Önder İpek’in teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu; oybirliğiyle mütalaa olunur.


09.04.2011 Eskişehir - Fenerbahçe (1-3)
Değerlendirme ve Sonuç

Bu müsabakaya ilişkin olarak şike hususunda; dosyadaki bilgi ve belgelerle sınırlı olarak yapılan incelemeyle;

Aziz Yıldırım’ın şike yaptığı;
İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun şike yaptığı;
Ali Kıratlı’nın şike yaptığı;
Ümit Karan’ın şike yaptığı;
Bülent Uygun’un şike yaptığı;
Tamer Yelkovan’ın şike yaptığı; oybirliğiyle mütalaa olunur.


17.04.2011 Trabzon-Bursa (1-0)

Değerlendirme ve sonuç:


Aziz Yıldırım’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Alaeddin Yıldırım’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Hasan Çetinkaya’nın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Samet Güzel’in teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Ali Kıratlı’nın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Gökçek Vederson’un teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı ve İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi olması nedeniyle teşvik primi teşebbüsünün Fenerbahçe Spor Kulübü’ne izafe edilmesinin uygun olduğu;

Alexandro de Souza’nın teşvik primi fiiliyle ilgisini gösteren delil bulunmadığı; Sercan Yıldırım hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; oybirliğiyle mütalaa olunur.


24.04.2011 Bucaspor-Fenerbahçe (3-5)

Değerlendirme ve Sonuç


Bu müsabaka hakkında şike hususunda; Dosyadaki bilgi ve belgelerle sınırlı olarak yapılan incelemeyle;

Aziz Yıldırım’ın şike teşebbüsünde bulunduğu;

İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun şike teşebbüsünde bulunduğu;

Ali Kıratlı’nın şike teşebbüsünde bulunduğu;

Bülent İbrahim İşçen’in şike teşebbüsünde bulunduğu;

Ahmet Çelebi’nin şike teşebbüsünde bulunduğu;

Bülent Uygun’un şike teşebbüsünde bulunduğu;

Güde Fazıl Özdemir’in şike teşebbüsünde bulunduğu; oybirliğiyle mütalaa olunur.


01.05.2011 Fenerbahçe - İBB (2-0)

Değerlendirme ve Sonuç


Aziz Yıldırım’m şike yaptığı;
Bülent İbrahim İşçen’in şike yaptığı;
Ahmet Çelebi’nin şike yaptığı;
Yusuf Turanlı’nın şike yaptığı;
İbrahim Akın’ın şike yaptığı;

Aziz Yıldınm’ın Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı olması nedeniyle şike teşebbüsünün Fenerbahçe Spor Kulübü’ne izafe edilmesinin uygun olduğu;

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nın soruşturmanın gizliliğine ilişkin kararı nedeniyle sadece dosyadaki bilgi ve belgelerle sınırlı inceleme yapılabildiğinden, halihazırda;

İlhan Yüksel Ekşioğlu hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı;

Abdullah Başak hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı;

Cemil Turhan hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı;

Taner Yelkovan hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı;

Serkan Acar hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı;

Ali Kıratlı hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı;

İskender Alın hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı;

Anılan kişilerin ve kolluk belgelerinde adı geçip iletişim tespitleri bulunan Can Arat ve Metin Depe’nin bilgilerine başvurulması gerektiği;

Belirtilen kişilerin bilgisine başvurulduktan sonra, hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmayan kişiler hakkında yeniden inceleme yapılması gerektiği; oybirliğiyle mütalaa olunur.


15.05.2011 Trabzonspor - İBB (3-1)


Aziz Yıldırımdın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Bülent İbrahim İşçen’in teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Abdullah Başak’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Yusuf Turanlı’nın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

İbrahim Akın’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

İskender Alın’ın teşvik primi teşebbüsünde bulunduğu;

Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı ve İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi olması nedeniyle teşvik primi teşebbüsünün Fenerbahçe Spor Kulübü’ne izafe edilmesinin uygun olduğu;

Cihan Haspolatlı’nın somut olayla ilgisini gösteren yeterli delil bulunmadığı;

Mahmut Tekdemir’in somut olayla ilgisini gösteren yeterli delil bulunmadığı;

Metin Depe’nın somut olayla ilgisini gösteren yeterli delil bulunmadığı;

Samuel Tobias Holmen’in somut olayla ilgisini gösteren yeterli delil bulunmadığı; oybirliğiyle mütalaa olunur.


15.05.2011 Fenerbahçe - A.Gücü (6-0)


Aziz Yıldırım’ın şike yaptığı;
İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun şike yaptığı;
Cemil Turhan’ın şike yaptığı;
Yavuz Ağırgöl’ün şike yaptığı;
Mehmet Yenice’nin şike yaptığı;
Yadigar Boğa’nın şike yaptığı;
Bülent İbrahim İşçen’in şike yaptığı;
Abdullah Başak’ın şike yaptığı;

Mehmet Şekip Mosturoğlu’nun şike teşebbüsünde bulunduğu;

Sami Dinç’in şike teşebbüsünde bulunduğu;

Yusuf Turanlı’nın şike teşebbüsünde bulunduğu;

Ümit Aydın’ın şike teşebbüsünde bulunduğu;

Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı, İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi olması nedeniyle şike fiillerinin ve Mehmet Sekip Mosturoğlu’nun Fenerbahçe Spor Kulübü Asbaşkanı olması nedeniyle şike teşebbüsünün Fenerbahçe Spor Kulübü’ne izafe edilmesinin uygun olduğu;

Turgut Doğan Şahin’in şike teşebbüsünü bildirmemesi nedeniyle Etik Kurulu Talimatına aykırılık yönünden değerlendirilmek üzere kurulumuza sevk edilmesinin uygun olacağı;

Uğur Uçar’ın şike teşebbüsünü bildirmemesi nedeniyle Etik Kurulu Talimatı’na aykırılık yönünden değerlendirilmek üzere kurulumuza sevk edilmesinin uygun olacağı;

Ekrem Okumuş’un müsabakaya ilişkin psikolojik baskı yapması nedeniyle Etik Kurulu Talimatı’na aykırılık yönünden değerlendirilmek üzere kurulumuza sevk edilmesinin uygun olacağı;

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nın soruşturmanın gizliliğine ilişkin karar nedeniyle sadece dosyadaki bilgi ve belgelerle sınırlı inceleme yapılabildiğinden, halihazırda;

Emre Belözoğlu hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Ahmet Bulut hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; oybirliğiyle mütalaa olunur.


Teşvik primi iddiaları


Sadri Şener hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Nevzat Şakar hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Mithat Halis hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; Recep Denizer hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı; oybirliğiyle mütalaa olunur.


22.05.2011 Sivasspor-Fenerbahçe (3-4)

Değerlendirme ve Sonuç


Aziz Yıldırım’ın şike yaptığı;
İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun şike yaptığı;
Mecnun Otyakmaz’ın şike yaptığı;

Ahmet Çelebi’nin şike yaptığı ayrıca yöneticisi olduğu Sivasspor’un sahaya çıkacak ilk onbirini üçüncü kişilere açıklamasının Etik Kurulu Talimatı’na aykırılık yönünden değerlendirilmek üzere kurulumuza sevkedilmesinin yerinde olacağı;

Bülent İbrahim İşçen’in şike yaptığı;
Ali Kıratlı’nın şike yaptığı;
Abdullah Başak’ın şike yaptığı;
Yusuf Turanlı’nın şike yaptığı;
Korcan Çelikay’ın şike yaptığı;
Fatih Akbaba’nın şike yaptığı;
Tamer Yelkovan’ın şike yaptığı;

Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı ve İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun Yönetim Kurulu Üyesi olması nedeniyle şike fiillerinin Fenerbahçe Spor Kulübü’ne izafe edilmesinin uygun olduğu;

Mecnun Otyakmaz’ın Sivasspor Başkanı ve Ahmet Çelebi’nin Yönetim Kurulu Üyesi olması nedeniyle şike fiillerinin Sivasspor’a izafe edilmesinin uygun olduğu;

Cemil Turhan’ın, şike yapıldığını bilmesine rağmen bunu Türkiye Futbol Federasyonu’na bildirmemiş olması nedeniyle Etik Kurulu Talimatı’na aykırılık yönünden değerlendirilmek üzere kurulumuza sevkedilmesinin yerinde olacağı;

Faruk Taşseten hakkında kanaat oluşturmaya yetecek kanıtın bulunmadığı; Mehmet Yıldız hakkında kanaat oluşturmaya yetecek kanıtın bulunmadığı;

Mehmet Oflaz hakkında kanaat oluşturmaya yetecek kanıtın bulunmadığı;

Rıza Çalımbay hakkında kanaat oluşturmaya yetecek kanıtın bulunmadığı;

Ahmet Bulut hakkında kanaat oluşturmaya yetecek kanıtın bulunmadığı;

Rıza Çalımbay ve Ahmet Bulut’un bilgilerine başvurulması gerektiği;

Belirtilen kişilerin bilgisine başvurulduktan sonra, hakkında kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmayan kişiler hakkında yeniden inceleme yapılması gerektiği; oybirliği ile mütalaa olunur.