PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Trabzonspor Futbolun Neresinde?



yattara11
13.08.2005, 03:29
Arkadaslar,


Bu basligi açarken su anda mevcut olanFUTBOLCU KADROMUZUve kadroda bulunanFUTBOLCULARIN bireysel oyunlarini ele almak istemedim. Fikirlerinizi almak istedigim konu Trabzonspor'un genel futbol yapisi hakkinda.


Biraz daha açiklayacak olursak; geçmisteki ve günümüzdeki Trabzonspor'un ortaya çikardigi futbol ekolü sizce neye benziyor?Trabzonspor denilince akliniza gelen futbol tarzini nasil tanimlarsiniz? Sizce Trabzonspor geçmiste hangi büyük kulüp ve ülkelerinstillerine benzerlik gösteren bir futbol sergiledi? Günümüzde takimimizi dünya futbolunun neresinde buluyorsunuz?

Bartuğ13
13.08.2005, 12:37
tam göbeginde buluyorum.smileys/smiley36.gif

ben görmedim ama duyduklarim kadariyla eskiden avni akerde orta sahayi
geçmek 1 korner atmak 2 gol sayilirmis.iste bizim futbol tarzimiz
buymus.kendi sahasinda cehennemi yaratan bir takimmisiz.benim aklimdan
bu çikmiyor.

kendi futbolcularini kendi sehrinden çikartan,ele muhtaç olmayan bir
takim geliyor aklima.parayala degil yürekle mücadele eden bir takim
geliyor.

ama yöntemlerimiz antrenörlere göre degisilik gösteriyor.

bir antrenör göbekte oyun kurarak saldirtmayi planlayip takima
oturtuyor ve gidiyor.yeni gelen kontratak futbolunu benimseterek
savunma agirlikli oynatiyor.1 sezon sonra gidiyor.

ve yeni gelen kanatlati kullanmaya çalisiyor.bir sürü degisiklik.

ama benim duydugum,istedigim ve trabzonspora yakistirdigim
futbol:durmadan saldiran 3-0sa 4ü;4-0sa 5i isteyen gol makinasi ve
hucümcu bir takim.çok konustum insalah bos degildir.

halil ibo
13.08.2005, 12:49
Trabzonspor'un bu seneki görüntüsüyle dünya futbolunda bir yeri yok.Bugün kü durum moralsizlik ve formsuzluk sebebiyle geçis dönemi diye düsünüyorum.Fakat geçen sene ki Senol Hoca'yla baslayan degisim ile birlikte dünya futbolunun görsel,sov bölümünde yer alabiliriz.Bu aradadünya futbolu; gittikçedaha çok savunma güvenliginin ön plana çikarildigi güce,mücadeleye dayali birhal aliyor.

Crazy_OfLu61_
13.08.2005, 12:56
Bana göre ortasinda. Ne çok iyi ne çok kötü yani...

Barış
13.08.2005, 13:15
Trabzonspor'un bu seneki görüntüsüyle dünya futbolunda bir yeri yok.Bugün kü durum moralsizlik ve formsuzluk sebebiyle geçis dönemi diye düsünüyorum.Fakat geçen sene ki Senol Hoca'yla baslayan degisim ile birlikte dünya futbolunun görsel,sov bölümünde yer alabiliriz.Bu aradadünya futbolu; gittikçedaha çok savunma güvenliginin ön plana çikarildigi güce,mücadeleye dayali birhal aliyor.


Güzel yazmissin.Bu moralsizlik bizi perisan etti.Ayrica dedigin gibi savunma futbolu öne çikiyor günümüzde ve Ziya Dogan'la biz bunu çok iyi uyguladik.Ama gel gör ki ayni sezon içerisinde Senol Günes'in gelmesiyle oyun mantalitemiz de degisti.

CaMoKa
13.08.2005, 15:45
herzaman zirvesinde olmustur ve olacaktirda bütün takimlarin bize imrenerek baktigibni unutmamak lazim cünkü lig tarihinde yüzde yüz yerli kadro ile sampiyon olmus tek takim trabzondur üstelik bu kadronon yüzde 99 unun karadenizli yüzde 90 ninin trabzonlu olmasida ayridir

Ycandan
13.08.2005, 17:28
TRABZONSPOR ÖZELLIKLE SAHASINDAKI MAÇLARA ÇOK HIZLI BASLAR VE RAKIBI BOGARDI.FAKAT ZIYA DOGAN VE SENOL GÜNESIN TAKIMIN BASINA GELDIGINDEN BERI ÖYLE BIR ILK YARILAR OYNANIYORKI INANAMIYORUM.NEREDEYSE BIR SUT ÇEKMEDEN,POZISYONA GIRMEDEN KOCA BIR ILK YARI HEBA OLUYOR.FAKAT IKINCI YARI BAMBASKA BIR TAKIMA BÜRÜNÜYORLAR.MAÇI ÇEVIRE BILIYORLARSA ÇEVIRIYORLAR GIRDIGIMIZ POZISYONLARI ATAMAZSAK ZATEN IS ISTENGEÇIYOR.&nbsp ;&nbsp ;&nbsp ;&nbsp ;&nbsp ;&nbsp ;&nbsp ;


BIRDE BIZ ESKIDEN TABIRI CAIZSE TEKME TOKAT TOP OYNARDIK.SIMDI BAKIYORUM FENERLE OYNUYORUZ,RUMLARLA OYNUYORUZ AMA SARI KART BILE GÖREN YOK.BELKI BUNUN NESI KÖTÜ DIYECEKSINIZ AMA BIZ SERT OYNAYIP RAKIBI YILDIRMALIYIZ BELKI 3-5 SARI KART GÖREBILIRIZ AMA TRABZON GIBI OYNAMIS OLURUZ.

The Legend
13.08.2005, 22:50
Trabzonspor Futbolun her zaman zirvesinde olmayi hak ediyor.Insallah ilerde o günleri görürüz.


Oynadigimiz futbol ise topu ileriye sisirmekten öteye geçmiyor.Insallah buda zamanla düzelir.

TSelif
14.08.2005, 11:26
TRABZONSPOR un sadece ismi futbolun bel kemigi demektir....smileys/smiley2.gif

JUN61
14.08.2005, 11:40
TRABZONSPOR un sadece ismi futbolun bel kemigi demektir....smileys/smiley2.gif

zanoylu
14.08.2005, 13:52
Trabzonspor 76-85 arasi oynadigi futbolla tam bir tuna ekolü sergiliyordu. ( Elindeki öz kaynaklari en iyi sekilde kullanan,sert ve agresif oynayan,çok kosan ve genelde kanat bindirmeleriyle sonuca giden ) bu stil 1940'li yilarda avrupada macarlar,çekler,polonyalilar tarafindan çok iyi kullanilmisti taki güney avrupanin paraninda gücüyle italyan stilini kuranadek....85 ten sonra ne hikmetse trabzonsporun gerek oyun gerekse idari yönetimi anlasilmaz bir sekilde istanbula özenti anlayisi basladi.Iste trabzonun gerilemesini baslatanda bence bu idi.


Trabzonsporun su andaki oyun anlayisini anlaya bilmis degilim.Sisteminin ve oyun stili anlasilmaz.Sistem yok sadece bireysel yetenekler var, ama nereye kadar..........!

Çakır
15.08.2005, 12:39
76-84 arasini ne yazik ki sadece babalarimizdan dinledigimiz kadariyla biliyoruz. Bildigimiz sagdan soldan sayisiz akin yapan, kanatlari inanilmaz bir hizda kullanan ve rakibini perisan eden bir Trabzonspor'un hüküm sürdügü... Babam bir Fenerbahçe maçinda Ali Kemal-Turgay ikilisinin 60'inin üzerinde kanat ortasi yaptigini bunuodönem bir gazetenin de sayarak sütunlarina tasidiginisöylemisti ki inanilir gibi degil, kisacasi tam bir firtina, tam bir ekol, dayanilmaz bir sistem. Ezeli rakiplerin korner kullandiginda gol atmis gibi sevindigi bir futbol sahaseri, efsane bir takim... 85-90 ve 90-94 arasi, degisken, tam olarak istikrari yakalayamamis bir takim. Klasik 4-4-2 oynadigimizi hatirlayabiliyorum 90'in ilk yillarinda.Yugoslavlarin ve Polonyalilarin sik sik gidip geldigi bir takim, basarili olarak nitelendirilebilecekdönemler var ama genel olarak beklentilerin altinda, yine de yildizlarin her zaman oldugu bir kadro. 95-96'da tecrübeli oyuncularla gençleri çok iyi kaynastirmis, çokdisiplinli futbol oynayan, herkesin görevini sorumlulugunu çok iyi bildigi, oyuncularinin kendine güveninin disaridan bakinca hissedildigi bir Trabzonspor, yildizlarla dolu bir ekip. Son yillarin en büyük zirvesi belki de, karsiligini alamasak da bugün bile gurur duydugumuz çelik gibi bir Trabzonspor, ben Trabzonsporluyum diyen herkesin ezbere bildigi bir 11...


97-2002 arasi gerileme dönemi. Futbol adina birseyler verebildigimizi söyleyebilmek çok güç bu dönemde, çogu zaman hedefsiz kalmis, yine de oynadigi sezonlari derbi galibiyetleri sayesinde bos geçmemis bir Trabzonspor. Gordon Milne'in klasik Ingiliz 4-4-2'si, Giray Bulak'in Sergen-Oktay-Hami üçlüsüne dayali, defansi ikinci planda birakan atak futbolu (takim bir türlü istenilen taktik uyumu tam olarak saglayamasa bile), Sadi hocanin toplu defans toplu hücum prensibi (2001-2002 yilinda dibi görüs, yildizsiz, yeni alinan 4 isimsiz Brezilyaliya bel baglandigi, hocayi kabahatli bulmanin vicdansizlik olacagiumutsuz bir dönem)... 2003 ve sonrasi ise ayaga kalktigimiz, yeniden tüm gücümüzle "biz buradayiz" diye haykirdigimiz birdönem... Iyi çalisan, basarili bir takim, basariya susamis, kupa özlemi çekenbir büyükkulüp, bir büyük camia... Bugün elestirilse bile ikisini de takdir ettigim, bizeçok sey kazandirmisiki hoca, Samet Aybaba ve Ziya Dogan dönemleri... Genel olarak savunma hattini çok basarili bir sekilde kurmayi basardigimiz zaman dilimleri, (Samet hoca döneminde Oumar-Erman Güraçar-Erdinç üçlüsü, Ziya hoca döneminde Tolga-Erdinç ikilisinin mükemmele yakin uyumu), Fatih Tekke'nin takima katilisinin hem futbol, hem de kendine güven olarak Trabzonspor'a kattigimüthis katma degerler...Sistemi oturmus bir takim, futbolun en temel gereksinimini olusturarak savunmasini belirli bir mantiga oturtmus, Gökdeniz-Yattara-Fatih gibi 3 önemli hücumcuyu yillar sonra ilk kez ayni 11'de biraraya getirmeyi basarmis bir Trabzonspor. 4-4-2 geride birakilmis, Giray hocanin temellerini attigi, daha sonra genellikle kullanilmasina ragmenama dönem dönem de unutulan3-5-2'ye adapte olmus, kolay gol yemeyen bir Trabzonspor... Bu verilerin isiginda 2005 yilinda futbol adina zirve umuyorduk hepimiz, hala da umutlarimizdan heyecanimizdan vazgeçmis degiliz ama biraz daha çabanin gösterilmesi gerektigi asikar. Bu takim dururak oynamaya alismis bir takim degil, biz gelenegimizde hiçbir zaman olmadi bu. Senol hocanin mevcut durumda gözlenen sorunlara asacagina ve Trabzonspor'umuzun o hep bekledigimiz "zirveyi" bu sezon yapabilecegine inaniyorum. Muhtaç oldugumuzkudret ise her zaman oldugu gibiTrabzonspor'nun Bordo-Mavi'sinde mevcut. Yeter ki ruhumuzun en derinlerine islemis olan "hizli ve pozitif futbol" ilkesini hayata geçirebilelim.

pacos_bill
15.08.2005, 13:06
Trabzonspor basariya geçmisinde tamamiyla özüne dayali bir sistem kurmasiyla ulasti. Kurulusundan itibaren yetenekli futbolculari disardan transfer eden takim, yaklassa da 1. Lig kapisindan geçemedi. Ne zaman ki yöredeki topçulara gözünü çevirdi takim, ilk basarisi olan 1. Lig terfisini elde etti. 10 sene içerisinde gerçeklesen 6 sampiyonluk,Avrupa kupalarinda atlanan turlarve sayisini hatirlamadigim kupalar da bu özüne dönük takim, sadece futbolcu degil, sayesinde geldi. Ne zaman ki takim, Hakan Kulaçoglu'nun deyimiyle, fenerbahçelilesmeye yani parali transferler veyabanci hocalar dönemine girdi o zaman basladi olumsuzluklar. Alisamadi sehir bu duruma, sehir disinda ki taraftarlarin da sempatisini kaybetti takim. Trabzonspor'a baglanmalarina neden olan o mütevazi kadro gitmis, yerine Istanbul takimlarindan pahali bir takim ortaya çikmisti. Sevdanin nedeni satafat degildi, mütevazilikti. Su an bile delicesine bu takima bagli olan,kalkip Trabzon'a möçlara gelenKaradenizli olmayan insanlari çeken Necatilerdi, Senollardi; Pfafflar, Breamslerdegil. Bugün ise futbol da her sey gibi çok degisti. Özkaynaklar yetersiz kalacaktir belki de, seneler önceki gibi basarilar gelmeyecek. Ancak takimeskiden oldugu gibi etrafindaki yetenekli gençlerle ilgilenmeli, amatör kulüpleri desteklemeli. Bununla yetinmeyip Anadolu'daki genç yeteneklerin hayali haline gelmeli takim. Istanbul'a giden abilerinin halleri ortada çünkü. Ama genç yeteneklere forma sansi tanindigi bir takim imaji yaratmali önce, eskiden oldugu gibi.

Ufak bir reklama sanirim adminler itiraz etmeyecektir. Aslinda bu düsüncelerin çogu Firtina,Ihtilal,Efsane Trabzonspor kitabini okuduktan sonra yer etti kafamda. Açikcasi takim ve geçmisi hakkinda bilmedigim bir çok sey ögrendim bu sayede. Bu vesileyle Hakan Kulaçoglu ve bu kitapta emegi geçen bütün insanlara tesekkür ediyorum. Trabzonsporluyum diyen herkesin mutlaka okumasi gereken bir kitap yazmislar.

zafercalikoglu
15.08.2005, 13:17
hirs mücadele en az seviyede orta saha da topa bile basamiyoruz ,40 yyasindaki rum topcunun ayagina ürkerek giriyoruz nesi bunun modern futbol gitsinler bizim topcular ingilizlerin ligdeki tempolu mücadeleri seyretsinler,biraz kendilerini gelistirsinler,bize hirs lazim sov lazim biz de cosalim mac seyrederken uykum geliyor artik yaww

Çakır
15.08.2005, 13:30
hirs mücadele en az seviyede orta saha da topa bile basamiyoruz ,40 yyasindaki rum topcunun ayagina ürkerek giriyoruz nesi bunun modern futbol gitsinler bizim topcular ingilizlerin ligdeki tempolu mücadeleri seyretsinler,biraz kendilerini gelistirsinler,bize hirs lazim sov lazim biz de cosalim mac seyrederken uykum geliyor artik yaww


Kesinlikle. Trabzonspor ruhunun bir an önce üflenmesi lazim bu takima, hani nerde o alisik oldugumuz hirs, cesaret, kendine güven? Henüz geç degilken gereken yapilmali, takimin teknigi vetaktiginden çok oyuna ve futbola bakis açisinin ele alinmasi lazim. Son 4 maçta o kadar pasif göründük ki bizim kimligimiz hiçbir zaman bu olmadi. Ilk toplara basmiyoruz, tek pas oynamiyoruz, bosa kaçmiyoruz, kaçarak ve çekinerek futbol oynuyoruz. Senol hocanin bu hatalari giderecek kapasitede olduguna inaniyorum, Trabzonspor ruhu nedir, Trabzonspor sahaya çiktiginda neyi ifade eder, nasil top oynar, bunlari Senol Günes'ten daha iyi bilecek, tanimlayabilecek insanlarin sayisida yok denecek kadar az. Artik ortaya birseyler koyma zamani, çokçalismak gerek.

Çakır
15.08.2005, 14:43
shooter13 nickli kardesimin istegi üzerine kapanan basliktaki yazisini buraya kopyaliyorum.





Trabzonsporumuz önce tanimadigimiz,gücü bizden fazla olmasini birak bize denk bile olamayan,normalde iki maçi da çok farkli kazanmasi gereken bir takima elendi.
Ardindan avni akerde onu yalniz birakmayan taraftarina kendisini affettirmeliydi.Ama ne yapti berbat bir oyunla zor bir sekilde yendi.
Ya dün aksam?konyasporla berabere kaldi.
peki bu nereye kadar sürecek.

Ne zaman adam oluruz?
1-teknik direktör bazi oyunculari oyundan almaktan korkmadigi zaman
2-teknik direktör takima istedigi oyunculari aldirdigi zaman
3-yönetimdeki bireyler kendi istedigi oyuncu alinacak diye israr etmeyip,beraber haraket etmeye karar verdigi zaman
4-futbolcular takimin adinin fatih tekke&yattaraspor degil de TRABZONSPOR oldugunu anladiklari zaman
5-taraftarin maç sonucuna göre degil oynanilan ve ya oynanamayan futbola göre tepki verdigi zaman
6-elimizde iyi bir futbolcu oldugunda onu takimda tutmayi bildigimiz zaman
7-yeni transferlere gereken uyum sürecinde destek oldugumuz zaman
8-teknik direktör takimin büyük oldugunu ve her maçi kazanmak zorunda oldugumuzu hatirladigi zaman
9-takimdaki bazi futbolcular benim 11de yerim her maçta var,parami da aliyorum oynamasam da olur demedigi zaman(gerçi bunu yapan bir kaç kisi hepsine mal etmemeliyiz ama)
10-taraftarimizin yönetimi terbiye sinirlari içinde elestirip ana avrat küfür etmemeyi ögrendigi zaman

kusura bakmayin arkadaslar belki de bu tip bir konu açilmistir ama son 1 aydir çok doluyum ve dün tasma noktasina geldi.hak verir misiniz bilmem ama karsit fikirlere de açigim.tesekkürler.

kelkitli29
15.08.2005, 14:44
su anki Trabzonspor maalesef dünya futboluna göre kötü, ancak Türkiye ligine göre cok üst düzey bir takim. Yani bu kadro bu ligde sampiyonluga YETER. fakat Avrupada fb gibi oluruz.

liginefendisi
15.08.2005, 15:30
Selam


T.S. de bence de geçmise göre en önemli eksiklik özgüven...Trabzonspor altyapisindan yetisen topçular hariç transfer ettigimiz yerliler bu takimin kudretini nedense bir türlü kavrayamiyor...Sorumluluk hep yerlinin yerlisinin omuzlarinda oldugu için de hep günah keçisi en iyi futbolcularimiz oluyor...


Zamaninda Hami,Lemi, veya Soner takim sikintidaykensorumluluk aldiklarinda veen ufakbir hata yaptiklari antrübünden resmen küfür yiyorlardi...Bu küfür seremonisi önce Soner'i sonra Hami yi pisiriklastirdi ve topa vurmaya korkar hale getirdi...Bu "aptalca" tavir maalesef yillardir sürüyor ve zaten takim içinde sorumluluk alan 2-3 oyuncuyu sürekli baskiya sokuyor...Dikkat ettininiz mi bilmiyorum Rumlarla yaptigimiz 2. maçta bütün toplar Gökdeniz'in ayagina gidiyordu çünkü sahada topu almak isteyen tek adam oydu!!!!Buna ragmen seyirci hala en ufak hatasinda Gökdeniz'e yüklenmeye devam etti...


Maalesef bu kisir döngüyü kirmadikça oyuncularin kendilerine olan güvenlerini arttirmakimkansiz hale geliyor....Eger taraftar takimla bir bütün olup onunla atak yapip onunla savunma yaparsa bence önümüzdeki çogu engeli asacagiz....Bunun içinde iddia edilenin aksine ben kurtulus yolunun,çekirdek yiyen taraftar sayisinin artmasindan geçtigine inaniyorum...Maçi tezahürat için degilde sadece sportif bir faaliyeti veya taraftari oldugu takimi desteklemek için izlemeye giden bir kitle neden maç içinde kendi oyunculari yuhalasin ya da onlarin aleyhine nasil organize bir tepki koysun????Dünyadaki en iyi taraftarlar belki de Ingilizler...Stat akustikleri veçikardiklari manasiz sesler sayesinde tezahürat yapmadan karsi takimibaski altina alabiliyorlar...Oysa bizde tezahürat ya da destek sanilan sey 1000 kisinin bir agizdan ayninakarati sürekli tekrarlamasi...Eger bu bir ise yarayacak olsaydi herhalde bjk 11 puandançarsi grubuna ragmen sampiyonlugu birakmazdi....


Bunun disinda stresle beslenmeyi de maalesef beceremiyoruz...Son 2 senedir kirilma noktalarindaki maçlarda ortaya koydugumuz direnç ve yenik duruma düsmemize ragmen çevirdigimiz maç sayisinin artmasi beni olumlu düsündürtmüstü ancak maalesef su an basladigimiz yerdeyiz....Bunun için çözüm tabii ki deneyimli velider yapidaki oyuncular ...Biz bu konuda aslinda çoksanliyiz zira elimizde Fatih Tekke var!!!Ancak onu takim sikintidayken sadece hücumda kullanmak bence biraz hovardaliga kaçiyorzira Fatih oyunun temposunu ayarlayabilen ve hemen her topu olumlu kulllanabilen bir oyuncu elinizde böyle bir yetenek varken onuoyundan uzak tutmamalisiniz...Fatih bu noktada özelestiri de bulunmali bence.Çünkü bütün yetenegine ragmen Fatih'in bu kulübe kazandirdigi büyük bir basari yok...Eger bu sene Sampiyon olabilirsek bunun ana sebebi kim ne derse desin o olacak ve daha da fazlasi bence sampiyonluk Fatih'e bagli...Jordan'in bence atasözü olabilecek kadar güzel bir sözü var "Iyi oyuncu maç, büyük oyuncu sampiyonluk kazandirir" bu tarih boyunca böyle olmustur....Fatih kariyerini Hami gibi hüzünle degilde mutlulukla hatirlayabilmeli ve insallah bunu yapacakda......


Takimimiz hücum oynamaya çalisiyor ama dünya üzerinde hiçbir takim yok ki rakibi 3 kisiyle baski altina alsin!!!T.S. maalesef çok keskin bir görev anlayisi var...Fatih,Yattara ve Gökdeniz hücumdan sorumlu.Szmek hem hücumdan hem defanstan kalanlarsa defanstan sorumlu...Is böyle olunca yani hücum gücünüz sadece 3 oyuncunun o günkü formuna bagli olunca takim ister istemez istikrari yaklayamiyor...Oysa modern futbolun 4-4-2- sinde kanat oyunculari sag ve sol beklerdir!!!Bizde ne Emrah ne de Celelattin(bu konuda deneyimli ve yetenekli olmalarina ragmen) çogu maçta orta yapmayi bile denemiyor çünkü onlardan bu istenmiyor!!!T.S. nin bence ilerleyen dönemdeki basarisi Hücumcularin defans defanscilarin hücum yapmasina bagli...Toplu hücumu ve toplu savunmayi oturtup hatlar arasindaki baglantiyi kurabilirsek yani Eller ile Fatih in arasindaki mesafe 60 metre degilde 40 metre olursa iyi futbol gelecektir.....Senol Hoca tabii ki bunun farkinda ancak çözüm için bence fazlasiyla muhafazakar duruyor...Hüseyin bu kadarken kötü oynarken onda ki bu manasiz israri anlamiyorum...Belki de oyuncuyu kenara çekip 1-2 hafta dinlendirmek onun için en iyisidir..Oyun içinde bu kadar kötüyken Hüseyin de israr etmek onu biraz da taraftara yem yapmak anlamina geliyor.Yani hocamiz maalesef kas yapayim derken göz çikarmak üzere...


Trabzonsporumuz da çok yetenekli oyuncular var ve eger onlar isterse bu kulübün gülmeyen yüzünü gülderebilirler ...Bu onlarin kendilerine olan saygilariyla ilgili bir konu biraz da çünkü takimda herkes istedigi parayi aldi sayilir artikkarsiligini vermenin zamani geldi....

perfectstorm
15.08.2005, 17:25
senol günes klubedeyken futbolla ilgili konusacak birsey göremiyorum....!!!

perfectstorm
15.08.2005, 17:27
yarim sezonda takim nerden nereye geldi.bunun sorumlusu önce senol hoca sonrada paraya kiyamayan baskandir..!!!!!!!!

Reha
15.08.2005, 20:07
Ortada bir futbol görmedigim için yorum yapamiyacagim ama 70-80'li yillar Liverpool tarziydi bence!!

ferro
15.09.2005, 14:08
TRABZONSPORUMUZ futbolun tam zirvesinde çünkü baskaldirisin sesidir istanbul külüplerinin kendilerini büyük zannetmesini kabullenmemistir

Crazy_OfLu61_
15.09.2005, 14:29
Ortasinda hemde tam ortasinda

AyhanPe
15.09.2005, 22:56
türkiye de futbol varmiki neresinde oldugunu düsünecegiz??smileys/smiley4.gif eger sampiyonlar ligine gidip basarali olsaydik o zaman onlar ne kadar gerimizde olduklarini düsüneceklerdismileys/smiley4.gif

zinos_zon
16.09.2005, 13:35
trabzonsporumuzun gecmisi incelendiginde; karakteristik özelllik olarak kanat ataklari öne cikacaktir. bizim her daim klas acik oyuncularimiz olmustur. hatirladiklarim; ali kemal, cayci ahmet, necdet, iskender, hami, sinan, mehmet cemil, orhan , orhan cikrikci..daha hatirlayamadiklarim da vardir..lakin; ingiliz futboluna yakin bir oyun planimiz vardi ve bu bir sistemin ürünü degil de oyuncularimizin yeteneklerine göre sekillenmis gibiydi.elinizde ali kemal gibi biri varsa elbette kanattan oynarsiniz, bu ayri:)


trabzonsporumuzu istanbulun sülüklerinden ayiran cok kücük bir ayrintidan daha söz edelim.. ben efsane kadroyu birkac kez canli canli izleme sansi buldum, (ne mutlu bana), takimimiz 4-3-3 oynardi ve lkiberomuz necati hep 3 numarayi giyerdi. sonra farketmistimki istanbul takimlarinda liberolar 5 numarali formayi giyiyor..farkimizi anlamis ve yeni bir mutluluk kaynagim olmustu. ama trabzonspor tarihinin en agir darbesi "istanbula benzeme" cabalarinin sonuclarindan biri de liberomuzun 5 numarali formayi giymesi olmustu ne yazik ki... simdilerde numaralar anlamlarini kaybetti, 61 in basina geleni yasadik, ama takimimizda bir 3 numara boslugu yasanmiyor mu? ne dersiniz?

AyhanPe
16.09.2005, 14:04
bu takimda bir cok bosluk var aslindasmileys/smiley4.gif hami keske olsaydi simdismileys/smiley19.gif

oguzhan
16.09.2005, 14:34
Trabzonun firtina gibi estigi, rakiplerimizin korkulu rüyasi oldugu, futboluyla,karizmasiyla, kendine has uslubuyla rakiplerini çimlere gömen o 70'li ve 80'li yillardaki mazisi gibi futbolun zirvesinde degiliz.Trabzonun artik lig sampiyonu olmasi ve akabinde avrupada adini duyuracak zaferlere ve turlara imza atmasi gerekir aksi taktirde geçmisteki mazimizle övüne övüne o hazir mirasida yiyip bitirecegiz.su anda avrupada pek taninmayan ve ligdede trabzonun zirveye degil ancak sampiyonluk potasinda olan bir takim gözüyle bakilmakta

Muhalif
16.09.2005, 14:49
Ortasinda hemde tam ortasinda


+139

CaMoKa
16.09.2005, 14:51
içimden gelen seyler buraya 'harika,üst seviyede,muhtesem' gibi kelimeleer kullanarak çesitli cümleler kurmak ancak gerçekçi olmak gerekirse ne yazik ki avrupa futbolunun gerisindeyiz


belki futbol oyunuolarak aaramizda fazla fark yok ama futbol anlayisi olarak aramizda daglar kadar fark var


-takimimizda her hangi bir yenilgiden sonra yönetim-teknik direktör-oyuncular ipe çekiliyorsa


-hatada bulunan futbolcularimiza karsi aninda cephe aliniyorsa


-futbolu milli mücadeleye çevirip 'Vatan,Millet,Sakarya!' cilik oynaniyorsa


-kendisinden üç kurus fazla alanin ekmegine bakiliyorsa


-yöneticiler dahil bazi kisiler kendi menfaatlerini takimin üstünde görüyorsa


BIZ ADAM OLMAYIZ

Lazrail_76
16.09.2005, 15:26
Arkadaslar ben Belcikadan katiliyorum, biraz gercekdi olmak
lazim. Trabzonspor maalesef arzu ettigimiz yerde degil.
Avrupa futbolunda ne cok gerisinde ne de cok illeride. Ama
Trabzonsporun cok buyuk bir potansiyeli var. Avrupada ve
Turkiyedeki taraftar kitlesiyle buyuk bir potantiyele sahip. Yani
bir Avrupa devi olmasi icten bile degil.



Yanliz o potantiyeli kullanacak, o dinamizmi ortaya cikartacak bir
yönetim anlayisi lazim. Bu yönetim iyi isler yapti, yapmaya da
devam ediyor. Kuluplesme adina iyi yonde gidiyorlar. Ama
eksikleri de cok. Transfer politikalari olsun. Buyuk
dusunememe olsun. Bunlarda bazi eksiklikler var.
Bizdeki altyapi belki pek cok kulupde yok. Yetenekli
oyuncularimiz da cikiyor ama maalesef yetistirdiklerimiz genclerde
profesyonel anlayisi eksik. Onlara biraz olsun profesyonellik
asilarlarsa kucuk yastan daha iyi yerlere gelecekler.



Ya bir dusunun guzel bir stat, guclu bir ekonomi ve iyi profesyonel yetimis altyap bu Trabzonumu nelere getirmezki.



Iyi bir ekonomi parali bir yonetimle sadece olmaz. Bu takimin en
az bir 4 milyon taraftari vardir. Bu taraftara iyi bir olanak
sunuldugu zaman yapacaklari alisverisle guclu bir ekonomi getiri.
Sadece 1 milyon taraftar ortalama senede 100 euro harcasa eder 100
milyon euro. yani senelik ek gelir olarak 100 milyon euro bir butce
demektir. Bu da demektir ki bir dunya kulubu olmusun. Ama o
taraftari ve o potansiyeli faal duruma gecirmek yönetimlerin
isidir. Ayrica yönetim buyuk takim kalmasi icinde her sene bir
dunya yildizi transfer etrmek zorundadir reklam amacli ve taraftar icin.

AyhanPe
16.09.2005, 16:11
bunlarin hepsi atay aktug türkiye cumhuriyeti basbakani olursa gerceklesir belki smileys/smiley4.gif

gercekci olmak gerekirse trabzonspor ancak bir ajax gibi
olabilir.futbolcu yetistirip satabilir.önce türkiye nin icinde
bulundugu sozioekonomik düzeni göz önünde bulundurursak belki bir 20
yil sonra bi yerlere gelebiliriz.

senol günesimize sahip cikmaliyiz.onun gibisi zor gelir hemde cok
zor.takim küme düsmeye bile oynasa bu takimin önümüzdeki 10 sene senol
hocamiz basinda olmalidir.biz ancak onu anlayan futbolcularla avrupada
kalici olabiliriz.takimda alt yapi dahil hersey senol günesin elinde
olmasi gerekir.sirketinin baskani zaten o.daha planli bir sirketlesme
lazim.ilerde teknik direktörlüge de giray bulak getirilmeli.ikisi
harika bir ikili olur bence.idari mejere senol hoca teknik direktör
giray bulak


Edited by: ölümüne_ts

Dozent
16.09.2005, 18:00
Forumda ki bukonuhakkinda ciltler dolusu kitap yazilabilir. Konunun özeti:TS bir ekoldür, bir baskaldiri, bir fenomendir. Paraya, güce ve katirmaciliga ragmen ulasilan nihayi hedeftir. Burada Karadeniz insanini mücadele azmi saklidir. Olayin arka planinda yöre halkinin karakteri gizlidir.


TS'nin futbol ekolü ise yönetim anlayisinin dalgalanmasina göre farklilikla arzetmektedir. Yerli- Yabanci- Terlinin Terlisi gibi bakis açilari sonucu kendimize ait özel bir ekolümüz oldugu söylenemez. Aslolan taraftarlarimizin beklentilerinin yönetimler üzerindeki yaptirimlaridir. Futbol artik bir endüstri ve biz bu tiyatroda rolümüzü iyi belirlemeliyiz. Çagin gereklerine göre hareket ederken bizi biz yapan degerlerin özüne zarar vermeden modern yapilanmaya geçmeliyiz. 100.000 üye projesi çok iyi bir fikir ve bunun devami için kampanyalar gayretler sarfedilmelidir.

tsakrep61
16.09.2005, 18:09
Forumda ki bukonuhakkinda ciltler dolusu kitap yazilabilir. Konunun özeti:TS bir ekoldür, bir baskaldiri, bir fenomendir. Paraya, güce ve katirmaciliga ragmen ulasilan nihayi hedeftir. Burada Karadeniz insanini mücadele azmi saklidir. Olayin arka planinda yöre halkinin karakteri gizlidir.


TS'nin futbol ekolü ise yönetim anlayisinin dalgalanmasina göre farklilikla arzetmektedir. Yerli- Yabanci- Terlinin Terlisi gibi bakis açilari sonucu kendimize ait özel bir ekolümüz oldugu söylenemez. Aslolan taraftarlarimizin beklentilerinin yönetimler üzerindeki yaptirimlaridir. Futbol artik bir endüstri ve biz bu tiyatroda rolümüzü iyi belirlemeliyiz. Çagin gereklerine göre hareket ederken bizi biz yapan degerlerin özüne zarar vermeden modern yapilanmaya geçmeliyiz. 100.000 üye projesi çok iyi bir fikir ve bunun devami için kampanyalar gayretler sarfedilmelidir.





valla doktor abi cok guzel yazdin insallah bu guzel yazilarinla vede kendini belli eden bilgin ve tecrubenle bize devamli eslik edersin

t-sat
16.09.2005, 22:21
Disinda.

Hünkar
16.09.2005, 22:58
sivas macinda tribundeydi sadece adamlari izledik


ama beni kalbimin tamm ortasinda

baris_aykan
17.09.2005, 14:45
su anda futbol olarak en dibinde

antagonist
17.09.2005, 14:50
su anda futbol olarak en dibinde


Su 14.oldugumuz zamanlar bile belki de daha iyi top oynuyoduk?

baris_aykan
17.09.2005, 14:59
su anda futbol olarak en dibinde


Su 14.oldugumuz zamanlar bile belki de daha iyi top oynuyoduk?





valla ole smileys/smiley32.gif

61lazminator61
17.09.2005, 15:03
SUAN TAM YERINI SEÇEMIYORUM... FUTBOL OLARAK, BELKI SIVAS MAÇININ
VERDIGI MORAL BOZUKLUGUYLA DUYGUSAL DAVRANARAK AMATÖRDE BÖYLE TAKIM YOK
DIYECEGIM. AMA TRABZON SPOR SEVGISI HER ZAMANKI YERINDE. ESKIDEN BIZE
ANLATILANLARA GÖRE TRABZON SPOR ISPANYA DA BASK BÖLGESININ BARCASI GIBI
INGILTEREDE SIRIN BIR LIMAN KENTI OLAN LIVERPOL GIBIYMIS.ÇÜNKÜ ÖZ
ÇOCUKLARINA DEGER VERIRMIS. TRABZON DA TRABZON U YENMEK BÜYÜK OLAYMIS.
KOCAELINDE BIR MAÇ YAPMISLAR 1-0 YENILMISLER. FUTBOLCULARIN ÜZERINE ÇOK
GELMIS ISTANBUL MEDYASI. ADAMLAR HIRS YAPMIS BIRDAHA KI KOCAELI MAÇINDA
AHMET HOCAYA HOCAM BIZE TAKTIK VERME DEMISLER. BIZ ONLARA ORTASAHAYI
GEÇIRMEYECEZ. VE MAÇ BASLAMIS ASLANLAR SÖYLEDIKLERI GIBI DE YAPMISLAR.
MAÇ 5-0 OLMUS AMA KADIR ÖZCAN HALA BAGIRIYORMUS ATIN ULAN DAHA FAZLA
ATIN DIYE. NE ZAMAN O RUHU YAKALARSAK BIZI DÜNYA FUTBOLUNDA KOYACAK YER
BULAMAZLAR.

Sacit
18.09.2005, 18:46
futbol dan bu aralar biraz da olsa uzak oldugumuz için yoruma gerek duymuyorum smileys/smiley7.gif