PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Sportif Başarı İçin Ne Yapılmalı?



Üzeyir Gönül
10.06.2009, 09:33
Bu başlık bazılarına göre çok saçma ve gereksiz olacak; ama açmadan da duramadım.

Bu sabah forumda, şöyle bir gezineyim, dedim. Bakalım sabah sabah değişen bir şeyler var mı, teknik direktör falan almış mıyız, diye başlamıştım ki forumdaki turuma forumdaki yorumlardan da, güncel yazar yorumlarından da bir demet okudum. Sonrasında da bu başlığı açmaya karar verdim.

Ben sportif başarı kazanabilmek için bazı şeyler düşündüm ve düşüncelerimi açıklamak istiyorum.

Birincisi; takım bütün maçlarını Trabzon dışında oynayacak ve tüm sezon bitene kadar da Trabzon'a dönmeyecek.
İkincisi; Trabzon'daki yerel medyada kesinlikle Trabzonspor haberleri yapılmayacak. Yerel medyada Trabzonspor üzerine yorumlar yapılmayacak.
Üçüncüsü; taraftar takımın sahibi olmayacak. Yalnızca gönülden bağlı olacak ve formasını alıp bilmem nesini alıp takıma maddi olarak yardımda bulunacak.

Sanırım bu üçü yapıldığında spotrif başarı da kendiliğinden gelir. Yukarıda saydığım maddeleri tek tek açıklamayacağım. Bunun açıklamalarını size bırakıyorum. Elbette ki benim gibi düşünenler çıkacak; ama özellikle de Trabzon'da yaşayanlardan da tepki alacağımı biliyorum. Bence, bu başlığa yorum yazacak olan arkadaşlar öncelikle şapkalarını önlerine alacak ve düşünecekler. Acaba geçmiş 25 yıl boyunca hep takım mı yanlış yaptı?

İskender YILMAZ
10.06.2009, 09:36
Hayal .. :)

bugrahankazaz
10.06.2009, 09:38
soğukkanlılık tecrübe ve araştırmacı (bide 4 element:D)

yusufyilmaz
10.06.2009, 09:43
o 4 elementten biri tahta olmasın:)

Külünkoğlu
10.06.2009, 09:48
Orda durun şimdi.

Arkadaşınız beğenirsiniz beğenmezsiniz bir görüş ortaya koyuyor. Kafa yoruyor yorumda bulunuyor.
Onun bu yazdıklarına karşılık yazmanız gerekenler bunlar mı olmalı arkadaşlar ?

yusufyilmaz
10.06.2009, 09:53
sayın Külünkoğlu
tabiki konuya ciddi anlamda eğileceğiz ama güne hoş bir seda ile başlamak istedik..:)

bkandil
10.06.2009, 10:42
1- Yönetim Açısından :

İstenenler : Her yönetim teknik ekip ve futbolculara verdiği değerin(ücretin) karşılığını sportif başarı olarak almak ister.Teknik Ekibin ve futbolcuların hırslı, takım ruhuna uygun mücadele ederek başarılı sonuçlar almasını bekler.

Olması gerekenler: Kulübün ekonomisinin rayına oturmuş, her sezon için gelir-gider tablolarının dengeli dağılması gereklidir. Giderler zaten bellidir. Transfer ödemeleri, bonservis bedelleri ve tesisleşme giderleri v.s. Bunlar her sezon başının olmazsa olmazlarıdır. Gelirler ise sadece yayın, iddaa vs gibi görülerek federasyona; ya da forma, kombine, kart olarak görülerek taraftara yüklenilecek kadar kısıtlı olmamalıdır. İleriye dönük sürekli gelir getirmesi beklenen projeler üretilmeli ve hayata geçirilmelidir. Ekonomik olarak rahat bir kulübün yönetilmesi ve hedeflenen sportif başarıya ulaşması çok daha kolay olacaktır.


2- Teknik Ekip Açısından :

İstenenler: Yönetimin her zaman yanında ve destekçisi olduğunu görmek ister. Oyuncularının kendi sistemine uygun olarak mücadele etmesini ister.

Olması Gerekenler : Teknik Ekibin başı olan Teknik Direktörün çalışma prensiplerine ve kafasındaki oyun sistemine uygun, kafası rahat (maddi ve manevi olarak herhangi bir sıkıntısı olmayan, motivasyonu tam) oyuncularla modern tesislerde, bilimsel verilerden de yararlanılarak (Ersun Yanal'cı diye etiket vurmayın, bu işte bilimselliğe inanıyorum) gerçekleştirilen antrenmanlar sportif başarıya ulaşmada olmazsa olmazlardan biridir.


3- Oyuncular Açısından :

İstenenler : Yönetim tarafından ücretlerinin zamanında ödenmesi, taraftarın kendisine destek olmasını ister.

Olması Gerekenler : Diğer oyuncu arkadaşları, kulüp yöneticileri, teknik ekibi hatta kulüpte görevli personel ile kaynaşmış (aradaki samimiyeti bozmayacak kadar), kulüpteki geleceği hakkında endişesi olmayan, hırslı ve istekli bir şekilde teknik direktörünün verdiği talimatlara (diyet, antrenman v.s.) uyan, sahada oynadığı ya da kulübede oturduğu her an taraftarının %100 kendisine destek olacağına inanan oyuncular daha başarılı olacaklardır. Oyunculuk ve takım ruhu bu şekilde ortaya çıkar.


4- Taraftar Açısından :

İstenenler : Kulübe verdiği desteğin (maddi, manevi) karşılığını sezon sonunda şampiyonluk kutlamaları yaparak almak ister.

Olması Gerekenler : Sezon başında takımın kombine, kart gibi ürünlerini alarak yönetime destek olduğunu ispatlamak, kulübün lisanslı ürünlerini (forma, atkı, bere v.s.) alarak kulübe katkıda bulunmak, tribünde yapacağı olumlu tezahuratlarla futbolcuları ateşleyerek itici güç oluşturmak sportif başarı için taraftarın yapması gerekenlerden bazılarıdır.

Atalay
10.06.2009, 11:19
Profesyonelleşmeli kurumsallaşmalı...

gökçay61
10.06.2009, 11:38
bence son derece güzel bi düşünce..ben istanbulda oturduğum için avni akerde maçlara gidemiyorum ve maçlarımızı istanbulda oynamamızı istiyorum hem şehir baskısından kurtulmak hemde bağıran bir taraftar önünde maçlara çıkmak için ..yerel basın ise üzerine düşenden çok daha fazla konuşuyor buna engel olunmalı..ama tabi bu sadece düşünce bence gerçekleşmesi zor bi durum o yüzden trabzondaki taraftaralara maçlarda kesinlikle çekirdek dağıtılmamalı yönetim bunu engellemeli ve stada giren herkese adrenalin hormonu vurmalı ki millet bağırsın :D:D

Ahmet Faruk
10.06.2009, 11:48
Öncelikle profesyonelleşmesi gerekiyor kulübümüzün.
Malesef kanayan yaramız vizyon darlığı...
Çoğu şeyi sırf bu yüzden istedim veya istemedim...

1980 in geride kaldığını bütün bünyeler kabul edecek...
Bu kulübün önüne "Efsane" hikayeleri atılmamalı...
Efsanler, umudunu kaybetmişlerin tatmin yolu bana göre...

Geçmişteki başarılar kulüpte bir yere tabiki yazılacak...

Mehmet Fırat
10.06.2009, 11:55
Başlığın adı güzel ama başlığı açan arkadaşımızın söylediklerine katılmıyorum. :)

Cengiz Çubukcu
10.06.2009, 12:01
Bu başlık bazılarına göre çok saçma ve gereksiz olacak; ama açmadan da duramadım.

Bu sabah forumda, şöyle bir gezineyim, dedim. Bakalım sabah sabah değişen bir şeyler var mı, teknik direktör falan almış mıyız, diye başlamıştım ki forumdaki turuma forumdaki yorumlardan da, güncel yazar yorumlarından da bir demet okudum. Sonrasında da bu başlığı açmaya karar verdim.

Ben sportif başarı kazanabilmek için bazı şeyler düşündüm ve düşüncelerimi açıklamak istiyorum.

Birincisi; takım bütün maçlarını Trabzon dışında oynayacak ve tüm sezon bitene kadar da Trabzon'a dönmeyecek.
İkincisi; Trabzon'daki yerel medyada kesinlikle Trabzonspor haberleri yapılmayacak. Yerel medyada Trabzonspor üzerine yorumlar yapılmayacak.
Üçüncüsü; taraftar takımın sahibi olmayacak. Yalnızca gönülden bağlı olacak ve formasını alıp bilmem nesini alıp takıma maddi olarak yardımda bulunacak.

Sanırım bu üçü yapıldığında spotrif başarı da kendiliğinden gelir. Yukarıda saydığım maddeleri tek tek açıklamayacağım. Bunun açıklamalarını size bırakıyorum. Elbette ki benim gibi düşünenler çıkacak; ama özellikle de Trabzon'da yaşayanlardan da tepki alacağımı biliyorum. Bence, bu başlığa yorum yazacak olan arkadaşlar öncelikle şapkalarını önlerine alacak ve düşünecekler. Acaba geçmiş 25 yıl boyunca hep takım mı yanlış yaptı?

evet 25 yıl boyunca hep yanlış yapıldığı için takımımız şampiyon olamıyor, onu bile geçelim başarılı olamıyor...başarı kıstasımız avrupa kupaları, ligde zirveye oynamak vb.'dir... kurumsallaşma ve profosyonelleşme olmadan takımı uzaya bile götürseniz olmaz bu iş...

Mayls
10.06.2009, 12:05
Ben de katılmıyorum.
1 - Trabzonspor Trabzon'un takımıdır. Trabzon dışında oynamasını yanlış, hatta saçma buluyorum.
2 - Yerel Medya bir sorundur. Bence bu konuda yönetime iş düşüyor. Yerel basını Yönetim yönlendirmelidir. En azından konferanslar verilebilir ve yerel basına Trabzonspor'a zarar verdikleri anlatılabilir.
3 - Yerel basın sorunu çözüldükten sonra taraftar sorunu olmaz bence. Her yanlışa küfür eden kesimin yerel basın tarafından yönlendirildiğini düşünüyorum.

macuka
10.06.2009, 12:22
Bence...
Trabzon takimini istanbula tasiyacaksin... Evindeki maclari Trabzonda oynamak kaydi ile...
Boylece yabanci transfer konusunda kaliteli isimleri getirme sansimiz artacak..
Yerel basin da artik kime yazar nerden haber alir gormus oluruz..
Madem trabzon belediyesi herseye tas koyuyor, ist beldeiyesi bunu yapamaz cunku butun takimlara kiyak yapti simdiye kadar.. bu da avantaj..
Hocalar da kolay gelir iyi futbolcularda ist i duyunca..
Ozkan hoca Trabzon dan tasinir:)

Kubilay ŞAHİN
10.06.2009, 13:19
Ben de katılmıyorum.
1 - Trabzonspor Trabzon'un takımıdır. Trabzon dışında oynamasını yanlış, hatta saçma buluyorum.
2 - Yerel Medya bir sorundur. Bence bu konuda yönetime iş düşüyor. Yerel basını Yönetim yönlendirmelidir. En azından konferanslar verilebilir ve yerel basına Trabzonspor'a zarar verdikleri anlatılabilir.
3 - Yerel basın sorunu çözüldükten sonra taraftar sorunu olmaz bence. Her yanlışa küfür eden kesimin yerel basın tarafından yönlendirildiğini düşünüyorum.

İşte Sorunların Çözümü Burada..:)

Ama Uygulamaya Geçilmedikten Sonra Sadece Bir Öneri Olarak Kalıyor..

sozveren
10.06.2009, 13:58
Trabzon'dan çok uzaklarda yaşayıp Avni Aker de hiçbir maça gidemeyiş olmama rağmen maçları Trabzon dışında oynama fikrine kesinlikle katılmıyorum. Bana göre camiamızın öncelikle sabretmeyi öğrenmesi gerekiyor. Herkesin bir an önce kendi işini yapması gerektiği öğrenmesi de cabası. Taraftar taraftarlığını, yönetici yöneticiliğini, ... bilmeli. Ayrıca kulüpte olan şey kulüpte kalmalı, en azından belli bir noktaya kadar. En ufak şey hemen yerel, ulusal basında yer almamalı. Dışarıya bilgi akışı kesinlikle kulübün kontrolünde olmalı. Örneğin Ersun hoca istifa etti, eşyalarını topladı diye yaygara yapan şahsa halkımız göstermeli ilk tepkiyi kulüpten önce. Öyle haberciliğin içine edeyim. Sonunda Ersun hoca ayrıldı, kına yaksın...
Göreceksiniz Sivasspor bu yıl da bizden daha başarılı olacaktır çünkü adamlar tek yumruk. Çatlak ses çıkmıyor yönetimden, taraftardan. Alacağını, vereceğini planlamış adamlar. Biz ise günlük yaşıyoruz. Ersun hoca lig bitimine 5 hafta kala ayrıldı ama yönetimimiz yeni hoca konusunda hiçbir çalışma yapmamış. of içim daraldı.
Öncelikle sabır, birlik beraberlik ve planlama.

Tolga
10.06.2009, 20:31
bu görüş için herkesin mantıklı önerileri var.fakat bunların birde yapılış sıraları önemli.taraftarın isteklerini anlayan ve kendince iyi görüşleri olan bir kulüp bünyesinde başarısızlıklarda bile başarı çıkarılabilir.yeniliklerin hiç bitmediği ve kulübü en kısa sürede başarıya ulaştıracak şeyleri, büyük küçük dinlemeden sırasıyla halledersek en kısa sürede büyük başarıları elde ederiz.bana görede trabzonspor'umuzun ince eleyip sık dokuyarak bunları gerçekleştirmesi maksimum 2-3 sene sürer.ilk başarıyı 2-3 sene içinde alırsak gerisi hayli hayli gelir.mantıklı ve abartılı olmayan görüşleri yani olağan şeyleri düzenli şekilde yaparsak arkası kesilmez.kesilme ihtimaliyle karşı karşıya kalsa bile biz taraftarlar düzeltiriz.birlik ve beraberlik içerisinde trabzonspor'umuzu biz yükseltmeliyiz . . .

sessizkral_1
10.06.2009, 20:35
Teknik direktörün istediği futbolcuları almak , 2 yıl sabır.

Mehmet Fırat
10.06.2009, 20:43
Sportif Başarı İçin Ne Yapılmalı?

Sven-Goran Eriksson'a en az 3 yıl sabredilmeli. :)

Sinan SARI
10.06.2009, 23:00
Bana göre; babadan oğula geçen şirketler gibi değil, avrupa amerika gibi ''ceo'' denilen profesyonel şirketlerde olan yönetim anlayışı kulübümüzde oluşturulmalı.Başkanlar gelip geçici bile olsa onlar sonuçta ticari olan bu futbol dünyasında kulübü şirketvari bir şekilde yönetmeli. Hatta en ön planda olan sporcularımızın tüm giyim- kuşam,saç sakal bakımını yapacak bi ekibi bile oluşturmalı.Sonuçta milyonlar onları izliyorsa onlarda bizi temsil ediyorsalar en yakışan olmalı,orman kaçkını gibi değil.Sinema veya tiyatroda bile saatlerce ön hazırlık yapılır.

En önemliside reklamını ön planda tutması. Hali hazırda zaten Türkiye ve dünyada kulübümüzün böyle bir potansiyeli varken bunu dahada ileriye taşıyıp marka değerinide yükseltmeli. Bir ingiltere ligi gibi, hatta okyanus aşırı olan Nba amerika basket ligi gibi.
Bugün çarşıda-pazarda amerikan basket formaları avrupalı takımların formaları satılıyorsa ticarette ne kadar yol aldıklarını gösterir.

Adamlar sırf reklam ve geliri için japonyasından koresine kadar gidip maç yapıyorlarsa, bizde neden kendi ölçeğimizde avrupada, kafkasyada, rusyada hatta orta asyada kamp veya hazırlık maçları yapmayalım.Burardaki ilgiyi kendimize çekmeyelim.

Sonuçta herkezin bir uzmanlık alanı var.Futbolcu kendi işini, hoca kendi işini ,Ceo'da kendi işini yapacak.Başkanımızda sadece yönetecek.Bazen olduğu gibi başkan hem yöneticilik,hem hocalık hemde başkanlık yapmaya kalkarsa birgün biryerde tıkanır.

Bu iş bir ticaretse; bizede ceo şart...

Mustafa ÖZDEMİR
11.06.2009, 20:05
güçlü ekonomi güçlü kadro iyi yönetim iyi bir stad...

must61
11.06.2009, 20:15
Diğerleri kabullenilebilir şeyler fakat
''Üçüncüsü; taraftar takımın sahibi olmayacak. Yalnızca gönülden bağlı olacak ve formasını alıp bilmem nesini alıp takıma maddi olarak yardımda bulunacak.''
Taraftar her zaman takımın asıl sahibidir gerektiğinde tepkisin koyar gerektiğinde susup olanları izlemekle yetinir ama taraftarın üstünde kulüpte bir güç olamaz olmamalıdır ...
Şimdi bir arap lideri gelip parayı basıp takımı satın alsa ve dünyaca ünlü yıldızları katıp kadroya şampiyon yapsa takımı, bu şampiyonluktan kim ciddi anlamda haz alır ?
Kurumsallaşmada bir yere kadar gerekirse bi 26 sene daha bekleriz . . .

Hayriye Ayan
12.06.2009, 15:08
bence oyuncularımızın eğitimiyle ilgilenilmelidir
ktü yle işbirliği yapılabilir
her şeyin başı eğitim
taraftarlarımız,kulübe zarar verecek eylemler yapmamalıve daha ateşleyici olmalı
bütün futbolculara eşit yaklaşılmalı
illede yattara alanzınho olmamalı

S.DEMİRCİ
12.06.2009, 17:06
plan-pragram lazım...
altyapıya gerçekten gereken önem verilecek..
ucuz,kaliteli ,şehre uygun genç yabancılar bulunacak( afrika,asya....)

M.S.SOFU
12.06.2009, 21:49
öncelikle teknik direktöre sabredecek taraftar lazım...
ama sabredilecek bir teknik direktör almak lazım
kimse bana maval okumasın
ben ilk sene gelecek yabancı hocadan şampiyonluk ve avrupa başarısı beklemem
ayaklarım yere basar
kimse hikaye anlatmaya kalkmasın
gerçek hayattayız ve herkesin ayakları yere basarak doğru kararı vermesi gerekiyor...
mantıklı düşünmek lazım
1 sene de yabancı hocadan başarı bekleyen arkadaşımız varsa bi düşünsün bakalım koreye gidiyor,t.d. olarak ve farzet ki t.d. olarak çok iyisin
elinde bizimkine yakın 3. olmuş bi kadro var ve ne yaparsın
imkanlarda belli?
herkes bu soruyu kendşne sorsun ve titreyip kendine gelsin...