Tutunamayanlar'ı aldım nihayet. Savulun! )
( Semiiih )
Posta Kutusundaki Mızıka...
Tavsiyeler üzerine okuduğum sizinde sıkılmadan okuyabileceğiniz ilgi çekici anlatımıyla hoşunuza gidecek bir kitap..
İçerisinde "Sevgili Dost" diye başlayan tam 61 tane farklı mektup barındırıyor.
************************************************
İlgi çekiçi 3-5 alıntı yapayım sizlere bu mektuplardan...
Sevgili Dost...
.....Bu sabah kuş sesleriyle uyandım. Ne güzel değil mi ? Hayır. Güzel değil ! Açık penceremden ok gibi dalıp yastığıma saplanan karga sesleriydi..
.....Kuş sesleri dediğimde aklına asla karganın gelmediğini biliyorum. Bu, karganın da bir kuş türü olduğunu bilmeyişinden değil, karganın türünün en önemli özelliği olan güzel ötüşten mahrum oluşundan elbette. Yüzümü yıkarken acaba diyordum; acaba türümüzün en önemli özelliklerini taşıyor muyuz ? Hareketlerimiz ve sözlerimiz nerelere saplanıyor ? Acaba 'insan' denince hatırlanıyor muyuz ?
------
.....Her sabah yeni bir manzara görecekmiş gibi camlara koşup, değişen hiçbir şey olmadığını görmek ne soğuk. Düşüp yuvarlanan bir bozuk paranın peşinden koşarken, kelimelerin üzerine basa basa yürümek ne soğuk ! Dizlerine kadar gömüldüğün karda yürümekte ne var ? Boğazına kadar battığın kelimelerin içinde yüzmek ne soğuk !
------
Sevgili Dost
.....İnsan, yazdıklarına da pişman olabilir. Çoğu kez bu pişmanlık, konuşmadan duyulan pişmanlıktan daha ağırdır. "Ağzımdan kaçtı" denebilir de "kalemimden kaçtı" denilemez. Eğer kalemden kaçılabilseydi, önce yazarı kaçardı ondan. Yazarı kaçardı, evet;"kalem sahibi" değil, "kalem esiri" olduğundan..
Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu ?
**Latocan**
Tutunamayanlar'ı aldım nihayet. Savulun! )
( Semiiih )
siz adamı ölmekten güldürürsünüz-mine sota
okunması gereken kitaplardan diyemiyeceğim okumasanızda olur...
.....................................
Unuttuğumuz Mora Türkleri Balkanlarda İlk Dram ve Yunanistan
Ali Fuat Örenç
Bütün dünyanın gözleri önünde Avrupa'da katledilen Türkleri çok çabuk unuttuk. Dünyanın Türklerden özür dilemesini gerektiren sayısız sebepten sadece biri Mora. Osmanlı'dan bağımsızlık hayaliyle yola çıkan Rum Filiki Eterya ihtilal örgütünün 1814'de başlattığı macera,1821'de hayal olmaktan çıktı,3 Şubat 1830'da, yani sadece 16 yıl gibi kısa bir sonra gerçeklerle buluştu. Elbette bu maceranın başarıya ulaşmasında Helen dostu Avrupalıların gayretleri, Rum isyancıların hayallerinin çok ötesinde bir değer taşıyordu. Böylece ilk defa olarak Osmanlı Balkanında bir Hıristiyan devlet bağımsızlık kazanırken, fethinden itibaren Ege Denizi'nde mutlak Osmanlı egemenliği de yine ilk defa olarak kısıtlanmış oluyordu. Rum isyanı kısa sürede acımasız bir din ve ırk savaşı haline dönüştü. Avrupa'dan maddi-manevi destek gören Rumlar, hedeflerinin Mora'da bir tek Türk kalmayana kadar savaşmak olduğunu en başında açıkça ilan ettiler. Olaylara şahit olan Avrupalı yazarların anlattıklarına göre, isyan bölgelerinde öyle anlar yaşanmıştı ki, Türkler için bazen ölüm kurtuluş oluyordu. Osmanlı'nın Mora Müslümanları olarak tanımladığı zümre, isyan bittiğinde tamamen tarih sahnesinden silinmiş durumdaydı. Yaşama şansı bulan Mora Türkleri ise imparatorluğun çeşitli yerlerinde zor şartlarda hayatlarını devam ettirdiler. O dönemde muhacir organizasyonu yapacak resmî bir kurumun olmayışı, bu ilk Yunanistan göçmenlerinin acılarını daha da derinleştirdi. İsyanın bitiminde Yunanistan'daki Türk emlak ve vakıfları tasfiye edilirken, bölgedeki asırlık Türk medeniyeti izleri de sonsuza kadar silinmiş oluyordu. Bu eser, Türk-Yunan ilişkilerinin tarihî seyrindeki kırılma noktalarını, objektif-bilimsel kriterlerle ve birincil kaynaklar eşliğinde incelemesi bakımından, şüphesiz günümüz problemlerinin çözümüne ışık tutacak önemdedir.
“Her kim kendini kıymetli bilirse, onun tevazudan nasibi yoktur.”
Malik bin Dinar
Türkiye ve Yunanistan'da Batı Meselesi
Arnold J. Toynbee
Toynbee´nin Anadolu´ya yapmış olduğu seyahati ve akabinde kaleme almış olduğu elinizdeki eseri Vatan gazetesi 29 Mart 1923 tarihli nüshasında birinci sayfadan verdiği haberle şu şekilde duyurmuştur:İSTANBUL´A BÜYÜK BİR TÜRK DOSTU GELİYOR!Türklerin zalim değil, mazlum konumunda olduğunu ispat için pek çok uğraşan Toynbee cumartesi günü şehrimize vasıl olacaktır. Prof. Toynbee bundan iki sene önce Manchester Guardian gazetesi tarafından memleketimize gönderilmiştir. Buraya bir Türk düşmanı sıfatıyla geldiği halde Yunan işgali altındaki yerleri gördükten sonra Yunan zulmüne karşı isyan etmiş ve bizim lehimize yazılar yazmıştır. Türk aleyhtarı diye tanınmış maruf bir muharririn Manchester Guardian gibi bize düşman bir gazetede yazdığı yazılar İngiltere´de pek derin bir teessür bırakmıştır. Prof. Toynbee´nin bize hizmeti bundan ibaret değildir. Yalova havalisindeki Yunan zulümlerine karşı tek başına mücadele açmış ve orada bir imha siyaseti takip eden Papagrigoriu´yu azlettirerek bir çok Türkü muhakkak bir ölüm felaketinden kurtarmıştır. İngiltere´ye döndüğünde bizim hakkımızda birçok makalelerle beraber pek ciddi bir eser neşrettirmiştir. Lozan´daki heyetimiz davamızın doğruluğunu ispat hususunda bu eserden pek çok istifade etmiştir.
“Her kim kendini kıymetli bilirse, onun tevazudan nasibi yoktur.”
Malik bin Dinar
Postmodernizm ve İslam, Akbar S. Ahmed; Çev: Osman Deniztekin, Cep Kitapları Yay. İst. 1995.
Dünyanın en büyük antropologları arasında gösterilen Akbar S. Ahmed'in İslâm ve Batı, geçmişi ve bugünüyle Doğu ve Batı'nın temel çatışma noktaları, İslam dünyasında aydınların halk karşısındaki konumu gibi problemlere antropoloji çerçevesinden farklı bakış açıları sunduğu bir kitap.
Özellikle neredeyse kimsenin el atmaya cesaret edemediği Batılı medya karşısında İslam dünasının tavrı ve bu tavırda belirgin bir şekilde göze batan halk aydın farklılaşmalarını ele alışı olduça ilginç.
Batılı medya organları her yerde haır ve nâzır olarak,durup dinlenmeden, bir soluk alma fırsatı dahi tanımadan, araştırıp arıştırıp sürekli olarak saldırmakta, zayıf ya da dayanıksız olana hiç insaf etmemektedir.
Medyaın güçlü saldırısı Müslümanlara çifte darbe vurmaktadır, çünkü kendilerini savunacak yetenekte değil ibi gözükmektedirler. Daha da kötüsü saldırının doğası ve amaçlarını kavramaktan dahi âciz görünmektedirler. Liderlerin boşa atıp tutmaları, dr kafalı âlimlerin sızlanmaları, onları ev gibi bir düşman kapıya dayanmışken, kendi aralarında tartışan zavallı cüceler gibi göstermektedir. Müslümanların içgüdüsü ve sağduyusu söz konusu olduğunda liderlerinden ve âlimlerinden daha güvenilir olan sıradan müslümanlar, tehlikenin büyüklüğünü sezmektedir. Kendisine cephe alan güçlerin vesavaşın olası boyutlarının bilincindedir; kendi liderlerine çok az inancı olduğundan gerginliği daha da artamtadır.
Yazarın zaman zaman etkisinden kurtulamadığı oryantalist klişelere, Nasreddin Hoca'yı İranlı yapmak gibi, Türkiye hakkındaki bazı bilgilerinin sathiliğine, çevirmenin Türkçe kusurlarına rağmen oldukça ufuk açıcı bir kitap.
Özellikle son bölüm Edward Said'in Covering Islam: How the Media and the Experts Determine How We See the Rest of the World (1981) adlı eserinden sonra İslâm'ın batılı medya karşısındaki konumu hakkında en orijinal değerlinderme.
Hâsılı oumak gerek...
Jean Cristophe Grange ın son kitabı " Koloni " yi tavsiye ederim arkadaşlar
İBN HACER EL-HEYTEMÎ'nin, tercümesi Manastırlı İsmail Hakkı'nın Fıkhın Sultanı İMÂM-I ÂZAM EBÛ HANÎFE (R.H) isimli kitabı bugün itibariyle okuyup bitirdim. İslami kurallara göre yaşamak isteyenlere ve bu büyük zât hakkında detaylı bilgi edinmek isteyenler için, afiyetle okunacak bir kitap... Kitabın yazarı 16. yüzyılda yaşayan zamanın büyük şafi imamlarından mübarek bir zat. Tercüme eden de 19. yüzyılda yaşayan Manastırlı İsmail Hakkı. Şafi gözüyle Hanefi mezhebini ve kurucusu İMÂM-I ÂZAM'ı anlatan mükemmel ötesi bir kitap. Bence her müslümanın okuması gereken başlıca bir yapıt.
Rüyalarını Ver Bana - Haşmet Babaoğlu
Normal şartlar altında küçük kitapları okumayı pek sevmem. Nedeni hemen bitmeleri. Daha kitaba ısınamadan bir kaç saat sonra biten kitapları okumam. Ama geçende kitapçıya gidip ucuz kitapları görünce dayanamadım aldım bir kaç tane. Biride buydu...
Haşmet Babaoğlunun Yeni Binyıl , Sabah ve Vatan Gazetelerindeki köşesindeki yazılarından güzel bir derleme yapılmış...... Sonu ayrılıkla biten ilişkilerin içyüzüne inmeye çalışmış...
Küçük küçük hikayeler var. Her yazı ayrı bir hikaye ve satır aralarında kendimizden bir şeyler bulabileceğimiz hikayeler bunlar.....
Boş vaktiniz varsa okuyabilirsiniz fena değil diyelim....
Ne mutlu Türk olana değil , Ne mutlu Türk'üm diyene !
"Cahilin karşısında kitap gibi sessiz ol." Mevlana
İstanbul - Orhan Pamuk
başladım, yorumum bitince,
Uzun zaman sonra tekrar Kitap okumaya başlamayı düşünüyorum..
Toplu Kitap siparişi vericeğim...
Harlan Coben-Asla Vazgeçme
Elif Şafak-Aşk
Adam Fawer-Olasılıksız
Gregory-Boleyn Kızı
İskender Pala-İki Darbe Arasında
İskender Pala-Katre-i Matem
Larsson-Ejderha Dövmeli Kız
Şimdilik Bu Kitaplar ve Birkaç tane daha kitap almayı düşünüyorum..
Fazla laf karmaşası yapan,fazla polisiye olan,Çok kafa karıştıran,Belirgin İdeoloji olan kitapları sevmiyorum.
Okuduğum kitap Bana bir şeyler katmalı,Beni fazlaca Düşündürmeli(Polisiye anlamda değil) ve Okuduktan sonra etkisi üzerimde kalmalı...
Yukarıdaki kitaplar Hakkında fazla bilgim yok En çok önerilen Kitaplar Bunlar,Bu kitaplar Hakkında bilgisi olan arkadaşlar Alıp-Almamam konusunda yardımcı olabilirler mi??
Ve Yukarıda yazdığım özelliklerde Kitap önerilirse çok sevinirim...
Şu yukarıda yazdığım Kitaplar ve
Piraye
İçinde Aşk Saklı-Judith Mcnaught
Kusursuz-Judith Mcnaught
Bu kitapları sipariş etmeyi düşünüyorum,Bu kitaplar arasından Kesinlikle alma diyebileceğiniz kitap var mı??
Ve ya Kesinlikle al diyeceğiniz başka kitap da olabilir...
Biraz yardımcı olun da Boşa kitap almış olmayım...
Sevgili Arkadaşım .
Ne tür kitaplardan hoşlandığını bilmiyorum ama okuduğumda çok etkilendiğim bir kaç eseri yazacağım buraya ...
Ayşe Kulin - Adı: Aylin
Orhan Pamuk : Benim Adım Kırmızı
İskender Pala : Aşkname ( bunu özellikle tavsiye ediyorum ama hazmede hazmede okumalısın...)
Tübitak Yaınlarından Sinan Sertözün- Matematikin Aydınlık Dünyası isimli eseri var o da çok hoşuma gitmişti bir kaç kere okudum..... Matematikle ilgili değil çok değişik şeyler var içinde alırsan pişamn olmayacaksın.
Hekimoğlu İsmail- Menan Cinleri.....
Osman Pamukoğlu - Unutulanlar Dışında Yeni Bir şey Yok ( Hakkari Dağ Komando Tugayının efsane komutanından oradaki Mehmetcikleri anlatan eseri )
Bunun dışında klasiklerden hala okumamışsan Suç ve Cezayı Şiddetle tavsiye ediyorum.....
Ne mutlu Türk olana değil , Ne mutlu Türk'üm diyene !
"Cahilin karşısında kitap gibi sessiz ol." Mevlana
Yılmaz Öztüna'nın Cumhuriyet Dönemi Öncesinde Türkler isimli kitabını bitirdim...
İlk Türk devletinden Cumhuriyet'e kadar kadar kurulan Türk Devletlerin, kuruluşunu büyümesini askeri,iktisadi yapılarını, cemiyet,kültür ve sanat hayatlarını,yetiştirdikleri bilim ve sanat adamlarını anlatıyor...
Teşekkürler Faik Abi...
Tavsiye ettiğiniz Kitaplardan Adı Aylin'i listeye ekledim...
Suç ve Ceza ile Aşknameyi Bu kitaplar bitince Sahaflardan alıcağım...
Diğerleri Bana yaramaz
adı aylin süper bir kitaptı o kadın neymiş ya
Kitabın Adı: BİZ OSMANLIYIZ
Yazarı : Yavuz Bahadıroğlu
Yayınevi : Nesil Yayınları
Türü: Araştırma
Basım Yılı : Mart 2006
Sayfa Sayısı : 224 Sayfa
Düşünceler : Asıl ismi Niyazi Birincidir. Ama yazılarını Yavuz Bahadıroğlu müstear ismiyle kaleme almaktadır....
Tarihe meraklı olan arkadaşlarımız mutlaka bir kaç kitabını okumuştur. Yazarın Malazgirt' te bir cuma sabahı , Sunguroğlu serisi , Elveda Buhara gibi sayısız baskı içeren eserleri mevcuttur.
Bende bir çok kitabını okudum. Tarihimizle ilgili ilginç anektodları roman tadında okumak isterseniz sizede tavsiye ederim.
Bu kitapta Osmanlı tarihinden ve medeniyetinden ilginç bölümler aktarılmış. İstanbul'un Fethinden , Kainje Savaşına , Padişahların öldürülmesinden Ankara Savaşına kadar hikayeelr anlatılmış. Ayrıca zamanın yaşam biçimi , kültürü gelenekleri de şimdiki zamanla karşılaştırılarak mukyaese imkanı tanınmış.
Abd yi senelerce haraca kestiğimiz ,Kanunuinin ilginç vasiyeti gibi çok şaşıracağınız yerleride bulacaksınız....
Tarihi sevmeliyiz çünkü geleceğimiz orda yatıyor......
Ne mutlu Türk olana değil , Ne mutlu Türk'üm diyene !
"Cahilin karşısında kitap gibi sessiz ol." Mevlana
Nevzat Tarhan: Makül Çözüm
Aile içi iletişimi anlatıyor...
Her devre çocuk yetişimi hakkında bilgiler veriyor...
Ailede eşler arası iletişimi,sorunları çözüm yolları, karşılıklı davranışlar hakkında bilgiler içeriyor...
Şu anda 2 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 2 misafir)